Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/467 E. 2022/760 K. 29.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/467 Esas
KARAR NO: 2022/760
DAVA: Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 18/04/2016
KARAR TARİHİ: 29/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında——gereğince davacı yüklenicinin ——— gerekli olan —- üstlendiğini, —- gereğince tahmini sözleşme bedelinin—-olduğunu, sözleşmenin —- sözleşmenin imzalanmasına – —- yapılacağını, bakiye ödemenin is şin tamamlanmasından sonra düzenlenecek seviye tespit tutanaklarının işveren tarafından onaylanmasından sonra düzenlenecek faturanın işverene ibrazına müteakip ödeneceğinin kararlaştırıldığını—— müşteri —– malzemelerin temini hususları da eklenildiğini ve işin yapımı için tahmini —-anlaşıldığını, yüklenici tarafından verilecek—- karşılığında —- ödenmesi, —- bedeli ile —- ————- kararlaştırıldığını, —– anlaşıldığını,——tutarında avans ödeneceğini,—– ————- yer alan şartlarda tamamlanması kararlaştırıldığını, —– belirtildiği şekilde —– yaptırılan —– değerlendirme raporunun düzenlendiğini, —– raporuna dayanılarak—– verilmesi talep edildiğini, —— tarihinde —- —– şeklindeki yazısı olduğunu,———— işlerin yapımıyla ilgili çalışan işçilerin –yapıldığı sabit olduğunu, davacının gerek sözleşme gerekse —— tüm işlerin yapımını eksiksiz yerine getirdiğini, taraflar arasındaki bir diğer sözleşmenin ——— olduğunu, bu sözleşme ile müvekkilinin——gerekli olan malzemelerin temini ve —- imzasını—- yapılacağı, ——- işin teslimini müteakip işveren tarafından seviye tespit tutanaklarının onaylanmasından sonra düzenlenecek faturanın işverene ibrazına—– kararlaştırıldığımı, —– belirtildiği şekilde——– dilekçemizde yer alan tüm sözleşmelerdeki işlerin yapımıyla ilgili çalışan işçilerin ——- yapıldığının sabit olduğunu, taraflar arasındaki bir diğer sözleşmenin ——– ait —— sözleşmesi olduğunu, —– kararlaştırıldığını,—–ödeneceğini, —– müteakip işveren tarafından seviye tespit tutanaklarının onaylanmasından sonra düzenlenecek faturanın işverene ibrazına müteakip ödeneceğini, ——- kararlaştırıldığını, bir diğer ifadeyle davacının, davalı—— yaptığını, devamında —— işlerini aldığını, işin yapımı ve fatura bedellerinden bakiye alacağın tespiti mümkün olmadığından işbu belirsiz alacak davasını açma zorunluluğu hasıl olduğunu belirterek davanın kabulü ile, alacağa ticari işlerde uygulanacak en yüksek faiz oranının işletilerek tahsiline karar verilmesi, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; alacaklı olduğunu iddia eden davacının bir hak veya alacağından balısedebilmek için öncelikle sözleşmeden doğan edimlerinin tam ve eksiksiz olarak yerine getirmesi gerektiğini, davacının edimlerini yerine getirmeden davalıdan herhangi bir hak ve alacak talebinde bulunamayacağından ödemezlik def’inde bulunduklarını, ödemezlik def’inin ileri sürülmesinin şartlarından birinin davalının önce ifa borcu olmaması gerektiğini, edimlerin tam ve eksiksiz olarak ifa edileceğinin sözleşmede kararlaştırılmasına rağmen davacının edimlerini yerine getirmediği gibi haksız ve mesnetsiz olarak müvekkili şirketten bir takım taleplerde bulunduğunu, karşılıklı borç yükleyen —– ifasını isteyen tarafın —–ifa etmiş olması gerektiğini, taraflar arasında yapılan işler dışında —– bulunmadığını,—– —- kesildiğini, —- sadece ehiller —–uygunluğa —–davalı tarafından tamamlandığını, yapılan tüm bu imalatın doğruluğunu tespit etmesi için ——-gerekli