Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/614 E. 2018/677 K. 29.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/614 Esas
KARAR NO : 2018/677

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 18/05/2016
KARAR TARİHİ : 29/06/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketinde zorunlu mali mesuliyet sigortası bulunan davalı şirkete ait … plaka sayılı aracın …. sevk ve idaresinde bulunduğu 09.09.2014 tarihinde … plakalı araca 8/8 oranında kusurlu olarak çarparak 16.500,00TL hasar meydana getirdiğini, trafik kazasına sebebiyet veren …. ehliyetsiz sürücü olmasından kaynaklı olarak hasar ödemesinin sigorta kapsamında olmadığını beyanla öncelikle…. plaka sayılı aracın üzerine tedbir uygulanmasını ve 16.500,00TL’nin 14/10/2014 tarihinden itibaren en yüksek mevduat faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın kusur iddialarını kabul etmediklerini, dava dışı sürücünün ehliyetli olduğunu, bu nedenle haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, davacı şirketin sigortalısı olan davalıya ait aracın sürücüsünün tam kusurlu olarak sebebiyet verdiği trafik kazası nedeniyle zarar gören diğer araç malikine ödemek zorunda kaldığı tazminatın, söz konusu ödemenin teminat kapsamı dışında bulunduğu gerekçesiyle davalıdan tahsiline istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla ,ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile , uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi tarafından alınan raporda ,” … tarafından …….. plakalı aracın … tarihleri arasında ….. poliçe nolu Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta poliçesi ile sigortalı olduğu, Karayollan Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (Trafik Sigortası) Genel Şartlan’nın B.4- Zarar Görenlerin Haklannın Saklı Tutulması ve Sigortacının İşletene Rücu Hakkı başlıklı maddesinin (c) bendinde “Tazminatı gerektiren olay, aracın Karayolları Trafik Kanunu hükümlerine göre gereken ehliyetnameye sahip olmayan kimseler tarafından sevk edilmesi sonucunda meydana gelmiş ise,” hükmü gereğince sigortacının İşletene rücu hakkının bulunduğu, mahkemenin bu doğrultuda karar vermesi halinde, … tarafından 13.11.2014 tarihinde yapılan 16.500,00 TL ödeme hakkında talep yazısının 15.12.2014 tarihinde …… ünvanlı firmaya 15.12.2014 tarihinde rücu talebinde bulunulmuş olduğu ilgili firmaya 2 gün içerisinde tebliğ edildiğinin varsayımıyla 17.12.2014 tarihinde tebliğ edildiğinin kabulüne göre tanınan 15 günlük sürenin 02.01.2015 tarihinde dolmuş olması sebebiyle takipte yasal faiz talep edilmiş olmasından dolayı dava tarihine kadar olan güncel değeri asıl alacak 16.500,0 TL faiz 742,50 TL olmak üzere toplam 17.242,50 TL olarak hesaplandığı, ancak; Bununla birlikte, “2006 yılından beri otobüste sertifikalı şoför olarak yaptığının ifade edildiği, iddia edildiği gibi ehliyetsiz olmadığı, ancak dava dışı sürücünün ehliyetine ceza puanının dolmuş olduğu gerekçesiyle 19.08.2014 tarihinde 2 ay süreyle el konulmuş olduğunu, iş bu ceza puanının dolmasının, sürücünün kendi kusur ve eyleminden değil, sürücüye ait ehliyetin dolandırıcılar tarafından kopyalanıp, başka kişiler tarafından kullanılıp, yapmış oldukları trafik ihlallerinin sürücünün ehliyeti üzerine yazdırması neticesinde meydana geldiğini, 2010 yılında … C. Savcılığına şikayette bulunulduğunu, Mersin …. İdare Mahkemesinde ve Kartal Anadolu …. Sulh Hukuk Mahkemesinde dosyalar açıldığını” beyan ettiği görüldüğünden, İdari yargının sonucuna göre davalının ehliyetinin olay tarihinde geçerli olup olmadığı konusunda verilecek idari yargı kararı doğrultusunda bir sonuca varılabileceği yönünde ” görüş bildirilmiştir.
Davacı … sigorta nezdinde sigortalı davalı şirkete ait … plakalı özel halk otobüsünün dava dışı …. kullanımında iken 09/09/2014 tarihinde …. plakalı araca tam kusurlu olarak çarptığı 14/10/2014 tarihinde 16.500,00 TL ödeme yapıldığı , aracı kullanan dava dışı …. ‘in ehliyetsiz araç kullandığından bahisle rücuen ödenen tazminatı davalıdan talep etmiştir.
…… plakalı aracın davalıya ait olduğu ve …. kullanımında ilen kusurlu olarak kazaya karıştığı uyuşmazlık dışıdır. Davada sigorta şirketinin ödediği hasar miktarının aracı kullanan şoförün kaza tarihinde ehliyetsiz olarak kullanıp kullanmadığı , bu nedenle ödenen tazminatın davalıdan talep edilip edilmeyeceği hususunun çözümü gerekmektedir. Kazayı yapan aracı kullanan …. ‘in ehliyetinin çalınarak veya kopyalanarak kullanıldığı , sonrasında birçok kez ceza puanı alıp ehliyetine el konulduğu belirlenmiştir. Gerek ceza puanı iptal edilen İstanbul Anadolu …..Sulh Ceza Hakimliğinin kararı gerekse ehliyetin elde edilip sahtesi çıkartılarak kullanıldığına dair yapılan soruşturma ve bu soruşturmada verilen karar ve nihayet Mersin ….İdare Mahkemesinin bu konuda davacı …. ‘in açtığı davada vergi dairesi müdürlüğünün düzenlediği idari para cezasının iptal edildiği ve bu kararın kesinleştiği görülmüştür. Dava dışı …. ‘in sürücü belgesi detay bilgileri istenildiğinde ilgili sürücü belgesinin kaza tarihinde geçerli olduğu da anlaşılmıştır. Bu çerçevede her ne kadar davacı … davacı şirkete ait aracı kullanan ….’in sürücü ehliyeti olmadan kullandığından bahisle ödenen tazminatın rücuen tahsilini istemiş ise de yapılan yargılama ve toplanan delillerden dava dışı sürücünün kaza tarihinde geçerli ehliyetinin bulunduğu tespit edildiğinden açılan davanın reddine karar verilmiş, ancak davacının dava açılırken dava dışı sürücünün ehliyetine başaka birisinin sahtecilik yaparak kullandığı ve aldığı ceza puanlarıyla el konulduğu gözönüne alındığında dava açıldığı tarihe göre davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmeyerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar harcı 35,90-TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 281,78 TL harçtan mahsubu ile artan 245,88 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 60,30 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; davalı vekilinin yüzüne karşı, davacının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Mahkemeleri İstinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.