Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/92 E. 2022/1023 K. 13.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/92 ESAS
KARAR NO : 2022/1023

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/01/2016
KARAR TARİHİ : 13/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkilinin, yetkilisi bulunduğu şirketi ——Noterliğinin 20.03.2014 tarih——yevmiye numaralı Ana sözieşme” i ‘le 25.03.2014 tarihinde tescil ettirmek suretiyle diğer şirket ortağı ——- ile münferiden temsile yetkili olarak 60.000-TL sermayeyle kurduğunu, Şirket kuruluşu akabinde her türlü ticari ilişkiyi davacı şirket yetkilisi—— gerçekleştirdiğini, diğer ortak ——- tarafından hiçbir işleme dâhil olunmadığını, Şirketin kuruluşundan itibaren bir çok şikâyetle kendisini dışarıda bırakan ve hiçbir ticari faaliyete katılmayan şirket ortağı ——- zamanla şahsi borçlanmalara başladığını, borçlanmalarının çoğalması neticesinde 03.07.2015 tarihli ortaklar kurulu kararı neticesi” ile 120 hisse payına düşen 30.000-TL sermayesi nakit olarak verilmek suretiyle hisse devri ile yetki iptali gerçekleştirilerek şirketle ilişiğinin kesildiğini, hisse devri ile yetki iptalinden yaklaşık bir buçuk ay sonra davacı müvekkil şirkete——-sayılı dosyasıyla kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlatıldığını, söz konusu takip ödeme emri 31.08.2015 tarihinde şirkete tebliğ edildiğini, 07.09.2015 tarihinde ise müvekkilinin ——-. İcra Hukuk Mankemesi nezdinde borca ve imzaya itirazda bulunulduğunu, davacı müvekkil şirkete gönderiler ödeme emri içeriği incelendiğinde, keşidecisi davacı müvekkil şirket kaşesi üzerine diğer ortak —— imzasına benzer, lehtarı davalı——- olmak üzere; 10.01.2015 keşide tarihli 26.92.2015 vade tarihli 20.000-TL bedelli, 10,01.2015 keşide tarihli 20.03.2015 vade tarihii 20.000-TL bedelli, 10.01.2015 keşide tarihli 20,04.2015 vade tarihli 20.000-TL bedelli, 10.01.2015 keşide tarıhli 26.05.20156 vade tarihli 20.000-TL bedelli, toplamda 80.000-TL bedelli sıralı senetler olduğunu, diğer şırket ortağı—— söz konusu şirketin faaliyeti süresince hiçbir ticari ilişkiye katılmadığını, hiçbir evrakı da imzalamadığını, eski tarihli senetler tanzim etmek suretiyle lehtarı da——-olarak gösterildiğini, müvekkil şirket tarafından gerçekleştirilen hiçbir ticari işlemde senet kullanılmadığını, yalnızca şirket adına çıkartılmış çekler kullanıldığını,—— Karar Sayılı İlamında da bononun ticari defterlere işli olmadığı, yüksek miktarda bir bononun protesto edilmeden takibe konulmasının hayatın olağan akışına ters düşeceği ayrıca alacağın gerçekliğinin alacaklı tarafça belgelenememesi nedeniyle TTK’nın 599 ve TMK’nın 3. maddesindeki iyi niyet kurallarına uygun olmadığını belirtmek suretiyle kararın onanmasına karar verildiğini, davaya konu senetler üzerine atılan imzaların davacı şirket yetkilisi ——ait olmadığını ayrıca şirketten ayrılan diğer ortak ——- ait olmadığını şirket imza sirküleri ile senet üzerindeki İmzalar arasında farklılıklar bulunduğunu, şirket kaşe örnekleri ile davaya konu senetler üzerine basılı kaşelerde farklılıklar olduğu bu nedenle dava konusu senetler nedeniyle borçlu olmadığının tespiti gerektiği, davanın kabulü ile davalı tarafından kumar senedine dayalı açılan ——-sayılı dasyasında müvekkilin borçlu olmadığının tespitini, icra takibinin teminatsız olarak durdurulmasını, kötüniyetli dosya alacaklısının, dava konusu miktarın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, vekâlet ücreti, yargılama harç ve giderlerinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini iddia ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirket olan ——adına 28/08/2015 tarihinde ——- Esas sayılı dosya ile kambiyo senetlerine mahsusu haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, Söz konusu takibe dayanak 4 adet bono aslı —— bulunduğunu, 10/01/2015 düzenleme tarihli ve 20/02/2015 tediye tarihli müvekkili ——- adına keşide edilen 20.000,00TL değerindeki bono , 10/01/2015 düzenleme tarihli ve 20/03/2015 tediye tarihli müvekkili——–adına keşide edilen 20.000,00 TL değerindeki bono, 10/01/2015 