Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/983 E. 2021/610 K. 10.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/983 Esas
KARAR NO : 2021/610 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 07/09/2016
KARAR TARİHİ : 10/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil sigorta şirketinin dava dışı sigortalısı—— numaralı fatura ——- emtiaların —– —- gelmesini müteakip, davalı/borçlu şirketler sorumluluğunda iken hasarlanması nedeniyle, davacı/alacaklı müvekkil sigorta şirketi tarafından dava dışı sigortalısına ödenen hasar tazminatından doğan rücuen tazminat alacağının sağlanması amacı ile —– dosyası ile davalı/borçlu şirketler hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığı, ancak, borçlu/davalı şirketler tarafından yukarıda esas numarası belirtilen dosya tahtında başlatılmış icra takibiyle istenen asıl alacağa ve ferilerine itiraz edildiği, borçlu/davalı şirketler tarafından icra dosyasına yapılan itirazın haksız ve mesnetsiz olduğu, şöyle ki; alacaklı müvekkil şirket nezdinde—— numaralı faturanın muhteviyatı olarak ithal edilen muhtelif—– davalı/borçlu şirketler sorumluluğu altında bulunduğu esnada ezilmek suretiyle hasarlandığı, delilleri arasında ibraz ettikleri “—- aşağıda plaka nosu yazılı araçta yapılan inceleme sonucunda taşman emteada aşağıda dökümü yapılan —-ezilme tespit edilmiş olduğu, tutanak mahallinde tanzim ve imza edildiği” şeklinde açıklama yapılmış olduğu; dava konusu emtiada meydana gelen hasarın davalı//borçluların sorumluluğu altında meydana geldiği hususu belirtildiği, dava konusu hasarın müvekkil şirkete ihbar edilmesi üzerine yapılan ekspertiz incelemesi neticesinde tanzim edilen ekspertiz raporunun “—-sevk irsaliyesi ve teslim tutanağı üzerinde notlar dikkate alınarak—– tahliye edildikten sonra—— hasarlanmış olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır…” şeklinde açıklama yapıldığı, bu hasarlanma olayı sonucu müvekkil—— ve sair maddeler uyarınca sigortalısının haklarına halef olduğu ve rücu hakkı doğduğu, bu halefiyet gereği müvekkil şirket tarafından davalı/borçlu her iki şirkete de rücu başvurusunda bulunulduğu, müvekkil şirket tarafından davalı firmalara gönderilen rücu yazılarından olumlu bir netice alınamaması üzerine davalı şirketler aleyhine —-dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, ancak davalı borçlu şirketler tarafından işbu takibe haksız olarak itiraz edilmesi sebebiyle “itirazın iptali davasını” ikame etme zaruretiyle talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı ——- dilekçesinde özetle; Taşıma sırasında gerçekleştiği iddia edilen hasara ilişkin Sayın Mahkemenizde ikame edilen işbu davanın haksız ve yersiz nitelikte olduğu davanın reddi gerektiği, esasa ilişkin itirazlarımız saklı kalmak üzere; açılan davada müvekkil şirkete ve müvekkil şirket sigortalısına dava öncesinde süresinde yapılmış bir ihbar bulunmadığı, gerekli hak düşürücü süre içerisinde ihbarda bulunma yükümlülüğü yerine getirilmediğinden davanın bu nedenle öncelikle reddi gerektiği, esas yönden dava konusu uyuşmazlığın çözümü için tarafların hukuken niteliklerinin belirlenerek yükümlülük ve sorumlulukların ortaya çıkarılması gerektiği, Bu kapsamda dava konusu iddia edilen taşımada —— haiz olmayan müvekkili şirket sigortalısına yönelik hasar talebinin hukuki dayanaktan yoksun olduğu, dava konusu taşıma işleminin, diğer davalı şirket tarafından gerçekleştiği, müvekkil şirket sigortalısının gerçekleşen taşımada hiçbir fiili ve etkisi olmadığı, bu nedenle; davanın ve alacak talebinin müvekkil şirket ve müvekkil şirket sigortalısına yöneltilmesinin kesinlikle hatalı olduğu,—- değerlendirilmesi doğru olmadığı, taşıma işleminde fiilen yükümlülük altına girmeyen—— kusur ve sorumluluğu dışında kaynaklanan nedenlerle