Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/976 E. 2019/1257 K. 10.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/976 Esas
KARAR NO: 2019/1257
DAVA : İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 05/09/2016
KARAR TARİHİ: 10/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalıya ait tersanede davalı borçluya süreklilik arz eden şekilde işler yapmış ve bu işler neticesinde müvekkilinin davalıdan alacaklı hale geldiğini, müvekkilinin yaptığı işlerin karşılığı olan alacaklarını karşılamak üzere borçlu tarafından müvekkiline kıymetli evraklar verildiğini ve bu kıymetli evrakların da verilen süreler içerisinde ödenmediğini, müvekkilinin davalı borçludan olan alacağının tamamını karşılar nitelikte kıymetli evrak verilmediğini, müvekkilinin tüm alacağından herhangi bir evrak verilmeksizin açıkta bırakıldığını, müvekkilinin, davalıdan olan tüm alacakları ve yaptığı tüm iş ve işçilik için faturalarını kestiğini ve bu faturalarını cari defterlerine işlediğini, davalı borçlunun da ticari defterlerinde bu kayıtların yer alması gerektiğini, müvekkiline verilen seri kıymetli evrakların vadesi gelmesine rağmen borçlu davalı tarafından ödenmemesi nedeniyle, kendilerine —– Noterliğinin —– tarih ve ——yevmiye sayılı ihtarnamesi ile ihtarname keşide edildiğini ve söz konusu ihtarnamede, o tarihe kadar muaccel hale gelmiş bulunan kıymetli evraklar ile kıymetli evrakların haricinde cari hesaptan kaynaklı alacaklarının ödenmesi hususunun ihtaren bildirildiğini, noterden alınan tebliğ şerhine göre söz konusu ihtarnamenin —— tarihinde şirket yetkilisine tebliğ edildiğini, ilgili ihtarnameye şirket yetkilisine tebliğ edilmesine rağmen verilen süre içerisinde müvekkilinin alacağının ödenmediğinden müvekkilinin alacağının teminen davalı borçlu hakkında yasal takipler başlatıldığını, —— İcra Müdürlüğünün —— esas sayılı dosyası ile kıymetli evraklardan kaynaklı olarak kambiyo senetlerine özgü takip yapıldığını ve açıkta kalan cari hesap alacakları için de yine ——— İcra Müdürlüğünün ———- esas sayılı dosya numarası ile açıklaması ile birlikte borçlu hakkında faturadan kaynaklı ilamsız takip başlatıldığını, söz konusu ilamsız takipte vade tarihi olarak, borçlu hakkında keşide edilen ihtarnamenin kendisine tebliğ edildiği tarih olan ——- tarihi esas alındığını, fakat söz konusu bu takibin ilamsız olarak başlatıldığı için davalı borçlu tarafından takibe haksız olarak itiraz edilerek takibin durdurulduğunu,——— İcra Müdürlüğünün——- esas sayılı dosyası ile borçlu hakkında girişilen örnek —— takibindeki alacağın borçludan tahsil edildiğini, bu tahsil sürecinde davalı borçlunun, itiraz etmiş olduğu bu dosyayı da kapatacağını, herhangi bir dava açılmamasını belirttiğini ve kendilerince dava tarihine kadar dava açılmadığını, fakat gelinen son süreçte davalının bu beyanının da samimi olmadığı anlaşıldığını ve davalı borçlunun ilgili takibe yaptığı haksız ve kötü niyetli itirazının iptalini talep etme lüzumu doğduğunu belirterek, davanın kabulü ile, davalı borçlunun icra dosyasına havi haksız itirazının iptali ile takibin kaldığı yerden devamına ve yüzde 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ———- İcra Müdürlüğünün——— Esas sayılı dosyası üzerinden müvekkili şirket aleyhine ilamsız icra takibi başlatarak takip ekinde yer alan —–sıra numaralı faturaya dayalı olarak müvekkili şirketten ————TL fatura ve ———-TL takip oncesı işlemiş faiz talep ettiğini, müvekkili şirketin davacı tarafa faturadan kaynaklı herhangi bir borcu bulunmadığı için takibe itiraz edildiğini ve davacı tarafından huzurdaki dava ikame edildiğini davacı tarafın, müvekkili şirket ile aralarında süregelen ticari ilişki olduğunu, cari hesap tutulduğunu, cari hesaptan kaynaklı alacaklar, için kendilerine bonolar verildiğini fakat ——-TL alacaklarının ödenmediğini, bonoya bağlanmadığını ve açıkta kaldığını iddia ettiğini, davacı tarafın ilamsız icra takibine konu ettiği faturanın, taraflar arasında tutulan ve cari hesap kayıtlarında mevcut olduğunu ve ödemesinin yapıldığını, cari hesapta gözüken toplam borcun bir kısmının ödendiğini, bakiye kısım için ise davacı tarafa teslim tesellüm tutanağında yer alan —–TL bedelli ——adet bono teslim edildiğini ve cari hesabın kapatıldığını, cari hesaptaki borç miktarının bakiye kısmına ilişkin verilen bonoların vadeli alacağı için davacı tarafın müvekkili şirketten vade farkı talep ettiğini ve hesaplanan ——–TL tutarındaki vade farkının da taraflar arasındaki cari hesaba eklendiğini, takip tarihi itibariyle müvekkili şirketin davacı tarafa karşı cari hesaptan takibe konu faturadan kaynaklı açıkta kalmış herhangi bir borcunun bulunmadığını, davacı tarafın ödenmiş faturaya/ kapatılmış cari hesaba ilişkin müvekkili şirkete karşı haksız ve kötü niyetli olarak icra takibi başlattığını, müvekkili şirketin ticari kayıt ve defterleri incelendiğinde davacı tarafa karşı herhangi bir cari hesap/fatura borcunun olmadığının anlaşılacağını belirterek haksız açılan takip nedeniyle %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmolunmasını talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, İİK 67. Maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporları alınmış, yargılama sırasında ——- tarihinde kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. Maddesi ile 6102 sayılı T.T.K.’nın 4. Maddesinin 2. Fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.
İcra dosyası ve ———Asliye Ceza Mahkemesi’nin ———- E. ve —————– E sayılı dosyaları ile —— Asliye Ticaret Mahkemesi’nin—— E sayılı dosyası ile ——— Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ——-E sayılı dosyaları celp edilmiş, taraflarca dosyaya sunulan ihtarname, —— fatura ve bono suretleri ile cari hesap özetleri diğer deliller ile birlikte incelenmiştir.
İtirazın iptali istemine konu ——- İcra Müdürlüğü’nün———— Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine ——— tarihli ———TL tutarındaki fatura dayanak gösterilmek suretiyle bakiye —— TL asıl alacak ile ——TL işlemiş faiz olmak üzere toplam —— TL alacağın tahsili için —–tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun süresi içerisinde yapmış olduğu itiraz üzerine takibin durduğu ve davanın hak düşürücü süre içeresinde açıldığı anlaşılmıştır.
—— Asliye Ceza Mahkemesi’nin—– E. ——- K sayılı dosyasından verilen karar incelendiğinde; davacının davalı tarafından cari hesap borcuna istinaden tanzim edilen senet bedellerini tahsil etmesine rağmen bedelsiz kalan senetleri dayanak göstermek suretiyle takip başlatması sebebiyle bedelsiz senedi kullanmak suçundan mahkumiyet kararı verildiği; aynı şekilde————- Asliye Ceza Mahkemesi’nin —– E. ——- K sayılı dosyasından da davacının davalının grup şirketi olan bir başka şirkete ilişkin olarak da aynı suçtan mahkum edildiği anlaşılmıştır.
