Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/424 E. 2018/210 K. 22.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/424 Esas
KARAR NO : 2018/210

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 11/08/2011
KARAR TARİHİ : 22/02/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili firmanın Sancaktepe’de cam imalatı yaptığını, müvekkili ile davalı arasında 02/01/2010 tarihinde Eser sözleşmesi imzalandığını, sözleşme kapsamında davalı firmanın müvekkili firmaya ait bilgisayarlara sözleşmede kararlaştırılan sistemi 60 gün içerisinde kuracağını, sistem kurulduktan sonra kurulan programın öğretilmesi için müvekkilinin temin edeceği teknik elemanlara 60 gün eğitim vereceğini, eğitim sonunda sistemin eksiksiz ve çalışır bir vaziyette müvekkiline teslim edilmesi gerektiğini, sözleşmenin akabinde müvekkilinin teknik donanım ve elemanlarını temin ederek üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirdiğini, sözleşme bedelinin 35.000,00-EURO’luk kısmını banka aracılığı ile davalıya ödediğini, ayrıca davalı tarafından gönderilen yabancı teknik personelin tüm konaklama ve diğer masraflarının müvekkili firmaca karşılandığını, yapılacak işin bedelinin ödenmesine rağmen teknik personele gerekli eğitim verilmediğini, sistemin sözleşmede kararlaştırılan şekilde tamamlanarak teslim edilmediğini, aradan 1,5 – 2 yıl geçtiğini, müvekkilinin toplamda 100.000,00-EURO maddi zararının olduğunu, davalının sözleşmede vadettiği edimlerini yerine getirmemesi sebebiyle müvekkili tarafından yapılan tüm ödeme ve giderlerin davalı tarafından müvekkiline ödenmesi gerektiğini belirterek fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla 10.000,00-TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin Almanya ve Almanya dışında firmalara her nevi cam üretiminin her aşamasında kullanılacak bilgisayar programlarının yazılımlarını yaparak pazarladığını, cam üretimi konusunda faaliyet gösteren davacı şirket kendi cam üretimini daha verimli ve teşkilatlı hale getirmek istediğinden müvekkili ile irtibata geçtiğini, Optifer ve Optiplus program yazılımlarının liste fiyatının 242.010,00-EURO iken davacının ısrarı üzerine 55.000,00 EURO’ya anlaşmaya varıldığını, ayrıca 02/01/2010 tarihli protokol uyarınca belirlenen programların özelleştirilmesinin davacı tarafından istenmesi üzerine müvekkili şirketin görevlendireceği her eleman için günlük 650,00 EURO ödeneceğinin taraflarca kararlaştırıldığını, programın davacının adresinde kurulduğunu, ancak davacının protokol dışında taleplerde bulunması sebebi ile müvekkilinin toplamda 405,5 günlük emek ve mesai harcadığını, davacının öngörülen süre içerisinde sistemin kurulmasını engellediğini, sözleşmede belirtilen 55.000,00-EURO’nun 20.000,00-EURO’sunun ödenmediğini, taraflar arasındaki ihtilafa bakma görev ve yetkisinin federal Almanya mahkemeleri olduğunu ve Alman mevzuatının uygulanacağını, davacının sözleşme kapsamı dışında talepleri olmasa idi müvekkilinin hizmeti rahatça sağlayabileceğini, bu talepler sebebi ile belirlenen sürede sistemin kurularak hazır hale getirilmesinin mümkün olmadığını, bu sebeple kusurun davacıda olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, eser sözleşmesinden kaynaklanan, ödenen iş bedelinin istirdadı ile menfi zararların tazmini istemine yönelik davadır.