sorumlu tutulması hukuken mümkün olmadığı, TTK ve ——- sözleşmesi hükümleri gereğince; — kusurunun olmaması halinde zararlar nedeni ile sorumlu tutulabilmesi mümkün olmadığı, —— gönderenin öncelikle sorumluluk ve yükümlülüklerini yerine getirmiş olması gerektiği, TTK md. 862’de de belirtildiği üzere; eşyanın niteliği, kararlaştırılan taşıma dikkate alındığında, —– gerektiriyorsa, gönderen,—- hasardan koruyacak ve——– zorunda olduğu, ayrıca gönderen, eşyanın sözleşme hükümlerine uygun şekilde işleme tabi tutulabilmesi için —–gerekiyorsa, —— koymakla yükümlü olduğu, yine; md.878 ve CMR md.17 ’de belirtilen; sözleşme veya teamüle uygun olarak ——- kullanılmış olması yahut —- yapılması, gönderen tarafından yapılan ——– gönderen veya gönderilen tarafından işleme tabi tutulması, yüklenmesi veya —– doğal niteliği, taşınacak—— tarafından yetersiz etiketlenmesi hallerinde taşıyıcının sorumlu tutulabilmesi mümkün olmadığı, hasara ilişkin sigortalı taşıyan kabul edilse dahi; hasara ilişkin iddia edilen kaza ve buna ilişkin kusur tespitini kabul etmelerinin mümkün olmadığını, hasar ve kusur incelemesinin ayrıca yapılması gerektiğini, kanun gereğince ——– kabul edilse dahi sorumluluk şartları gerçekleşmediğini, ayrıca —–kanun gereğince 3. kişilerin vermiş olduğu zararlar nedeni ile —-sorumlu tutulabilmesi mümkün olmadığı, bu konuda kanunda yer alan — sorumluluktan —- hallerinin ayrıca incelenmesi gerektiği, müvekkil şirket ve sigortalısının taşımada gerçekleştiği iddia edilen hasara ilişkin kusur ve sorumluluğu bulunmadığını, hasarın —–sırasında meydana geldiği ispat edilmediği, göndericinin —— ilişkin olarak sorumluluklarını yerine getirmemesinden kaynaklı hasarların —- yükletilmesi doğru olmadığı, göndericinin kusuru ve ihmali nedeni ile — sorumlu tutulması hukuken kabul edilmeyeceği, —- fiili olarak dahi gerçekleştirmeyen bu yönde hiçbir yükümlülük altına girmeyen müvekkil şirket sigortalısının göndericinin kusuru nedeni ile meydana gelen hasarda sorumlu tutulması hakkaniyet ilkesi ile hiçbir şekilde bağdaşmadığı, diğer —- konusu —— gerekli belgeler ile yapılmış bir başvuru müvekkil şirkete gerekli bildirim de yapılmadığından müvekkilin herhangi bir ödeme yükümlülüğü ve temerrüdü söz konusu olmayacağı, davada talep, ———–kapsamında teminat harici olduğu, kabul anlamına gelmemek kaydı ile, müvekkil şirketin ayrıca sorumluluğu ancak —– hükümleri dahilinde hasar tazminatına ilişkin sınırlamaları altında söz konusu olabilecek nitelikte olduğu— muafiyet kayıtları ve— dikkate alınması gerektiği, müvekkil şirketten talep edilen miktarda fahiş ve hukuka aykırı nitelikte olduğu, talep edilen tazminat miktarını kabul etmemiz mümkün olmadığı, diğer taraftan TTK md. 882 hükmü gereğince; gönderinin tamamının zıyai veya hasarı hâlinde, tazminat, gönderinin net olmayan ağırlığının —- karşılayan tutar ile sınırlı olduğu, gönderinin —– parçalarının— hâlinde taşıyıcının sorumluluğu; gönderinin tamamı değerini kaybetmişse tamamının, gönderinin bir kısmı değerini kaybetmişse, değerini kaybeden kısmının, net olmayan ağırlığının ———-; tazminat gönderilen malın tamamı hasara uğramış ise, tamamı kaybolduğundan ödenmesi gereken miktar, eğer gönderilen yükün bir kısmı hasara uğramış ise, — için ödenmesi gereken miktarı aşamayacağı, açıklanan nedenlerle haksız ve yersiz davanın reddine ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —– cevap dilekçesinde özetle; — dava ile davacı, sigortalısı——- —- gelmesini müteakip hasarlandığını; bu hasar sebebiyle sigortalısına ödeme yaptığını; yapılan ödemenin rücuen tahsili amacıyla –. Sayılı icra dosyası üzerinden takibe girişildiğini; takibe itiraz edilerek takibin durdurulduğunu iddia etmiş ve neticete—– üzerinden itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi talep etmiştir.
