Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/256 E. 2019/558 K. 07.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/256 Esas
KARAR NO: 2019/558
DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/03/2016
KARAR TARİHİ : 07/05/2019
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından davalı ..——— yardımcı eğitim kitapları satıldığını, buna ilişkin olarak taraflar arasında ——– tarihili satış sözleşmesinin imzalandığını, müvekkilinin sözleşme akabinde borçlu ———-İle borçlu şirket tarafından verilen senetlerin her hangi birinin vadesinde ödenmediği takdirde hepsinin muaccel olacağına ilişkin ————tarihli muacceliyet protokolü imzalandığını, bu nedenle dökümü dilekçede yapılan 8 adet ——–TL bedelli bononun düzenlendiğini, borçlu şirket tarafından verilen bonoların zamanında ödenmemesi sebebiyle borçlu şirket hakkında İstanbul Anadolu 12. İcra Müdürlüğünün——— esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla ———TL bedelli takip yapıldığını, yine borçlu şirket tarafından müvekkiline daha önce ki ticari ilişkilere istinaden verilen ve dökümü dilekçede yapılan 3 adet ———-TL bedelli bononun vade tarihinde ödenmediğini, bu nedenle bu bonolar hakkında da İstanbul Anadolu 12. İcra Müdürlüğünün ——— esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla ———TL tutarında takip yapıldığını, müvekkili şirketin toplam 50.260,47-TL faiz ve takip masrafları hariç alacağının bulunduğunu, İstanbul Anadolu 12. İcra Müdürlüğünün yukarıda numarası yazılı dosyaları kesinleştikten sonra her iki icra dosyasında da Çarşamba İcra Müdürlüğüne yazılan talimat ile borçlu şirket adresine menkul haczi için gidildiğini, haciz tutanağında görüleceği üzere binada——–yazdığının görüldüğü, haciz işlemi için binaya çıkıldığında —— adlı şahsın lisenin kendisine ait olduğunu ve burayı davalılardan ———- devir aldığını, borçlu şirket ile her hangi bir bağlantısının bulunmadığını söylemiş haciz esnasında binaya gelen ——vekili de istihkak iddiasında bulunduğunu, ——— tarafından söz konusu yerin kendi işletmesine ait olduğunu ispatlamak için ——— tarihli —————. Noterliğinde düzenlenmiş devreden ——-. İle devralan ————– Arasında imzalanmış devir sözleşmesini talimat dosyasına sunulduğunu, devir sözleşmesi incelendiğinde ——— devralan şirket yetkilisi olduğunun görüldüğünü, söz konusu işletmenin devri sözleşmesinde hem devralının hemde devredenin devredilen işletmeye ait olan borç ve alacakların vadesi gelmemiş olanlarda dahil olmak üzere devralana ait olduğunu kabul ettiklerinin görüldüğünün. Sözleşmede borçlardan sorumluluk belirtilmemiş olsa dahi TTK’da ticari işletmede ait olan borçların devralanın rızası olmasa dahi devreden şirket ile birlikte müteselsilen sorumlu oldukları, tarafların yaptıkları devir sözleşmesine dayanılarak 50.260,00-TL olan müvekkili alacağının davalılardan icra takip tarihinden itibaren işleyecek %11,75 TL’lik faiziyle birlikte dayanışmalı olarak tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı ——— vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu alacağın tahsilinde açılacak davada HMK 6. Maddesine göre yetkili mahkemenin müvekkili şirketinin adresinin bulunduğu Çarşamba Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğunu, bu sebeple yetkisizlik kararı verilmesini, dava konusu alacağın zamanaşımına uğradığını, müvekkili şirketin ——-i adlı işletmeyi devralmadığını, ancak davacının bu isimli dershaneye kitap sattığını, davacının temel lise işletmesinde alacağının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ..———- usulüne uygun dava dilekçesi ve tensip zatı tebliğine rağmen davaya yanıt vermemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, davacının bonoya dayalı alacağının davalılardan tahsili için açılan alacak davasıdır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmış, yargılama sırasında 28/02/2018 tarihinde kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. Maddesi ile 6102 sayılı T.T.K.’nın 4. Maddesinin 2. Fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilerek yargılamaya devam olunmuş ve HMK 115/1 maddesi gereğince yargılamanın her aşamasında resen gözetilmesi gereken dava şartları yönünden dosya incelenmiştir.
İstanbul Anadolu 12. İcra Müdürlüğünün——– esas ve ———— esas sayılı dosyaları ile davalı şirketlerin bağlı olduğu ticaret sicil müdürlüklerinden kuruluşlarına ve halen kayıtlarının devam edip etmediğine dair yazı cevapları celp edilmiş ve taraf vekilleri tarafından sunulan diğer deliller ile birlikte incelenmiştir.
İstanbul Anadolu 12. İcra Müdürlüğü’nün——– esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; ——– tarihinde başlatılan takibin alacaklısının ——- borçlusunun ———— olduğu; takibin ——— tanzim ——— vade ve —————-TL bono, ———- tanzim ve ——- vade ——–TL ‘lik bono ve ———— tanzim ve ——– vade tarihli ————TL’lik 3 adet bono dayanak gösterilmek suretiyle —————–TL asıl alacak, ——–TL işlemiş faiz ve 34.50-TL komisyon bedeli olmak üzere toplamda ———TL alacağın tahsiline yönelik kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; örnek no:10 ödeme emrinin borçlu şirkete ———- tarihinde tebliğ edildiği; her hangi bir şikayet ve itiraz olmaması sebebiyle takibin kesinleştiği, icra dosyasından borçlu şirket hakkında menkul hacizinin yapıldığı ve istihkak iddiasında bulunulduğu görülmüştür.
