Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/540 E. 2018/430 K. 26.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/649 Esas
KARAR NO : 2018/447

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/05/2016

KARAR TARİHİ : 03/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

İSTEM:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı tarafın davacı hakkında İstanbul —- İcra Müdürlüğü’nün —- ve —-esas sayılı dosyalarında bonolara dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü yolla icra takibi yaptığını, davacının takiplere konu bonoları tanzim etmediğini, imzaların davacıya ait olmadığını, bonolar nedeniyle davalı tarafa hiçbir borcunun bulunmadığını bildirmiş, davacının davalı şirkete borçlu olmadığının tespiti ile davalının kötü niyet tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı hakkında davaya konu bonolar nedeniyle İstanbul Anadolu — Asliye Ceza Mahkemesinin — esas sayılı dosyasında nitelikli dolandırıcılık suçundan dava açıldığını, davacının bonoları bilerek ve isteyerek akrabası—-‘a imzalatıp piyasaya sürdüğünü, dosyanın görevsizlikle Ağır Ceza Mahkemesine gönderildiğini, hakkın kötüne kullanılmasının hukuk düzeni tarafından korunamayacağını, borçlunun davacı olduğunu bildirmiş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE;
Dava, davacının davaya konu 2. İcra dosyasına konu edilen bonolardan dolayı davalı şirkete borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğünün —- esas sayılı dosyasında davalı şirket davacı hakkında bir adet aynı dairenin — esas sayılı dosyasında ise sekiz adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü yolla 30/01/2014 tarihinde icra takibi yapmış, ödeme emirleri davacıya 05/03/2014 tarihinde tebliğ edilmiştir.
İstanbul Anadolu—- Ağır Ceza Mahkemesinin davalı şirketin katılan sıfatı ile yer aldığı —- esas sayılı dosyasında görülen kamu davası sonunda davacının da aralarında yer aldığı sanıklar hakkında yapılan yargılama sonunda dolandırıcılık suçundan sanıkların eyleminin kanunda suç olarak tanımlanmaması nedeniyle beraatlerine karar verilmiş, karar kesinleşmiş, kararın gerekçesinde sanıkların eylemlerinde dolandırıcılık sayılabilecek hile ve davaranışın söz konusu olmadığı, katılanlar ve sanıklar arasında ticari ilişki yaşandığı, sanık —‘ın davacı …’un işlerinde yardıcı olan kişi olduğu, …’un —-Boya isimli firmanın sahibi olup, —-Şirketi ile —-Boya arasında süregelen ticari ilişkinin bulunduğu ve bonoları—-‘ın imzaladığından söz edilmiştir. Ceza mahkemesindeki dosyasındaki sanık —-‘ın ifadelerinde davaya konu bonolardaki imzanın kendisine ait olduğunu, bu bonoları imzalandığından davacının haberi olmadığını, davacı ise ifadelerinde senetlerin teminat için verildiğini, bu bonolar karşılığında davalı şirketten bir ticari emtia satın almadığını bildirmiştir.
Dava konusu bonoların davacı defter ve kayıtlarında yer alıp almadığının tespiti açısından bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi raporu ile İstanbul Anadolu —-İcra Müdürlüğü’nün — esas sayılı dosyasına konu 20.000,00TL’lik bono ile ilgili bir muhasebe kaydının bulunmadığı, İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğü’nün — esas sayılı dosyasına konu sekiz adet bono ile ilgili 2012 yılı işletme ve 2013 yılı yevmiye defterlerinde muhasebe kaydının bulunduğu, 01/01/2010 ve 03/01/2017 tarihleri arasına ilişkin cari hesap ekstresi başlıklı imzasız ve kaşesiz geçerli nitelikte olmayan belgede bonoların hangi mal ve hizmet karşılığında tevdi edildiğinin kayıtlı olmadığı, başkaca kaydın bulunmadığı bildirilmiştir.
Bilirkişi incelemesinde taraflar arasındaki ticari ilişkiye bağlı olarak davacıya ait defter ve kayıtlarda davaya konu bonolarla ilgili bir muhasebe kaydının bulunmadığı belirlenmiştir.
Taraflar arasında davaya konu tüm bonoların davacının yanında çalışan ve işlerini takip eden —- tarafından imzalanarak davalı şirkete teslim edildiği konusunda bir anlaşmazlık yoktur.

Tüm dosya kapsamı, taraflarca bildirilen ve dosyada toplanan deliller, Ağır Ceza Mahkemesi dosyası ve bilirkişi raporuyla davaya konu tüm bonoların davacının yanında çalışan — tarafından imzalanarak davalı şirkete teslim edildiği, bonoların davacının izni ve bilgisi dahilinde imzalanıp davalı tarafa teslim edildiğine dair gerek ceza dosyasında gerekse dava dosyamızda hiçbir delil toplanmadığı, davaya konu bonoların davalı şirketle bağını gösterecek ve davalı şirkete teslim edildiğini gösterir davacının ticari defter ve kayıtlarında hiçbir kaydın yer almadığı, ceza dosyasındaki kararın gerekçesinde de açıklandığı şekilde davaya konu bonoların dava dışı İsmal Doğan tarafından ileride alınacak ticari emtia karşılığında davalı tarafa verildiği, davalı tarafın dava konusu edilen bonolara karşılık olarak davacıya ticari emtia satılarak teslim edildiğine dair dosyaya hiçbir delil sunmadığı dikkate alınarak davanın kabulü ile davaya konu bonolar nedeniyle davacının davalı şirkete borçlu olmadığının tespitine, davalı tarafın bonoların işyeri adına çalışan— tarafından davalı şirkete teslim edilmiş olması, bonoların vade tarihleri itibariyle muaccel olup takibinde kötü niyetli olmadığı göz önünde tutularak davacı tarafın kötü niyet tazminatı isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
1-Davanın kabulü ile davacının davaya konu;
İstanbul Anadolu —-.İcra Müdürlüğünün — Esas sayılı icra takibine konu edilen bono ile,
İstanbul Anadolu —-İcra Müdürlüğünün — Esas sayılı icra takibine konu edilen bonolar nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Davacı tarafın kötü niyet tazminatı isteminin reddine,
3-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 2.986,84 TL harcın karar ve ilam harcından peşin yatırılan 666,03 TL harcın indirilmesi ile geriye kalan 2.320,81 TL harcın davalı şirketten tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı yararına A.A.Ü.T.’nin 13(1) mad. uyarınca takdir edilen 2.640,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yapılan 29,20 TL başvurma harcı, 666,03 TL peşin harç, 134,00 TL on iki adet tebligat gideri, 600,00 TL bilirkişi ücreti, 5,10 TL bir adet posta ve müzekkere giderinden oluşan toplam 1.434,33 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı tarafça peşin yatırılan gider avansından artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca kararın kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere davacı ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/05/2018