Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1295 E. 2021/1117 K. 25.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1295 Esas
KARAR NO: 2021/1117
DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 28/11/2017
KARAR TARİHİ: 25/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile ticari ilişki içinde bulunan dava dışı —-tarafından keşide edilerek müvekkiline verilen— bedelli çekin kaybolduğunu tespit etmekle —- dosyasında çek iptali davası açtıklarını, —– dosyasında açılan çek iptali davası üzerine mahkeme tarafından TTK md 757. Maddesi uyarınca teminat mukabilinde önleyici tedbir niteliğinde ödemeden men kararı verildiğini, —- açılan çek iptali davasının — tarihli 1. celsesinde çekin davalı —– verilen ödemeden men yasağının kaldırılması talebi nedeniyle ödemeden men kararının kaldırıldığını,—- tarafına İstirdat Davası açmak için bir süre verilmediğini, müvekkili —- önceki ciranta olarak görülen—— ticari ilişkisi bulunmadığını, davaya konu çek müvekkilin elinde iken hırsızlık sonucu çalındığını ve rızası dışında elinden çıktığını, hırsızlık nedeniyle de —- suç duyurusunda bulunulduğunu, davalı —– dosyası ile ilamsız takip yaptığını, ancak borçlular takibe itiraz etmiş ve itirazın iptali devam ettiğini, itirazın da davalı —– çek keşidecisi ve cirantalar arasında herhangi bir ticari ilişki olmadığını gösterdiğini, davalının iyi niyetli hamil olmadığından ve davacının elinden inden rızası dışında çıkan çek hakkında öncelikle önleyici tedbir olarak ödemeden men yasağı kararı verilmesini, çekin istirdadına ve müvekkilinin meşru hamil sıfatıyla alacaklı olduğunun tespitine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı konumunda olan —- keşidecisi olmadığını, çekte imzası cirosu bile olmadığını, bu nedenle bu davayı açmak hususunda sıfatı da olmadığını, davacı tarafın müvekkilini mağdur ettiğini, —- olduğu karar ile çeke tedbir koydurduğunu, akabinde taraflarınca bu tedbir kaldırıldığını, fakat icra işlemleri yapıldığı için tahsil harçlarını müvekkilinin ödemek zorunda kaldığını, elindeki çeki bankaya götürdüğünde tahsil edemediği için icraya koymak zorunda kaldığını ve akabinde tedbir kalkınca icra dairesine tahsil harcı ödemek zorunda kaldığını, davacının kötüniyetli davranışı nedeni ile zarara uğradığını,—–sayılı dosyasını müvekkilinin kazandığını ve itirazın iptaline karar verildiğini, çek bedelini tahsil edildiğini, ancak davacı tarafın kötüniyetli olarak koydurduğu tedbir müvekkilimi gereksiz tahsil harçları ödemeye mahkum edildiğini, bu nedenle kendisinden icra inkar tazminatı talebi olduğunu, davanın reddine karar verilmesini, davacı tarafın alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilerek müvekkiline ödeme yapılmasını ve her türlü yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, 6102 sayılı yasanın 792. maddesine dayalı istirdat talebine ilişkindir.
Davacı, davaya konu çekin istirdadına ve müvekkilinin meşru hamil sıfatıyla alacaklı olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları incelenmiş, yargılama sırasında —– tarihinde kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. maddesi ile 6102 sayılı T.T.K.’nın 4. maddesinin 2. fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, —– celp edilerek dosya içerisine alınıp incelenmiş, —- davacı ve davalının mükellefiyet bilgileri kayıtları celp edimiş, —- davacı ve davalının gerçek kişi ticari işletme kaydı bilgileri celp edilmiş, —-davaya konu çekin hamil bilgisi ve çek görüntüsü dosya arasına alınmış ve dava sonuçlandırılmıştır.
TTK 792. Maddesinde; ” Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790’ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” denilmektedir.
Somut olayda, dava konusu çek üzerindeki ciro silsilesi tam olup, davalının yetkili hamil olduğu anlaşılmaktadır. Bu madde hükmüne göre, davalının çeki edinme nedenini kanıtlama yükümlülüğü yoktur. Davalının çekin rıza dışında elden çıktığını bilmesi veya bilebilecek durumda olması gerekir. Çekin rıza dışı elden çıkması halinde ispat yükü, çekin yetkili hamili olduğunu ve rızası hilafına elinden çıktığını ileri süren davacıya ait olup, davacının iddiasını kesin ve inandırıcı delillerle kanıtlaması gerekmektedir. Mahkememizce davacının yetkili hamil olup olmadığının tespiti için davacının ticari defterlerinin incelenmesine karar verildiği, usulüne uygun davetiyeye rağmen davacının defter ibrazından kaçındığı, dava konusu çekim hamiline yazılı olup davacının çekte cirosunun bulunmadığı anlaşılmakla davacının dava konusu çekin son yetkili hamili olduğunu yöntemince ispat edemediği, esas itibariyle dava konusu çekin davacının rızası dışında elinden çıkmış olsa bile davalının——kötüniyetli veya ağır kusurlu olduğunun davacı tarafından inandırıcı delillerle ispat edilemediği, tarafların bilirkişi incelemesi için verilen kesin süre içerisinde ticari defter ibrazından da kaçındığı dikkate alındığında sübut bulmayan davanın reddine karar verilmiştir. —–
İtirazın iptali davalarında davalı yararına kötüniyet tazminatına hükmedilebilmesi için davacı/alacaklının takip yapmakta haksız ve alacaklının kötüniyetli olması şarttır. —– Eldeki dava yönünden davalı/borçlu tarafından davacı/alacaklının kötüniyetli olduğunun ispat edilemediği, bu yönde sunulmuş herhangi bir delilin olmadığı ayrıca mahkememizin —- tensip zaptı sekiz numaralı ara kararı ile tedbir talebi reddedildiği anlaşıldığından, davalı/borçlunun şartları oluşmayan tazminat talebinin reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının şartları oluşmayan tazminat talebinin REDDİNE,
3-Karar harcı 59,30-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 512,33-TL harcın mahsubu ile artan 453,03-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halide davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13 maddesindeki esaslara göre belirlenen 5.100,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ———– Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 25/11/2021