Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1373 E. 2021/953 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/1373 Esas
KARAR NO: 2021/953
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 15/12/2017
KARAR TARİHİ: 26/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin —- özel yetkili bir anonim şirket olarak kurulduğunu,— üstlenmiş bulunduğunu, söz konusu köprü ve kavşakların — tarihinde işletmeye açıldığını; müvekkili tarafından işletilen —- kartı ile tahsilat yapılmasının mümkün olduğunu, —–tahsilatı yapılamaması halinde geçiş esnasında gişede yer alan bariyerlerin açıldığını ve gişe memuru tarfından geçiş ücretinin gişede nakit , kredi kartı/banka kartı ile ödenmesinin talep edildiğini, nakit, kredi kartı/banka kartı ile ödemenin gerçekleşmemesi halinde oluşan ihlalli geçiş kaydına ilişkin ihlalli geçiş bildiriminin geçiş anında sürücüye teslim edildiğini, gerekli ihtaratın yapımldığını, ihlalli geçişi takip eden—- süre içerisinde geçiş ücretine herhangi bir ceza tahakkuk ettirilmediğini, bu sürenin dolmasını müteakiben müvekkili şirket tarafından —- geçiş ihlalli geçiş yapan ve —- süre içerisinde geçiş ücretlerini ödemeyerek cezaya düşen araçların sahiplik bilgilerinin talep edildiğini, bu nedenle, müvekkili şirketin yasal olarak araç sahiplik bilgilerine ceza tahakkuk ettirilmeden erişememekte ve dolayısıyla bu süre içerisinde borçlulara herhangi bir bildirim yapamadıklarını; davalı şirkete ait —- aracın işbu davaya konu ihlalli geçişine ilişkin bilgilendirmenin suretinin icra dosyasına sunulduğunu, davalı borçluya takip tarihinden önce ihtarname gönderilerek tebliğden itibaren — içerisinde geçiş ücreti ve ceza bedellerinin —– ihtar edildiğini, yatırılmaması halinde icra takibinin başlatılacağı ve geçiş ücreti ve ceza tutarı ile birlikte icra masrafları, avukatlık ücreti ve faiz dahil her türlü yargılama giderlerinin tahsil edileceğinin ihtar edildiğini iddia ederek davalının —–dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesinin tebliğine rağmen davaya cevap vermediği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davacı tarafından işletilen otoyol ve köprülerden davalıya ait araçların ihlalli geçiş yapması sebebiyle ödenmeyen geçiş ücretleri ile cezanın tahsili istemiyle başlatılan icra takibine itirazın İİK 67. Maddesi kapsamında iptali davasıdır.
Davacı, davalıya ait araçların ihlalli geçiş yaptığını, geçiş ücretleri için icra takibine geçildiğini, davalının haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiği, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı, usulüne uygun davetiyeye rağmen cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmakla, HMK 128. maddesi gereğince, davacının, dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılmaktadır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, —- dava konusu aracın tescil kayıtları celp edilmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilmiş, yargılama sırasında —– değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.
Davalı vekili tarafından sunulan — tarihli dilekçe ile davalı şirketin — esas sayılı dosyası ile iflas kararı verildiğini bildirdiği, —– maddesi gereğince basit tasfiye usulüne göre yapılmasına karar verildiği görülmüştür.
— tarihli bilirkişi raporunda özetle, –Davacının sonraki talebine istinaden takiple kesinleşen alacak miktarını— kabul ederek davalının iflasının açılmasına karar verildiği — tarihi itibariyle yapılan hesaplamada dosya borcunun tüm fer’ileri ile birlikte — olarak hesaplanmış olduğuna; davalı borçludan takip tarihinden sonra ve fakat dava açılmadan önce — tahsil edildiği anlaşılan tahsilat parası ile toplam borç miktarı arasında mahsuplaşma yapıldığında, —- fazla para tahsil edilmiş olduğunun anlaşıldığı…” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.
Davacı vekili tarafından— işlemiş faiz olmak üzere toplam — üzerinden takibe geçtiği, davacı vekili tarafından sonradan sunulan dilekçesi ile —– tarihi itibariyle ve sadece tahsil edilmemiş ceza tutarları hakkında uygulanmak üzere geçiş ücretinin geçiş tarihinden itibaren — içerisinde ödenmemesi halinde tahakkuk eden geçiş ücretinin —değiştirildiğini ve hazine payı uygulamasının ortadan kaldırıldığını; bu doğrultuda —- geçici maddede yer alan “tahsilatı yapılmamış para cezaları hakkında” ibaresi nedeniyle, işbu dava konusu ihlalli geçişe ait geçiş ücreti ve ceza tutarının — yürürlük tarihi itibariyle henüz tahsil edilmemiş olduğu anlaşıldığından, icra takibine konu alacak üzerinden revizyon yapılarak takip tarihi itibariyle geçiş ücretinin — indirildiği için işbu davada harca esas değerinin — olarak değiştirildiğini beyan edildiği görlmüştür.Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının takip tarihinden sonra sunmuş olduğu ve takip miktarını daralttığı talebine istinaden takiple kesinleşen alacak miktarının — olduğu, davalı hakkında iflasının açılmasına karar verildiği, iflas tarihi olan –tarihi itibariyle yapılan hesaplamada takip dosyasına konu borcunun tüm fer’ileri ile birlikte — olarak hesaplandığı, davalı/borçludan takip tarihinden sonra ve dava tarihinden önce — tahsil edildiği, davalı tarafından yapılan ödeme ile toplam borç miktarı arasında mahsuplaşma yapıldığında — fazla para tahsil edilmiş olduğu, alınan — bilirkişi raporunun denetime elverişli hüküm kurmaya yeterli olduğuna ve hükme esas alınması gerektiği anlaşılmış, sübut bulmayan davanın reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar harcı 59,30-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 31,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 27,90-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden 24 Kasım 2020 tarihli 31314 sayılı resmi gazetede yayımlanan ve yürürlüğe giren/ karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13 maddesindeki esaslara göre belirlenen 528,93-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.26/10/2021