Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/685 E. 2019/1212 K. 12.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/685 Esas
KARAR NO: 2019/1212
DAVA :Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:06/06/2016
KARAR TARİHİ:12/11/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ——-şirketine—————— bulunan———- plakalı —————tarihinde karışmış bulunduğu kaza neticesinde müvekkilinin yaralandığını ve kalıcı şekilde sakatlandığını, söz konusu kazada müvekkilinin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, kaza tespit tutanağından da anlaşılacağı üzere müvekkilinin yaya konumunda olduğunu ve kazanın oluşunda herhangi bir kusurunun bulunmadığını, davalı … şirketine sigortalı olan araç sürücüsünün kusurlu olduğunu, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranarak kazanın meydana gelmesine sebebiyet verdiğini, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nda yer alan sürücü kusurlarında belirtilen eylemleri gerçekleştirerek müvekkilinin zarar görmesine neden olduğunu, müvekkilinin bu kaza neticesinde yaralandığını uzun süre tedavi gördüğünü, bu durumun müvekkilinin meslekte kazanma gücü kaybı ile efor kaybını meydana getirdiğini, mahkeme tarafından kişinin maruz kaldığı olay ve kalıcı hale gelen sakatlığı nedeniyle meslekte kazanma gücü kaybı ile efor kaybının tespit edilerek bu kayıplar nedeniyle müvekkili ne kadar maddi zarara uğradığının belirlenmesi gerektiğini, dava konusu kazaya sebebiyet veren araç davalı —- şirketine sigortalı olduğunu, maddi tazminatın ödenmesinden ilgili şirket poliçe limiti kapsamında, maluliyete istinaden maluliyet teminatının tamamından ve ——— tarafından karşılanmayan tedavi ve bakıcı giderleri teminatı için tedavi gideri teminatının tamamından sorumlu olduğunu, gerek davalı tarafın ticari faaliyet yürüten bir şirket olmasından gerekse de taraflar arasında kurulan sigorta sözleşmesinin Türk Ticaret Kanununda düzenlenmesinden dolayı davada, kaza tarihinden itibaren işleyecek Avans – Ticari faiz uygulanması gerektiğini, iddia ederek öncelikle davacının müşkül vaziyeti ve kaza suretiyle düştüğü fakru zarureti gözetilerek Adlî Yardımdan yararlandırılmasına, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 6100 sayılı Yasa’nın 107. maddesine göre belirlenecek şimdilik meslekte kazanma gücü ve efor kaybı için ——-TL, bakıcı gideri için —–TL, — tarafından karşılanmayan tedavi giderleri için ————TL olmak üzere toplamda ——–TL maddi tazminatının olay tarihinden itibaren ticari temerrüt -avans faizi ile tahsili ile alınarak davacıya ödenmesine, her türlü yargılama gideri, harç ve vekalet ücretinin de davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; —- plakalı araç, müvekkili şirkete nezdinde ——– tarihleri arasında geçerli olmak üzere—- sayılı—————–teminat altına alındığını, poliçenin kaza tarihi itibariyle şahıs başına daimi sakatlık/ölüm teminat limiti ——TL ile sınırlı olduğunu, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun, ———— meydana gelen zararların poliçe limiti dahilinde sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve gerçek zararın tazmini ile sınırlı olduğunu, ——— tarihinde sigortalı aracın yapmış olduğu kaza neticesinde davacının yaralanması sebebiyle davacı tarafından maddi tazminat talebiyle huzurdaki dava ikame edilmiş ise de, haksız davanın reddi gerektiğini, sağlık hizmet bedelleri ve geçici iş göremezlik zararı ve tedavi giderleri ————- tarafından karşılanacağını, sigorta şirketlerinin sorumluluğunun bulunmadığını, davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile; davacının sürekli iş gücü kaybına ilişkin talebi açısından, davacı tarafın zararlarının karşılanabilmesi için belge asıllarının ve kusura ilişkin raporların müvekkili şirkete ibrazı gerektiğini, temerrüte düşmemiş ve davanın açılmasına sebebiyet vermemiş bulunan müvekkili şirket aleyhine yargılama giderine, faize ve vekalet ücretine hükmolunması halinde müvekkili şirketin sorumlu olduğu azami poliçe limiti ve sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı dikkate alınarak yargılama giderine, faize ve vekalet ücretine hükmolunmasına, davacının, müvekkili şirket bakımından poliçe teminatı dışında bulunan taleplerinin ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, hukuki niteliği itibari ile; trafik kazası nedeniyle yaralanmadan dolayı uğranılan maddi zararın tahsili talebine ilişkin olarak açılan tazminat davasıdır.
Davacı vekili——– tarihli ——— ortamından — ile gönderdiği dilekçesi ile davalı … ile sulh olduklarını, müvekkilinin zararının ödendiğini, davalıdan vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını belirterek davadan feragat ettiğini belirterek bu yönde karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davalı vekili———— ortamından e-imza ile gönderdiği dilekçesi ile davacı taraf ile sulh yapıldığını, davacıdan vekalet ücreti ve yargılama gideri talep etmediklerini beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamı itibariyle, taraf vekillerinin birbiriyle örtüşen beyanları doğrultusunda sulh oldukları ve davanın konusuz kaldığı yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediklerini belirttiği görülmekle; dava konusu alacağın ödendiği anlaşıldığından davanın konusuz kaldığı, bu nedenle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ve hüküm aşağıdaki şekilde oluşturulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Tarafların sulh olması sebebiyle KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Karar harcı olan 44,40-TL’nin davacı tarafından peşin olarak yatırılan 48,10-TL harçtan mahsubu ile bakiye 3,70-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Talep edilmediği bildirilen davacı ve davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak tarafların yokluğunda verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ——– Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 12/11/2019