Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/777 E. 2023/965 K. 05.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/777 Esas

KARAR NO:2023/965

DAVA:Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)

DAVA TARİHİ:27.06.2016

KARAR TARİHİ: 05.12.2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Davalı ile yapılan anlaşmaya müsteniden davacı şirketin davalı yanca talep edilen —— şirketlerine ait ——– olarak bilinen saha çalışmalarını tamamladığını, davacı şirketin davalı lehine tamamlanan işlerin malzeme,işçilik ve montaj hizmet bedeli olan 272.381,79-TL bedelli —- sayılı fatura tanzim ettiğini, fatura bedeli ödenmediğinden davalıya ——–yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edildiğini, davalı yanca herhangi bir ödeme yapılmadığını, açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin her türlü hak ve alacak taleplerinin saklı kalması kaydıyla ; davanın kabulü ile 272.381,79-TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davalı şirketin davacı iddialarına konu olan herhangi bir borcu bulunmadığını, davacı tarafa gönderilen——– yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davacı tarafça sözleşmedeki şartlara riayet edilmemesi ve sözleşmeyi devam ettirme niyetli ve gayreti de herhangi bir şekilde gösterilmemesi, davalı şirketin daha fazla zarara uğramaması ve sözleşme uyarınca davacıya verilen avanslara ilişkin talep hakları, sözleşmeden ve yasalardan kaynaklanan tüm doğrudan veya dolaylı maddi, manevi zarar, cezai şart ile kar kaybına, masraf ve vekalet ücretlerine ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla sözleşmenin feshedildiğini, davacı tarafından alacaklı olduğundan bahisle dava konusu alacak miktarınca düzenlenecek taraflarına —– yevmiye numaralı ihtarnamesine eklenerek gönderilen faturanın da davacıya çekilmiş olan —— yevmiye numaralı cevabi ihtarnamesi ile iade edildiği, davacıya herhangi bir borcun bulunmadığı gibi sözleşme feshi, kayıp ve hasarlı malzeme ve iş sahiplerince davalıya yükletilebilecek cezai şart vesair bedellere ilişkin talep haklarının saklı kalması kaydıyla, 13.769,17-TL davalı şirketin davacıdan alacaklı olduğunu da bildirdiğini, açıklanan nedenlerle; davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları incelenmiş, yargılama sırasında kabul edilen 7251 sayılı kanun ile T.T.K.’nın 4. maddesinin değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, tarafların —- formları ve davalı tarafından sunulan ödeme dekontlarıyla ilgili belgeler ilgili bankalardan celp edilmiş, 21.07.2017 bilirkişi heyeti kök raporu, 14.11.2017 tarihli bilirkişi heyeti 1.ek raporu, 09.01.2018 tarihli bilirkişi heyeti 2. Ek raporu, 29.05.2019 bilirkişi heyeti 3. ek raporu, yeni bilirkişi heyetinden alınan 15.03.2022 tarihli kök rapor, 20.11.2022 tarihli 1.ek rapor ve 13.09.2023 tarihli 2.ek raporu alınarak dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi Mali Müşavir —–ve Bilişim Uzmanı —- tarafından düzenlenen 21.07.2017 tarihli bilirkişi heyeti kök raporunda özetle, ”
Davacı tarafından taraflar arasındaki sözleşme gereğinin tam olarak yerine getirilmediği, davalının, davacı tarafça oluşan eksik ve hasarları gidermeleri için ilgililere bildirildiği fakat uzun bir süre davacı firmadan muhatap bulamadıkları için davacıdan kaynaklı eksik ve hasarlı bırakılan işleri başka çözüm ortakları ile giderildiği, davacı tarafça sözleşme gereği yerine getirilmediği için davalı tarafından noter ihtarnamesi ile bildirim yapılarak sözleşmenin feshedildiği, davacı tarafından sözleşme konusu işlerin bir kısmının eksik ve noksan olduğu, davacı tarafından eksik bırakılan işlerin başka firmalar tarafından tamamlandığı, davacının tam ve eksiksiz olarak teslim ettiği bedelin tespit edilmesi konusunda ilgili iş konuda uzman bir bilirkişinin heyete dahil edilmesi ve yapılacak tespite göre davacı borç ve alacağının netlik kazanabileceği” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.

