Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/950 E. 2021/1003 K. 03.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/950 Esas
KARAR NO: 2021/1003
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 24/08/2016
KARAR TARİHİ : 03/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı tarafından davalı aleyhine girişilen takipte davalı borçlularca borca itiraz ederek takibin durdurulduğunu, davacı taraf ile —– müteşekkil yazılı sözleşme imzalandığını, yazılı sözleşmenin davacı şirket ile davalılar davacı ile davalılar arasında yapıldığını, sözleşmeyi davacı şirket adına şirket yetkilisi sıfatıyla ——- taraf sıfatıyla diğer davalıların ise sözleşmede kefil sıfatıyla davacı şirkette karşı sorumlu olduklarını, iş bu davada tüm davalıların davacıya karşı sorumluluklarının müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını, —- — — göre davacı şirket tarafından davalı tarafa — ödendiğini, —- ödeneceğinin yazılı olduğunu, maddede yer alan diğer düzenlemeye göre davalı tarafın her bir ödenen para para için kesin ve — süreli teminat mektubunun verileceği, —– —- göre davalı taraf hizmet bedeli olarak peşin para ödemesi yapılmayacağının yazılı olduğunu, iş bu sözleşmede yazılı hizmet bedeli işin tamamlanmasından sonra yani plan tadilatları vs. yapılan —– çalışmaları sonucunda —– oranı alınması halinde davalıya hizmet bedeli ödemesi yapılacağını, şayet —–imar artışı sağlanmaz ise davalı tarafın herhangi bir bedel talep etmeyeceğini, resmi kurumlar tarafından iade edileceğini, harçların da davacı şirkette ait olacağını, — göre davacının ödeyeceği — teminatının en geç —- hafta içerisine ödeneceğini, —- göre davalı tarafın davacı adına yaptığı ödemelere dair —– davacıya ödeme tarihinden itibaren en geç — içerisinde vereceğini, davalı —- kefaleten imzalayan davalı —- ortakları olduklarını, —–maddesinde üzerinde mutabakat sağlanarak davalı şirket ortağı —– başka bir şirkette ortağı olan —— imzalandığını, sözleşmenin imza tarihinden sonra davalı tarafa banka kanalıyla —- davalın — hesabına ödendiğini, — yazılı olduğu üzere — tarihinde davalı tarafa ait —– ödeme yapıldığını, davalı tarafa ödenen toplam tutarın — olduğunu, sözleşmenin imzalanmasından itibaren davacı tarafa —- günlük sütede verilmesi gereken teminat mektubunun verilmediğini, davalı tarafından neredeyse —- tarihli sözleşmenin tüm maddelerin ihlal edildiğini, sözleşme gereği davalı tarafa —– ödeme yapıldığı ancak davalı tarafından sözleşme gereği davacıya vermeyi taahhüt ettiği teminat mektubunun verilmediğini, davalı tarafından bu yüklüğün ve diğer yükümlüklerin ihlal edilmesi üzerine davalıya —- sayılı ve——sayılı ihtarnamelerinin keşide edildiğini, teminat mektubunun ihtarnamede verilen sürelerde İlavacıya verilmesi, davacı şirket ile yapılan sözleşme gereği davalı tarafça yapılan işlere ve sair durumlara, ödemelere dair belgelerin, alınmış şifrelerin vs.ve ödenen —– davacıya verilmesi hususunda ihtar edildiğini, ancak davalı tarafından teminatlar, makbuzlar, projeler, şifreler ve diğer belg lerin davacıya verilmediğini, —– diğer maddelerine göre davalı tarafın davacıdan herhangi bir hak talep etmesinin mümkün olmadığını, — yazılı olduğu üzere davalı tarafın sözleşmenin herhangi bir hükmünü ihlal etmesi halinde sözleşmenin bedelsiz| olarak feshedileceğinin, ayrıca davacının tüm ödediği paraların davacıya iade edileceğinin davalı tarafın herhangi bir hak veya alacak talep edemeyeceğin açıkça yazılı olduğunu, davalı tarafın—maddesinde teminat verme yükümlüğünü yerine getirmemiş olması nedeniyle sözleşmeyi ihlal ettiğini, taraflar arasında ki — ibaret olduğunu, sözleşmenin davalının yetkilendirdiği ve davalının başka bir şirkette ortağı olan — tarafından imzalandığını, davalı tarafından bugüne