Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1250 E. 2021/862 K. 05.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/1250 Esas
KARAR NO: 2021/862
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/11/2017
KARAR TARİHİ : 05/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin mahkememize göndermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davacı eşi ile birlikte ——- gitmek istediği durağa varınca inmek istediği, —- normal olarak kullanmis gereken yolda trafik sıkışık olunca otobüs şoförü başka bir yoldan gitmek istemiş, bu arada acele ile davranan şoför, inmek isteyen davacı ve eşini yol ortasında indirirken müvekkil önce engelli olan eşini indirmiş, sonra kendisi inerken ayağının tekini yere basmış, diğer ayağını henüz otobüsten çekemeden —— hareket etmiş, —- davacının şiddetle dizini yere çarpmış ve yere yığıldığı, —şoförü seyrine devam etmek istediği, ancak etraftaki vatandaşlar —- durdurduğu, —- şoförü davacının yanına gelerek — diyerek yoluna devam ettiği, davacının kendi imkanlarıyla—– gittiği, hastanede yapılan tetkik ve muayenelerde davacının sol dizinin kırıldığı tespit edilmiş, davacı burada ameliyat edildiği, yapılan ameliyatla müvekkilin diz kapağına birçok tel takılmış, davacının kalıcı olarak sakat kaldığı, davacının kalıcı işgöremezlik durumu-oranı ortaya çıkacağı, davacıda oluşan maluliyetinin tespit edilip, çıkacak tazminatın hüküm altına alınması gerektiği, davacının bu hastaneden başka ——- hastanesine yol gidiş ve geliş masraflarını kendisi karşılamak zorunda kaldığı, yaklaşık 3 ay boyunca her gün bu durum devam ettiği, dolayısıyla ulaşım ücretinin hüküm altına alınması gerektiği, kazanın oluşumunda araç sürücüsü tam kusurlu olduğu, gelen bu kaza sonrasında olay yerinde kusurun dağılımı veya kimde olduğu hususunda bir rapor tanzim etme imkanı olmamış, ancak kaza, araç sürücüsünün kusurlu davranışı sonucunda meydana gelmiştir, bu husus yapılacak keşif ve dinlenecek tanık beyanı ile ortaya çıkacağı, kaza sonrasından bacağında meydana gelen sakatlanma neticesinde—- ay yatalak hasta olarak yaşamak zorunda kalan müvekkil halen da bu kaza sonrası acı ve sızı ile yaşamaya devam ettiği, yaşadığı bu acı ve sızışı karşılamayacağı ancak bir nebze de olsa acısına dindirecek manevi tazminatın davacıya ödenmesi gerektiği, ödenmesi gerektiği, davacının—- olup, ev hanımı olarak yaşamını devam ettiği, açıklanan nedenlerle şimdilik ilk dava açma harcına esas olmak üzere — ulaşım ücretinin, davalı asillerden olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, diğer davalı sigorta şirketinden ise dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, şimdilik ilk dava açma harcına esas olmak üzere — kalıcı iş göremezlik tazminatının davalı şahıslardan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, diğer davall sigorta şirketinden ise dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, —manevi tazminatın davalı şahısların olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline —- plakalı araç kaydına ihtiyati haciz niteliğinde olmak üzere ihtiyati tedbir konulmasına ve yargılama giderleri ile ücreti vekaletin de davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
SAVUNMA: Davalı — mahkememize göndermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı benden —– Manevi tazminat talep ve dava ettiği, öncelikle dava dosyasının incelemek ve bu konuda cevap vermek için süre talebinde bulunduğu, ayraca açılan dava usul ve esasa aykırı olup davanın reddine karar verilmesi gerektiği, kaldı ki davcı asli kusurludur şöyleki : davacı benim başka bir güzergahtan gittiğimi beyan etmiş isede —–tarafından yol güzergahımız belirtilim olup bu yoldan asla ve asla başka bir yola sapılmamıştır bu nedenle davacının bu iddiası yerinde olmadığı, —- düşmesi ise kendi kusurlu hareketinden kaynaklandığı, davacı kendisinin beyan etmesi üzerine—- görme özürlü olup bu kusurundan dolayı düşerek dizini yere çarpmış olması söz konusu olduğu, adı geçene davacıya düştükten sonra şoförüm yanına