Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/331 E. 2020/475 K. 22.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/331 Esas
KARAR NO : 2020/475
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 21/03/2016
KARAR TARİHİ : 22/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —- tarihinde davalı — yönetiminde bulunan ve diğer davalı ———— aracın müvekkiline çarpması sonucunda müvekkilinin yaralandığını, kaza nedeniyle bir süre hastanede tedavi gördüğünü, kendi işini yapmakta zorlandığını, uzun bir süre üçüncü bir kişinin yardımına muhtaç olduğunu, hastaneye gitmek için yol masrafı, ilaç, muayene, röntgen, —– yaşadığını, kaza nedeniyle ayakta ve dengede durma, desteksiz yürüme sorunu ile felç olma riski altında olduğunu, manevi zararının olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla kaza tarihi itibariyle işleyecek yasal faizi ile birlikte müvekkili lehine—- maddi, —- manevi tazminatın yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı ——- cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe üzerinde yazılı teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere poliçede yazılı özel şartlar ve trafik sigortası genel şartları kapsamı ile sınırlı olduğunu, kaza nedeniyle sigortalılarına atfedilen kusuru kabul etmediklerini, davacı tarafından dava dilekçesinde talep ettiği —- maddi tazminat talebinin ne kadarının hangi alacak kalemine ilişkin olduğunun anlaşılmadığını, davanın reddine yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı —- olduğunu iddia eden —– tarihli beyan dileçesinde özetle; müvekkiline yönelik kusur iddialarını kabul etmediklerini, davacı yayanını trafik kurallarına uymayarak trafik kazası neticesinde yaralandığını, müvekkilinin davacıyı bizzat hastaneye kendisinin götürdüğünü ve tedavisine yardımcı olduğunu, davacı tarafından talep edilen manevi tazminatın —- gereği fahiş olduğunu, davacının yaşı, mesleği gibi durumların manevi tazminat talebinde ölçü olduğunu, davanın reddine, mahkeme masrafları ile vekalet ücretinin davacı tarafa bırakılmasını talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile haksız fiilden doğan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı —– tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde ağır şekilde yaralandığını belirterek kazaya karışan — plaka sayılı aracın trafik sigorta poliçesini düzenleyen davalı —– aracın kaza anındaki sürücüsünden maddi ve manevi tazminatın tahsili istemiyle dava açmıştır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmış, yargılama sırasında —– tarihinde kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. Maddesi ile 6102 sayılı T.T.K.’nın 4. Maddesinin 2. Fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.
Davacıya ait hastane dosyaları, davalı —- düzenlenen hasar dosyası, —– ceza dosyası, —- araca ait trafik tescil kayıtları, taraflara ait sosyal ekonomik durum araştırma raporları, getirtilerek dosya içine alınmıştır.
Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan —- tarihli dilekçe ile maddi tazminat talepleri yönünden davalı —-sulh olunduğunu , yargılamaya manevi tazminat talebinin —– tahsili için devam ettiklerini bildirmiş, dilekçenin ekinde sulh protokolü ibraz edilmiş, davalı —– tarafından mahkememize sunulan —-tarihli dilekçe ile davacı tarafa ödeme yapıldığını ve ibraname alındığını, herhangi masraf ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını bildirmiştir.
Davacının manevi tazminat talebinin değerlendirilmesine esas olması bakımından, dava konusu trafik kazası sebebi ile maluliyetinin tespiti için —- doğrultusunda —- tarihli rapor alınmış, raporda davacının daimi iş göremezliğinin bulunmadığı iyileşme süresinin 3 ay uzayabileceği yönünde kanaat bildirilmiş, her ne kadar kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan yönetmelik Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ise de gerek davacının maddi tazminat taleplerinin konusuz kaldığını bildirerek davaya manevi tazminat talebi yönünden devam etmesi , gerekse—— tarafından benzer dosyalarda Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmelik hükümlerine göre rapor düzenlenmesinin mümkün bulunmadığı çünkü anılan yönetmeliğin Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinin sadece EK-1 bölümünde yapılan değişiklikleri içerdiği, Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliğine ile sadece beden çalışma gücünün en az % 60’ını kaybedip kaybetmediğine göre değerlendirme yapılabileceği belirtilmesi ve gerekse iyileşme süresinin (geçici iş göremezlik ) farklı yönetmelik hükümlerine göre değişiklik göstermediği dikkate alınarak ——doğrultusunda alınan maluliyet raporu mahkememizce kabul edilmiştir.
