Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1254 E. 2021/844 K. 28.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/1018 Esas
KARAR NO: 2021/792
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/09/2017
KARAR TARİHİ: 16/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili —- tarihinde bir protokol akdedildiğini, bu protokol gereğince müvekkili şirket ile dava dışı —davalılara olan borçlarının tamamını ödemeyi kabul ettiğini, bu kapsamda —-dosyalarından kaynaklanan ve yine bu çerçevede takibe konu olan ve olmayan tüm alacak iddiaları hakkında — kısmı vekalet ücreti olmak üzere toplam —- asıl alacak, faiz ve masraflara ilişkin ödeme yapılmasının kararlaştırıldığını, müvekkili şirketin, davalılardan —- tutarında ödeme yaptığını, yapılan ödemenin —kısmının yanlışlıkla yapıldığını, fazla yatan kısmın iadesi için davalılara — yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiğini, davalılardan —- gönderdiği cevabi ihtarnamede müvekkili şirketçe gönderilen paranın alınmadığının beyan edildiğini, bunun üzerine davalılar aleyhine —–sayılı icra dosyası üzerinden takip başlatıldığını ancak davalıların bu takibe itiraz ettiğini, müvekkili şirketin davalılara karşı olan edimini yerine getirdiğini, bu hususun taraflar arasında akdedilen protokolden, banka dekontlarından ve sözleşmeden anlaşılabileceğini, davalıya sehven yatırılan —– müvekkili şirkete ödenmesi gerektiğini belirterek icra takibine yapılan itirazın iptaline ve davalıların kötü niyet tazminatı ödemelerine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında —- itibaren devam eden davaların müvekkili şirketler lehine sonuçlanması üzerine, davacı ile müvekkili şirketlerin, —ilişkin olarak toplam —- ödenmesi konusunda anlaştıklarını, davacı şirketin protokol konusu olan —- tarihinde müvekkili —— hesabına, —- konusu olmayan —– ise —- yazılı olmayan —– hesabına ödediğini, havalenin bir borç ödeme vasıtası olduğunu, havalenin mevcut bir borcun ödenmesi konusunda yasal karine teşkil ettiğini, bu karinenin aksini iddia edenin yani havalenin borcun ödenmesinden başka bir amaçla yapıldığını iddia edenin bu iddiasını ispatlaması gerektiğini, dava konusu yapılan — havalenin, davacı şirketin müvekkili şirketlere olan protokol dışı borcu sebebiyle gerçekleştirildiğini, müvekkili —- da gönderilen bu —- ödemeyi aynı gün diğer davalı müvekkili —-hesabına gönderdiğini, dava konusu yapıları ——- dekontta gönderiliş sebebiyle ilgili bir açıklama bulunmadığını, bu durumda paranın mevcut bir borcun ödenmesi için gönderildiğinin kabul edilmesi gerektiği, davacı tarafından protokol konusu dışında kalan ödemenin protokolden farklı bir hesaba açıklamasız bir şekilde göndermesinin hayatın olağan akışına aykırılık teşkil ettiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, taraflar arasında yapılan protokol kapsamında fazladan yatırılan —- tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67 vd maddeleri gereğince iptali talebine ilişkindir.
Davacı, taraflar arasında yapılan protokol kapsamında davacı tarafından ödenmesi kararlaştırılan toplam — ödenmesi sırasında davalı vekilleri —— yatırıldığını, sehven yatırılan bedelin tahsili amacıyla davalılar aleyhine icra takibine geçildiğini, davalıların haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiğini, davalıların haksız itirazının iptali ile takibin devamına ve davalılar aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalılar, davanın reddedilmesini talep etmiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bu doğrultuda icra dosyası celp edilerek incelenmiş, —— yazılan müzekkere yazılmış, bilirkişi raporu alınarak dava sonuçlandırılmıştır.
—- tarihli bilirkişi raporunda özetle; —Tarafların incelenen— kanuni ticari defterlerinin, kendi adlarına delil vasfına haiz olduğu, davacının protokol gereği yapması gereken ödemenin — davalı——hesabında bulunduğu…” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.
—- tarihli bilirkişi raporu denetime elverişli hüküm kurmaya yeterli olmaması sebebiyle hükme esas alınmamıştır.
