Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/458 E. 2021/415 K. 07.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/458 Esas
KARAR NO : 2021/415
DAVA: Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 15/04/2016
KARAR TARİHİ: 07/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —— işyerinin davalı tarafından müvekkili şirkete satılması için ——-tarihinde karşılıklı olarak anlaşıldığını, işbu anlaşmaya göre davalı şirketin söz konusu restoranı müvekkili şirkete —-tarihinde hakları ile beraber satış ve devir etmeyi taahhüt ettiğini, yapılan protokol gereğince restaurantın —– hakları ile birlikte, bütün ekipmanları, demirbaşları, yani anahtar teslim olmak kaydı ile devredileceğini, anlaşma uyarınca toplam —— çekin müvekkili şirket tarafından ciro edilerek davalı şirkete verildiğini, devir için müvekkilince davalıya —- elden nakit olarak makbuz mukabilinde bankadan havale yolu ile çek olarak ödendiğini, bilahare işletme devrinin yapılmaması üzerine tarafların karşılıklı anlaşarak devir işleminden vazgeçtiğini, bu kapsamda davalı yana ödenen — nakit paradan ——— ise davalı uhdesinde bulunduğunu, davalı yana —-olarak verilen çeklerin ise toplam —- tutarında olduğunu, bahse konu çeklerin de davalı yanca müvekkili şirkete iade edilmediğini, bu nedenle davalı şirkete ——- sayılı ihtarnamesinin keşide edildiğini ve —— nakit paranın faizi ile birlikte ödenmesinin talep edildiğini, işbu ihtara davalı yanın ———yevmiye numaralı ihtarnamesi ile cevap verdiğini, davalının cevabi ihtarnamesinde, —— bedelli çekleri teslim aldığını kabul ve ikrar ettiğini, keza davalının uhdesinde bulunan ——– alındığının açıkça beyan edildiğini, davalının haksız ve kötü niyetli eylemlerinin önüne geçilebilmesi için bahse konu çeklerle ilgili ve davalı şirketin işletme hakkı üzerine ihtiyati tedbir kararı niteliğinde ihtiyati haciz kararı verilmesine, müvekkilinin mezkur çeklerden dolayı borçlu olmadığının tespitine, ——–tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının edimlerini ve yükümlülüklerini yerine getirmediği için sözleşmeyi feshettiklerini, davacı şirketin sözleşmenin kurulmasından sonra sözleşme gereği belirli tarihlerde ödenecek —-meblağlı çeklerin teslimi ve ödenmesi ile, —-nakit paranın ödenmesi edimini yerine getirmediğini, ilk etapta dava konusu ——- nakit paranın alındığını, davacının sözleşme gereği bakiye ——- numaralı çek ile ödendiğini iddia ettiğini, ancak bu iddianın gerçeğe aykırı olduğunu ve kayıtların tetkiki ile ortaya çıkacağını, davacı yana iade edilen ————- makbuzlar karşılığı işyeri kasasından teslim alınan paraları gösterdiğini, taraflar arasında akdedilen devir sözleşmesi uyarınca, müvekkili şirketin ediminin fiilen işyerine devir etmek, davacı ediminin de satış bedelini ödemek olduğunu, müvekkilinin devir için iyi niyetini ortaya koymasına rağmen davacının sözleşme uyarınca mali yükümlülüklerini yerine getirmediğini, davacının resmi olarak işyeri açılışı yapmamış olmamasına karşın kasanın fiilen davacıya teslim edildiğini, davacının verdiği bedeli toplam — çeklerin karşılıksız çıktığını, satış sebebi ile davacıya keşide edilen faturadan dolayı —- ödemesi yapıldığını, işbu sözleşme nedeni ile—— menfi zararlarının bulunduğunu, davacının sözleşme konusu çekler için menfi tespit davası açmasında hukuki menfaat bulunmadığını beyan ederek, davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava menfi tespit ve istirdat talebidir. Taraflar arasında ———- işyerinin davalı şirket tarafından davacı şirkete devri konusunda protokol imzalanmış, ancak işyeri devrinin gerçekleşmediği gerekçesi ile satış karşılığı olarak verilen toplam —- bedeli olan ——–çekten dolayı borçlu olmadığının tespiti ile bu çeklerin davacı şirkete iadesi, aynı zamanda nakit olarak verildiği iddia edilen —-paranın da davalı şirkete teslim tarihi olan —- tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsili talebidir.
Dosya içerisine ——— tarihli ek rapor alınmıştır.