ölçümlerin davalı tarafça yaptırıldığını, —– sözleşmeye —– yapılma yönelik olduğunu, ilave olarak——-yapıldığını, imalatların tamamlandığını, hesapların yapıldığını, —– bulunduğu———- bölümlerinde imalatların yapıldığını, ancak sesi kesemediğini, bu imalatlar ile ilgili karşılıklı yapılan bir anlaşma ve sözleşme bulunmadığını, davacı sözleşme ve —– uygun olarak edimlerini tam ve eksiksiz yerine getirmiş olduğunu iddia etse de bunun aksinin davacının kendi el yazısı ile de tespit edildiğini, şöyle ki davacı ——edim ve yükümlülüklerini yerine getirmediğini, sözleşmelere ve zeyilnameler uygun olarak yerine getireceği yerine getirmediği işleri telafi etmek istediğini açıkça beyan ederek imzaladığını, davacının sözleşme ve zeyilnameler göre — ve yükümlülüklerini yerine getirmediğini beyan ettiğini, davacı tarafa sözleşmelere ilişkin eksikliklerin giderilerek, yükümlülük ve edimlerinin tam ve eksiksiz olarak yerine getirilmesi için —— nolu ihtarname keşide edildiğini, bu ilgili ihtarnamede ——-ilişkin edim ve yükümlülüklerini tam ve eksiksiz olarak yerine getirmediği, işin —- uygun olarak yapılmadığı yapılan imalatların —- alınmadığı, ——alınmaması sonucunda ——geldiği, müvekkil şirketi prestij kaybına uğrattığının ihtar edildiğini, bu ihtara ilişkin herhangi bir beyan ve itiraz da bulunulmadığını belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, taraflar arasında imzalanan eser sözleşmesi sebebiyle uğranılan zararın tazmini talebine ilişkindir.
Davacı, davalı ile aralarında ———isimli sözleşme yapıldığını, sözleşmeden dolayı davalıdan alacağı bulunduğunu beyan ederek işbu belirsiz alacak davasını açma zorunluluğu hasıl olduğunu belirterek davanın kabulü ile, alacağa ticari işlerde uygulanacak en yüksek faiz oranının işletilerek tahsiline karar verilmesini dava etmiştir.
Davalı, davanın reddini talep etmiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, —- celp edilerek dosya içerisine alınıp incelenmiş, —- davacının ticari kayıt bilgileri celp edimiş, —-davacının —– bilgileri celp edilmiş,—– tarihli bilirkişi heyeti ek raporu alınmış ve dava sonuçlandırılmıştır.
—– tarihli bilirkişi heyeti raporunda özetle, “…Davacı, iddiasına göre edimin ifa etmiş olmakla sonradan ödemezlik defini kullanmasının dürüstlük kuralına aykırılık teşkil ettiği kanaatine varılabileceği, ayrıca—— uyarınca da sözleşmede belirli vade kararlaştırılmaması karşısında davacı, karşı tarafı ihtarla temerrüde düşürmediğinden bu yöndeki ödemezlik definin dinlenemeyeceği, ——-ilişkin belgeye dosya kapsamında rastlanmadığından, yani sözleşmeye konu —–işlemleri dava dosyasında bulunmamakla, —- gürültü raporları, geçici veya kesin kabul olarak nitelendirilemeyeceği, davacı alacaklı borçlunun barcunu ifa edebilmesi için kendisi tarafından yapılması gereken hazırlık fiillerini yapmaktan kaçınması halinde alacaklının temerrüdüne düşmüş olacağı ve davalı borçlunun temerrüdüne başvuramayacağı, aksi kanaatte yarılacak olur ise davalının, davacının hesabına —- olarak kaydettiği rakamların bazılarında açıklama bulunmadığından davalının ticari defterlerinin incelenerek herhangi bir kanaate varılamadığı, davacının sunduğu davalıya ait ödeme dekontlarının listesi ile değerlendirme yapıldığında teknik bilirkişi tarafından hakedişlerin —-olarak belirlendiği görüldüğünden davacının, davalıdan dava tarihi olan —- olarak hesaplandığı kanaatine varılmıştır…” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.
—- tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda özetle, “…1.)Taraflar arasındaki hem —— davacı yüklenicinin işi tamamlamasından sonra düzenlenecek seviye tespit tutanaklarının davalı iş sahibi tarafından onaylanmasından sonra düzenlenecek faturanın davalı iş sahibine ibrazına müteakip bakiyenin ödeneceğinin açıkça kararlaştırıldığı, ancak davacı yüklenicinin TBK 106/1 hükmünce ifaya hazırlık fiili olarak -dava öncesinde alınan seviye tespit tutanaklarının davalıya sunduğunu ispatlar belgeye dosya kapsamında rastlanmadığı, —-maddesi gereğince kesin hakedişin geçici kabulün yapılarak tutanağın iş sahibi tarafından onaylanmasından sonra ödeneceği açıkça kararlaştırılmasına rağmen —– ve kesin kabul işlemlerinin yapıldığını ispatlar belgeye dava dosyasında rastlanmadığı,—- davacı yüklenicinin—– almadan ve bunu iş sahibi davalıya iletmeden önce kesin hakediş ödemesinin yapılmayacağı açıkça kararlaştırılmış olmasına rağmen davacı tarafından sunulan kayıtların———– ilişiksiz belgesi olup olmadığı yönünde bir değerlendirme yapılamadığı, -dolayısıyla davacının alacağını talep edebilmek için dava öncesinde —–yerine getirmediğinden bahisle davalı iş sahibinin borçlunun temerrüdüne düştüğünü iddia edemeyeceği; salt olarak davacı tarafından gürültü raporlarının alınmasının —-maddesinde açıkça kararlaştırılan şekildeki ifaya hazırlık fiilini yerine geçmeyeceği ve işin davalı iş sahibine teslimi anlamına gelmeyeceği -tüm bu açıklamalar gereğince davacının talebinin yerinde olmadığı, —–davacı tarafından “—— olduğunu kabul edecek olursa davacının alacak hakkına sahip olduğu; buna göre mali açıdan yapılacak değerlendirme uyarınca: ———olarak tespit edildiği, bu bedelden davacının —– hesabından kesilmesi gereken bedelin —-kesilmesi gerektiği ve bu tutarın dava tarihinde —- davacının borcunun bulunduğu ve bu tutarın davacı alacağından mahsup edilmesi durumunda, davacının dava tarihi itibariyle —- davacının alacağının bulunduğu kanaatinin edinildiği ve davacının— dava tarihinden itibaren belirlenen alacağına —- oranlarını aşmamak kaydı ile faiz isteminin mümkün bulunduğu, Davacının davalıdan —– yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.
Yargılama aşamasında davacı —- tarihinde vefat ettiği anlaşılmıştır. Davacı — vefat etmesi üzerine mahkememizce —-tarihinde davacı vekiline ve davacı —– mirasçılarına eldeki davayı vekil veya bizzat takip etmeleri ve bu surette taraf teşkilinin sağlanması için kesin süre verilmiştir. —- numaralı celse tarihi itibariyle ——-tarafından eldeki davanın takip edilmemesi —– sebebiyle taraf teşkilinin sağlanamadığı anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere taraf teşkili dava şart olup, kamu düzenine ilişkin olması sebebiyle taraflarca ileri sürülmese dahi mahkemece resen nazara alınması gerekmektedir. Davacı vekili ve/veya mirasçıları tarafından kesin süreye rağmen davayı—takip etmemeleri sebebiyle taraf teşkilinin sağlanamadığı, HMK 94/3 maddesi de dikkate alınarak taraf teşkili sağlanamaması sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. ——-
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın taraf teşkili sağlanamaması sebebiyle USULDEN REDDİNE,
2-Karar harcı 80,70-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 1.707,75-TL harcın mahsubu ile artan 1.627,05‬-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halide davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 7/1 maddesindeki esaslara göre belirlenen 9.200,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ———- Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.29/09/2022