Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/31 E. 2018/1071 K. 13.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/975 Esas
KARAR NO : 2018/1070

DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/09/2016
KARAR TARİHİ : 13/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle Anadolu ————.İcra Müdürlüğünün 2016/10519 E. sayılı dosyası ile icra takibi yaptığını, icra takibine davalı tarafından itiraz edildiğini, dava konusu alacağın kendisinin ———- Kooperatifinden olan alacağına dayandığını, kooperatifin tasfiyede olduğunu, kesinleşen icra takibi sonucunda kendisinin kooperatiften alacaklı olduğunun, bu alacağın aciz vesikasına bağlandığını, bu sebeple kooperatif üyelerine rücu hakkının doğduğunu, bu nedenle dava dışı başka bir üyeye açılan davanın emsal davalar olarak kabul edilmiş olduğunu, davalı itirazının haksız olduğunu, kendisinin kooperatiften olan alacağı dolayısı ile üyelere rücu hakkının bulunduğunu, Anadolu ——–.icra Müdürlüğü’nün 2016/10519 E. sayılı dosyasındaki borçlu itirazının iptalini kooperatif dairesi üzerine tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı taraf usulunüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava; hakkında kesin aciz vesikası düzenlenen kooperatif üyesi davalıdan, davacının çıkma payı alacağının rücuen tahsili için yapılan icra takibine davalının yasal süresi içerisinde yapmış olduğu itiraza yönelik yasal süresi içinde açılmış itirazın iptali ve takibin devamı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemine; ilişkindir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmış, yargılama sırasında 28/02/2018 tarihinde kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. Maddesi ile 6102 sayılı T.T.K.’nın 4. Maddesinin 2. Fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.
Davalı vekili tarafından ıslah yolu ile zamanaşımı defi ileri sürülmüş ise de HMK 176. maddesi uyarınca ıslahın, daha önce yapılan usul işlemlerine ilişkin olarak yapılabileceği, yani yapılmamış bir taraf işleminin ıslahının da mümkün olmayacağı değerlendirilerek süresi içerisinde yanıt dilekçesi vermeyen davalı yanın ıslah ile zamanaşımı defini de ileri süremeyeceği gerekçesiyle bu yöndeki talebinin reddine karar verilmiştir.
İstanbul Anadolu ———-. İcra Müdürlüğü’nün 2016/10519 sayılı takip dosyasının incelenmesinde; 09/05/2016 tarihinde başlatılan takibin alacaklısının …, takip borçlusunun … olduğu; takibin tasfiye halinde —————- Kooperatifi’nin alınan kesin aciz vesikasından doğan üyelerin rücuen borcu açıklaması ile 1.111,48 TL asıl alacağın, fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; örnek no:7 ödeme emrinin borçluya tebliğ edilemediği, ancak borçlu tarafından verilen 26/07/2016 tarihli itiraz dilekçesinde borca ve fer’ilerine itiraz edildiği; icra müdürlüğünce 28/07/2016 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği; Davanın 03/09/2016 tarihinde ve hak düşürücü süre içerisinde açıldığı görülmüştür.
İstanbul Anadolu ————. İcra Müdürlüğü’nün 2010/11580 sayılı takip dosyasının incelenmesinde; takip alacaklısının …, takip borçlusunun ——————— olduğu; bu dosyadan 02/08/2013 tarihinde düzenlenen borç ödemeden aciz vesikasına göre davacı alacağının 55.574,43 TL olarak belirlendiği; görülmüştür.