giderek hastaneye götürülmesini teklif ettiği, davacının kabul etmediği, daha sonra davacının oğlu gelerek yaralıyı ambulans ile —– götürdüğü, hastaneye hastanın yanına gittim ,diz kapağında hafif bir yaralama vardı ,ondan sonra ameliyata aldılar ertesi gün tedavisinin bitmesi üzerine taburcu edilmiştir ,hastane kayıtları mevut olduğu, ayrıca mağdura —-nezaretinde —— para yardımında bulundum bu konuda tutanağım mevcut olup gerektiğinde mahkemeye delil olarak sunulacağı, davacının oğlu benden haricen para talep etti benden olumsuz cevap alınca da dava açacağını söylediği, davacı oğlunun yönlendirmesi ile aleyhime dava ikame ettiği, fazlaya ilişkin dava ve talep hakkımız saklı kalmak üzere ileride ve lüzumunda sunacağımız sair delil ve tanık haklarım saklı kalmak üzere davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalı —- tarafından mahkememize gönderilen cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça yukarıda esas nosu yazılı dosyanız üzerinden kendisinin ve dosyada adı geçen diğer davalılar —– açmış olduğu davada, aleyhimize açılan tazminat davasında,davacının —– tanzim tarihli dava dilekçesinden fotokopisi ve Mahkemenizce tanzim edilen —- tarih ve aynı sayılı tensip tutanağınız ——- tarihinde adrese tebliğ edilmiş olmakla, aleyhime açılan davaya karşı yasal süre içinde bu cevap dilekçemi sunması gerektiği, davacının dava dilekçesİnde aleyhime olan hususlar hukuki dayanaktan yoksun olup,aleyhime olan hususları kabul etmiyorum itirazda bulunduğu, sürücü olarak yönetiminde bulunan halk otobüsünde sürücü olarak çalışmakta iken dava dilekçesinde | belirtilen yerde davacı yönetimimdeki —– bindiği, —– girişinde bulunan durakta inmesi için butona basıl asıyla durakta durdum,davacı ile birlikte olan şahıs —- indi,davacı da adımlnı atarak inerken her nasılsa ayağı burkularak yere yığıldığını görünce araçtan irlerek yanına gittiği, bir şeyi olup olmadığını sorduğu, bir şeyi olmadığını söylediği, davacının yanında bulunan erkek şahıs davacının kendi eşi olduğunu,hiçbir şeyi olmadığını söylemesi üzerine devam ettiği, davacının kendi kusuru —- olmasına rağmen,ertesi günü akşam —- sularında davacının eşi———sahil durağına geldiği, davacı olmadığını,ancak parâsının olmadığını bu nedenle kendisine — vermesini talep etmesi üzerine bunun davalı tarafça ödendiği, hastanede yapılan — masrafında karşılandığı, açıklanan nedenlerle aleyhine açılan davanın reddine, yapılacak yargılama İgiderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalı tanığı —- beyanında : ”Kaza günü bende —içerisindeydim. Yolcu olarak bulunmaktaydım. —- yanlış hatırlamıyorsam — istikametinde bu olay oldu. Ben davacı —- içerisinde görmedim. Nerde oturduğunuda bilmiyorum. Kazadan sonra otobüsten indiğimde kadını gördüm.—- yaşlarda bir teyzeydi — ayaktaydım. Teyzenin ayakta olup olmadığını bilmiyorum. —- içerisinden bir bağrışma sesi geldi. Ben olayın tam oluş şeklini görmedim. Ben gördüğümde teyze otobüsün arka kapısında yerde kaldırımın yanında duruyordu. Ben yolcuların indiğini gördüm. Ancak teyzenin nasıl indiğini görmedim. Teyzenin olaydan sonra şoförüden herhangi bir talebi olmadı. Şoför ambulans çağırmak istedi. Teyze ” gerek olmadığını söyledi, siz gidin ” dedi. Teyzenin yanında bir erkek şahıs vardı ona yardımcı oluyordu. Yolcular araçtan inerken araç durur haldeydi. ”şeklinde beyanda bulunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava hukuki niteliği itibariyle, davalı sigorta şirketine kayıtlı —– plaka sayılı —- yolcu olarak bulunan davacıların —- inerken yaralanmaları neticesinde açılan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin tazminat davasıdır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmış, yargılama sırasında —– tarihli duruşmada 7251 Sayılı Yasanın 58. maddesi ile TTK’nın 4/2 maddesinde yapılan değişiklik neticesinde yargılamaya basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.
—– sayılı dosyası sureti ile hastane evrakları celp edilmiş, taraflarca dosyaya sunulan diğer deliller incelenmiştir.
