Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/523 E. 2018/878 K. 25.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/523 Esas
KARAR NO : 2018/878
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/04/2016
KARAR TARİHİ : 25/09/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından, davalı şirkete …. tarihli … sıra numaralı fatura muhteviyatında yer alan …… ile … tarihli . sıra numaralı fatura muhteviyatında yer alan . satılarak teslim edildiğini, müvekkili şirket tarafından söz konusu makinelerin bedeli olarak tanzim edilen faturaların davalı şirkete tebliğ edildiğini ve davalının herhangi bir itirazda bulunmadığını, davacının faturalardan doğan.TL bakiye alacağının tahsili amacıyla davalı şirket aleyhine İstanbul Anadolu 25. İcra Müdürlüğünün . esas sayılı dosyasıyla . tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından . tarihli dilekçe ile takibe, borcun bir kısmına ve ferilerine itiraz edildiğini ve itiraz nedeniyle icra takibinin durduğunu, davalı vekilinin kısmi itirazının taraflar arasında gerçekleşen ticari münasebete aykırı olduğunu, müvekkili şirket tarafından davalı şirkete satılarak teslim edilen makine ve donanım bedeli olarak tanzim edilen faturalar ve bu faturalara karşılık davalı şirketin yaptığı ödemelerin, usulüne uygun olarak ticari defterlere kayıt edildiğini, davalının satışı yapılan mal bedellerinin bir kısmını ödememesi sebebiyle defter kayıtlarında yazılı 7.205,24.-TL alacağın tahsili için başlatılan takibe yapılan kısmi itirazın maddi ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu, icra takibine yapılan itirazın tamamen haksız ve kötü niyetle yapılmış bir itiraz olduğunu belirterek davanın kabulü ile, davalının icra takibine yapmış olduğu itirazın İptaline ve takibin devamına, alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraftan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davacı şirket arasında 2014 ve 2015 yıllarınada süregelen ticari ilişkileri mevcut olduğunu, müvekkili şirket ile davacı aralarında …. tarihinde alım- satıma dayalı ticari ilişki gerçekleşmiş olduğunu, bu ticari ilişki uyarınca dava dışı ithalatçı firma olan …. ithal ettiği ….. makinesini satışa aracılık eden davacı şirketten satın aldığını ve müvekkili şirketinde ilgili makinenin alımına aracılık ederek makineyi dava dışı…… teslim ettiğini, sunulan faturalarda görüleceği üzere davacı firmadan …. tarihinde ……..TL bedel üzerinden satın alınıp alış faturası ibaresiyle ticari defterlerine kaydedildiğini, müvekkili firmanın aynı tarihte 75.992,00-TL bedelli faturaya dayanak ebatlama makinesinin davacı firmaya satarak teslim için nakliyeye verdiğini, ticari defterlerin incelenmesi suretiyle söz konusu kayıtların tespit edileceğinin, müvekkili şirketin davacı firma ile 2015 yılı cari hesap ekstresinde yer alan 17/04/2015 tarihli 2.957,24-TL’lik eksik bakiyenin 30/05/2015 tarihinde cari hesaba mahsuben açıklamasıyla davacı tarafa havale ettiğini ve bakiyenin sıfırlandığını, sunulan belgelerden anlaşılacağı üzere 17/12/2014 tarihinde makinenin dava dışı ithalatçısı firma tarafından ….. tarihlerinde makinenin kurulumunun yapılarak servis hizmetinin verildiği, örnek işlemlerin yapıldığı, bu hususların tutunak altına alındığı, dolayısıyla satım tarihi ile aynı hafta içerisinde teknik hizmetin verildiği, daha açık bir ifade ile satın alınan makineye dair … tarihli …-TL bedelli faturanın söz konusu makinenin her şeyini kapsadığı ve bu makineye dair kesilen tek fatura dışında ekstra ücret oluşturulacak bir parça yahut hizmetin ne yazılı nede sözlü olarak taraflarca kararlaştırılmadığı, bunun yanında takip konusu faturaların müvekkili şirkete tebliğ edilmediğini, davacının icra takibi ile dava dilekçesindeki belge ve beyanlarının müvekkili şirket ile alakasız olduğunu, müvekkili şirketin 30/04/2015 tarihli olan cari hesapta ki bakiyenin davacıya banka havalesi ile ödenmesi mi yoksa icra takibinin açılması işleminin öncü olduğu hususunun belirleyemediğinden icra takibinden başlatılmasından doğan….-TL masrafı da . tarihinde …… aracılığıyla icra müdürlüğü hesabına …. yaptığını, düzenlenen faturalarıda icra takibiyle tebellüğ ettiğini, sonuç olarak müvekkili şirketin davacıdan yalnızca bir adet makine satın aldığını,……. etiket program makinesinin hiç bir zaman müvekkili şirket bünyesinde olmadığını, bu husustaki faturayı tebliğ almadığını, aleyhine bu başlatılan haksız ve kötüniyetli takibin iptaline, davanın reddine ve alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile taraflar arasındaki mal satışına ilişkin kurulan ticari ilişki kapsamında düzenlenen iki adet fatura alacağından bakiye alacağın tahsili için davacının başlattığı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK. 67. Maddesi kapsamında iptali davasıdır.
