Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/981 E. 2020/103 K. 29.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/2360 Esas
KARAR NO : 2020/90
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 05/11/2014
KARAR TARİHİ: 29/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA :Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin yurtdışında İnşaat ve taahhüt işleri yaptığını, bu çerçevede davalı —————– aralarında ticari ilişki bulunduğunu, davalı——–dava dışı —– müvekkili şirket arasında ——– tarihli protokol yapıldığını, protokol kapsamında müvekkili şirket tarafından teminat maksatlı olarak — adet taşınmazın devrinin yapıldığını, buna karşılık davalı ————-elinde bulunan — adet çeki iade taahhüdünde bulunduğunu, davalı —–müvekkili tarafından davalı ———–emrine düzenlenen ——–şubesi muhatap, ——- seri no.lu, ——– tutarlı çeki müvekkiline iade etme yükümlülüğüne rağmen bu çekin iade edilmeyerek dava dışı ——— ciro edildiğini,———ciro edildiğini, bu çekin vadesinden önce——– geri döndüğünü, Davalı————çekin arkasındaki ciroları iptal ederek yeniden cirolamak sureti ile diğer davalılara ciro ettiğini, davalı ———– tarihinde söz konusu çeki bankaya ibraz ederek yazdırdığını, çekin bedelsiz olduğunu ve müvekkiline iade edilmesi gerekirken ciro silsilesi bozuk bir vaziyette yazdırıldığını, müvekkilinin protokol kapsamında çekten dolayı borçlu olmadığını beyan ederek borçlu olmadığının tespitine, bahse konu çekin takibe konu edilmesinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :Davalı … vekili cevap dilekçesinde; davaya konu icra takibinin başlatılmasından ve işbu davanın açılmasından sonra davacı yanın takibe konu dosya borcunu kısmi olarak peyderpey müvekkiline ödediğini, tarafların bahsi geçen icra takibinden dolayı birbirlerini ibra ettiğini, dava konusu çekin davacı yana iade edildiğini, anılan ibraname ile bu davanın da müvekkili yönünden konusuz kaldığını, çekin ciro silsilesinde kopukluk olmadığını, müvekkilinin silsileye göre yetkili hamil olduğunu, çekin arka yüzüne dikkat edildiğinde arka yüzde yer alan ilk üç cironun üzerinin çizilerek iptal edildiğini, üzeri çizilen cironun hiç yazılmamış hükmünde olduğunu, buna göre çekin, arka yüzündeki ilk lehdara ait olduğunu, söz konusu çekin lehdarının cirosu ile ———- bu şirketin cirosu ile de müvekkiline geçtiğini, takibi başlatanın da müvekkili olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalılar davaya cevap vermemişlerdir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; davacının dava konusu çek yönünden borçlu olmadığına yönelik açılan menfi tespit davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, ——–tapu kaydı, ——— İcra Dairesi’nin —— E sayılı dosyası, —– İcra Dairesi’nin — E sayılı dosyası,—- İcra Hukuk Mahkemesi’nin — sayılı dosyasının uyap kaydı, ——- kayıtları, Nüfus kayıtları, —-Müdürlüğü kayıtları, ——– kayıtları celp edilerek taraf delilleri toplanmıştır.
——- İcra Dairesi’nin ——- E sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklısının …, borçluların ———- olduğu, toplam ——- üzerinden takip yapıldığı,———- vekilinin yetki itirazı üzerine —-İcra Hukuk Mahkemesi’nin ———–sayılı kararıyla yetki itirazının kabulüne, dosyanın yetkili —- İcra Dairesi’ne gönderilmesine dair karar üzerine dosyanın —– İcra Dairesi’ne tevzi edilerek——— E sayısına kaydının yapıldığı görülmüştür.
Mahkememizce ———– tarihli ara karar ile resen seçilecek mali müşavir bilirkişiye dosyanın tevdi edilerek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi mahkememize sunduğu raporunda; ”..protokole bağlı olarak, davacı ticari defterlerinde; dava dilekçesinde dile getirilen senet ve çeklerin verildiğine dair kayıtların mevcut olduğu, protokolde bahsi geçen senetlerin kaydi olarak davacı ticari defterlerinde ödenmiş göründüğü, davaya konu olan —— numaralı ————- bedelli çekin icra vasıtası ile ödendiğinin anlatıldığı, dolayısı ile davacının protokolde belirtilen tutardan çek bedeli kadar olan kısmını fazladan ödediğinin kaydi olarak tespit edildiği, Yamakoğlu isimli şahsa satış yaptığının dosyada mübrez tapu kaydından anlaşıldığı, ancak tapu kayıtlarında davacı şirketin adının geçmediği, davaya konu çekin bedelsiz kaldığının davacı ticari defterlerinden tespit edildiği, dava konusu çek incelendiğinde Keşideci——–bedelli, —- tarihli çeki davalı ———– keşide ettiği, ancak birinci ciranta kısmında—— kaşesinin üzerinde çizili olarak başka bir firmanın olduğu, birinci ciranta kısmında——- firması olması gerektiği, yani ——– çeki ciro etmesi gerekirken ikinci ciranta olarak ciro ettiği, bu hali ile çekin ciro silsilesinin bozuk olduğu kanaatine varılacağı, ilk cirantanın isim kısmı çizili olduğundan bu firmanın ünvanının tespit edilemediği, çekin daha sonra —–firmasından——– firmasına ciro edildiği, ——– ciro ettiği,———- da diğer davalı …’e ciro ettiğinin tespit edildiği, davalıların ticari defterlerini sunmaması nedeniyle aralarındaki olası organik bağın kaydi olarak tespit edilemediği, somut olayda davalıların kötü niyetle çeke hamil olup olmadıkları yönünde herhangi bir bulguya rastlanmadığı” şeklinde kanaatlerini bildirmiştir.
