Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1160 E. 2020/611 K. 20.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/1160 Esas
KARAR NO: 2020/611
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 25/10/2017
KARAR TARİHİ: 20/10/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekilinin mahkememize göndermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davacı şirket tarafından ——– numaralı—— ——- nakliyesi işlemi —– sorumluluğunda, —– davalı—- bulunan ——düzenleyen ana nakliyeci sıfatıyla tüzel kişilik olarak dava açıldığı, emtiaların nakliye işlemi, alt/ fiili taşıyan konumundaki —— kodlu uçuş ile gerçekleştirildiği, varış sonrasında ——- emtiaların hava limanına tahliyesi sırasında emtiada hasar tespit edilerek resmi ——- düzenlendiği, alıcı firma tarafından müvekkil sigortalısına yapılan bildirimi müteakip, sigortalı tarafından —– hasara ilişkin bildirim yapılmış ardından yer alan ——- düzenlendiği, ekspertiz Raporu hasar oluş şekli, hasar hakkındaki saptamalar, hasarın niteliği ve miktarı konusunda ayrıntılı bilgiler içerdiği, Sigortacılık Kanunu’nun 22. Maddesinin 17. Fıkrasında; aynı maddenin 13. Fıkrası uyarınca tarafsız olmak zorunda olan eksperlerin düzenlediği raporun “delil” niteliğinde olduğu belirtildiği, Kanun Koyucu Sigortacılık Kanunun 22. Maddesinin 17. Fıkrasında sigorta eksperlerince düzenlenen raporun türünü belirtmeksizin delil niteliğinde bir belge olduğunu hükme bağladığı, işbu ekspertiz raporunda da rücu muhatabı olarak öncelikle —-nolu davalı ——- gösterildiği, diğer davalılara TTK ve ilgili konvansiyon ile sözleşme hükümleri uyarınca ana nakliyeci—- nolu davalı ile müştereken sorumlu olmaları nedeniyle husumet yöneltildiği, fatura ve yapılan tespitler gereğince —– sigortalı zararı, davacı şirket tarafından tazmin edilmiş olup TTK ve poliçe hükümleri ile ödeme dekontu gereğince halefıyet ve temlik esasına göre sigortalısının haklarını devralan müvekkilin TTK ilgili hükümleri gereğince davalılara rücu hakkı doğduğu, davalılara müracaatta bulunulmuş ancak sonuç alınamadığı, buna ilişkin icra takibi —- tarihinde başlatılmış olup — nolu davalı — tarihinde, – nolu davalı—– tarihinde, —— tarihinde borca itiraz ettiği, bu sebeple ve işbu davanın açılması gereği doğduğu, açıklanan nedenlerle icra takibine yapılan itirazın iptali ile fazlaya ilişkin talep haklarımız saklı kalmak kaydıyla ticari faiz ile birlikte tahsiline, % 20 den az olmayan oranda icra inkar tazminatı, yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine dair karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
SAVUNMA: Davalı —–vekilinin mahkememize göndermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından kaybolduğu iddia edilen emtiaya ilişkin hasar dosyasının tamamının tasdikli suretinin dava dosyasına ibrazı gerektiği, davacı, sigortalısının haklarına halef olduğu iddiasıyla işbu davayı açtığı, davacının, dava konusu emtianın, poliçe kapsamında kendileri tarafından sigortalınmış olduğunu, sigortacı ile sigortalı arasında geçerli bir sigorta sözleşmesi bulunduğunu, bu sözleşmeye dayanarak gerçek hak sahibi sigortalısına ödeme yaptığını, yapılan ödemenin sigortalısının gerçek zararı miktarında olduğunu ve sigortalının bu ödemeden dolayı ibra ederek haklarına halef olduğunu, belgeleri ile birlikte ispatlamak durumunda olduğu, yazılı ihbar yükümlüğü konvansiyonda belirtilen süreler içerisinde yerine getirilmemişse davanın reddi gerektiği, hasar raporunda hasarlanan malların türü ve miktarına ilişkin herhangi bir kayıt belirtilmediğinden davacının zarar iddiası mesnetsiz olduğu, davacının zarar iddiasını ispat için sunulan hasar raporunu kabul etmediğimizi yinelemekle birlikte, rapor üzrendeki kayıtlardan hasarlandığı iddia edilen emtianın muhteviyatına ilişkin herhangi bir kayıt olmadığı görüleceği, dolayısıyla işbu muteber olmayan ve gerçeği yansıtmayan ekspertiz raporuna istinaden hüküm tesis edilmesi, usul ve yasaya aykırı olacağı, bu itibarla; davacının zarar iddiası mesnetsiz kalmış olup, işbu davanın reddi gerektiği, bir an için davacının iddiasında haklı olduğu düşünülse dahi, iddia edilen zarar, paketleme hatasından kaynaklandığından müvekkil ortaklık sorumlu olmayacağı, dava konusu alacak, likit olmayıp yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebi haksız olduğu, açıklanan nedenlerle yazılı ihbarda bulunma mükellefiyeti yerine getirilmediğinden davanın reddine, aksi takdirde, davacının, hukuki dayanağı olmayan tazminat ve mesnetsiz icra inkar tazminatı talebi ile faiz talebinin reddine, tüm mahkeme masrafları ve ücreti vekaletin de davacıya tahmiline karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalı —————-vekilinin mahkememize göndermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı taraf, cevaba cevap dilekçesinde davalı şirketin acente sıfatını haiz olduğuna ilişkin herhangi bir delil sunmadığı, hava taşımacısı sıfatıyla pasif husumet ehliyetine sahip olduğunu iddia ederek büyük oranda beyanları ile çelişmekte olduğu, çünkü, aynı davacı dava dilekçesinde açıkça davalı şirkete taşıma acentesi sıfatıyla dava açıldığını belirtildiği, yine davalı taraf, taşıma belgesinde davalı şirketin imza ve kaşesi bulunduğunu iddia etse de taşıma belgesi incelendiğinde davalı ———- acente konumunda olduğu görüleceği, davacı taraf , davalı şirkete husumet yöneltilebileceğini iddia ediyorsa, davalı şirketin kendi adına ve hesabına hareket ettiğini ispatlamakla yükümlü olduğu, halbuki, yukarıda da belirttiğimiz üzere hem ———- davalı şirketin ismi bulunmakta hem de navlun ücretine ilişkin olarak sigortalı şirkete herhangi bir faturalandırma davalı şirket tarafından yapıldığı, bu durumda davalı şirketin taşıyıcı sıfatının bulunmadığı ve husumet yöneltilemeyeceği açık olduğu, keza, davalı şirkete husumet yöneltilen bir başka davada da yerel mahkeme tarafından davalı şirketin taşıyıcısı sıfatının bulunmadığı ve husumet yöneltilemeyeceğine karar verildiği, davalı şirkete süresinde ve usulüne uygun hasar bildirimi yapılmadığını belirterek , tekrara düşmemek adına belirtilen diğer hususlara ilişkin olarak da cevap dilekçesindeki beyan ve itirazlarımızı yinelediği, davacı tarafça, ——- resmi makamlarca kargo hasar tutanağının düzenlenmiş olduğunu belirtmiş ise de söz konusu hasar tutanağının ——- olması sebebiyle, HMK 223 gereği yabancı dilde yazılmış belgeye dayanan tarafın, tercümesini de mahkemeye sunma zorunluluğu bulunmadığı, açıklanan nedenlerle,sair hususlar hakkında cevap ve itiraz haklarımız saklı kalmak kaydıyla, davanın öncelikle husumet nedeniyle usulden ve esastan reddine, davacı tarafın %20 den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama masrafının ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalı —– vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davalı şirket ile dava dışı ——- taşınması hususunda anlaşdığı, davalı şirket üstlenmiş olduğu edimi ——– devretmiş ve bu aşamadan itibaren söz konusu tayıma işi diğer davalılar tarafından yerine getirildiği, davaya konu hasarın meydana gelmiş olduğu taşıma işini gerçekleştiren fiili taşıyıcı ——– olup söz konusu taşıma işinde meydana geldiği iddia edilen hasara ilişkin olarak davalı şirketin herhangi bir kusuru dolayısıyla sorumluluğu bulunmadığı, bu seple öncelikle davalı şirket hakkındaki davanın reddini talep ettiği, dava konusu zarara neden olduğu iddia edilen taşıma, uluslararası hava yolu taşıması olup —- hükümlerine tabi olduğu, davacı taraf. —– hükümleri uyarınca süresi içerisinde ihbarda bulunma şartını yerine getirmediği, davacı tarafın, ispat edilememiş olan hasar iddiasını hiçbir şekilde kabul etmediği, hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemek kaydı ile herhalde davalı şirketin sorumluluğu sınırlı olduğu, davacı tarafın talep ettiği işlemiş faiz ve faiz oranı da kabul edilebilir olmadığı, davalı şirketin temerrüdü söz konusu olmadığından davaya konu İcra takibi ile ilemiş faiz talep edilmesi haksız ve hukuka aykırı olduğu, ayrıca yıllık —— oranında talep edilmiş olan faiz oranı da fahiş olup hukuka aykırı olduğu, dolayısıyla ile bu yöndeki taleplerin de reddi gerektiği, davanın reddine ve %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava hukuki niteliği itibariyle, ——– sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmış, yargılama sırasında —— tarihinde kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. maddesi ile 6102 sayılı T.T.K.’nın 4. maddesinin 2. fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.