kadar herhangi bir proje sunulmadığını, davalı tarafından teminat mektubu ve diğer taleplerin ihtar edildikten sonra aradan uzun süre geçtikten sonra davalı tarafından teminat mektubu vermemesine ve diğer taahhütleri yerine getirmemesi rağmen davacıdan fazla alacak iddiasında bulunarak —- fatura tazmin edilip para talep edildiğini, söz konusu faturalara itiraz edilerek davalı tarafa iade edildiğini beyan ederek; alacağın varlığının kabulü ile davalının —– dosyasına yaptığı haksız ve kötü niyetli itirazın iptali ile takibin devamına, fazlaya dair talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla —alacağın varlığının kabulü ile alacağın—- tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile birlikte davalıdan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesini, davalıların haksız ve kötü niyetli itirazları nedeniyle %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı—- vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile davalı şirket arasında—- bulunan taşınmazın karma imar konut —- değiştirilmesi amacıyla sözleşme yapılmış olduğunu, davalı şirketin —yer alan kazanımları gerçekleştirme taahhüdü altına girdiğini. taraflar arasında yapılmış olan —- oluşmakta olup davacı taraf ile müvekkil şirket adına borçlandırıcı işlem yapma yetkisi olmayan ——- imzalandığını. davalı şirket yetkilisi —- yapılmış olan iş bu sözleşme imzalanması ile ilgili —- vermiş olduğu bir yetki olmamakla beraber iş bu — sözleşmede davalı şirket yetkilisi —- kendisine ait olmadığını, davacının dava dilekçesi incelendiğinde görüleceği üzere tüm iddialarını iş bu ek sözleşmeye dayandırıldığını, buradan da anlaşılacağı üzere tamamen kendi menfaatlerine sözleşmeye eklemiş oldukları maddelerin davalı şirket tarafından yerine getirilmemesi gerekçesi ile haksız ve mesnetsizce bulundukları iddialara dayanarak takip başlatmış olup mahkemenizde de iş bu takibin devamı talebiyle dava açmış olduklarını, —-notlarına göre alan tahsisinin yapılması için gerekli —– — rapor, yer bilim raporlarının hazırlanması, yapılması, yaptırılması ve —– sunulmasını, dosyalarının hazırlanması ile ilgili tüm dosya —— işlemlerinin davalıca yapılmasını davalı şirket iş bu sözleşme ile üstlenmiş olup davacı bu işler karşılığında davalıya sözleşmede belirtilen ücreti ödemeyi taahhüt etmiş olduklarını, davacının dava dilekçesinde her ne kadar davalının süresi içerisinde teminat mektubunu vermekten kaçınmış olduğunu iddia etmiş ise de sözleşmenin —- göre ödemenin — davalının hesabına geçtiğinde —- banka teminat mektubu verileceğinin açıkça yazıldığını, sözleşme gereğince davacının yapmakla yükümlü olduğu ödemenin — olduğunu, davacı tarafça —- davalıya ödenmemesi sebebiyle iş bu teminat mektubun verilmediğini, taraflarınca kalan bu alacağın ödenmemesi sebebiyle —— dosyası ile davacı aleyhine takip başlatıldığını, ayrıca — – dosyası ile davacıya karşı alacak davası açılmış olduğunu ve dava halen devam ettiğini, —- uyarınca davacının hangi aşamada hangi miktarda ödeme yapması gerektiğinin açık olduğunu, ekte sunmuş oldukları raporlarda da görüleceği üzere; — — onaya sunulmasından önce alınır.” Müvekkilinin ——-üzerine müvekkil tarafından——- harita üzerine müvekkil tarafından —- yapılan —onaya sunulmuş olduğunu, — tarihinde onaylanmış olduğunu, — —- ekte sunulduğunu, bu işin tamamlahması ardından —ödeme yapılması gerekirken onaya sunulup — aşamaya geçilmiş olmasına rağmen davacı bu ödemeyi de yapmamış olduğunu ve dilekçesinde belirttiği diğer nedenlerle; davanın reddine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı —- vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın —- dosyası ile müvekkilim aleyhine icra takibi başlatmış olduğunu taraflarınca yasal süresinde itiraz edilmesi neticesinde takip