Davalı—- dilekçesinde özetle; Davacının basiretli bir tacir gibi davranmadığını, kusursuzluklarının sabit olmasına rağmen davayı kötüniyetli olarak açtıklarını bu sebeple davacının %20 den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava,—- emtianın hasar görmesi sonucu ——– olduğu bedelin TTK 1472 md gereğince halefiyete dayalı olarak davalılardan tahsil amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67 vd maddeleri gereğince iptali talebine ilişkindir.
Davacı, davalı şirketler aleyhine ——— sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, ancak davalı borçlu şirketler tarafından işbu takibe haksız olarak itiraz edilmesi sebebiyle itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, ——dosyası dosya arasına alınmış, —– tazminatı ödemesine ilişkin belgeler celp edilmiş, ——– dosyası celp edilmiş, dosya —– tevdi edilerek kök ve ek rapor alınmış ve dava sonuçlandırılmıştır.
21/11/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…1. Dava konusu taşıma uyuşmazlığa TTK. hükümlerinin tatbiki gerektiği, (1) nolu davalı —–TTK.nın m.875 hükmünde sağlam, eksiksiz, tam olarak teslim aldığı— hasarlı olarak teslim etmesi nedeniyle vaki zarardan %100 kusuru nedeniyle sorumlu olduğu, TTK.nın m.878 hükmünde sayılan sorumluluktan —– dayanamadığı, Bilirkişiliğimizin tespitleri doğrultusunda taşıyıcının TTK. nın m.883 hükmüne göre hesaplanan sınırlı sorumluluk—– TTK.nın m.883 hükmüne göre hesaplanan sorumluluk sınırının bu tutarın üstünde kayması nedeniyle——- zarar olan —– sorumlu olduğu, Davacı —- düzenlendiği —nedeniyle, dava dışı— yapmış olduğu tazminat ödemesinin —— alındığında —- süresi içinde ve teminat kapsamındaki bir —– gerçekleşmesi nedeniyle yapıldığının açıklığa konulmuş olması nedeniyle TTK, nın m.1472 hükmünde halef sıfatını kazandığı, zarara sebep olan taşıyıcıdan rücuan talep hakkı bulunduğu , Davacının davayı —— aleyhine icra takibi yaptığı gözetildiğinde, hükmedilecek alacağa —-dövize verilen yıllık faiz esas alınarak ancak bu faizi talep edebileceği, (2) nolu davalının vaki zarara ilişkin sorumluluğu bulunmadığı gibi —- yöneltilmesinin mümkün olamayacağı, —– olarak gösterilidiği,—–yöneltilmiş olsa idi, bilirkişilikçe kendisine bir kusur—- edilmesinin mümkün olmadığını…” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.
—– raporunda özetle; “— kök raporumuzun sunulmasından önce dosyaya sunulmuş tüm taşıma belgeleri, ekspertiz ve gözetim raporları incelenmiş ve kök raporumuzun sunulmasından sonra da kök rapordaki tespitlerimizi çürütecek aksi yönde bir belge sunulmadığı anlaşıldığından, Bilirkişili olarak kök rapordaki görüşlerimizi aynen muhafaza ettiğimiz…” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.
Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur (4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi).
İspat yüküne ilişkin bu genel kural, itirazın iptali davaları için de geçerlidir. Yani, itirazın davalarında da ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden) taraf o vakıayı ispat etmelidir.
Eldeki dosya bakımından davacının, dosyaya konu rücuen alacak miktarının yöntemince ispat edilmesi gerekmekte olup, ispat yükü davacı taraftadır.