düzenleme tarihli ve 20/04/2015 tediye tarihli ve müvekkili ——– adına keşide edilen 20.000,00TL değetindeki bono ve 10/01/2015 düzenleme tarihli ve 20/05/2015 tediye tarihli müvekkili ——-adına keşide edilen 20.000,00TL değerindeki bono davacı – borçlu——- adına kaşe basıldığını ve şirket yetkilisi tarafından söz konusu bonoların imza altına alındığını, davacı vekili dava dilekçesinde müvekkiline ait ——ünvanlı şirket ile yalnızca bir kez ticari ilişki içinde bulunduklarını ifade ettiğini, müvekkiline ait kredi kartı ekstrelerinden de anlaşılacağı üzere müvekkilinin davacı şirkete güvenerek kendine ait kredi kartlarını davacı şirket yetkilisi olan——-verdiğini ve harcamalar incelendiğinde tamamı davacı şirketin adresinin hemen yanındaki iş yerlerinde davacı şitket yetkili——- tatafından iş yeri harcamaları için kullanıldığını, bu kredi kartları için yapılan iki —— belgesi dosyaya sunulduğu, toplam olarak 7.340,00 TL ve 10.400,00 TL olarak ödendiğini, müvekkili ——tarafından——-yetkilisi olan——– Şubesinden; 15/08/2014 tarihinde 10.000 TL bedelli, ——-numaralı çek, 26/09/2014 tarihinde 5.000TL bedelli,——- numaralı çek 15/07/2014 tarihinde 10.000 TL bedelli, ——- numaralı çek 12/09/2014 tarihinde 5.000 TL bedelli, ——- numaralı çekleri verdiğini ve bu çek bedellerinin müvekkil tarafından ödendiğini, davacı tarafça iddia edilen husus asılsız olduğunu, taraflar arası ticari ilişki söz konusu olduğunu ve iddia edildiği gibi müvekkilinin ——- borçlu olmadığını, aksine alacaklı olduğunu, tüm bu nedenlerle; müvekkili aleyhine açıklan davanın reddini, davacı tarafın iddialarından bir diğerinin ise şirtketin 60.000 TL sermaye ile kurulmuş olmasın karşın 80.000 TL borçlanmasının ticari hayatın gerekleriyle bağdaşmayacağı ifade edildiğini, asıl davacı tarafın iddialarının ticari hayatla bağdaşır yanının olmadığını, bu durumu şirketin sadece kendisine ait ——- plakalı araçlarının var olduğu bilgisi kanıtlar nitelikte olduğunu, bu araçların toplam değeri 150.00 TL değerinde olduğunu, asılsız olan iddiayı kabul etmiyor ve bu nedenle de müvekkili ——-aleyhine açıklan davanın reddini, müvekkili alacaklı olduğu icra takip dosyası ile sabit olduğunu, Davacı kötü niyetle hareket ettiğini, davanın reddini ve davacı aleyhine % 20’den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini iddia ve talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE;
Dava hukuki niteliği itibariyle;——-sayılı dosyasında takibe esas kıymetli evrakta imza itirazına dayalı menfi tespit davasıdır.Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmış, yargılama sırasında 28/02/2018 tarihinde kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. maddesi ile 6102 sayılı T.T.K.’nın 4. maddesinin 2. fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.Menfi tepit istemine konu, —— esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; takibin alacaklısının dosyamız davalısı ——borçlusunun dosyamız davacısı——–. olduğu; 10/01/2015 düzenleme tarihli, 20/02/2015 vade tarihli 20.000,00-TL bedelli bono; 10/01/2015 düzenleme tarihli, 20/03/2015 vade tarihli 20.000,00-TL bedelli bono; 10/01/2015 düzenleme tarihli, 20/04/2015 vade tarihli 20.000,00-TL bedelli bono; 10/01/2015 düzenleme tarihli, 20/05/2015 vade tarihli 20.000,00-TL bedelli bono dayanağı olan asıl alacak ve tüm işlemiş faiz ile birlikte toplam 83.574,11-TL takip talebinde bulunulduğu, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, huzurdaki davanın 19/01/2016 tarihinde ve yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.——-esas sayılı dosyasının yapılan incelemesinde; dosyamız davacısı olan şirketin, imza itirazına dayalı olarak,—-esas sayılı dosyası ile başlatılan takibin iptalini istediği, bu dosyada da yazı ve imza incelemesi yaptırıldığı, bilirkişi raporuna göre icra dosyasına esas bonolardaki imzaların —— ait olduğunun tespit edildiği, mahkemenin; ——tanzim tarihlerinde şirket yetkilisi olması nedeniyle davanın reddine karar verdiği anlaşılmıştır.