durduğunu, bunun üzerine davacının açmış olduğu itirazın iptali davasında iş bu takibi devam ettirmek için haksız ve hukuka aykırı iddialarda bulunmuş olduğunu, davacı ile diğer davalı ——- arasında akdedilen sözleşmede davacı tarafın edimlerini yerine getirmemiş olduğunu, üstelik haksız ve hukuka aykırı olarak davalı hakkında sözde alacağı olduğu iddiası ile icra takibi başlatmış olduğunu, yapılan icra takibinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, diğer davalı — sözleşmedeki imzanın müvekkili şirket —- olmadığını bilmekte olduğunu, bu nedenle davanın dayanağı olan sözleşmenin geçersiz olduğunu bu nedenle müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını, —-sorumlu olacağı azami miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz. Kefilin, sorumlu olduğu azami miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil —- bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi şarttır…” mezkur yasaya göre gerekli şekil şartlarına uyulmadığı için müvekkilinin sorumluluğu cihetine gidilemeyeceğini, iddia olunan sözleşmede kefilin sorumlu olduğu azami miktar ve kefalet tarihine ilişkin el yazısı ile yazılmış bir ibare bulunmamakta olduğunu, bu durumda —-belirtilen şekil şartlarına uyulmadan yapılan sözleşmenin müvekkili açısından geçersiz olduğunu, yine ——- diğerinin yazılı rızasıyla kefil olabilecek olup, —- göre de kefaletin şekline, kefil olma ehliyetine ve eşin rızasına ilişkin hükümlerin, gerçek kişilerce, kişisel güvence verilmesini ilişkin olarak başka ad altında yapılan diğer sözleşmelere de uygulanacağını, bu nedenle, kefalette eşin rızasına ilişkin hükümlerin —- uyarınca burada da uygulanması gerektiğini, bu şartın da yerine getirilmemesi nedeniyle müvekkilini bağlayıcı bir sözleşme bulunmamakta olduğunu ve dilekçesinde belirttiği diğer nedenlerle davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile İİK. 67 maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı şirket ile — sayılı taşınmaz malikleri ile —- haklarından faydalanmak için kat karşılığı inşaat yapmak üzere yazılı sözleşme yapıldığı, sözleşme tarihinin —- olduğu, sözleşmenin davacı şirket ile davalı şirket yetkilisi —- imzalandığı, diğer davalıların ise kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzaladıkları ve sözleşme gereği davacı tarafından davalı şirkete —-ödeme yapılması nedeniyle toplam —- ödemenin davacı tarafından resmi başvurularda kullanılmak üzere avans olarak ödendiği, sözleşmenin feshi sonucunda da ödenen bedelin iadesinin talep edildiği anlaşılmaktadır.
Davalı tarafa — avans ödemesi yapılmasına rağmen — sözleşmenin imzalanmasından itibaren — süre içeresinde davalı tarafın teminat mektubu vermekten — uyarınca hizmet bedeli olarak davacı tarafa peşin para ödemesi yapılmayacağı, hizmet bedelinin işin tamamlanmasından sonra yani —- ilişkin —- oranında imar oranı alınması halinde davacıya hizmet bedeli ödemesi yapılacağı eğer belirtilen oranda imar artışı sağlanamaz ise, davacı tarafın herhangi bir talepte bulunmayacağı belirtilmiş, her iki tarafa da karşılıklı edimler yüklenmiş, ancak davalı taraf sözleşme uyarınca vermeyi taahhüt ettiği, teminat mektubunu vermekten imtina etmesi, bunun yanında davacı adına yapılan işlemler için davacıya bilgi/belge verilmemesi nedeniyle davacı tarafından —- feshedildiği ihtar edilmiş, davalı tarafın edimlerini yerine getirmemesi üzerine de sözleşme feshedilmiş olup, ödenen bedelin iadesi talep edilmektedir.
—- dosyasının incelenmesi sonucu: davacı tarafından davalılar aleyhine —— ilamsız takip başlatılmış, süresi içeresinde yapılan itirazlar nedeniyle takibin durduğu ve huzurdaki davanın hak düşürücü süre içeresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dosya içeresine —ek rapor alınmıştır.
