Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1213 E. 2022/879 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1213 Esas
KARAR NO : 2022/879

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 08/11/2017
KARAR TARİHİ : 27/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —-günü meydana gelen —- araç sürücüsü ——— yaya olan müvekkiline çarptığını, müvekkilinin —- altında kalarak sürüklendiğini, müvekkilinin ağır yaralı ———- dosyasına verilen Bilirkişi Raporuna göre, 2918 Sayılı Kanunun md. 157/b bendinde açıklanan kuralları uymaması sebebiyle kusurlu olduğu kanaatine varıldığını,—– dosyasından davalı—- hakkında ceza verildiğini, özel bilirkişi mütalaası ve kaza tutanağına göre de —- kusurlu olduğunu, davalı— kaza tarihi itibariyle geçerli poliçe ile davalı—–nedeniyle limite kadar maddi tazminat istendiğini, her ne kadar davalı –, davacıya (iki yıllık bir gecikme ile) —-ödemiş ise de, davacının beden gücü kayıp oranına,— dönem zarar sürelerine ve davalı sürücünün kusur durumuna göre ödenen bu miktar son derece yetersiz olduğundan, 2918 sayılı KTK’nun 111/2 maddesine dayanılarak ibranamenin iptali ile bakiye zararın davalı sigorta şirketinden, temerrüt tarihinden itibaren işletilecek faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı —–vekili cevap dilekçesinde özetle;—– tarihinde tebliğ edilen dilekçede davacı vekili tarafından; —–tarihinde yaralamalı trafik kazasının meydana geldiğini, söz konusu kaza sebebiyle davacının %24 oranında malul kaldığı ve kazanın meydana gelmesinde davalı müvekkil ——— kusurlu olduğundan bahisle oluşan zararlardan sorumlu olduğu ifade edilmiş akabinde huzurdaki dava —- maddi—– talep edildiğini, hukuki mesnetten yoksun iddiaların kabulü mümkün olmamakla birlikte tazminat davasına konu trafik kazası sebebiyle müvekkilinin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, müvekkilinin, meydana gelen trafik kazası sebebiyle herhangi bir kusuru bulunmamakla birlikte maddi ve manevi tazminat taleplerinden dolayı da herhangi bir sorumluluğu olmadığını, — —-plaka sayılı aracı ile—– —-istikametine seyir halinde iken ———- önüne geldiğinde yaya ——- aracın ön kısmı ile çarptıktan sonra —–aracın önüne düştüğünü, olayın hemen devamında aynı yöne seyir etmekte olan—- sevk ve idaresindeki ——–plaka —- yayaya çarptıktan sonra —– plaka sayılı araca şiddetli bir —- çarpması sonucu, —— plakalı araç arkadan aldığı darbe şiddeti ile tekrar hareket ederek —– ikinci kez çarptığı, söz konusu kaza tespit tutanağı incelendiğinde kaza tarihinde aynı saatte ve aynı zaman diliminde iki ayrı kazanın meydana geldiği tespit edilmiş ve kusur oranının belirlenmesinde her iki kazanın ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varıldığını, ———– karar sayılı dava dosyasından alınan —– tarihli Bilirkişi raporunda da — tarafından meydana gelen trafik kazası olayında aslında iki ayrı kazanın meydana geldiği tespit edilmiş ve kusur durumları ayrı ayrı belirlenmiş olduğunu, birinci kazada, davalı müvekkilin sürücüsü —– plakalı aracın ———— gerçekleştirdiği; ancak söz konusu kazada davacı——-ile ilgili tedbirleri almadığı, ——— kullanmadığı, karşıdan karşıya geçtiği —————— olmadığı bunun yerine —– olduğu, kendisine yaklaşmakta olan aracın hızını ve uzaklığını dikkate almadığı, araca ilk geçiş hakkını vermeyip —— akışını tehlikeye uğrattığı ve en önemlisi aracın kendisine çarpmada katkıda bulunarak kendi kusurlu fiilleri dolayısıyla yaralanmasına sebep olduğu tespit edilmiş neticede davacı ——- asli kusurlu olduğu kanaatine varıldığını, bilirkişi raporunda açık ve net bir şekilde ancak kaza —– numaralı —— geçidi bulunduğu ——— yaya geçidini kullanmadığı,—– girişinde bulunan——-üzerinden geçtiği, bu sebeple araçlara ilk geçiş hakkını vermeme kusurunu işlediği tespit edilmiş olup. ikinci kazada ise,—– sevk ve idaresindeki—– plakalı aracın ——— kazada yayaya çarparak duran ——— müvekkile ait araca arkadan çarpması ve çarpmanın etkisiyle —- aracın—- savrularak durduğu bu sebeple——- meydana gelen ikinci kazada arkadan —– işleyerek tam ve asli kusurlu olduğu, müvekkil ———– atfı kabıl kusurunun bulunmadığının tespit edildiğini. söz konusu kaza tespit tutanağı,———— karar sayılı dava dosyasından alınan —– tarihli —– ve yine ceza dosyasında yer alan ifade tutanakları incelendiğinde davalı ——— kusursuz olduğu kazanın meydana gelmesinde davacı ——plakalı araç sürücüsü ——- tam ve asli kusurlu olduğunun görüldüğünü, kusur durumunun tespiti gerektiğini, müvekkil ——— kusura dayalı bir sorumluluğu bulunmamakla birlikte, yine de sağlıklı ve gerçekçi bir tazminat hesaplaması yapılabilmesi açısından kusur tespiti yapıldıktan sonra davacı—– maluliyet oranının” belirlenmesi gerektiğini, davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini, davanın kazaya karışan —- araç sürücüsü ————, araç sahibi —– ——- edilmesini beyan ile, kusur oranının tespiti ile sorumluluk kapsamının belirlenmesi neticesinde müvekkili aleyhine açılan huzurdaki iş bu haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —–usulüne uygun dava dilekçesinin tebliğine rağmen davaya cevap sunmadığı görülmüştür.
——— vekilinin cevap dilekçesinde özetle; KTT’ye göre —–tarihinde sürücü ——— sevk ve idaresindeki ———– ile seyir halindeyken, yaya geçidinden karşıya geçmekte olan —– çarptığını, daha sonra sürücüsü —-plakalı aracın ——— plakalı araca çarptığını, dava konusu kazaya karıştığı ifade edilen——— olduğunu, ———– olan sigorta şirketine usulüne uygun başvurunun davacı tarafça yerine getirilip getirilmediğinin ispat edilmesi gerektiğini, huzurdaki dava derdest ise reddi gerektiğini,—-aşamasında ya da ceza davasında uzlaşma var ise davanın reddi gerektiğini, davada alacaklı ve borçlu sıfatı birleştiğinden reddi gerektiğini, davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, davacı yan delillerinin tebliğ edilmesi gerektiğini, kaza ile sakatlık ve kaza ile meydana gelen — illiyet bağının tespit edilmesi gerektiğini, kusur ve maluliyet oranının tespiti gerektiğini, söz konusu kazanın iş kazası olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini, hesaplanacak tazminattan hatır taşıması ve müterafik kusurun tenzili gerektiğini beyan ile, haksız ve mesnetsiz davanın usulden ve esastan reddini, ihbar olunan olmaları nedeniyle haklarında hüküm kurulmamasını, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, cismani zarar nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Davacı, —- tarihinde meydana gelen kaza sebebiyle davacının maddi ve manevi zarara uğradığını, davalı sigorta şirketinin ve davalı ———– oluşan zarardan TBK, KTK ve —–gereğince sorumlu olduğunu, davacının maddi ve manevi zararının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —-ile——- olunan ——- davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı—–, usulüne uygun davetiyeye rağmen cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmakla, HMK 128. maddesi gereğince, davacının, dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılmaktadır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları incelenmiş, yargılama sırasında 28/02/2018 tarihinde kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. maddesi ile 6102 sayılı T.T.K.’nın 4. maddesinin 2. fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, sigorta poliçesi, hasar dosyası celp edilmiş, davacının tedavi gördüğü hastanelerden tedavi kayıtları celp edilmiş,——– sayılı dosyası celp edilerek dosya içerisine alınıp incelenmiş,—— davacının gelir bilgisi alınmış, dava konusu araçların ——- kayıt bilgileri celp edilmiş,—— bilirkişi heyet raporu alınmış ve dava sonuçlandırılmıştır.
——-tarihli —————— özetle, “…———- yazısı —————— ———— geçirmiş olduğu trafik kazası yaralanmasının; ———- yayımlanan ve “Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği”ne göre hesaplandığında; ———- takdir. hakkı kullanıldığında ————–uygulandığında; ——– tarihindeki —— dokuz ——-yaşına göre %42(yüzde kırk iki) meslekte kazanma gücü kayıp oranına sahip olduğu, 2) Sürekli bakıcı ihtiyacı bulunmadığı, 3) Geçici iş göremezlik süresinin ——– olarak kabulü gerektiği kanaatini bildirir rapordur…” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.