İtirazın iptali istemine konu, ——-sayılı takip dosyasının incelenmesinde; — tarihinde başlatılan takibin alacaklısının —— olduğu, takibin — asıl alacağın tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; ödeme emrinin borçlu —- tarihinde tebliğ edildiği; borçlu —– tarihli dilekçe, borçlu —- tarafından ——– tarihinde borca ve fer’ilerine yönelik itiraz dilekçesi sunulduğu, Dilekçelerin davacı tarafa tebliğine ilişkin dosya kapsamında bilgi ve belge bulunmadığı dolayısıyla —-yıllık hak düşürücü sürenin işlemeye başlamadığı, davanın — tarihinde ve bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde, ——— asıl alacak ve işlemiş faiz üzerinden açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi heyeti tarafından ———- tarihinde gönderilen rapor içeriğine göre; paketlerde oluşan hasarın nakliye esnasında, elleçleme, yükleme veya hatalı istif kaynaklı olduğu, dolayısıyla hasara sebep olan kusurun sorumluluğunun taşıyıcıya ait olduğu, taşıyıcı sorumluluğunun ”hava yoluyla uluslararası taşımacılığa ilişkin belirli kuralların birleştirilmesine dair”—– olarak hesap edilebileceği, davacı —- ilkesi nedeni ile rücu hakkının olabileceği, dava dışı——- taşıma işi sözleşmesini imza eden davalı ————- birincil sözleşmeden dolayı birincil sorumlu olabileceği, müteselsilen davalılar arasında yapılan sözleşmeler sonucu davalıların herbirinin müteselsilen sorumlu olabileceği ve birbirlerine rücu imkanının olabileceği kanaatine varılmış olduğunu raporda tanzim edildiği görülmüştür.
Taraf vekillerinin bilirkişi raporuna karşı itiraz ve beyanları ile rapor içeriği dikkate alınarak dosyanın ek rapor düzenlenmek için aynı bilirkişi heyetine tevdi edildiği, bilirkişi heyeti tarafından ——– tarihinde düzenlenen ek raporda özetle; paketlerde oluşan hasarın nakliye esnasında, elleçleme, yükleme veya hatalı istif kaynaklı olduğu, dolayısıyla hasara sebep olan kusurun sorumluluğunun taşıyıcıya ait olduğu, hasarın fark edilme tarihi —- fiili taşıyıcı —-olarak kabul edilebileceği, konvansiyonda belirtilen — gün içinde bildirilm yapıldığı, taşıyıcı sorumluluğunun —— tarihinde yapılan revizyona istinaden —- davacı ——– ilkesi nedeni ile rücu hakkının olabileceği, dava dışı —- taşıma işi sözleşmesini imza eden davalı ———– —— dolayı birincil sorumlu olabileceği, müteselsilen davalılar arasında yapılan sözleşmeler sonucu davalıların herbirinin müteselsilen sorumlu olabileceği ve birbirlerine rücu imkanının olabileceği kanaatine varılmış olduğunu raporda tanzim edildiği görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişiden alınan kök rapor ve ek rapor rapor birlikte değerlendirildiğinde, davacı ile dava dışı —–arasında —— düzenlendiği, dava dışı şirkete ait emtianın —— nakliyesi sırasında hasarlandığı, fatura ve eksper tarafından yapılan tespitler neticesinde davacının sigortalısına —— ödemede bulunduğu ve —— gereğince iş bu davayı açtığı, mahkememizce yapılan yargılamada konunun uzmanlık gerektirmesi sebebiyle bilirkişi heyetinden rapor alındığı, raporun denetime ve hüküm kurmaya elverişli dosya kapsamı ile de uyumlu olduğu anlaşıldığından hükme esas alınarak ticari sözleşmeye istinaden dava dışı sigortalı tarafından uçak nakliyesi ile dava dışı ——– gönderilen tek kullanımlık tıbbi malzemelerin toplam —-parçasının nakliyat sürecinde hasarlandığı, hasarın———- yetkililerce tespit edildiği, nakliyeye konu emtianın sigorta eksperi raporunda belirtildiği üzere nakliyenin bir aşamasında muhtemelen yükleme, aktarma ve beklemede emtianın üzerine daha ağır bir koli