Davada yazılı yargılama usulüne uygun olarak dilekçelerin teatisi tamamlanmış, HMK.140.maddesi uyarınca ön inceleme duruşmalı olarak yapılmış, uyuşmazlık noktaları tespit edildikten sonra tahkikat aşamasından sonra deliller toplanmış ve 28/02/2018 tarihinde kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. Maddesiyle 6102 sayılı T.T.K. nın 4. Maddesinin 2. Fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle usul hukuku hükümlerinin yürürlüğe girdiği andan itibaren uygulanacağına dair hükümler dolayısıyla huzurdaki davanın miktar itibariyle basit yargılama usulüne tabi olduğu, bundan sonraki süreçte HMK 316 vd. maddelerinde düzenlenen basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilerek yargılama bitirilmiştir.
İcra dosyası celp edilmiş ve taraflarca dosyaya sunulan fatura örnekleri ve tutanaklar dosya içerisine alınarak incelenmiştir.
İitirazın iptali istemine konu İstanbul Anadolu 25. icra Müdürlüğünün …. sayılı dosyasının incelenmesinde davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyline … tarihinde, iki adet fatura alacağından bakiye alacak tutarı dayanak gösterilmek suretiyle, …-TL asıl alacağın davalı borçludan tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine davalı borçlu tarafından süresi içerisinde …. tarihli kısmi ödeme sonrasında kalan bakiye borca ve yetkiye itiraz edilmiş icra müdürlüğünce….arihinde takibin durdurulmasına karar verilmiş huzurdaki davanın … tarihinde yani İ.İ.K. 67. maddesinde yazılı 1 yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı borçlu tarafından icra müdürlüğü dosyasına yapılan itirazda; 2.957,24-TL’nin takip tarihinde ve fakat bu tutarın ödeme emrinin tebliğinden önce alacaklıya ödenmiş olması sebebiyle keyfiyetin alacaklı tarafından bildirilmemesi riskine bianaen bakiye 4.248,00-TL yönünden borçlu bulunmadığı belirtilerek ödeme emrinde gönderilen tutarın tamamına itiraz edilmiş ancak yinede belirtilen keyfiyet sebebiyle ödenen tutarın faiz, vekalet ücreti, tahsil harcı ve masraflar dahil takip fer’ilerinin yukarıda hesaplaması yapılmış olan tutarın 449,00-TL aşan kısmına açıkça itiraz edildiği belirtilmiştir.
Tarafların tacir olması ve delil olarak ticari defterlere dayanılmış olması sebebiyle tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde ve belirlenen ihtilaf noktalarında bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş bu hususta dosya Mali Müşavir bilirkişi . ile Makine Mühendisi bilirkişi Prof. Dr. ….. oluşan heyete tevdi edilerek rapor alınmış, söz konusu rapor içeriğinde belirtilen hususlara davacı ve davalı vekillerinin ayrı ayrı sundukları beyan ve itiraz dilekçeleri kapsamında dosya ek rapor tanzimi için heyete oluşturulan bilirkişilerden yalnızca Makine Mühendisine tevdi edilerek özellikle satış akti ile kurulumun makinenin kullanımı için gerekli olup olmadığı, kurulumun ayrıca faturalandırılma hususunun teamülen uygun olup olmadığı, bedelin kurulumu kapsayıp kapsamayacağı hususlarında ek rapor alınmış söz konusu rapor içerikleri HMK 282 maddesi uyarınca denetime elverişli görülerek ilgili kısımları hükme esas alınmış, hükme esas alınmayan kısımları ise gerekçede detaylı olarak izah edildiği üzere dikkate alınmamıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, satış akdine konu ebatlama makinesi ve bu makineye ek olarak etiketleme programının makinesinin davalıya satışının ve tesliminin gerçekleşip gerçekleştirilmediği, makinenin kullanılması için programın zorunlu olup olmadığı, akdin program satışını kapsayıp kapsamayacağı, bu kapsamda davacının takip tarihi itibariyle davalıdan muaccel bir alacağının bulunup bulunmadığı, varsa miktarı ile itirazın iptali, icra inkar ve kötü niyet tazminatı hüküm koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Tüm dosya kapsamı taraf iddia ve savunmaları toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları içeriği