Dava konusu uyuşmazlığın taraflar arasındaki uyuşmazlığın, — tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacının, davalı sürücü — kullandığı diğer davalı —- maliki olduğu ve —– sigortaladığı araçta davacının araçtan inerken meytana gelen kazada yaralandığından bahisle açılan davada tarafların maddi tazminat hususunda sulh oldukları, manevi tazminat hususunda uyuşmazlık bulunduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın buna yönelik olduğu anlaşılmıştır.
Davacı ve davalılara ait sosyal ekonomik durum araştırma raporları, davalı sigorta şirketi nezdinde düzenlenen hasar dosyası, —- araca ait trafik tescil kayıtları ve —-kayıtları getirtilerek dosya içine alınmıştır.
Kazaya ilişkin mahkememiz davacısı hakkında ——düzenlenen raporların dosya arasına celbi sağlanmıştır.
—– sayılı dosyasında kusur tespiti yönünde alınan raporda özetle; yolcu —-yaralanmasıyla neticelenen trafik kazasında; şüpheli Sürücü ——– bentlerinde açıklanan hükümler gereği yukarıda açıklanan trafik kurallarını ihlal ettiğinden kazanın meydana gelişinde tamamen asli kusurlu olduğu, müşteki ——– yönetmeliğinde belirtilen kural ihlali görülmediğinden kazanın meydana gelişinde kusursuz olduğu kanaatine varılmış olduğu görülmüştür.
Kusur tespiti yönünden — gönderildiği, —–tarihinde mahkememize gönderilen kusur raporunda özetle;—–durur konumunda iken inmek isteyen müşteki yolcunun dengesini kaybederek düşmüş olduğu, sanık sürücü —- kusursuz olduğu, davacı —- asli kusurlu olduğu, —– açık halde harekete geçtiği esnada inmek isteyen müşteki yolcunun dengesini kaybederek düşmüş olması durumunda, sanık sürücü —- asli kusurlu olduğu, davacı —- kusursuz olduğu kanaatine ilişkin rapor tanzim edilmiş olduğu görülmüştür.
Dosyada davacının maluliyeti hakkında düzenlenen —–raporunda özetle; kişinin tüm vücut engellilik oranının — (yüzdebeş) olduğu, iyileşme—- süresinin olay tarihinden itibaren —- aya kadar uzayabileceğine yönelik rapor tanzim edilmiş olduğu görülmüştür.
Dosyanın kusur durumu tespiti yönünden mahkememizce resen seçilen——tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından—– tarihinde düzenlenen raporda özetle;—– durur konumda iken inmek isteyen yolcunun dengesini kaybederek düşmüş olması durumunda, sürücü ——– seyir halindeyken olay mahalline gelip yolcu indirmek üzere durakladıktan sonra, aracından inmekte olan müşteki yolcunun dikkatsiz davranışıyla dengesini kaybederek düşmüş bulunduğu olayda atfı kabil bir kusuru olmadığı, yolcu —– olay mahallinde yolcu indirmek üzere duraklayan—- inmekte olduğu sırada uygun şekilde tutunarak araçtan inmediği ve dikkatsiz davranışı neticesi dengesini kaybederek düştüğü olayda, dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı davranışı ile asli ve %100 kusurlu olduğu, —- kapısı açık halde harekete geçtiği esnada inmek isteyen müşteki yolcunun dengesini kaybederek düşmüş olması durumunda, sürücü —- idaresindeki —-seyir halindeyken olay mahalline gelip yolcu indirmek üzere durakladıktan sonra, yolcuların tamamının indiğinden ve bindiğinden emin olduktan sonra aracının kapılarını tamamen kapatması akabinde harekete geçmesi gerekirken, kapısı açık halde harekete geçtiği anda araçtan inmek isteyen yolcunun dengesini kaybederek düşmesine sebebiyet verdiği olayda, dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı davranışı,—- belirtilen yolcu indirme bindirme kuralını ihlal ettiği nedeni ile asli ve %100 kusurlu olduğu, yolcu — olay mahallinde yolcu indirmek üzere duraklayan — inmek istediği sırada tekrar harekete geçen aracın açık olan kapısından düşmesi olayında, atfı kabil bir kusuru olmadığına dair seçenekli kusur raporu tanzim edilmiş olduğu görülmüş, davaya konu olay sebebiyle— dosyasında sanık — yaralama suçundan asli kusurlu olduğu değerlendirilerek cezalandırılması yoluna gidilmiş olup verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin mahkememize e-imza olarak gönderilen —- tarihinde gönderilen ıslah dilekçesinde; dava dilekçemizde, araç maliki ve sürücüsünden —manevi tazminat ve bu tazminata olay tarihi itibariyle işleyecek yasal faizini talep ettiği, davalı sürücünün kullandığı araç yolcu taşımacılığında kullanılan —–niteliğinde olduğu, ticari aracın 3. Kişilere verdiği zararların karşılanmasında da işleyecek faiz. Ticari avans faizi olduğu, dolayısıyla dava dilekçemizde manevi tazminata işleyecek yasal faiz olan talebimizi, ticari avans faizi olarak talep ediyoruz ve dava dilekçemizi bu yönüyle ıslah ettiği görülmüştür.
