Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/768 E. 2019/395 K. 02.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/768 Esas
KARAR NO : 2019/395

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/06/2016
KARAR TARİHİ : 02/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı firmanın müvekkili firmadan ödeme emrinde belirtilen faturalardaki malları satın aldığını, söz konusu malların davalıya teslim edildiğini, düzenlenen faturalara konu takip çıkışı toplam 25.748,70 TL tutarındaki bakiye ile ilgili herhangi bir ödeme yapılmadığını, bununla ilgili Davalı hakkında İstanbul Anadolu —–.İcra dairesinin 2015/11178 Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının başlatılan takibe yasal dayanaktan yoksun bir şekilde hakkını kötüye kullanarak borca itiraz ederek takibi durdurduğunu, itiraz dilekçesinde müvekkiline herhangi bir borcunun bulunmadığını beyan ettiğini, itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu beyan ederek, borçlunun icra takibine yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına, borçlunun takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen yasal faizi ile ödemeye ve takip konusu alacağın %20.sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirket şirketin davacıya iddia edildiği miktarda borcunun bulunmadığını, ticari ilişkiden doğan borcun takipten önce ödendiğini, müvekkil şirket ile davacı şirketin aralarındaki ticari ilişkiye isitinaden davacının banka hesabına, ——– tarihinde 3.000,00 TL, ——– tarihinde 3.000,00 TL ve —- tarihinde 5.000 TL olmak üzere toplam 11.000,00 TL ödeme yapıldığını, müvekkilinin davacıdan aldığı mal/hizmet karşılığı bu miktar ile sınırlı olduğunu, bu tutarında takip tarihinde önce ödendiğini, davacının bundan başka müvekkilinden herhangi bir alacağının bulunmadığını, alacağın dayanağını oluşturduğu iddia edilen faturaların, gerçek bir mal/hizmet satışından doğmadığı gibi usulüne uygun bir biçimde müvekkil şirkete tebliğ edilmediğini, faturaların bir alacağın varlığının ispati için tek başına yeterli olmadığını, fatura konusu mal veya hizmetin teslim edildiğinin alacaklı tarafından ispatı gerektiğini beyan ederek, davacının davasının reddine, davacı aleyhine alacağın %20 sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; ticari satıma dayalı kurulan ticari ilişki kapsamında düzenlenen faturalardan kaynaklanan cari hesap alacağı için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmış, İcra dosyası celp edilmiş, alacağa dayanak fatura suretleri dosya içerisine alınarak incelenmiştir.
İtirazın iptali istemine konu, İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü’nün 2016/11178 esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; 10.09.2015 tarihinde başlatılan takibin alacaklısının—————– Borçlusunun ————-, takibin çeşitli faturalardan oluşan açık hesap borcu dayanak gösterilmek suretiyle toplam 25.748,70 TLasıl alacak alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; ödeme emrinin borçluya 07.06.2016 tarihinde tebliğ edildiği; borçlu vekili tarafından verilen 10.06.2016 tarihli itiraz dilekçesinde Borca, İşlemiş faize ve borcun tüm ferilerine itiraz edildiği, icra müdürlüğünce 10.06.2016 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği, huzurdaki davanın 24.06.2016 tarihinde ve yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraf delilleri toplanmış, dosya daha sonra tarafların tacir olması ve davacı yanca delil olarak ticari defterlerine dayanılması sebebiyle TTK.83-85 ve HMK.222.maddeleri uyarınca tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiştir. Davacı şirketin merkezinin Gaziantep olması sebebiyle öncelikli Gaziantep Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılarak davacı defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış , talimat raporu dosyaya geldikten sonra davalı defterleri üzerinde ve davacı defterleri ile de karşılaştırma yapılmak suretiyle Bilirkişi Mali Müşavir—— tarafından 18/10/2018 tarihli rapor düzenlenmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; mal satışı sebebiyle kurulan ticari ilişkiye istinaden davacı tarafından düzenlenen faturalar sebebiyle oluşan cari hesap aşacağına dair başlatılan takip tarihi itibari ile davacının davalıdan muaccel bir alacağının bulunup bulunmadığı varsa miktarı bu kapsamda itirazın iptali ve tazminat hüküm koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişilerden alınan denetime elverişli rapor içeriğine göre, davacı şirketin 2014 yılına ilişkin ticari defterlerinin HMK.222 maddesi kapsamında kendi lehine delil teşkil ettiği, davacı ile davalı arasında 2014 yılında ticari ilişki bulunduğu, davacının davalıya 2014 yılında toplam 25.858,70 TL tutarında satış yaptığı, davacının 6.125,00 TL Tahsilat gerçekleştirdiğini, davacı şirketin davalı şirketten takip tarihi itibari ile 19.733,70 TL alacaklı bulunduğu , davalı defterlerinin incelenmesinde davalının davacıdan takip tarihi itibariyle 5.000,00 TL alacağın raporlandığı ancak 24.418,70 TL hesap kapama adı altında borç kaydı ile ilgili belge bulunmadığından hesaplamaya dahil edilemeyeceği, davalının ticari defterleri ile dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde davacının davalıdan 19.418,00 TL alacaklı olduğu, davacı defterlerinde kayıtlı olup davalı defterlerinde kayıtlı olmayan ———— nolu 1.330,00 TL tutarındaki faturaya konu malların teslimine ilişkin belge mevcut olmadığından bu faturaya dayalı alacağın davacı lehine dikkate alınamayacağı yönünde tespit yapılmış olup , düzenlenen rapor denetime elverişli görülerek hükme esas alınmıştır.
Her ne kadar davalı vekili tarafından rapora itiraz dilekçeleri ile malların teslim edildiği iddiasının kanıtlanamadığı bildirilmiş ise de hükme esas alınan bilirkişi raporunda malların teslimine ilişkin belge bulunmayan faturaların hesaplamaya dahil edilmediği sevk irsaliyesi bulunan faturalar hakkında hesaplama yapıldığı bildirilmekle davalı vekilinin bu yöndeki itirazlarına mahkememizce itibar edilmemiştir.
Mahkememizin 14/03/2019 tarihli celsesinde , 28/02/2018 tarihinde kabul edilen 7101 sayılı yasanın 61. Maddesiyle 6102 sayılı T.T.K. nın 4. Maddesinin 2. Fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilmiş olup hukuki dinlenilme hakkı çerçevesinde taraf vekillerine ihtarat yapılarak dava sonuçlandırılmıştır.
Davaya konu alacağın faturalardan kaynaklı olması sebebiyle likit bir alacak söz konusu olduğundan davacı lehine icra inkar tazlinatına hükmetmek gerekmiş davacının yasal faiz talebi ile de bağlı kalınarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ve davalının davaya konu İstanbul Anadolu ——-. İcra Müdürlüğünün ———— esas sayılı dosyasında yaptığı itirazın kısmen iptali ile;
Takibin 19.418,70 TL asıl alacak ile işleyecek faiz yönünden asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar ve değişen oranlarda işleyecek yasal faiz üzerinden devamına,
Hükmedilen asıl alacak tutarının %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar harcı 1.326,49 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 310,99 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.015,50 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 29,20TL başvurma harcı, 310,99 TL peşin nispi harc olmak üzere toplam 340,19 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine
4-Davacı tarafından yapılan 176,60 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1,900,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.076,60 TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 1.566,03 TL sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —————— 13. Madde /(1) -(2) deki esaslara göre belirlenen 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ——-. 13. Madde /(1) -(2) deki esaslara göre belirlenen 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8- Davacı tarafça dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde HMK 333. Maddesi gereği ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.