konularak kırılması/ıslanması sonucunda meydana gelmiş olabileceği kanaatinin bildirildiği, yine hasarın tam hasar olduğunun da belirtildiği, davaya konu taşımanın havayolu ile yapılması sebebiyle —————hükümlerine tabi olduğu, taşıma sürecinde emtianın hasarlandığının süresi içinde fili taşıyıcıya bildirildiği, hasara ilişkin ekspertiz raporunda söz konusu hasarın —– uyarınca hasar tarihi itibariyle taşıyıcının sorumluluğunun — üzerinden hesaplanarak ——– sınırlı olduğunun kabulünün gerektiği, bu durumda paketlerde oluşan hasarın nakliye sırasında elleçleme, yükleme veya hatalı istiften kaynaklı olması sebebiyle taşıyıcının sorumluluğunun doğduğu, dava dışı —–ile davalı —– şirketi arasında taşıma sözleşmesi bulunduğundan davalının birincil sorumlu olduğu, diğer davalı —– ise fiili taşıyan olarak davalı ile müteselsilen sorumlu olduğu, davalı ——– yönelik açmış olduğu davanın ise protokol hükümleri gereğince yükteki hasardan akdi ve fiili taşıyıcının sorumlu olduğu, araya giren diğer taşıma sözleşmesi düzenleyenler ve acentelerin gönderici veya alıcıya karşı sorumlu olmadıkları —— anlaşıldığından davalı—– karşı açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı ——kötü niyet tazminat talebinin reddine, davalılar —— dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin ——-asıl alacak üzerinden aynen devamına, fazlaya ilişkin asıl alacak ve işlemiş faize ilişkin istemin reddine ve hükmedilen asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalılar davalılar ———müteselsilen alınarak davacıya verilmesine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
A-Davacının davasının KISMEN KABULÜ İLE;
1-Davacının —– yönelik açmış olduğu davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE,
-Davalı —– kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE,
2-Davalılar ——— dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 4.921,95-TL asıl alacak üzerinden aynen devamına, fazlaya ilişkin asıl alacak ve işlemiş faize ilişkin istemin reddine,
3-Hükmedilen asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalılar Davalılar——–müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Alınması gerekli 336,21-TL harçtan başlangıçta ve sonradan alınan 203,76-TL peşin harcın mahsubu ile kalan 132,45-TL harcın davalılar ———— alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 203,76-TL peşin harcın davalılar ———— alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan başlangıçta alınan 31,40-TL, davacı tarafından yapılan posta ve tebligat ücreti olarak 445,50‬-TL, bilirkişi ücreti olarak 1.600 TL olmak üzere toplam 2.076,90-TL nin 353,073-TL sinin davanın kabul ret oranına göre davalılar ——- alınarak davacıya verilmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 3.400,00 TL nispi vekalet ücretinin davalılar ——– alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı —— kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 3.400,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak anılan davalıya verilmesine,
9-Davalı ——- kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 3.400,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak anılan davalıya verilmesine,
10-Davalı —— kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 3.400,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak anılan davalıya verilmesine,
11-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ve davalı —– vekili, davalı ——- vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde ——Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.20/10/2020