————-tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle, “…SONUÇ VE KANAAT: Yukarıda Sayın Mahkemeye takdim edilen açıklamalar çerçevesinde, hukuki değerlendirme, takdir ve karar Sayın Mahkemeye ait olmak üzere, Sayın Mahkemece tarafımıza verilen görev çerçevesinde; KUSUR YÖNÜNDEN: Dosya kapsamındaki mevcut verilerin değerlendirilmesi sonucu; ————– tarihinde meydana gelen ve davacı yaya —————– yaralanması ile neticelenen 1. Olayda; Kolluk Görevlileri tarafından düzenlenen —–Yaralanmalı Trafik Kazası Tespit Tutanağında, aracın yaya geçidini kullanarak geçiş yapan yayaya çarptığı belirtilmiş ise de; —– üzerinden—– kapsamında bulunan ——-yazısından olay mahallinde kaza tarihinde yaya geçidinin bulunmadığının belirtildiği dikkate alınarak değerlendirme yapılmış olup, a) Davalı sürücü ——— %40 (Yüzde kırk) oranında kusurlu olduğu, b) Davacı yaya ——— %60 (Yüzde altmış) oranında kusurlu olduğu, c) Dava dışı sürücü — davalı sürücü yönetimindeki ——– plaka sayılı araca çarparak maddi hasar ile neticelenen 2.Olaya sebebiyet verdiği anlaşılmakla, davacı yayanın yaralanması ile neticelenen 1. olayda kusursuz olduğu kanaatine varıldığına, TAZMİNAT YÖNÜNDEN: Davalı —– tarihinde davacı —— yaptığı—–. tazminat ödemesinin, aynı tarihte bilinen verilere göre ve davalı tarafın %40 kusur oranı üzerinden hesaplanan —–zarar tutarının üzerinde olmasına göre ———– olmadığı sonucuna varıldığına, ————–GİDERLERİ YÖNÜNDEN: Davacının bakıcı-tedavi giderlerinin, davalı ———– üzerinden; ——- belirlendiğine ilişkin…” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.
Maddi tazminat talebi yönünden;
2918 sayılı KTK’nun 85. maddesine göre —— aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı—– tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, —– ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.—— teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” TBK’nun 49. maddesinde “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” hükmü düzenlenmiştir. Aracın işleteni(maliki), kusursuz sorumluluk ilkelerine göre, sürücü ise haksız fiil hükümlerine göre, ——– ise KTK 85 ve devamı maddeler gereğince ——— hükümlerine göre meydana gelen zarardan sorumludur.
Eldeki dosya bakımından davacının, davalı —-yapılan ödemenin yetersiz olduğu iddiasına dayalı bakiye tazminat bedelini talep ettiği anlaşılmaktadır. Başka bir deyişle; davacı ——————, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 111/2. maddesindeki yetersizlik iddiasında bulunmaktadır. Buna göre eldeki dosya bakımından 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 111/2. maddesi gözetilmek suretiyle tazminat hesabının yapılması gerektiği, zarar sorumlusu davalı tarafından ödenen bedellerin ödeme tarihi itibariyle yeterli olup olmadığının belirlenmesi için de; öncelikle, ödeme tarihindeki verilere göre tazminat hesabının yapılması; daha sonra, hesaplamanın yapıldığı tarihteki verilere göre tazminat hesabının yapılması —— göre hesaplanan tutarlar arasında fahiş fark olup olmadığının saptanması; fahiş fark tespitinin yapılması halinde ise, zarar ve yararın ——– gereğince, davadan önce davalıların ödediği bedellerin yasal faiziyle güncellenmiş değerleri hesaplanan güncel tazminattan düşülerek sonuç tazminatın belirlenmesi gerekmektedir. (—–
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından dava konusu kaza sebebiyle maluliyete bağlı maddi ve manevi tazminat talebinde bulunulduğu,———— raporuna göre davacının sürekli iş göremezlik oranını %42 olduğu, geçici iş göremezlik süresinin 9 aya kadar uzayabileceği, ——- ihtiyacının olmadığı, dava konusu kazanın meydana gelmesinde gerekli dikkat ve özenin göstermemesi sebebiyle davalı ———- sürücüsü ——-%40 oranında kusurlu olduğu, davacı yaya——– kontrolsüz şekilde yola girmesi ve gelen aracın uzaklık ve hızını dikkate almadığı, araç sürücüsüne geçiş hakkı vermemesi sebebiyle kazanın meydana gelmesinde %60 oranında kusurlu olduğu, istinaf kararı üzerine kesinleşen ceza mahkemesi dosyası ve aynı dosyada alınan bilirkişi raporları ile mahkememizce alınan kusur raporlarının uyumlu olduğu anlaşılmış, kusur tespitine ilişkin —— tarihli —– raporu hükme esas alınmıştır. Yargılama esnasında davacının maddi tazminat talebinin davalı——- tarafından karşılandığının belirtilmesi sebebiyle davacının maddi tazminat talebinin konusuz kaldığı anlaşılmış, davacının bakıcı ve tedavi