Emsal olarak gösterilen İstanbul Anadolu ————- Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/1298 E. sayılı dosyası suretleri Uyap sistemi üzerinden celp edilerek incelenmiş ve dava konusu uyuşmazlıkla aynı hususlara ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
————– 20/04/2008 tarihli genel kurul hazurun cetveline göre; davalının, kooperatifin üyesi olduğu; görülmüştür.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış konunun incelenmesi teknik bilgi gerektirdiğinden dosya Kooperatifler uzmanı bilirkişi ——————‘e tevdi edilerek rapor alınmış, anılan bilirkişi tarafından sunulan 12/03/2018 tarihli rapor HMK 282. Maddesi kapsamında denetime elverişli görülerek hükme esas alınmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davalının, dava dışı tasfiye halinde ————- Kooperatifi alacağı hakkında kesin aciz vesikasına dayalı olarak davalı hakkında kooperatif üyesi olarak payına düşen borç için icra takibi yapmakta haklı bulunup bulunmadığı; haklı ise talep edebileceği alacak miktarının ne olduğunun saptanması ile bu alacağını tahsil için yapılan icra takibine davalının yapmış olduğu itiraz da haklı bulunup bulunmadığı; noktalarında toplanmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişilerden alınan denetime elverişli rapor içeriklerine göre; somut olayda, icra takibi ile kesinleşmiş olan 55.574,43 TL davacı alacağının ödenmesinde 1.derecede sorumlu olanın ———– olduğu; davacı …’nın bu kooperatifin eski ortağı olduğu ve 28/04/2007 tarihinde ortaklıktan çıkartıldığı; davacının, ortaklıktan ihracı sonucu yatırmış olduğu aidatların geri ödenmesi konusunda [Ümraniye ———–.İcra Müdürlüğü’nün 2010/11580 sayılı] İstanbul Anadolu ——–.İcra Müdürlüğü ‘nün 2010/11580 sayılı olarak icra takibi başlattığı ve takibin kesinleşerek sonuçta davacı 02/08/2013 tarihli borç ödemeden aciz vesikası verildiği; davacının, bu şekilde dava dışı kooperatiften 02/08/2013 tarihi itibariyle 55.574,43 TL alacaklı duruma geldiği; kooperatifin genel kurul hazırlık cetvelleri incelendiğinde 50 ortağının bulunduğu; kural olarak, kooperatiften alacaklı olanların, kooperatif üyelerine doğrudan ve kişisel malvarlığına başvurma olanağı veren bir istisna hükme anasözleşmenin 20.maddesi hükmünce yer verilmemiş ise de; davacının, dava dışı kooperatifin eski üyesi olduğu ve aidat ödediği ve ortaklıktan ihracı sonucu yatırmış olduğu aidatların geri ödenmesi konusunda yaptığı takibin sonuçsuz kaldığı; somut olaya, kat mülkiyetine tabi bir apartmanda, kapıcının iş aktinin feshinden önceki döneme ait yasal hakların tüm kat maliklerince karşılanmasının gerektiği benzetme yoluyla uygulandığında, davalının, kooperatif tüzel kişilik perdesi arkasına gizlenilerek davacıya karşı yükümlülüklerin haksız olarak yerine getirilmemesinin TMK.2.maddesi kapsamında hakkın kötüye kullanılması olduğu; çünkü, davacı tarafından yapılan aidat ödemeleri ile oluşan sonuçtan/artı değerden davalının, dava dışı kooperatifin üyesi olarak doğrudan yararlandığı/konut tahsis edildiği; bu nedenlerle, menfaatlerden yararlananın yükümlülüklerine de katlanması gerektiği temel prensibine kapsamında, bir ortağın sorumluluk tutarının 55.574,43 TL/50=1.111,48 TL olarak hesaplandığı; ————– Müdürlüğü’nün 17/05/2016 Tarih ve 32175436/345-99-16523 sayılı yazı cevabı ekinde gönderilen —————– 20/04/2008 tarihli genel kurul hazurun cetveline göre; davalının, kooperatifin üyesi olduğu; görülmekle; davacının, aciz vesikasına dayanarak kooperatifin ortağı olan davalıdan, çıkma payı alacağını payı oranında rücuen tahsilini talep etmekte haklı ve hukuki yararının bulunduğu görülmekle; davacı tarafından davalı aleyhine açılan işbu davanın sübut bulduğundan davanın kabulü ile, İstanbul Anadolu ——————– İcra Müdürlüğünün 2016/10519 esas sayılı dosyasına davalı yanca yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, kabul edilen asıl alacak miktarı olan 1.111,48-TL alacağı takip tarihinden itibaren %9 oranında yasal faiz uygulanmasına, davacı yanın icra inkar tazminatı isteminin davalı tarafından iddianın genişletilmesine muvafakat verilmemiş olması da gözetilerek bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, karar vermek gerekmiş olmakla; aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacı yanın isteminin İ.İ.K. 67 maddesinde değerlendirilmesiyle;
1-Davanın kabulü ile İstanbul Anadolu ————–. İcra Müdürlüğünün 2016/10519 esas sayılı dosyasına davalı yanca yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, kabul edilen asıl alacak miktarı olan 1.111,48-TL alacağı takip tarihinden itibaren %9 oranında yasal faiz uygulanmasına,
2-Davacı yanın icra inkar tazminatı isteminin davalı tarafından iddianın genişletilmesine muvafakat verilmemiş olması da gözetilerek bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
3-Alınması gereken 75,93 TL karar harcından başlangıçta yatırılan 29,20 TL harcın mahsubu ile 46,73 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 29,20 TL peşin harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 34.25 TL ilk dava masrafı, 87,30 TL tebligat ve müzekkere gideri, 500 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 621,55 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan ———— uyarınca 1.111,48 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
İlişkin olarak taraf vekillerinin yüzlerine karşı miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.