Mahkememizin 29/05/2014 tarih ve — esas — karar sayılı kararı ile, ” taraflar arasında 06/01/2010 tarihli optiplus ve optifer yazılımlarının davacı firmaya korulumu ve çalıştırılması konusunda sözleşme imzalandığı, sözleşme bedelinin 55.000,00-EURO olduğu, davacı sözleşmede belirtilen 55.000,00-EURO’nun 35.000,00-EURO’sunu ödediği, ayrıca davacı firma yazılım programı için gerekli olan alt yapıyı sağlamak için sunucu bilgisayarları ve çevre birimleri satın aldığı, bu kapsamda 5.900,00-TL, 30.985,33-TL, 515,97-TL ve 30.094,19-TL’lik faturaları kestiği, bunun dışında dava konusu yazılımın bilgisayarlar sistemleri üzerinde çalışması için gerekli işletim ve barındırma yazılımlarını da satın aldığı, bunlar için de 5.901,20-TL lik ve 5.045,14-TL’lik faturaları kestiği, sözleşmede bahsi geçen donanım ve yazılımların davacı tarafın firmasında kurulu bulunduğu, sözleşmede bahsi geçen yazılımların davacı tarafından kullanılmadığı, dava konusu programın test aşamalarının yapıldığı, ancak iş süreçlerini gerçekleştirmesi için test aşamasının henüz tamamlanmadığı ve online çalışma aşamasına geçilmediği, kurulumu yapılan programların firmaya adapte edilip online çalışma sistemine geçilmediği sürece programdan faydalanma ve istifade etme imkanının bulunmadığı, programın halen atıl durumdaki bilgisayarlar üzerinde kurulu bulunduğu, bu durumda kurulan programın davacı için herhangi bir fayda sağlamadığı, her ne kadar davalı sözleşme konusu işin davacının sözleşme kapsamı dışında ek talepleri sebebi ile tamamlanamadığı iddia edilmiş ise de dosya kapsamı itibarı ile bu durumu ispat edemediği, davacı sözleşme konusu işin tamamlanacağı inancı ile sözleşme bedelinin bir kısmını ödediği ve yazılımın kurulması için dava dışı firmalardan bir kısım teknik alım yaptığı, davacının yaptığı ödeme tutarının 35.000,00 EURO olup, dava dışı firmalardan satın aldığı teknik alım bedelleri toplamının 78.441,83-TL olduğu, her ne kadar davacı davalıya ait personel için yaptığı otel masraflarını talep etmiş ise de dosyaya sunduğu faturalardan hangilerinin sözleşme kapsamında yapılan hizmet için kesildiğini ispat edemediği anlaşılmakla, davacının sözleşme kapsamında ödediği 35.000,00- EURO’nun ve programların kurulumu için dava dışı firmalardan satın aldığı teknik alım bedellerinin ıslah dilekçesi de nazara alınarak davalıdan tahsiline yönelik” karar verilmiş olup, karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Yargıtay 15.Hukuk Dairesinin 14/05/2015 tarih ve 2014/5049 esas 2015/2596 karar sayılı ilamıyla ” taraflar arasında düzenlenen 02.01.2010 tarihli sözleşme ile bilirkişi raporuna göre, davalı yüklenici, kendisine ait olan Optiplus ve Optifer yazılımlarının davacı iş sahibine ait iş yerindeki bilgisayarlara kurulumunu ve optimize edilerek çalıştırılmasını, ayrıca programların kullanımına ilişkin olarak davacı iş sahibi teknik personelinin eğitilmesini üstlenmiştir. Sözleşmede belirlenen sürelerde iş tamamlanamamış, hükme esas alınan 05.12.2013 tarihli heyet raporuna göre de, programların kurulumu tamamlanmasına rağmen, online çalışma aşamasına geçilemediği, online çalışma sistemine geçilemediği sürece bu programdan herhangi bir şekilde faydalanma imkanı olmadığı, programın davacı iş sahibi tarafından kullanılamadığı tespit edilmiştir. Bu durumda davacı tarafından ödenen iş bedelinin iadesine ilişkin hüküm yerinde olmakla birlikte, davacının menfi zararları kapsamında talep ettiği, bu programların çalıştırılması için satın alındığı iddia olunan teknik alt yapı malzemeleri ve programların, davalının programları kaldırıldığında da kullanılıp kullanılamayacağı ve iş sahibi yönünden ekonomik değeri olup olmadığı hususunda herhangi bir inceleme yapılmadan, bunların bedeline de hükmedilmesi doğru olmamıştır.Mahkemece yapılması gereken iş, hükme esas alınan raporu düzenleyen bilirkişi heyetinden alınacak ek raporla, yukarıda açıklandığı üzere davacı iş sahibi tarafından alındığı ve halen onun yedinde olduğu anlaşılan teknik alt yapı malzemeleri ve programların, davalı yüklenicinin programı kaldırıldıktan sonra da iş sahibi tarafından kullanılabilip kullanılamayacağı, iş sahibi yönünden ekonomik değeri olup olmadığı tespit ettirilip sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Açıklanan nedenlerle karar bozulmuştur.