giderine yönelik maddi tazminat talebinin konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Her ne kadar davacı vekili tarafından davalı —- şirketinin maddi tazminat talebi yönünden ödeme yaptığının ve maddi tazminat talebi yönünden davanın konusuz kaldığını beyan etmiş ise de; dosya kapsamında alınan ——– tarihli bilirkişi heyet raporu dikkate alındığında davacının maddi tazminat taleplerinin karşılandığı, KTK 111/2 md kapsamında ödemenin yeterli olduğu anlaşılmakla davacının maddi tazminat talepleri yönünden haklı olmadığı bu sebeple davacının maddi tazminat talebi yönünden lehine yargılama gideri ve vekalet ücreti talebinin yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Manevi tazminat talebi yönünden;
Gerek mülga BK’nun 47 ve gerekse yürürlükteki 6098 sayılı TBK’nun 56. maddesinde———–zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verebileceği öngörülmüştür. Hakimin hükmedeceği manevi tazminat miktarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, ——–ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. —– günlü ve 7/7 sayılı —— Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek—– açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde ———– göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Manevi tazminatın tutarını belirleme görevi hakimin takdirine bırakılmış ise de hükmedilen tutarın uğranılan manevi zararla orantılı, duyulan üzüntüyü hafifletici olması gerekir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, —– ekonomik koşulları tarafların ———- durumları paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu olayın ağırlığı olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması, gelişen hukuktaki yaklaşıma da uygun olarak tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. —-
Tüm dosya kapsamı,——- tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi, olay sebebiyle davacıda oluşan maluliyet oranı dikkate alınarak, davacı lehine hakkaniyete uygun bir miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerektiğine kanaat getirilmiş, davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; ——— manevi tazminatın kaza tarihi olan 16/03/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ———- alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE;
Maddi tazminat talebi yönünden;
1-Davacının bakıcı ve tedavi giderine yönelik maddi tazminat talebinin konusuz kalması sebebiyle davanın ESASI HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
Manevi tazminat talebi yönünden;
2-Davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; —–manevi tazminatın kaza tarihi olan —–itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ——– alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
C-)Harç;
1-Karar harcı—– —– davacı tarafça peşin olarak yatırılan 31,40-TL harç ile tamamlama harcı olarak yatırılan 102,50-TL harç olmak üzere toplam 133,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 890,75-TL harcın davalı ——- tahsili ile hazine adına irad kaydına,
2-Davacı tarafça yatırılan 31,40-TL harç ile tamamlama harcı olarak yatırılan 102,50-TL harç olmak üzere toplam 133,90-TL harcın davalı —– alınarak davacıya verilmesine,
D-)Vekâlet Ücretleri;
I)Maddi Tazminat davası yönünden;
1-Maddi tazminat davası yönünden dava konusuz kaldığından taraflar lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
II)Manevi Tazminat davası yönünden;
1-Davanın kabul edilen kısmı üzerinden, davacı lehine ———–10. maddesi uyarınca takdir edilen —– vekâlet ücretinin davalı —– alınarak davacıya verilmesine,
2-Davanın reddedilen kısmı üzerinden, davalı———– 10/2 uyarınca takdir edilen 9.200,00-TL vekâlet ücretinin davacıdan ——————— verilmesine,
E-)Yargılama Giderleri;
1-Davacı tarafından tarafından yapılan 31,40-TL başvuru harcı, 4,60-TL vekalet harcı, 341,10-TL tebligat ve müzekkere gideri, 2.400,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.777,1‬0-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre —– davalı ——— tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
2-Davalı —— tarafından yapılan ——yargılama giderinin haklılık oranına göre 67,00-TL sinin davacı taraftan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davalı —————- bırakılmasına,
3-Davalı —–tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı ve davalı ———- ve davalı ——– vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.