Konunun incelenmesinin uzmanlık gerektiren yönleri olması ve davacı tarafça delil olarak ticari defterlere dayanılmış olması sebebiyle dosya mali müşavir————- tevdi edilerek rapor ve ek rapor alınmış, anılan bilirkişi tarafından sunulan —– tarihli bilirkişi raporundaki eksiklikleri giderilerek aynı bilirkişiden —— tarihinde ek rapor alınmış; iş bu raporda belirilen eksiklikler de dikkate alınarak ekin eki niteliğinde rapor alınmış ve sunulan ———- tarihli raporda davacının ticari defterlerinde davalıdan alacaklı olmadığı bildirilmiş, söz konusu bilirkişi raporları HMK 282. maddesi kapsamında denetime elverişli görülerek hükme esas alınmıştır.
Dava konusu uyuşmazlık, taraflar arasında satış, eser ve vekalet sözleşmesine ilişkin hükümler barındıran karma nitelikli yazılı olmayan sözleşmeye dair kurulan ticari ilişki kapsamında bakiye fatura alacağı dayanak gösterilmek sureti ile başlatılan takip tarihi itibariyle davacı yanın davalıdan muaccel bir alacağı olup olmadığı varsa miktarı bu kapsamda itirazın iptali, icra inkar ve kötüniyet tazminatı hüküm koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, icra dosyası içeriği ve yargılama sırasında bilirkişiden alınan denetime elverişli rapor içeriğine göre, taraflar arasında kurulan satış, eser ve vekalet sözleşmesine ilişkin hükümler barındıran karma nitelikli yazılı olmayan sözleşme kapsamında ticari ilişki kurulduğu, bakiye fatura alacağının ödenmediği iddia edilerek başlatılan icra takibine davalının itiraz etmesi sebebiyle huzurdaki itirazın iptali davasının açıldığı, davacının incelenen —- yılı ticari defterlerinden yevmiye defterinin ilk 3 sayfasında kayıt bulunduğu ——- sayfaya kadar herhangi bir kayıt kurulmadığı ve —– tarihinden itibaren kayıt kurulduğu dolayısı ile delil vasfını haiz olmadığı, davacının ticari defterlerine göre takip tarihi itibari ile davalıdan her ne kadar ———– alacaklı ise de davalı tarafından cari hesap borcuna ilişkin düzenlenen senet ödemeleri sebebiyle davalıdan alacaklı olmadığı hatta davalıya borçlu olduğu, davalının ticari defterlerine göre ise davalının, cari hesap borcunu tanzim ettiği senetlere istinaden davacıya ödediği ve borcunun bulunmadığının anlaşıldığı, icra takibine konu edilen faturanın da dahil olduğu cari hesap bakiyesi için davalının toplam ——– TL tutarında ———- adet bono düzenleyerek davacıya verdiği, takip konusu fatura bedelinin de cari hesap borcu içerisinde yer aldığı, söz konusu bonoların her iki taraf ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ve bono bedellerinin davalı tarafından ödendiği, hatta söz konusu bono bedellerinin ödenmiş olmasına rağmen davacının bu senetleri icra takiplerine konu ettiği ve hakkında açılan ceza davalarında bedelsiz kalan senedi kullanmak suçundan dolayı mahkum edildiği dolayısı ile davacının takip tarihi itibari ile bakiye fatura alacağından dolayı davalıdan bir alacağının bulunmadığı anlaşıldığından davanın reddine; her ne kadar takibe dayanak faturaya dair bakiye alacağı bulunmasa da davacının takip tarihi itibari ile davalıdan cari hesap alacağının bulunduğu yönündeki rapor içeriği esas alınarak davacının takip başlatırken kötüniyetli olmadığı ve kötüniyetli takip başlattığına dair dosyaya yansıyan başkaca bir delil olmadığı da değerlendirilerek davalının kötüniyet tazminatı talebinin de reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Şartları bulunmayan kötü niyet tazminat talebinin reddine,
3-Karar harcı 44,40-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 578,97 TL harcın mahsubu ile artan 534,57 -TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halide davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli …Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 3.840,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ———-Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.10/12/2019