Dosya kapsamında alınan bilirkişi kök ve ek raporu dikkate alındığında dava konusu emtianın —- edildikten sonra taşıma esnasında zarar gördüğü anlaşılmaktadır. Her ne kadar davalı —– konusu emtianın teslimine ilişkin——— (davalı —- imzasının sahte olduğunu, imzanın —— olmadığını beyan etmiş ise de; dosya kapsamında alınan kök ve ek bilirkişi raporları ile dosya kapsamındaki evraklar ve tutanaklar dikkate alındığında dava konusu emtianın antrepoya sağlam ve eksiksiz bir şekilde teslim olduğu,—- imzasına itiraz olsa da anılan tutanakta ayrıca ——– yetkilisininde imzasının olduğu nazara alınarak) dava konusu emtianın davalı akdi taşıyıcıya tam ve eksiksiz teslim edildiğinin sabit olduğu anlaşılmıştır. —– emtianın taşıma esnasında zarar gördüğü hususunda şüphe bulunmamaktadır. Davalı —– —sahte olduğunu beyan etmiş olsa dahi, dava konusu emtianın —— yetkilisi ——— imzasının sahte olmasının —- bulunmadığı (eşyanın davalı—- ——– hususunu değiştirmeyeceği ) anlaşıldığından bu yöndeki davalı beyan ve itirazlarına itibar edilmemiştir.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından dava konusu emtianın hasarlanması sebebiyle yapmış olduğu 924,65 Euro ödeme yönünden talebinin yerinde olduğu, davacı—– sebebiyle davacı tarafından ödenen % 10 ilave bedelin taşıyıcıdan talep edilmesi mümkün olmadığı, taşıyıcının TTK ve CMR hükümlerine göre sadece gerçek zarardan sorumlu olduğu, bu sebeple bilirkişi tarafından % 10 ilave bedelin gerçek zarardan dışlanması yerinde olduğu, oluşan zarardan —- oluşan zarar bakımından herhangi bir yükümlülük ve sorumluluğunun olmadığı, bu hususun alınan bilirkişi raporu ile sabit olduğu anlaşılmış, anılan gerekçelerle davanın kısmen kabulüne, davalının—– sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile, 924,65-Euro asıl alacak ve takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasanın 4/a maddesi uyarınca— para miktarına takip tarihinden talebi aşmayacak şekilde—- takibin devamına, davacının takip tarihine kadar işlemiş faiz talebinin ve fazlaya ilişkin talebinin reddine, —– davanın pasif husumet yokluğu sebebiyle reddine karar verilmiştir.
——- ilamlarında da belirtildiği üzere, harç ve vekalet ücreti, dava konusu — karar tarihindeki –. karşılığı üzerinden belirlenmiş, davalı—- 7/2 maddesine göre ret sebeplerinin farklı olması dikkate alınarak ayrıca maktu vekalet ücretine hükmedilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. —— Karar sayılı ilamı)
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
-Davalının—– esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN KISMEN İPTALİ ile, 924,65-Euro asıl alacak ve takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasanın 4/a maddesi uyarınca —- cinsinden para miktarına takip tarihinden talebi aşmayacak şekilde —- uygulanacak faizi üzerinden takibin DEVAMINA,
-Davacının takip tarihine kadar işlemiş faiz talebinin ve fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
2-Davanın davalı—- pasif husumet yokluğu sebebiyle
REDDİNE,
3-Karar harcı 657,85-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 73,08-TL harcın mahsubu ile bakiye 584,77- TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 73,08-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından tarafından yapılan 29,20-TL başvuru harcı, 188,90-TL tebligat ve müzekkere gideri, 750,00- TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 968,10-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 688,55- TL sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan 327,50- TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 94,57- TL sinin davacı taraftan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerl—— göre belirlenen 4.080,00-TL nispi vekalet ücretinin davalı——–davacıya verilmesine,
8-Davalı —– kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —– esaslara göre belirlenen 3.909,93-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı——- verilmesine,
9-Davalı — kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —-. 7/2 maddesine esaslara göre belirlenen 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı —–
10-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı , davalı—–yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.