Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/177 E. 2018/791 K. 11.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/177 Esas
KARAR NO : 2018/791

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 15/02/2016
KARAR TARİHİ : 11/09/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı sigorta şirketine ZMM sigorta poliçesi ile sigortalı olan sürücüsünün sevk ve idaresindeki …. plakalı aracın 31/05/2010 tarihinde direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu çift taraflı ölümlü, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, kaza sonucu müvekkilinin murisi … vefat ettiğini, davalı sigorta şirketine başvuruda bulunulduğunu ancak davalı sigorta şirketi tarafından müvekkillerine her hangi bir ödeme yapılmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakların haklı kalmak kaydıyla 2.000,00-TL destekten yoksunluk kalma tazminatının olay tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, aynı zamanda murisin ölümüyle zaruret içine düşen müvekkilinin dava harç ve giderlerini karşılaya bilme imkanı bulunmadığı gerekçesiyle adli yardım talebinin kabulü hakkında karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı murisinin sürücü olduğu araçla seyrederken 100 kusurlu olarak karıştığı kaza sonucu vefat etmesi nedeniyle uğranılan destekten yoksun kalmasının müvekkilinden tahsilinin talep edildiğini, Trafik Poliçesi Genel Şartlarında sigortanın kapsamı ve sigortacının poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir zararın doğmasına sebebiyet vermiş olması halinde sigortanın kapsamının üçüncü şahısların, sigortalının çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edilebilecek tazminat talepleri ile sınırlı olduğunu, sigorta ettiren – işleten ve kazada ölen kişinin aynı kişi olduğu ve üçüncü şahıs bulunmadığını, müteveffanın desteğinden yoksun kaldığını iddia eden davacı çocuğun murisin tek mirasçısı olduğu, sigortalı aracın alkollü ve ehliyetsiz olarak sevk ve idare eden murisin kusurlu olduğu kazada ölmesi nedeniyle müvekkili tarafından yapılacak ödemenin akabinde müvekkili şirketi tarafından rücu hakları kapsamında ödenen tutarın davacı taraftan tazmininin talep edileceğini, bu nedenle alacaklı ve borçlu sıfatının birleşmesinin söz konusu olduğunu dolayısıyla davacının sigorta ettirenin külli halefi olması ve yansıma yoluyla kendisine destek sağlayan kişinin sahip olduğu haktan fazlasına sahip olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile trafik kazasında vefat eden müteveffanın tek mirasçısı olan davacının destekten yoksun kalma zararına yönelik açılan maddi tazminat davasıdır.
Dava yazılı yargılama usulüne tabi olup dilekçelerin teatisi tamamlandıktan sonra ve yargılamanın 3. celsesinde davaya dahil olunmuş, ön inceleme duruşmasının yapılmadığı anlaşıldıktan sonra yerleşik içtihatlar uyarınca usulü eksik giderilerek HMK.140.maddesi uyarınca ön inceleme duruşmalı olarak yapılmış, uyuşmazlık noktaları tespit edildikten sonra tahkikat aşamasında deliller toplanıp bilirkişi incelemeleri yapılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Hasar dosyası ve poliçe ile müteveffanın tazminat hesabına esas gelir durumuna ait bilgiler ilgili……. Müdürlüğünden celp edilmiş, taraflarca dosyaya sunulan …. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/737 esas ve 2011/867 karar sayılı vesayet kurulmasına ilişkin karar sureti,…. Cumhuriyet Başsavcılığının 2010/3178 soruşturma numaralı dosyası örnekleri, kaza tespit tutanağı, veraset ilamı ve nüfus kayıt tablosu dosya içerisine alınmış ve incelenmiştir.
Davalı tarafından sigortalı dava konusu… plaka sayılı aracın trafik sigorta poliçesinin incelenmesinde; ……. adına kayıtlı aracın, olay tarihini de kapsayan ….. tarihleri arasında davalı sigorta şirketi tarafından …. poliçe sayılı Kara Yolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalandığı; kişi başına sakatlanma ve ölüm teminatının 175.000,00 TL olduğu; görülmüştür.
………. Cumhuriyet Başsavcılığının 2010/3178 soruşturma sayılı dosyasının incelenmesinde vefat eden şüpheli ……kazada asli kusurlu bulunduğu, ancak vefat etmesi sebebiyle şüpheli hakkında kovuşturmaya yer olamadığına karar verildiğini, müteveffanın kanında 0,66 promil etil alkol izine rastlanıldığı anlaşılmıştır.