Davacı vekilinin mahkememize göndermiş olduğu sulh dilekçesinde; maddi tazminat talebinin davalı ——Tarafından karşılanmış olup tüm taraflar açısından maddi tazminat talebi bulunmadığı, vekalet ücreti talebi bulunmadığı, maddi tazminat konusunda taraflar sulh olduklarından bu konuda esas ile birlikte karar verilmesine, şeklinde ara kararı oluşturulduğu, dolayısıyla huzurdaki davada sadece manevi tazminat talepleri olduğunu talep ettiği görülmüştür.
Davacı vekilinin sulh beyanına ilişkin davalı —–vekili tarafından mahkememize gönderilen dilekçe ile, davacı ile sulh olunduğu, sulh protokolü hazırlandığı, bu kapsamında yapılan ödeme ile birlikte taraflar, birbirlerini dava konusu olay sebebi ile ibra ettikleri, hiçbir vekâlet ücreti ve yargılama gideri talebinde bulunulmayacağına dair beyanda bulunulduğu görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia, savunma, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporları hep birlikte değerlendirildiğinde; davaya konu trafik kazasından kaynaklı maddi tazminat talebi konusunda taraflar arasında haricen sulh olunduğu anlaşılmakla konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminat talebi konusundaki talep yönünden ise; davaya konu trafik kazasında kusurun kimde olduğuna dair yapılan değerlendirmede her ne kadar mahkememizce alınan bilirkişi raporunda seçenekli kusur oranı tespiti yapılmış ve ceza dosyasında davalı—– kendisinin düştüğünü beyan etmiş ise de davacının olay tarihinde önce katılanın engelli olan eşinin indiği, engelli olması düşünüldüğünde bu inişin yavaş olduğunun kabul edilmesi gerektiği, katılanın bu durumda daha dikkate olacağı, eşi indikten sonra kendisinin ineceği sırada aracın hakaret ettiği ve buna bağlı olarak düşmüş olabileceği, sanık katılanın ayağının burkulduğunu ve kendisinin düştüğünü beyan etmiş ise de, ceza yargılamasında beyanına başvurulan tanık —– beyanı ile desteklenen katılanın/davacının beyanına itibar edilmesi gerektiği değerlendirilerek kazanın oluş şekli, kabul edilen kusur nispetleri, mahkemece araştırılan ve dosyaya yansıyan ekonomik sosyal durumları birlikte değerlendirilerek kazadan dolayı davacının iyileşme ve maluliyet durumları gözönünde bulundurularak TMK nun 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile birlikte değerlendirilerek —-manevi tazminatın — tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılar —– müteselsilen ve müştereken alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Taraf vekillerinin maddi tazminat hususundaki beyanları doğrultusunda tarafların sulh oldukları anlaşılmakla davacının maddi tazminat talebi yönünden KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Manevi tazminat talebi yönünden DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE,
—manevi tazminatın—- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılar—–müteselsilen ve müştereken alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-aMaddi tazminat yönünden alınması gerekli 59,30-TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
b-Maddi tazminat yönünden talep edilmediğinden vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-a-Manevi tazminat yönünden karar harcı 853,875‬-TL’nin davacı tarafça peşin yatırılan 171,12-TL harcın mahsubu ile kalan 682,75-TL nin davalılar —– müştereken alınarak hazineye irat kaydına,
b-Davacı tarafça yatırılan 171,12-TL peşin harcın davalılar —- müştereken alınarak davacıya verilmesine,
c-Davacı taraf manevi tazminat yönünden kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 4.080,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
d-Davalılar —- kendilerini manevi tazminat yönünden kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 5.625,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar—– müştereken verilmesine,
5-Davacı tarafından tarafından yapılan 31,40-TL başvuru harcı, 503,85‬-TL tebligat ve müzekkere gideri, 700,00-TL bilirkişi ücreti ve Adli Tıp Raporu ücreti 562,00-TL olmak üzere toplam 1.797,25-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 449,31-TL’sinin davalılar ——– tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde———–Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
.05/10/2021