birlikte değerlendirildiğinde, davacı ile davalı arasında mal satışına ilişkin ticari ilişki kurulduğu, söz konusu satış akdi kapsamında davalının davacıdan ……….panel ebatlama makinesini …. tarihinde ….TL bedel üzerinden satın aldığı ve bu makineyi dava dışı şirkete sattığı ve makinenin kurulumunun yapıldığı ve söz konusu satışa dair bedelin ödendiği, söz konusu program kurulumunun makinenin satış tarihi olan 12/12/2014 tarihi ile aynı hafta içerisinde 17/12/2014 tarihinde makinenin dava dışı ithalatçısı ……Firmasının teknik servisi tarafından montajı, eğitimi ve kurulumunun yine davadışı firmada gerçekleştirildiği, bu kuruluma dair her hangi bir ekstra ücretin ne yazılı nede şifai olarak belirtilmediği, tarafların incelenen 2014 ve 2015 yıllarına ilişkin ticari defterlerinin sahipleri lehine kesin delil vasfına haiz olduğu ve defterlerin 21/01/2015 tarihli ve 4.248,00-TL kayıt hariç birleşik birini teyit ettiği, sunulan deliler kapsamında davacının söz konusu kayda ilişkin fatura ve sevk irsaliyesi ile malın veya hizmetin teslim edildiğini ispat etmesi gerektiğini ancak davacı tarafından…..etiket program makinesinin dava dışı şirket tarafından kurulumunun gerçekleştirilmesi sonrasında dava dışı şirkete ödenen kurulum bedeline ilişkin oluşturulan faturanın davalıya tebliğ edildiğini ve programın davalıya teslimine dair dosyaya her hangi bir delil sunulmadığı, her ne kadar davacı tarafından dava dışı firmaya makinenin kurulumu için teknik hizmet servisi nedeniyle bir bedel ödenmiş ise de söz konusu programın makinenin kullanılması için gerekli olup olmadığı, kurulumun ayrıca ücretlendirilmesinin uygun olup olmadığı hususunda alınan ek raporda söz konusu programın makinenin işleyişine ek performans ve özellik sağlayacak bir program olsada kullanımı için zorunlu olmadığı yönünde kanaatin bildirildiği, sonuç olarak, tarafların incelenen ticari defterleri kapsamında başkaca hususlarda da ticari ilişki içerisinde olduğu, davalının bu işlerden dolayı bakiye borcunun takip tarihi itibariyle davacıya banka havalesiyle ödendiği ve defter kayıtlarına göre cari hesap borcunun takip tarihi itibariyle sıfırlandığı, buna rağmen davalı tarafından ödenen kısma ilişkin fer’ilerin hesap edilerek icra müdürlüğü hesabına ödendiğinin dosya kapsamı itibariyle sabit olduğu, davacının iddiasının aksine bilirkişi raporuyla tespit edildiği üzere fatura konusu programın kurulum için gerekli bir program olmadığı, kullanıcı tarafından talep edildiğinde bedeli karşılığında kurulacak bir program olduğu ve davacının davalı tarafından bu hususta bir talepte bulunulduğunu da ispat edemediği, kaldı ki gerekli olduğu düşünülse bile makinenin çalıştırılması için zorunlu unsur olduğu değerlendirilerek kurulum için ödenen bedelin davalıya yapılan satış bedelinin içerisinde yer alması gerektiği, aksi yöndeki düşüncenin kabul edilmesi ve davalının söz konusu fatura bedelinden sorumlu olduğu düşünülse dahi davaya konu alacağa ilişkin fatura ve irsaliyenin davalıya tebliğ edilmediği gibi malın veya hizmetin teslim edildiğine ilişkin irsaliyenin de dosyaya sunulmadığı bu nedenle davacının iddiasını ispat edemediği değerlendirilerek davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacı yanın itirazın iptali isteminin İ.İ.K. 67 maddesi kapsamında değerlendirilmesiyle;
1-Davanın reddine,
2-Davacı yanın takip başlatırken kötü niyetli olduğuna ilişkin olarak dosyaya yansıyan her hangi bir delil olmaması sebebiyle davalı yanın tazminat talebinin reddine,
3-Karar harcı 35,90-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 72,55-TL harcın mahsubu ile artan 36,65-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halide davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.180,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak, davalı vekilinin yokluğunda, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 25/09/2018