İstanbul Anadolu 12. İcra Müdürlüğü’nün ——— esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; ——— tarihinde başlatılan takibin alacaklısının ———–. borçlusunun ————- olduğu; takibin 8 adet bono dayanak gösterilmek suretiyle ——TL asıl alacak, —–TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda ———TL alacağın tahsiline yönelik kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; örnek no:10 ödeme emrinin borçlu şirkete 20/12/2013 tarihinde tebliğ edildiği; her hangi bir şikayet ve itiraz olmaması sebebiyle takibin kesinleştiği, icra dosyasından borçlu şirket hakkında menkul hacizinin yapıldığı ve istihkak iddiasında bulunulduğu görülmüştür.
—— Müdürlüğünün ——– sayılı yazısında davalı ——— son tescil adresinin——–olduğu ve şirketin 667, 668 ve 670 sayılı KHK’lar kapsamında 19/09/2016 tarihinde sicilden terkin edildiğini ve gazetede yayınlandığını, şirketin merkezinin ———– İlçesinde olduğunu bu bilgilerinin ——— celbinin gerektiği belirtilmiş; —————— tarih ve 875 sayılı cevabı yazısında davalılarda———- tarihinde OHAL KHK kapsamında kapatıldığı ve tescilinin yapıldığı bildirilmiş, yine ————– tarih ve —– sayılı cevabı yazısında—————- numaralı sicil kaydı ile faaliyetinin devam ettiğinin bildirildiği görülmüştür.
Belirlenen hukuki ihtilaf noktalarında dosya Mali Müşavir Dr. ——— ve borçlar hukukçusu ————- oluşan heyete tevdi edilerek rapor alınmış, anılan bilirkişiler tarafından sunulan raporda davalının zamanaşımı itirazının yerinde olmadığı, söz konusu bonoların ——— unvanlı ticari işletmenin borçlarına karşılık olarak verilmediğini, davalı———– ait bir başka şirket olan ———- adlı borçlarına karşılık olarak verildiğini bu nedenle davacının dava konusu bonoların bedelini davalı ——— şirketinden talebe hak kazanamadığını, diğer davalı yönünden ise talebe hak kazandığı bildirilmiş söz konusu rapor içeriği usule ilişkin hususlar sebebiyle yerinde görülmeyerek hükme esas alınmamıştır.
Davalı ———-vekilinin davalı müvekkilinin KHK kapsamında kapatıldığını belirterek vekalet akdinin sona erdiğini bildirir dilekçe sunduğu görülmüştür.
Dava konusu uyuşmazlık; davacının ——– tarihli satış sözleşmesi ile davalı …———– eğitim kitapları sattığı, karşılığında —— keşide tarihli ve ——– başlangıç vadeli 8 adet farklı tarihlerde —– TL bedelli – adet bono verdiği, ödenmeyince 12. İcra Müdürlüğünün ——–sayılı dosyası üzerinde icra takibinde bulunulduğu, ayrıca daha önceki ticari ilişki ile neticesinde ————- keşide tarihli ve 3 farklı ödeme tarihli ——— TL bedelli 3 bono verdiği, ödenmeyince 12. İcra Müdürlüğünün ——— sayılı dosyası üzerinde icra takibinde bulunulduğu, toplam alacağın——– TL bulunduğunun hacze gidildiğinde ise ilgili şirketin ———– Tarafından devralındığını öğrendiklerini belirterek her iki davalıdan dayanışmalı tahsilinini talep edip edemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, toplanan deliller kapsamında; Davalı——– —— tarihli —– sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile ülke genelinde ilan edilen Olağan Üstü Hal Kapsamında yürürlüğe konulan Kanun Hükmünde Kararnameler gereğince kapatılan şirketlerden olduğu, 667 sayılı KHK ile davalı kurumun kapatıldığı, 675 sayılı KHK 16/1 ve 670 sayılı KHK 5/1 maddesi uyarınca dava şartının bulunmadığı sonuç ve vicdani kanaatine varılarak anılan davalı aleyhine açılan davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine; diğer davalı …——i hakkında yapılan değerlendirmede ise davacının bu davalı ile ilgili olarak dava konusu edilen bono alacaklarına ilişkin daha önce icra takibi başlattığı, takibin kesinleştiği ve derdest olduğu, davacının ilgili icra müdürlüğü dosyalarında bu borçlunun malları üzerine haciz uygulanması hususunda talepte bulunma hakkının bulunmasına rağmen bu alacağa ilişkin ayrıca alacak davası açmasında hukuki yararın bulunmadığı ——– kanaatine varılarak davalı …——— aleyhinde açılan davanın hukuki yarar dava şartı noksanlığından usulden reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı———- 667, 668 ve 670 sayılı ohal KHK kapsamında kapatıldığı anlaşıldığından, Davalı ———- aleyhine açılan davanın, dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine,
2-Davalı .————- Aleyhine açılan davanın hukuki yarar dava şartı noksanlığından reddine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 44,40-TL harçtan, dava açılırken peşin olarak yatırılan 858,32-TL harcın mahsubuna, bakiye 813,92-TL harcın davanın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından herhangi bir masraf yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının davanın kesinleşmesi ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak; davalıların yokluklarında, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/05/2019