——-esas sayılı dosyasının incelenmesinde; dosyamızın davacısı olan şirketin yetkilisi —— esas sayılı dosyasında takibe konan bonolardaki imza sahteciliği iddiası ile şirketin eski yetkilisi—– ve dosyamızın davalısı ——- şikayetçi olduğu, dosyada imza incelemesi yaptırıldığı, 21/06/2019 tarihli bilirkişi raporuna göre; icra dosyasındaki takibe esas 4 adet bonolar üzerindeki yazı ve imzaların ——-ait olduğunun tespit edildiği, şirket defterleri üzerinde yapılan incelemede suça konu senetlerin şirket defter ve kayıtlarında görünmediği, mahkemenin; şirketin tescil tarihinin 25/03/2014 olduğu, sanık —— şirketten 03/07/2015 tarihinde ayrıldığı, senetlerin keşide tarihi olan 10/01/2015’te sanık ——- şirket ortağı olduğundan bu senetleri şirket kayıtlarına intikal ettirmesi gerektiğini bildiği, sanık ——- şirketten ayrıldıktan sonra, geçmiş tarihli şirket ortağı olduğu döneme ilişkin bu senetleri düzenleyip şirket kaşesinin sahtesini yaptırarak kayınbiraderi olan diğer sanık ——- lehdar gösterip ona verdiği, bu şekilde her iki sanığın resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarını işlediklerinin sabit olduğu gerekçesi ile sanıkların iki suçtan da ayrı ayrı cezalandırılmalarına karar verdiği, kararın 13/01/2022’de kesinleştiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları toplanan deliller ve dosya içerisine alınan ——- esas sayılı dosyası birlikte değerlendirildiğinde; hem —– esas sayılı dosyasında, hem de—— esas sayılı dosyasında, icra dosyasına ve davaya konu 4 adet bono üzerinde yazı ve imza incelemesi yaptırıldığı, iki dosyadaki bilirkişi raporlarının uyumlu olması karşısında mahkememizce yeniden imza incelemesi yaptırılmasına usul ekonomisi dikkate alınarak gerek görülmediği, 4 adet bonodaki yazı ve imzaların dava dışı—— ait olduğunun tespit edildiği,—— ise davacı şirketin eski yetkililerinden olduğu, 25/03/2014 tarihli imza sirkülerine göre ——- münferiden imza yetkilerinin bulunduğu, bonoların tanzim tarihlerinin 10/01/2015 olduğu, ——– şirketteki pay devrinin ise 03/07/2015’te yapıldığı, dolayısıyla esas uyuşmazlığın bonoların tanzim tarihleri olan 10/01/2015’te şirkette imza yetkisi bulunan ——–davacı şirketi borçlandırıcı işleminin geçerli olup olmadığı noktasında toplandığı; bu kapsamda, kesinleşen——-kararına göre;—— şirketten ayrıldıktan sonra, geçmiş tarihli şirket ortağı olduğu döneme ilişkin bu senetleri düzenleyip şirket kaşesinin sahtesini yaptırarak kayın biraderi olan diğer sanık—— lehdar gösterip ona verdiği kabulü ile hem—– hem de dosyamız davalısı ——- resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından ayrı ayrı cezalandırılmalarına karar verildiği, yine bu dosyada yaptırılan defter ve belge inceletilmesi yönündeki bilirkişi raporuna göre şirket adına düzenlenen bonoların şirket kayıtlarında görünmediği, davalının, davacı ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğu yönünde bir iddiası da bulunmadığı anlaşılmakla, davacının imza itirazı yerinde görülmekle, davasının kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur:
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KABULÜ İLE;
——– esas sayılı dosyası ile takibe konan;
-10/01/2015 keşide tarihli 20/02/2015 vade tarihli 20.000,00-TL’lik;
-10/01/2015 keşide tarihli 20/03/2015 vade tarihli 20.000,00-TL’lik;
-10/01/2015 keşide tarihli 20/04/2015 vade tarihli 20.000,00-TL’lik;
-10/01/2015 keşide tarihli 20/05/2015 vade tarihli 20.000,00-TL’lik; bonolar nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve takibin iptaline,
2-Kötüniyetli davalıdan alacak miktarının %20 oranında kötüniyet tazminatının tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 5.708,95TL harcın, davacı tarafından yatırılan 1.427,24TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 4.281,71‬ TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yatırılan 1.427,24TL harcın davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 183,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-Kabul edilen dava yönünden ——-davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
7-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ——Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.