Taraflar arasında imzalanan — tarihli sözleşmede davalı şirket temsilcisi — imza altına alınmıştır ve şirket temsile yetkili olan kişinin imzasının bulunması davalı şirket adına sözleşmenin davalı şirketi bağlaması için yeterlidir. Yani davalılardan — sözleşmeyi hem davalı şirket temsilcisi olarak hem de kendi adına kefil olarak imzalamıştır.
Davalılar —-sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatı ile imzaladıklarından kefalet sözleşmesini —-uyarınca incelenmesi gerekmektedir. Bahsi geçen madde uyarınca; “kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azami miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz. Kefilin sorumlu olacağı azami miktar, kefalet tarihi ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi şarttır” kefalet sözleşmesinde uyulması gereğince uyulması gereken şekil şartları belirtilmiştir ve bahse konu şekil şartları kefalet sözleşmesinin geçerliliği için şarttır. Belirtilen şekil şartlarına uyulmaması durumunda kefalet sözleşmesinin geçersiz olduğu kabul edilecektir. —- sözleşmedeki kefalete ilişkin kısımların incelenmesi sonucu her iki kefilin sorumlu olacağı azami miktarın belirtilmediği, el yazısı bulunmadığı, kefalet tarihinin de el yazısıyla yazılmadığı, dolayısıyla —- alan kefalet sözleşmesinin geçerliliğine ilişkin şekil şartlarında eksiklik olduğu bu haliyle kefalet sözleşmesinin geçersiz olduğu tespit edilmiştir.
—tarihli sözleşmenin incelenmesinde;—verilecek banka teminat mektupları kesin ve — olacaktır. İş bu sözleşme konusu işle ilgili—-her bir para tutarında olmak üzere kesin ve sözleşme tarihinden itibaren —aylık süreli teminat mektubu verilecektir.— ödenen resmi harç vs. Her birinin makbuzunun ödeme tarihinden itibaren — gün içerisinde — teslim edilecektir. İşbu sözleşme ile—olarak ödenmiş olup, —- ödenecektir. İş bu sözleşmenin imzalanması ile birlikte hizmet yükümlüsü tarafça—- verilecektir.” denilmesine rağmen, davacı şirket tarafından dosya içeresindeki banka dekontlarının incelenmesi ile toplam — avans olarak davalı —— yer alan teminat mektubunun verilmemesi nedeniyle davacı tarafından tek taraflı olarak —- süre ile teminat mektubu vs. Ve şifrelerinin verilmemesi halinde haklı nedenle sözleşmenin feshedileceği ihtar edilmiş ve ardından sözleşme feshedilmiştir. Davacı taraf sözleşmenin tek taraflı haklı nedenle feshi dolayısıyla —- sebepsiz zenginleşme hükümleri gereği ödediği bedellerinin tamamını istemekte haklıdır.
Davacı taraf — tarihli sözleşme uyarınca banka havale yoluyla gönderilen toplam —- asıl alacak ile asıl alacağa ödeme gününden takip tarihine kadar işlemiş —- yönünden takibe geçmekte haklı bulunmuştur. Ancak taraflar arasında imzalanan sözleşme davacı şirket ile davalı adına temsilci — arasında —– uyarınca usulüne uygun temsilci vasıtasıyla imzalandığından geçerlidir. Diğer davalılar —– şartlarına aykırı oluşturulduğundan ve anılan davalılar için geçersiz kabul edildiğinden açılan davanın, davalı şirket yönünden kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davalılardan —– açılan davanın REDDİNE
2-Davalılardan — açılan davanın— dosyası yönünden itirazın iptali ile takibin — asıl alacak ve — işlemiş faiz olmak üzere toplam — üzerinden takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek yasal faiz üzerinden aynen devamına,
3-Alacak likit olduğundan hükmedilen asıl alacak — üzerinden takdiren %20 oranında icra inkar tazminatının davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar harcı — davacı tarafça peşin olarak yatırılan — harcın mahsubu ile bakiye— harcın davalı —- tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafça yatırılan— peşin harcın davalı davalı —- tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan —- yargılama giderinin davalı —- tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli …Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 89.078,09 -TL nispi vekalet ücretinin davalı —- tahsili ile davacıya verilmesine,
9-Davalı —-kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —-esaslara göre belirlenen 89.078,09-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile anılan davalıya verilmesine,
10-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak taraf vekillerinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ——-Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 03/11/2021