Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1034 E. 2019/835 K. 27.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1034 Esas
KARAR NO : 2019/835

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 09/05/2017
KARAR TARİHİ : 27/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında süre gelen ticari ilişki neticesinde müvekkilinin cari hesap ve faturalardan kaynaklı olarak davalıdan alacaklı olduğunu, borçlunun alacağını ödemekten kaçınması neticesinde İstanbul —-. İcra Müdürlüğü’nün 2017/13956 esas sayılı dosyası ile 27/04/2017 tarihinde icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafın 05/05/2017 tarihinde haksız itirazda bulunduğunu, icra takibinin durduğunu, bu nedenle davalının İstanbul — İcra Müdürlüğü’nün 2017/13956 E. dosyasına yapmış olduğu haksız itirazın iptali ve takibin devamına, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili süre uzatım talepli dilekçesinde davanın yetkili mahkemede açılmadığını, müvekkili şirketin adresinin———–İstanbul olduğunu, bu nedenle yetkisizlik kararı verilerek dosyanın yetkili İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini talep etmiş ancak davaya cevap vermemiş yargılama sırasında alınan beyanında davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dosyasının mahkememize tevzisinden önce geçirdiği safahat incelenmiş, davanın ilk olarak İstanbul —-. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne açıldığı, anılan mahkemece dosya üzerinden yapılan incelemede 07/06/2017 tarih ——. Sayılı karar ile yetkisizlik kararı verildiği, kararın kesinleşmesi üzerine dosyanın mahkememize tevzi edildiği anlaşılmıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, İstanbul —. İcra Müdürlüğünün 2017/13956 esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmıştır.
İstanbul—–. İcra Müdürlüğünün 2017/13956 Esas sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde davacı alacaklının davalı borçlu aleyhine kaynaklı icra takibine giriştiği, davalı borçlunun borcunun bulunmadığından dolayı itiraz ettiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi rapor içeriği incelendiğinde; ” Davacı yanın sunduğu ticari defterlerin TTK hükümlerine göre gerekli açılış ve kapanış onayına sahip olduğu, davacı defterlerinin HMK 222’ye göre delil niteliğinde olup olmadığı hususunun mahkemenin takdirinde bulunduğu, davalı yanın sunduğu ticari defterlerin TTK hükümlerine göre gerekli açılış onayına sahip olduğu, davalı defterlerinin HMK 222’ye göre delil niteliğinde olup olmadığı hususunun mahkemenin takdirinde bulunduğu, davacı yanın ticari defterlerinde, davalı yandan takip tarihi itibarı ile kaydı olarak 3.567,21 TL alacaklı göründüğü, davalı yanın ticari defterlerinde ise, davacı yana takip tarihi itibarı ile kaydı olarak 631,75 TL borçlu göründüğü, davalının davacı yana yaptığı ödemeyi banka dekontu ile tevsik ettiği, ancak davacı yanın bahse konu tahsilatı hangi gerekçe ile 23.000,00 TL olarak kayıt ettiğinin izaha ve ispata muhtaç göründüğü, bu nedenle davacının alacağının kaydi ve belgesel anlamda izaha ve ispata muhtaç bulunduğu, bu gerekçe ile davacının davalıdan talep edebileceği tutarın davalı defterlerinde de kayıtlı olan 631,75 TL olduğu kanaatine varıldığı, davacının davalı yanı takiple temerrüde düşürdüğü, doğacak faizin infaz anında icra müdürlüğü tarafından hesaplanacağı, alacağın likit olmadığı ancak davacı yanın talep ettiği icra inkar tazminatı hakkında takdirin mahkemeye ait olduğu,” yönünde görüş bildirilmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamı, mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu ile; taraflar arasında cari hesaba dayalı ticari ilişki bulunduğu, davacı alacaklının davalı borçluya satıp teslim ettiği ve faturasını düzenlediği mallardan dolayı ticari ilişkinin dolduğu ve bu kapsamda davalı borçlunun ödemede bulunduğu; mahkemece tespit edilen uyuşmazlığa göre davalı borçlunun teslim aldığı ürün bedelinin ödenip ödenmediği, buna göre davacının takibe konu borçtan dolayı cari hesaptan kaynaklı icra takibini yapmakta haklı olup olmadığı, başka bir anlatımla davalının icra takibine itirazında haklı olup olmadığı konusunda uyuşmazlık toplanmıştır.
Bilimsel verilere dayalı, denetlenebilir ve her iki tarafın ticari defterlerinin incelenmesi neticesinde; taraflar arasındaki ticari ilişkiye göre; davacı yanın ticari defterlerinde davalı yandan takip tarihi itibariyle kaydi olarak 3.567,21 TL alacaklı göründüğü, davalı yanın ticari defterlerinde ise davacı yana 631,75 TL borçlu göründüğü belirlenmiş, bu alacak kaydının davacı defterlerinde davalının yaptığı, 25.935,65 TL ödemenin davacı defterlerinde 23.000 TL olarak kayıtlı olduğundan kaynaklandığı tespit edilmiştir. Bu tespit ve belirlemelere göre neticeten; davacının davalıdan talep edebileceği ve davalı defterlerinde de kayıtlı olduğu halde 631,75 TL olduğu kabul edildiğinden davanın kısmen kabulü ile, İstanbul —-. İcra Müdürlüğünün 2017/13956 sayılı takip dosyasında; davalının 631,75 TL asıl alacağa yönelik itirazının iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, asıl alacak 631,75 TL ye takip tarihinden itibaren yıllık 9.75 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına ve icra inkar tazminatına hükmedimesine yer olmadığına dair karar vermek geremiş ve aşağıda şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile, İstanbul —İcra Müdürlüğünün 2017/13956 sayılı takip dosyasında;
1-Davalının 631,75 TL asıl alacağa yönelik itirazının iptali ile takibin bu miktar üzerinden DEVAMINA,
2-Asıl alacak 631,75 TL ye takip tarihinden itibaren yıllık 9.75 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına,
3-İcra inkar tazminatına hükmedilmesine YER OLMADIĞINA,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
4-Alınması gerekli karar harcı 43,15 TL’nin peşin olarak yatırılan 61,14 TL’den mahsubu ile 17,99 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
5-Davacı tarafça yatırılan 43,15 TL peşin harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 36,00 TL ilk dava masrafı, 177,00 TL tebligat, müzekkere gideri, 750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 963,00 TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre(%18 kabul) 169,96 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan 793,04 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan —- uyarınca hesaplanan 631,75 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan —– uyarınca hesaplanan 631,75 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, dava miktarı yönünden kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.