Dosya kapsamında davacı taraf iddiaları dikkate alındığında davacı tarafından protokol kapsamında yapılan ödemelerden/havalelerden —ödendiği iddia edilmektedir. Hemen belirtmek gerekir ki, havale ödeme vasıtası olup, var olan bir borcun ödendiğini gösterir. Bu karinenin aksini havaleyi gönderen şahsın ispat etmesi gerekir. ——- Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden davacı tarafça sehven yapıldığı iddia edilen ödemeye ilişkin dekontta herhangi bir açıklama bulunmadığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla, davacı taraf davalılara yapılan ödemelerin sehven yapıldığını, protokol kapsamında olmadığını ispat etmesi gerekmekte olup ispat yükü davacı taraftadır. Dava konusu miktar dikkate alındığında bu hususun yazılı delille ispat edilmesi gerekmektedir.
Davalı tarafından davacı tarafça yapılan —– ödemenin davacının, protokol dışı borcu sebebiyle yapıldığı beyan edilmiştir. Davalı tarafın bu beyanının ispat yükü bakımından değerlendirilmesi gerekmektedir.
İspat yükünün açıklanması noktasında vasıflı ikrardan da söz edilmesinde fayda bulunmaktadır.
Vasıflı ikrarda, karşı tarafın ileri sürdüğü vakıanın doğru olduğu bildirilir; fakat, bunun hukuki niteliğinin (vasfının) iddia edildiğinden başka olduğu bildirilir. Hukukumuzda vasıflı ikrarın bölünemeyeceği, yani vasıflı ikrarın ikrar eden aleyhine delil teşkil etmeyeceği, bilakis o vakıayı ileri sürenin onu ispat etmesi gerektiği genel olarak kabul edilmektedir. Vasıflı ikrarda ispat yükü —-vakıayı ileri süren tarafta olup, o vakıayı vasıflı olarak ikrar eden —–tarafta değildir. —– hususlar değerlendirildiğinde, davalı tarafça ileri sürülen hususun vasıflı ikrar mahiyetinde olduğu ve eldeki dosya bakımından ispat yükünün davacı üzerinde olduğu, davalı beyanının ispat yükünün değişmesine sebep olmayacağına kanaat getirilmiştir.
Davacı taraf iddialarının ispatı için dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş ve rapor alınmıştır. —- tarihli bilirkişi raporu dikkate alındığında davacı tarafından fazla yapıldığı beyan edilen ödemeye ilişkin herhangi bir kaydın olmadığı anlaşılmıştır. İspat yükünün davacı üzerinde olması sebebiyle davacıya yemin deliline başvurmak isteyip istemediği hatırlatılmış, davacı tarafından sunulan —- tarihli beyan dilekçesi ile yemin deliline başvurmak istemediği beyan edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, alınan —— tarihli bilirkişi raporu ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; davalı tarafından yapılan savunmanın —– olduğu, bu itibarla ispat külfeti davacı üzerinde olduğu, davacı tarafıdan davalıya gönderilen havale dekontunda yapılan ödemenin mahiyetine ilişkin herhangi bir açıklama bulunmadığı, yapılan havalenin borç ödemesi dışında olduğunun ispat yükü davacı tarafta olup, miktar itibariyle yazılı delille kanıtlanması gerektiği, davacı tarafından iddiasını ispata ilişkin yeterli delilin dosyaya sunulmadığı anlaşılmakla sübut bulmayan davanın reddine karar verilmiştir.
İtirazın iptali davalarında davalı yararına kötüniyet tazminatına hükmedilebilmesi için davacı/alacaklının takip yapmakta haksız ve alacaklının kötüniyetli olması şarttır. —-Eldeki dava yönünden davalı/borçlular tarafından davacı/alacaklının kötüniyetli olduğu ispat edilemediği anlaşıldığından, davalı/borçluların şartları oluşmayan tazminat talebinin reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının şartları oluşmayan kötüniyet tazminat talebinin reddine,
3-Karar harcı 59,30-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 2.043,55-TL harç ile tamamlama harcı olarak yatırılan 74,17-TL harcın mahsubu ile artan 2.058,42-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halide davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılar tarafından yapılan 28,50-TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden —– yürürlüğe giren/ karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13 maddesindeki esaslara göre belirlenen 20.195,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, tarafların yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ——– Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.16/09/2021