Davacı vekili, —— tarihli dilekçesiyle davalılar————-hakkındaki davalarını atiye bıraktıklarını beyanla yargılamanın devamı aşamasında da bu davalı dışındaki davalı ——- yönünden davaya istirdat davası olarak devama ilişkin ———- tarihli dilekçesi ile davasını ıslah ederek, … tarafından, davaya konu çekin icra takibine konu edilip, söz konusu takip sonucu çek borcunun takip alacaklısı ———takip borcu ve ——- takip masrafları olarak ödenmek zorunda kalındığından bahisle davasını istirdata dönüştürerek davalı—————- olarak tahsiline, davalının %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ile mahkumiyetine karar verilmesini talep etmiştir.
Yapılan yargılama sonucu toplanan tüm delillerin birlikte değerlendirilmesinden; davacı ile davalı … arasındaki ticari ilişki kapsamında davalı——————davacı şirket arasında ——-tarihli protokol yapılarak davacı şirket tarafından teminat maksatlı olarak — adet senet ve — adet taşınmazın devrinin yapıldığını, buna karşılık davalı ————— elinde bulunan -adet çekin iadesi taahhüdünde bulunulduğu, davacı tarafından davalı ———- emrine düzenlenen ———-şubesi muhatap, ——–tarihli, —— seri no.lu, — tutarlı çekin davalı ————– tarafından davacı şirkete iade etme yükümlülüğü yüklenilmesine rağmen bu çekin iade edilmeyerek dava dışı ———- ciro edildiği,——————– ciro edildiği, bu çekin vadesinden önce —————–şirketine geri döndüğünü, davalı ———— çekin arkasındaki ciroları iptal ederek yeniden cirolamak sureti ile diğer davalılara ciro ettiği, davalı ———– tarihinde söz konusu çeki bankaya ibraz ederek yazdırdığı, çekin bedelsiz olduğu, bu nedenle davacıya iade edilmesi gerektiği, davacının protokol kapsamında çekten dolayı borçlu olmadığı, davalı … tarafından, davaya konu çekin icra takibine konu edilip, söz konusu takip sonucu çek borcunun takip alacaklısı—— ——— takip borcu ve ———- takip masrafları olarak ödenmek zorunda kalındığı, davacının vaki bu ödeme nedeniyle davasını istirdata dönüştürdüğü, davacının, davalı —————- protokole aykırı olarak, davacıya iade etmesi gereken çeki iade etmeyerek cirolaması nedeniyle yetkili hamili ———–yapmış olduğu takip sonucu ödemek zorunda kaldığı çek bedelinin, takip çıkışı ve faiziyle birlikte baliğ olduğu ———- takip masraflarının davalı———– sözleşmeye aykırı olarak çeki iade etmemesi ve piasaya cirolayarak sürmesi neden olduğundan bu davalıdan bu bedellerin istirdatına, davanın davalı——- yönünden bu doğrultuda kabulü, diğer davalılar—————– hakkındaki dava ise atiye terkedilerek işlemsiz bırakıldığından, bu davalılar yönünden açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı ———-aleyine açılan davanın kabulü ile ————– itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince kamu bankalarınca —- cinsi yabancı paraya uygulanacak en yüksek faizi ile, kalan ———tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince kamu bankalarınca — cinsi yabancı paraya uygulanacak en yüksek faizi ile ve —- TL’nin ise yine ———- tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte anılan davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Şartları bulunmayan kötü niyet tazminat isteminin reddine,
3-Davalılar .————–aleyine açılan davanın HMK 150/5 maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına,
4-Karar harc———–den, ————TL peşin olarak yatırılan harç, ————tamamlama harcı ve yine —- TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye ——- harcın davalı ———– alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından bu dava sebebiyle yapılan, 25,20 TL başvurma harcı, 6.414,20 TL peşin harç, 1.468,27 TL + 980,00 TL tamamlama harcı, 521,10 TL tebligat müzekkere gideri, 750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 10.158,80 TL masrafın davalı ————— alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’ye göre belirlenen 38.882,72 TL vekalet ücretinin davalı —————- alınarak davacıya verilmesine,
7- Davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden, 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’e verilmesine,
8-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
İlişkin, davacı vekili ile davalı ———-vekilinin yüzlerine karşı diğer davalıların yokluklarında kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ————— Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı, oy birliği ile karar verildi. 29/01/2020