Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1098 E. 2019/814 K. 25.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1098 Esas
KARAR NO : 2019/814
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 10/10/2017
KARAR TARİHİ: 25/06/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı …Ş. Tarafından sigortalanan,——- plakalı aracın, müvekkili şirket adına rehinli —– plaka sayılı araca —-6 tarihinde %100 kusurlu olarak çarptığını ve hasar görmesine sebep olduğunu, hasar nedeni ile araçta değer kaybının meydana geldiğini, bu hususun müvekkilinin zarara uğramasına sebebiyet verdiğini, müvekkilinin. Kredi kullandırdığı araca ilişkin kredi borcunun ödenmemiş olması nedeni ile İStanbul Anadolu 14. İcra müdürlüğünün ——– esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, aracın rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takibine istinaden satılması noktasında araçlarda oluşan hasarların değer kaybına neden olacağını, aracın daha düşük bedelle satılması ve müvekkilinin alacağını karşılayamaması sonucunu doğuracağını, bu sebeple Daini Mürtehin sıfatını haiz müvekkilinin mevcut çerçeveseinde rehinli araçta oluşan değer kayybını mahkeme yolu ile talep etme zaruretinin hasıl oduğunu, müvekkilinin oluşan hasar nedeni ile bağımsız eksperden rapor almak zorunda kaldığını, bu rapor için 236,00 TL ödeme yapıldığını, muhatab sigorta şirketine 21.08.2017 tarihinde değer kaybının ve eksper ücreti için başvuru yapıldığını, ancak davalı şirketten olumlu veya olumsuz bir cevap alınamadığını, rehinli araçta oluşan hasarın onarımının yapıldığı servisten aracın tüm onarım belge fatura ve fotoğrağların temin edildiğini, hasar dosyasının ekte olduğunu beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile, ——– plaka sayılı rehinli araçta oluşan değer kaybı için şimdilik —TL değer kaybının tespiti için yapılan 236,00 TL eksper ücreti olmak üzere şimdilik ——– TL değer kaybı bedeline, poliçe limitleri dahilinde kaza tarihinden itibaren yasal faizin işletilerek müvekkil davacıya verilmesini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ——– plaka sayılı aracın müvekkil şirket tarafından ——- vadeli —— nolu ZMM Sigorta poliçesi ile sigortalandığını, müvekkil şirketin değer kaybı talep edilen araçta meydana gelen hasar nedeni ile ——–araçta meydana gelen hasarı rücuen tahsil ettiğini, müvekkil şirketin 25.04.2016 tarihli işlemi ile 5.955 TL ödeme yaptığını, müvekkilin maddi hasar nedeni ile ödeme yaparak sorumluluğunu yerine getirdiğini, bu nedenle ödemede buluan müvekkil şirketin sorumluluğuna gidilmesinin söz konusu olmadığını, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte değer kaybı hesabında Yargıtay kriterlerine uygun hesaplama yapılması gerektiğini, beyan ile davanın reddine, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, beyan ve talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, trafik kazası nedeni ile araçta meydana gelen değer kaybının tazminine ilişkin olarak rehin alacaklısı sıfatıyla açılan tazminat davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmıştır.
Yargıtay —-. Hukuk Dairesi’nin ———- Karar sayılı ilamında belirttiği üzere , Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. (TMK 683. Mad.) Ancak kişiye mülkiyet hakkının sağladığı hak ve yetkiler, mülkiyet hakkı sahibi ve yasalar tarafından sınırlanabilir. 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun da 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1456. Maddesi kapsamında bir düzenleme olmaması ayrıca taşınır rehini ile ilgili olarak sigorta tazminatı üzerinde rehin hakkı sahibinin hakları açısından bir düzenleme olmaması karşısında taşınmaz rehini ile ilgili olarak rehin hakkı sahibinin sigorta tazminatı üzerinde ki hakları başlığı ile düzenlenmiş olan 879. Maddesi yerleşik Yargıtay Kararları ile kıyasen uygulanmıştır. Buna göre rehinli aracın uğramış olduğu zararlar nedeniyle malik tarafından talep edilen sigorta tazminatlarında TMK 879. maddesine dayanarak rehin hakkı sahibinin muvafakati istenmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu rehin hakkı sahiplerinin sigorta tazminatı üzerindeki haklarını 1456. Maddede özel olarak düzenleyerek bu konuda ki bir boşluğu gidermiştir. TTK 1456. Maddesinin ilk fıkrasında “Sınırlı ayni hak ile takyit edilmiş bir mal üzerindeki, malike ait menfaat sigortalandığı takdirde, kanunda aksi öngörülmemişse, sınırlı ayni hak sahibinin hakkı sigorta tazminatı üzerinde de devam eder.” İfadesi ile malik üzerinde rehin hakkı bulunan eşyasını kendi adına ve lehine sigortalatması durumunda rehin hakkı sahibinin, borçlu malikten alacağı rehinli eşyada riziko gerçekleşmesi durumunda  ödenecek sigorta tazminatı üzerinde de devam edecektir. Rehin hakkı sahibine tanınan bu hak yasadan kaynaklanması nedeniyle rehin sözleşmesinde rehin hakkının sigorta tazminatı üzerinde devam edeceği konusunda özel bir anlaşma yapılmasına gerek bulunmamaktadır. Normal şartlarda rehinli eşya üzerinde rizikonun gerçekleşmesi  durumunda sigorta tazminatı lehine sigorta yapılan malike ödenmesi gerekirken, eşyanın rehinli olması nedeniyle rehin sahibine sigorta tazminatı üzerinde özel bir hak tanımıştır. Rehin hakkı sahibine tanınan bu özel hak hangi sigorta tazminatlarında tanınacağı hususu da 1456. Maddesinde açıkça gösterilmiştir. Mal üzerinde ki malike ait menfaatin sigortalanması sonucuna dayalı tazminatlar üzerinde rehin hakkı sahibinin önceliği bulunmaktadır.
Somut olayda, araç maliki trafik kazasına karışan kusurlu bulunduğunu iddia ettiği araç zorunlu mali sorumluluk sigortacısına karşı araç değer kaybını talep etmektedir. Yukarıda ki bilgiler ışığında malikin kendi menfaatini sigortalattığı bir durum olmaması tamamen karşı araç malikinin menfaatini sigorta eden sigortacıya karşı araç değer kaybı talep edilmesi karşısında TTK 1456. Maddesinin uygulanma imkanı bulunmamaktadır. Bir başka anlatımla TTK 1456. Maddesinde sınırlı ayni hak sahibine tanınan özel hak malikin kendi menfaati için yaptırdığı sigortadan doğan tazminatlar için geçerlidir. Bu özel hak karşı araç malikinin menfaati için yapılan zorunlu sigortanın üstlendiği tazminatları kapsamamaktadır. Bu nedenle rehin hakkı sahibinin somut olayda tazminat talep etmesinde aktif dava ehliyeti bulunmadığından , aktif dava şartı yokluğundan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın aktif dava şartı ehliyeti yokluğundan reddine,
2-Karar harcı 44,40-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 31.40 TL harc ile davanın ıslahı ile yatırılan 32,40 ıslah harcı olmak üzere toplam 63,80 harcın mahsubu ile artan 19,40 -TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davanın red edilen bölümü için; davalı yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/2 maddesi uyarınca takdir edilen 420,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine,
6–Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333.maddesi gereği ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
25/06/2019