Bilirkişi —- uzmanı —- Bilirkişi Mali Müşavir —— Bilişim Uzmanı ——tarafından hazırlanan 14.11.2017 bilirkişi heyeti 1.ek raporunda özetle, ‘
‘Davacı tarafından taraflar arasındaki sözleşme gereğinin tam olarak yerine getirilmediği, davalının, davacı tarafça oluşan eksik ve hasarları gidermeleri için ilgililere bildirildiği fakat uzun bir süre davacı firmadan muhatap bulamadıkları için davacıdan kaynaklı eksik ve hasarlı bırakılan işlerin başka çözüm ortakları ile giderildiği, davacı tarafça sözleşme gereği yerine getirilmediği için davalı tarafından noter ihtarnamesi ile bildirim yapılarak sözleşmenin feshedildiği, davacı tarafından sözleşme konusu işlerin bir kısmının yapıldığı, yapılan işlerin bir kısmının eksik ve noksan olduğu sabit olduğu, davacı tarafından tamamlanan eksik işlerin ne zaman yapıldığı, yapılan işlerin neler olduğu ve eksik işleri yapan çözüm artağına ödenen miktar, yapılan işlerin birim fiyatları, işçilik ve montaj bedellerinin taraflarına bildirilmesi halinde davacının tam ve eksiksiz olarak teslim ettiği bedelin tespit edilmesi, yapılacak tespite göre davacı borç veya alacağının netlik kazanabileceği, davacı tarafından taraflarına yukarıda bahsedilen eksiklerin dosyaya sunulması halinde mahkemece dosyayı tekrar ek rapor için taraflarına tevdi etmesi durumunda sağlıklı bir sonuca varılacağı” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.

Bilirkişi —- uzmanı —-, Bilirkişi Mali Müşavir —- Bilişim Uzmanı——- tarafından hazırlanan 09.01.2018 bilirkişi heyeti 2. ek raporunda özetle,
Davalı tarafça eksik yapıldığı iddia edilen saha çalışmalarının çözüm ortaklığı yoluyla giderildiği söylenmiş olsa da eksik yapılan işlerin ne/neler olduğu, hangi bedelle yapılmış olunduğu ve hangi tarihlerde yapıldığı, hakedişlerin tarihleri ve tutarları, belirtilen baz istasyonlarının faaliyete geçiş tarihlerinin vs. detaylarının davalı tarafça dosyaya sunulmadığından taraflarınca herhangi bir değerlendirme yapılamadığını, davacı tarafça gönderilen listelerin incelenmiş olup, bu listelerin incelenmesi sonucunda ve mahkemenin bu listeleri kabulü halinde 189.412,36-TL davalıdan alacaklı olabileceği” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.

Bilirkişi—- uzmanı —- Bilirkişi Mali Müşavir —– Bilişim Uzmanı—- tarafından hazırlanan 29.05.2019 bilirkişi heyeti 3. ek raporunda özetle,
21.07.2017 tarihinde sunulan kök bilirkişi raporunda davalının davacı yandan 7.478,67-TL tutarında alacaklı olabileceği belirtilmiş ise de bu tutara davalı yan tarafından dosyaya sonradan ibraz edilen 26.10.2015 tarihli 25.000,00-TL tutarlı banka dekontu ile 11.12.2015 tarihli 5.000,00.-TL tutarlı banka dekontunun eklenmesi ile (7.478,67.-TL + 5.000,00.-TL +25.000,00-TL = 37.478,67.-TL) alacaklı olabileceği, davacı tarafça 09.01.2019 tarihli bilirkişi raporumuza sunulan hak ediş listelerin tutarların toplamı mahkemenin bu listeleri kabulü halinde davacı tarafın 196.910,03-TL alacaklı olduğu kanaatine varılmış olunduğu, davacı tarafça en son gönderilen listeler incelenmiş olup, bu listelerin incelenmesi sonucunda ve mahkemenin bu listeleri kabulü halinde ——— davalıdan alacaklı olabileceği, ” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.