Dosyada toplanan deliller sonrasında konunun uzmanlık gerektiren alanları olması sebebiyle dosya tazminat hesabının yapılması ve kusura ilişkin değerlendirmeler kapsamında aktüerya uzmanı …. ve Makine Mühendisi …. oluşan heyete tevdi edilerek rapor alınmış, anılan bilirkişiler tarafından sunulan 31/03/2017 tarihli raporda müteveffa …. sevk ve idaresindeki…. plakalı otomobilin karşı yolda geçtiği ve karşı yoldan gelen …. plakalı otomobile çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında asli ve % 100 oranında kusurlu olduğu, yazılan yazılara ……. tarafından verilen cevapta müteveffanın sigortalı girişinin ve çalışmasının bulunmadığı gözetilerek asgari ücret üzerinden yapıla ve davacının Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 22/02/2012 tarih ve 2011/17-787 esas ve 2012/92 karar sayılı kararında belirtildiği üzere müteveffa Mehmet Mutlu’nun meydana gelen kazada %100 kusurlu olsa bile davacı hak sahibinin zarar gören 3. Kişi konumunda olduğu kabul edilerek yapılan hesaplamada nihai ve gerçek maddi zararının 30.297,26-TL olduğu, temerrüt başlangıç tarihinin dosyada dava öncesinde sigortalıya başvurulduğuna dair her hangi bir delil bulunmaması sebebiyle 15/02/2016 dava tarihi olduğu ve işleyecek faiz nevinin yasal faiz olduğu yönünde kanaat bildirilmiş söz konusu bilirkişi raporu içeriği Mahkememizce HMK.282. maddesi uyarınca serbestçe değerlendirilmiş, denetime elverişli görülerek hükme esas alınmıştır.
Davacı vekili 13/04/2017 tarihli dilekçesiyle dava değerini 28.297,26-TL arttırarak 30.297,26-TL’ye yükseltmiş ve ilgili harcı yatırmıştır. Davacının bedel arttırımına ilişkin dilekçesi davalı sigorta şirketi vekiline 02/05/2017 tarihinde tebliğ edilmiştir.
Davadaki hukuki uyuşmazlık noktaları, meydana gelen tek taraflı trafik kazası sebebiyle davacı uhdesinde oluşan destekten yoksun kalma zararının bulunup bulunmadığı, varsa bu zarardan davalı sigorta şirketinin zorunlu mali mesuliyet sigortası (trafik) kapsamında sorumlu olup olmadığı, sorumlu ise miktarı, Müteveffa ……..n alkollü olarak sebebiyet verdiği kazada davalı sigorta şirketinin ödeyeceği tazminat tutarını müteveffanın tek mirasçısı olan davacıdan rücuen talep edebileceği yönündeki savunmanın yerinde olup olmadığı, alacaklı ve borçlu sıfatlarının birleşmesinin söz konusu olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve yanıtlarına ve bilirkişi raporları içeriğine göre; dava konusu 31/05/2010 tarihli kazada …. plakalı aracın davacının murisi … sevk ve idaresindeki …. plakalı aracın, zıt yönden gelen…… plaka sayılı araç ile çarpışması sonucu ölümlü trafik kazası meydana geldiği, kazanın oluşumunda müteveffanın tam ve asli kusurlu olduğu, bu hususun savcılık soruşturma dosyasında alınan bilirkişi raporu ile sabit olduğu, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na göre, davacının murisi tarafından kullanılan aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı sigorta şirketinin 3. kişilere verdiği zararların teminat altına alındığı, davacının ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtığı, kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan K.T.K. hükümleri, genel şartlar ve yerleşik içtihatlar doğrultusunda ölüm nedeniyle doğrudan davacı üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının kazanın oluşumundaki kusurun müteveffaya ait olmasının davacıya yansıtılamayacağı, bu hususun desteğinden yoksun kalan davacıyı etkilemeyeceği dolayısıyla araç sürücüsü olan davacı murisinin kusurlu olduğu hususunun davaya konu talebi etkilemediği ve olayda sürücü tam kusurlu olsa bile destekten yoksun kalan davacı zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğundan davalı sigorta şirketinin zarardan sorumlu olduğu, bu durumda alacaklı ve borçlu sıfatının birleştiğinden söz edilemiyeceği ve davacının davalı sigorta şirketinden destekten yoksun kalma tazminatı isteyebilecekleri (HGK’nun 15.06.2011 gün ve 2011/17-142 esas-411 karar, HGK’nun 22.2.2012 gün 2011/17-787 esas 2012/92 karar sayılı, HGK’nun 16.1.2013 gün ve 2012/17-1491 esas, 2013/74 karar sayılı, HGK’nun 18.11.2015 gün ve 2014/17-691 Esas- 2015/2626 Karar sayılı ilamları uyarınca) tazminat hesap uzmanı bilirkişiden alınan bilirkişi raporunda davacının 30.297,26 TL destekten yoksun kaldığının tespit edildiği, davacının 13/04/2017 tarihinde talebini bu miktara yükseleterek harcı tamamladığı, dava dilekçesinde her ne kadar kaza tarihinden itibaren avans faizi talep edilmiş ise de dosya kapsamında davacıların dava açmadan önce davalı sigorta şirketine başvuru yaptıklarına dair herhangi bir delilin sunulmadığı ve sigortalı aracın hususi nitelikte olması sebebiyle ancak dava tarihinden itibaren arttırılan bedel yönünden yasal faize hükmedilmesi gerektiği değerlendirilerek davanın kabulü ile 30.297,26 TL destekten yoksun kalma tazminatının 15/02/2016 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile, dava ve talep arttırım dilekçeleri birlikte değerlendirilerek 30.297,26-TL destekten yoksun kalma tazminatının 15/02/2016 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar harcı 2,069,61-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 97,00-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.972,61-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 97,00-TL ilk masraf, 130,60-TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.200,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.427,60-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ……. deki esaslara göre belirlenen 3.636,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. .
.