Davacının karışmış olduğu trafik kazasına ilişkin açılan —– sayılı ceza dosyasında alınan —- raporunda kazanın meydana gelmesinde davalı ——-tali kusurlu olduğu belirlenmiş, mahkememizce manevi tazminat yönünden de tarafların kusur durumlarının önem arz ettiği ve ceza yargılamasındaki asli tali kusur ayrımının mahkememiz yönünden bağlayıcı olmadığı da göz önünde bulundurularak, bilirkişiden orantısal kusur oranlarının tespiti için —- tarihli rapor alınmış, alınan raporda özetle, davalı sürücünün % 75 oranında , davacı yayanın % 25 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiş, olayın oluş şekli ceza dosyası ve ceza yargılamasında da alınan kusur raporu bir bütün olarak değerlendirildiğinde —- tarihli rapor denetime elverişle görülerek hükme esas alınmıştır.
Yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan ve mahkememizin denetimine uygun görülen bilirkişi raporu ile meydana gelen trafik kazası neticesinde davacının sürekli olarak maluliyet tayinine mahal olmadığı ve iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 3 ay uzayabileceği, kazanın meydana gelmesinde, davalı sürücünün % 75 oranında , davacı yayanın % 25 oranında kusurlu olduğu , maddi tazminat taleplerinin sulh sebebi ile konusuz kaldığı anlaşıldığından bu talepler yönünden karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminat talebi yönünden yapılan değerlendirmede ise davalı — kaza anında ——– plaka sayılı aracın sürücüsü olduğu anlaşılmakla meydana gelen zarardan kusuru oranında sorumlu olduğu, tarafların sosyo ekonomik durumları, kusur durumu, kazaya karışan aracın niteliği, yaralanan davacının kaza sebebiyle maluliyet durumu bu kaza ve yaralanma nedeniyle davacının acı ve üzüntüye muhatap kaldığı birlikte değerlendirildiğinde manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile taktiren —- kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı—— alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat isteminin reddine, her ne kadar —-vekili olarak —- ise de dosyanın tetkikinde davalıya ait usulüne uygun düzenlenmiş ve harçlandırılmış vekaletnamenin dosyada bulunmadığı, —tarihli celsede bu hususunun tespit edilip vekil olduğunu iddia eden kişiye gerekli ihtarları içerir tebligat gönderildiği, dosyaya—- tarafından —tarihli yetki belgesi ibraz edildiği ancak yetki veren avukat——- ait de dosya kapsamında yine usulüne uygun düzenlenmiş ve harçlandırılmış vekaletnamenin bulunmadığı anlaşılmakla, davalı —– vekille temsil edilmediği anlaşıldığından red edilen manevi tazminat yönünden aleyhe vekalet ücreti taktir edilmemiş, açıklanan gerekçeler ile aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının maddi tazminata yönelik talebi hakkında davanın konusuz kalması sebebi ile karar verilmesine yer olmadığına,
2-Davacının davalı —- hakkında açtığı manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ İLE;
-Taktiren — manevi tazminatın — kaza tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı —- alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-a)Harçlar yasası uyarınca davacının maddi tazminat istemi yönünden alınması gereken 54,40-TL karar ve ilam harcından davacı tarafça maddi tazminat için peşin olarak yatırılan 17,08-TL harcın mahsubu ile bakiye 37,32 TL harcın davacı taraftan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
b-)Harçlar yasası uyarınca davacının manevi tazminat istemi yönünden alınması gereken 683,1-TL’den davacı tarafça manevi tazminat için peşin olarak yatırılan 239,05-TL harcın mahsubu ile bakiye 444,05 TL harcın davalı …’dan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
c-)Davacı tarafından manevi tazminat için peşin olarak yatırılan 239,05-TL harcın tarafından davalı —- alınarak davacıya verilmesine,
4-Yapılan yargılama giderleri yönünden, davacı tarafça yapılan 29,20-TL başvuru harcı, 4,30-TL vekalet harcı, 462,60-TL tebligat ve müzekkere gideri, 600,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.096,10-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 150,00-TL’sinin davalı —- tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen manevi tazminat talebine ilişkin davasının karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 3.400,00- TL vekalet ücretinin davalı —- alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. Maddesi gereği ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak; davalı tarafların yokluğunda, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde —— Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/09/2020