Usül ve yasaya uygun bulunan bozma ilamına uyulmuş, bozma ilamı çerçevesinde hükme esas alınan raporu düzenleyen bilirkişi heyetinden ek rapor alınmıştır.
18/08/2017 tarihinde alınan bilirkişi heyeti ek raporunda ” davacının davalıdan 35.000 Euro satım bedeli iadesi alacağının bulundupu, davacının talebi gibi, 35.000 Euro’nun ödeme tarihindeki (veya tarihlerindeki Türk Parası Karşılığının, ödeme tarihinden (veya tarihlerinden) itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte tahsili gerektiği, ayrıca davacının davalıdan talep etmekte olduğu 78.441,83 TL tutarındaki talebin, söz konusu 78.441,83 TL tutarındaki faturalarda yer alan ürünlerin davacı tarafından kullanılabileceği, davacı yönünden ekonomik değerinin olduğu göz önünde bulundurularak talebin uygun olmadığı yönünde ” görüş bildirilmiştir.
Yapılan yargılama , toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı itibariyle, taraflar arasında düzenlenen 02/01/2010 tarihli sözleşme ile davalı yüklenicinin kendisine ait yazılımların davacı iş sahibine ait işyerindeki bilgisayarlara kurulumunu ve optimize edilerek çalıştırılmasını , ayrıca programların kullanımına ilişkin olarak davacı iş sahibi teknik personelinin eğitimini üstlendiği , bahsi geçen sözleşmede belirlenen işin zamanında tamamlanmadığı , programların kurulumu tamamlanmasına rağmen online çalışma aşamasına geçilemediği ,bu programın da davacı iş sahibi tarafından kullanılamadığı , bu durumda ödenen iş bedelinin iadesine karar verilmiş , davacının menfi zararları kapsamında satın alınan teknik alt yapı malzemeleri ve programlarının davalının programları kaldırıldığında da kullanılıp kullanılmayacağı yönünde ve ekonomik değerlerin olup olmadığı konusunda inceleme yapılmış , bu incelemede bilirkişi raporundan da anlaşılacağı üzere 78.441,83 TL tutarındaki faturalarda yer alan ürünlerin davacı tarafından kullanılabileceği ve ekonomik değerin bulunduğu belirlenmiştir. Buna göre ekonomik değeri bulunan bu miktarın talepten tenzili ile neticeten ,davanın kısmen kabulü ile 10.000,00 TL nin dava tarihinden itibaren avans faizi ile; 77.545,50 TL nin ise ıslah tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
10.000,00 TL nin dava tarihinden itibaren avans faizi ile;
77.545,50 TL nin ise ıslah tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Karar harcı 5.980,23 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 2.812,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.167,73 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 2.833,80 TL ilk masraf, 121,80 TL tebligat ve müzekkere gideri, 2.550,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 5.505,60 TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 2.903,78 TL sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 80,00 TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 37,81 TL sinin davacı taraftan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davalı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 9.753,64 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 8.978,60 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Yargıtay yolu açık olmak üzere karar verildi. 22/02/2018