Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/622 E. 2018/694 K. 03.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/622 Esas
KARAR NO : 2018/694

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/05/2016
KARAR TARİHİ : 03/07/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketle davalının bir anlaşma yaptıklarını ve davalıya ait kumaşlar üzerinde taş baskı ile süsleme işini yapmayı üstlendiğini, iş bedelinin 191,147.91 TL olduğunu ,işin yapıldığını, bedelin bir kısmının ödendiğini bakiye 28,693.91 TL nin halen ödenmediğini, ürünlerin bir kısmının bozuk olduğunun iddia edildiğini, bu iddianın teslimden 2 ay sonra ileri sürüldüğünü belirterek bakiye tutarın müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA-KARŞI DAVA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dışı bir şirketin siparişi üzerine yapılacak üründeki taş baskı ve süsleme işinin davacıya verildiğini, işin tamamlanmasından sonra ürünlerin dava dışı şirkete gönderildiğini, yapılan testler sonucu taşların tamamına yakın kısmının döküldüğünün tespit edildiğini ve bu sebeple de 19,302.40 Euro’nun müvekkile fatura edildiğini, bunun bir gizli ayıp olduğunu ve hemen tespit sonrası bildirildiğini, bu sebeple bir zarara uğradıklar mı aslında zararlarının 73,191.07 TL olduğunu ve bu tutardan davacının talep etmiş olduğu bedel düşüldüğünde takas hükümlerine göre kendilerinin bakiye 44,558.16 TL nin zarar olarak olduğunu belirterek, davacının davasının reddiyle söz konusu tutarın davacı – karşı davalıdan tahsilini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle , taraflar arasındaki iş anlaşması gereği eksik yapıldığı iddia edilen 28.693,91 TL alacağın davalı-karşı davacı taraftan tahsili ile davalı-karşı davacı tarafından açılan, davacı-karşı davalı yanın hatalı imalatı nedeni ile uğranılan zararın tahsili istemine yönelik davadır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla ,ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile , uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi heyeti tarafından alınan 24/11/2017 tarihli raporda ,”dosya incelendiğinde, taraflar arasında bir sözleşmenin bulunduğu, buna göre davacının davalıya ait kumaşlar üzerinde taş baskı ve süsleme İşini üzerine aldığı, bir bedel kararlaştırıldığı ve bunun bir kısmının ödenmediği konusunda uyuşmazlık bulunmadığı, davalının, söz konusu ürünler yapılırken davacının hatalı uygulama yaptığını, bu sebeple ürünlerin bir kısmının dava dışı ithalatçı şirket tarafından yurtdışında kabul edilmediğini ve reklamasyon faturası kesildiğini belirttiği, davalı tarafından bu hususun bir noter İhtarnamesi ile 6.4.2016 tarihinde davacıya bildirildiği, bu ihtarnamede reklamasyon faturasından da söz edildiği, davacı tarafından söz konusu İhtara cevap verilerek bu taleplerin kabul edilmediği belirtilmiş ve bir ayıp var idi ise bunun zamanında bildirilip kendisinden onarım istenmesinin gerektiğinin ifade edildiği, davalının ayıp iddiasının temelini… Rehinland adlı ……….. menşeli bir laboratuvar firmasından 31/03/2016 tarihli aldığı test sonucuna dayandırdığını, bu raporun Türkçe tercümesi ve resimler incelendiğinde davalının iddia ettiği gibi taşlarda dökülmelerin olduğu ve dökülen taşların yerinde tüylenmelerin olduğunun ifade edildiği, ürünlerdeki muhtemel değer kaybı konusunda bir değerlendirme yapılmadığının gördüldüğü , davalının iade faturası tutarını dava dışı ithalatçı firma ile yaptığı indirim anlaşmasına göre düzenlendiği , dava dışı şirketle davalının mail yazışması İncelendiğinde %40- %50 civarında bir indirim ile ürünleri kabul edip etmeyeceği sorulduğu daha sonra dava dışı firmanın %40 indirim ile ürünleri almayı kabul ettiği bu hususunda reklamasyon faturası ile ürünlerin gerçek normal faturasındaki orana tekabül ettiğinin tespit edildiği, dava dışı firmanın davalıya kestiği reklamasyon faturasının 22.03.2016 tarihli olduğu ve bu sebeple de tespitten önce düzenlendiği, örneklemenin ne şekilde ve kaç örnek alınarak hangi şartlarda yapıldığının belirsiz olduğu, tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde Davalı – karşı davacının ayıp iddialarının geçerliliği ve ürün değerine etkisi konusunda mevcut dosya kapsamına göre değerlendirme yapılamayacağı, bu itibarla mevcut dosya kapsamına göre davalının gizli ayıp iddialarmm varlığı ve etkisinin tespit edilemediği, açıklanan nedenlerle neticeten davacının mevcut dosya kapsamına göre borçlarını yerine getirdiği ve bakiye bedel alacağı olan 28,693.91 TL yi davalıdan talep edebileceği yönünde “görüş bildirilmiştir.