Davaya konu işyerinin ——- kayıtları istenmiş ve davalı şirket üzerinde olduğu tespit edilmiştir. Bilirkişi heyeti tarafından alınan raporun incelenmesinde, davacı tarafın ——- arasındaki ticari defterleri incelenmiş, açılış onayına sahip olduğu, ancak kapanış tasdiklerinin yerinde olmadığı ve 6100 sayılı HMK’nın 222. Maddesi uyarınca lehine delil olamayacağı tespit edilmiştir. Davacı tarafın ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu, davacı defterlerinin detaysız ve cari hesap incelemesine elverişli olmadığı, protokole ilişkin hiçbir hesabın kayıtlı olmadığı, taraflar arasında işyeri devri yazılı protokol dışında davacının ticari defterlerinde böyle bir kayda rastlanmadığı tespit edilmiştir. Onüç adet çekin toplam bedeli olan ——– cevabi yazısı uyarınca karşılıksız çıktığı, geri kalan üç adet——– ait çekin ise ibraz edilmediği tespit edilmiştir.
Dava dilekçesinin ve cevap dilekçesinin incelenmesi sonucu, taraflar arasında işyeri devri konusunda yazılı protokol uyarınca mutabık kaldıkları, ancak davacı tarafın işyerinin bedeli olarak verilen edimleri yerine getirmemesinden dolayı işyerinin devredilmediği tespit edilmiştir. Davacı her ne kadar borçlu olmadığının tespitini istemekte ise de; işyerinin satış bedeli olarak verilen çeklerin ödenmediği ve taraflar arasındaki sözleşmenin yerine getirilmediği anlaşılmakla menfi tespit talebi yönünden protokol hükümsüz kaldığından, verilen çeklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti talebi yerinde görülmüştür.
Dava dilekçesinde bahsi geçen ——– nakit verildiği iddiasının ise davacı defterlerinde hiçbir kayıt olmaması, aynı zamanda defterlerinin HMK. 222. md. uyarınca lehine delil mahiyetinde olmadığı gözönüne alınarak ispat edilememiştir. Ancak cevap dilekçesinin incelenmesi sonucu ikrar beyanında olan “tarafımıza teslim ettiği nakit ——-kasadan davacıya ödenmiş para düşüldüğünde kalan bakiye menfi zararımızı dahi karşılamadığından davacının tarafımızdan hiçbir hak ve alacağı yoktur” beyanı uyarınca ——- davalı şirket bünyesinde zarar karşılığı olarak tutulduğu ve davacıya iade edilmediği görülmekle taraflar arasındaki yazılı işyeri devri protokolü hüküm ifade etmediğinden TBK. 77/1. “haklı bir sebep olmaksızın, bir başkasının mal varlığından veya emeğinden zenginleşen, bu zenginleşmeyi geri vermekle yükümlüdür” maddesi uyarınca sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri vermesi gerektiği anlaşılmakla, temerrüd tarihinin TBK 117 maddesi uyarınca sebepsiz zenginleşmenin iyi niyetle olduğu hallerde temerrüt için bildirimin şart olduğu belirtildiğinden davalı için herhangi bir bildirim olmadığından dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Menfi Tespit talebi yönünden taraflar arasındaki sözleşme yerine getirilmediğinden verilen;
—–
——
—-
—–
—-
—-
—-
—-
—-
—-

—–
—– bedelli çekler nedeniyle BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE, mahkeme kasasında bulunan çeklerin davacıya iadesine,
2- Ödemeye ilişkin olarak KISMEN KABULÜ ile kabul beyanı uyarınca —– dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine fazlaya ilişkin iştemin REDDİNE,
3-Alınması gereken 6.147,90 TL karar harcının peşin yatırılan 15.967,47 TL’den mahsubu ile bakiye 9.819,57 TL harcın talep halinde karar kesinleştiğinde davacı yana iadesine,
4-Davacı tarafça yatırılan 6.147,90-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından tarafından yapılan 29,20-TL başvuru harcı, 4,30-TL vekalet harcı, 490,45-TL tebligat ve müzekkere gideri, 3.000,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.523,95-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 339,30-TL sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan 21,50-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 19,40-TL sinin davacı taraftan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden 24 Kasım 2020 tarihli 31314 sayılı resmi gazetede yayımlanan ve yürürlüğe giren/ karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 12.500,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden 24 Kasım 2020 tarihli 31314 sayılı resmi gazetede yayımlanan ve yürürlüğe giren/ karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 59.300,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak davalı vekilinin yüzüne karşı davacı vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ———-Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/04/2021