Mahkememiz 09.02.2021 tarihli duruşmasında; “Dosyanın mahkememizce resen seçilecek bir mali müşavir, bir bilişim uzmanı ve bir sözleşme denetleme uzmanı bilirkişiye tevdi ile uyuşmazlık noktalarında dosyada alınan rapor içerikleri, taraflarca sunulan cd içerikleri ve rapora itiraz dilekçesindeki hususları tartışır ve karşılar yeni rapor tanziminin istenilmesine” dair ara karar doğrultusunda dosyanın yeni bir bilirkişi heyetine tevdi edilmiş olup
Elektrik Elektronik Mühendisi —–, Mali Müşavir —-Nitelikli Hesaplamalar Uzmanı Bilirkişi —– tarafından hazırlanan 15.03.2022 tarihli kök raporda özetle, ‘
Teknik değerlendirme neticesinde; Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin, esas olarak davalı tarafından tanımlanan işlerin yine davalı tarafından sağlanan malzemelerle kurulumu işçiliği olduğu, davalı tarafından çalışma sahalarına ilişkin eksikliklerin paylaşıldığı e-mail iletileri incelendiğinde bazı sahalarda eksik olduğu belirlenen işlerin sayıldığı, ancak bu e-mail iletilerine göre sahada davacı tarafından yapılan işlerin de olduğunun anlaşıldığı, davacı tarafın davalının eksik işler olduğu tespitine karşılık olarak, işlerin tamamının bitirildiğine dair kanıt niteliğinde herhangi bir belge sunamadığı, bu durumun da işin tamamının bitirilemediğini kanıtladığı, dolayısıyla davacının işin tamamının bitirildiği, gerekçesiyle düzenlenen dava konusu 272.381,79-TL fatura bedelini talep edemeyeceği, dosya kapsamındaki bilgi belgeler ve taraf beyanlarına göre, dava konusu işlerin bir kısmının da bitirildiğinin anlaşıldığı, dolayısıyla davacı tarafın işin bitirilen kısmı için bedel talep edebileceği yönünde görüş ve kanaate varıldığını, işin bir kısmının bitirildiği yönünde kesin bir kanaate varıldığına ve davacının işin bitirilen kısmı için sözleşme kapsamında karşılığı olan tutarı talep edebileceği görüşüne varıldığına göre ve davalı tarafından işin bitirilen kısmı için hesaplama yapılmasına imkân verecek herhangi bir bilgi belge paylaşılmadığı için, bu konuda yalnızca davacı tarafından paylaşılan hakediş çizelgelerinden yararlanmak dışında başka çıkar yol olmadığı, bu itibarla uyuşmazlık konusu işlerin bitirilen kısımlarının belirlenmesi için, davacı tarafından sunulan birim fiyatlarında olduğu hakediş çizelgelerinde davalı tarafından davacının eksik bıraktığı belirtilen işlerin ilgili sahalardaki karşılıklarına bakılarak bir kanaate ulaşılması dışında elde başka bir çıkar yol olmadığının kesin olarak anlaşıldığını, Teknik değerlendirme sonucunda; davacı tarafından bitirildiği belirtilerek hakedişleri verilen işlerden, davalı e-mail iletilerinde eksik olduğu belirtilen işlerin işçilik bedeli düşülerek, davacının bitirilen işlerden kaynaklanan alacağının 189.784,40-TL olduğu, Mali değerlendirme neticesinde davacı şirket huzurda görülmekte olan davaya ——– sıra numaralı KDV dahil 272.381,79-TL bedelli fatura alacağını konu ettiğini, söz konusu fatura davalı şirketin ticari defter kayıtlarında mevcut olmadığını, söz konusu fatura alacağı kapsamında yapılan iş bedeli teknik inceleme ve değerlendirme kısmında 189.784,40-TL olarak hesaplandığını, bu bedelden davacı şirketin 37.478,67-TL alacağının düşülmesinden sonra kalan fatura alacağının 189.784,40-TL-37.478,67-TL = 152.305,73-TL olarak davacı şirketin davalı şirketten alacaklı olduğu, borçlar mevzuatı yönünden değerlendirme yapıldığında taraflarca TBK m. 1 hükmünce sözleşme kurulduğu, sözleşmedeki irade beyanları TBK m. 19/1 hükmünce yorumlandığında sözleşmenin, TBK m. 473/1 hükmüne göre eser sözleşmesi olduğu, buna göre davacının “yüklenici”, davalının ise “işsahibi” sıfatını haiz olduğu, yüklenici davacının eser meydana getirmesine rağmen eser bedelini tahsil edemediğinden bahisle alacaklı olduğunu ileri sürdüğü, eğer teknik değerlendirme neticesinde varılan kanaate göre davacının borçlandığı eser meydana getirme edimini tam olarak gereği gibi ifa etmediği sonucuna varılır ise bu takdirde borcun gereği gibi yerine getirilmemesinden ötürü, “ifa edilmeyen kısma” karşılık (ivaz) olarak eser bedeli yönünde alacak hakkının bulunmayacağı; “ifa edilen kısım” bakımından ise buna ilişkin eser bedeli yönünde alacak hakkının mevcut olduğu kanaatine varılabileceği,” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir. Elektrik Elektronik Mühendisi —, Mali Müşavir —– Nitelikli Hesaplamalar Uzmanı Bilirkişi —–tarafından hazırlanan 20.11.2022 tarihli 1.ek raporda özetle, ” Davalının kök rapora yapmış olduğu itirazların değerlendirilmesi sonucunda teknik ve mali açıdan kök raporda verilen görüşlerde herhangi bir sapma veya değişim olmadığı; borçlar mevzuatı yönünden değerlendirme yapıldığında taraflarca TBK m. 1 hükmünce sözleşmenin kurulduğu, sözleşmedeki irade beyanları TBK m. 19/1 hükmünce yorumlandığında sözleşmenin, TBK m. 473/1 hükmüne göre eser sözleşmesi olduğu, buna göre davacının “yüklenici”, davalının ise “işsahibi” sıfatını haiz olduğu, yüklenici davacının eser meydana getirmesine rağmen eser bedelini tahsil edemediğinden bahisle alacaklı olduğunu ileri sürdüğü, eğer teknik değerlendirme neticesinde varılan kanaate göre davacının borçlandığı eser meydana getirme edimini tam olarak gereği gibi ifa etmediği sonucuna varılır ise bu takdirde borcun gereği gibi yerine getirilmemesinden ötürü “ifa edilmeyen kısma” karşılık (ivaz) olarak eser bedeli yönünde alacak hakkının bulunmayacağı; “ifa edilen kısım” bakımından ise buna ilişkin eser bedeli yönünde alacak hakkının mevcut olduğu kanaatine varılabileceği, ” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir. Elektrik Elektronik Mühendisi —-, Mali Müşavir —- Nitelikli Hesaplamalar Uzmanı Bilirkişi —- tarafından hazırlanan —- tarihli 2.ek raporda özetle, ”Davalının kök rapora yapmış olduğu itirazların değerlendirilmesi sonucunda teknik açıdan kök raporda verilen görüşlerde herhangi bir sapma veya değişim olmadığı; Borçlar mevzuatı yönünden değerlendirme yapıldığında taraflarca TBK m. 1 hükmünce sözleşmenin kurulduğu, sözleşmedeki irade beyanları TBK m. 19/1 hükmünce yorumlandığında sözleşmenin, TBK m. 473/1 hükmüne göre eser sözleşmesi olduğu, buna göre davacının “yüklenici”, davalının ise “işsahibi” sıfatını haiz olduğu, yüklenici davacının eser meydana getirmesine rağmen eser bedelini tahsil edemediğinden bahisle alacaklı olduğunu ileri sürdüğü, eğer teknik değerlendirme neticesinde varılan kanaate göre davacının borçlandığı eser meydana getirme edimini tam olarak gereği gibi ifa etmediği sonucuna varılır ise bu takdirde borcun gereği gibi yerine getirilmemesinden ötürü “ifa edilmeyen kısma” karşılık (ivaz) olarak eser bedeli yönünde alacak hakkının bulunmayacağı; “ifa edilen kısım” bakımından ise buna ilişkin eser bedeli yönünde alacak hakkının mevcut olduğu kanaatine varılabileceği, Mali değerlendirme yapıldığında davacı şirket tarafından davalı şirkete verilen hizmetin toplam tutarının 189.784,40-TL olduğu, davalı şirketin de dava dosyasına ibraz edilen banka dekontları incelendiğinde, yapılan ödemenin 171.500,00-TL olduğu, bunun neticesinde de davacı şirketin davalı şirketten talep edebileceği tutarın 189.784,40-TL-171.500,00-TL = 18.284,40-TL olduğu,” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.

Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Taraflar arasında davacı şirketin davalı yanca talep edilen ———— şirketlerine ait – olarak bilinen saha çalışmalarını yapması için anlaşmaya varıldığı, taraflar arasındaki sözleşmenin eser sözleşmesi olduğu, buna göre davacının “yüklenici”, davalının ise “işsahibi” sıfatını haiz olduğu,davacı tarafın sözleşme kapsamında işlerin bitirildiği iddiası ile dava konusu faturayı düzenlediği ve bitirilen işlerin bedelini talep ettiği, davalı tarafın ise, işlerin bir kısmına hiç başlanmadığı, başlanan işlerin de eksik bırakıldığı savunmasını öne sürdüğü, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin, esas olarak davalı tarafından tanımlanan işlerin yine davalı tarafından sağlanan malzemelerle davacı tarafından kurulumu işçiliği olduğu, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 5.maddesine göre; kurulum için gereken bütün malzemenin ——- tarafından sağlanacağının kayıt altına alındığı, yine Sözleşmenin 3. Maddesine göre, davalı tarafından tanımlanan iş ve işlemlerin davacı tarafından yapılıp, davalının onayı sonrasında hakkediş yapılacağının kayıt altına alındığı, davacı tarafından bitirilen işlerin hakkedişlerinin çizelge halinde verildiği ancak bu hakkedişlerde davalı onayının olmadığı, davalı tarafından çalışma sahalarına ilişkin eksikliklerin paylaşıldığı e-mail iletileri incelendiğinde ise; bazı sahalarda eksik olduğu belirlenen işlerin sayıldığı ve tamamının işçilik kaynaklı olduğu, ancak bu e-mail iletilerine göre sahada davacı tarafından yapılan işlerin de olduğunun anlaşıldığı, davacı tarafın da, davalının eksik işler olduğu tespitine karşılık olarak, işlerin tamamının bitirildiğine dair kanıt niteliğinde herhangi bir belge sunulamadığı anlaşıldığına göre, işin tamamının da bitirilemediği anlaşılmakla, davacının işin tamamının bitirildiği, gerekçesiyle düzenlenen dava konusu 272.381,79-TL fatura bedelini talep edemeyeceği, dosya kapsamındaki bilgi belgeler ve taraf beyanlarına göre, dava konusu işlerin bir kısmının da bitirildiğinin anlaşıldığı, dolayısıyla davacı tarafın işin bitirilen kısmı için bedel talep edebileceği, davalı tarafından işin bitirilen kısmı için hesaplama yapılmasına imkân verecek herhangi bir bilgi belge paylaşılmadığı için, bu konuda yalnızca davacı tarafından paylaşılan hakediş çizelgelerinden yararlanmak suretiyle hesaplanması gerektiği, bu itibarla uyuşmazlık konusu işlerin bitirilen kısımlarının belirlenmesi için, davacı tarafından sunulan birim fiyatlarında olduğu hakediş çizelgelerinde davalı tarafından davacının eksik bıraktığı belirtilen işlerin ilgili sahalardaki karşılıklarına bakılarak bir kanaate ulaşılması gerektiği, davacı tarafından bitirildiği belirtilerek hakedişleri verilen işlerden, davalı e-mail iletilerinde eksik olduğu belirtilen işlerin işçilik bedelleri ve davalı tarafından yapılan ödemeler de düşülerek, davacının bitirilen işlerden kaynaklanan alacağının bilirkişi raporu ile de hesaplandığı üzere 18.284,40-TL olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ İLE;
1-18.284,40-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gerekli karar harcı 1.249,01-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 4.651,61‬-TL harcın mahsubu ile artan 3.402,60-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yatırılan 1.249,01-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 29,20-TL başvuru harcı, 312,80-TL tebligat ve müzekkere gideri, 2.835‬,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.177‬,00-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 213,27-TL sinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 6.450‬,00-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 6.017,03-TL sinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine, kalan tutarın davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Davanın kabul edilen kısmı için davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13/2 maddesindeki esaslara göre belirlenen 17.900,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davanın reddedilen kısmı için davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13/2 maddesindeki esaslara göre belirlenen 40.114,61-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde ————Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.20/12/2023