Taraflar arasında süregelen iş ilişkisi çerçevesinde davalının ihraç edeceği kumaşlar üzerine davacının taş ,baskı ve süsleme işi yapması karşılığında anlaştıkları ,191.147,91 TL bedelin 28.693,91 TL sinin ödenmediği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı kumaşların istenilen vasıflarda teslim edildiğini iddia ederek kalan bedeli talep etmekte , karşı davada ise davalı-karşı davacı üretilen malların teslim sonrası kumaş üzerindeki taşların tamamına yakının döküldüğünü , bundan dolayı 19.302,40 EURO kendilerine fatura edildiğini ,davacının talep ettiği bedelin uğranılan zarardan düşüldükten sonra neticeten 44.558,16 TL nin hatalı imalattan kaynaklı oluşan zararı davacıdan istemektedir. Tarafların sunduğu belgelerin türkçe onaylı çevirileri ve tüm dosyadaki delillerle birlikte bilirkişi heyetine tevdi edilerek ürünün ayıplı olup olmadığı ,ayıplı ise iade faturalarından dolayı talep edilebilecek bakiye miktarı tespiti yönünde bilirkişi incelemesi yaptırılmış , mahkememizce de dosya içeriğine uygun bilirkişi raporuna göre davacının kumaşlar üzerinde yaptığı taşların bir kısmının dökülerek tüylenme olduğu, dava dışı ithalatçı firma ile %40 indirim karşılığında anlaştıkları ,ancak kesilen reklamasyon faturasının tespitten önce düzenlendiği, incelendiği ifade edilen malların bir kısmının dahi inceleme için hazır edilmediği , bedel indirimi ile birlikte ürünlerdeki dökülmenin hangi şartlarda ve nasıl yapıldığının belirsiz olduğu, bu haliyle davalı-karşı davacının ayıp iddialarının geçerliliğinin tespit edilemediği ve davalının bu haliyle ayıp/gizli ayıp iddialarının varlığı ve etkisinin tespit edilemediği ve davacının bakiye iş bedelini talep edebileceği kabul edildiğinden bu çerçevede yapılan değerlendirme kapsamında ;asıl davanın kabulü ile, 28.693,91 TL alacağın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı-karşı davacı davasını ispatlayamadığından karşı davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-Asıl davada ;
1-Asıl davanın KABULÜ ile,
28.693,91 TL alacağın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar harcı 1.960,08 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 490,03 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.470,05 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 523,53 TL ilk masraf, 141,25 TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 664,78 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli……. deki esaslara göre belirlenen 3.443,27 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
B-Karşı davada ;
1-Karşı davanın REDDİNE,
2-Karar harcı 35,90-TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 761,00 TL harçtan mahsubu ile artan 725,10 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli….. deki esaslara göre belirlenen 5.251,40 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ve davalı/karşı davacı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. .
.