Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1435 E. 2020/824 K. 08.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1435 Esas
KARAR NO: 2020/824
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 28/12/2016
KARAR TARİHİ : 08/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin mahkememize göndermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; —– plakalı aracın yokuş aşağı olan yolda araç çalışır vaziyette durakladığı esnada şoförün araçtan inmesi üzerine aracın yokuş aşağı giderek bahçe duvarına çarpması neticesinde tek taraflı, maddi hasarlı ve yaralanmalı trafik kazası meydana gelmiş, bu araçta yolcu olarak bulunan davacı yaralandığı, çarpmanın akabinde davacı acil olarak öncelikle —– sevk edilerek tedavisi yapıldığı, olay nedeniyle davacı, ağır bir biçimde yaralanmış, vücudunda kalıcı sakatlık oluştuğu, olay nedeniyle kalıcı sakatlığı oluşan davacının, —- alınan —–oranında kalıcı sakatlığı bulunduğu, kaza nedeniyle —-soruşturma sayılı dosyasından soruşturma başlatılmış ve şikâyet yokluğu nedeniyle kovuşturmaya yer Olmadığına dair karar verildiği, olaya ilişkin düzenlenen olay yeri genel krokisinden de anlaşılacağı üzere; olayın davalı —- plakalı araç sürücüsünün %100 kusuru ile tek taraflı olarak meydana geldiği, araçta yolcu olarak bulunan müvekkile veya başkaca birine atfı kabil herhangi bir kusur bulunmadığı anlaşıldığı, bu nedenlerle —- araç sürücüsü olayda tamamen %100 kusurlu olduğu, davacının kaza nedeniyle kalıcı sakatlığı meydana geldiği, bu nedenle fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 107. maddesi uyarınca belirsiz alacak niteliğindeki şimdilik —– geçici ve kalıcı iş göremezlik tazminatının, yargılama sırasında toplanacak deliller ve tazminat hesap raporuyla ortaya çıkacak zarar miktarının davalıdan yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesi talebinde bulunduğu, kazaya sebep olan ve olayda tamamen kusurlu bulunan—- plakalı araç, olay tarihinde —-bulunduğu, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu 97. madde de yapılan değişiklik gereği kaza nedeniyle meydana gelen zararın ödenmesi talebiyle davalı — yazılı başvuru yapılmış ve tüm evraklar sunulmuş, davalı —- günlük yasal süre geçtikten sonra cevap verilmiş ve kaza tespit tutanağı veya kusur raporu temin edilmesi talep edilmiş, ancak kaza tespit tutanağı veya kusur raporu temin edilememiş, bu nedenle sigorta şirketince talebimizin reddedildiği şifahen tarafına bildirildiği, sigorta şirketine başvuru yapıldığına dair dilekçemiz, dilekçemizin teslimine ilişkin kargo belgesi, dolayısıyla 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu 97. madde kapsamında sigorta şirketince süresinde verilen bir cevap olmadığı gibi talebimiz de karşılanmamış olup uyuşmazlık ortaya çıkmıştır ve zarar görenin dava açma hakkı bulunmuş olduğundan, açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla; trafik kazasında yaralanan davacı için, 6100 sayılı Yasa’nın 107. maddesi uyarınca belirsiz alacak niteliğindeki şimdilik 1.000-TL. geçici ve kalıcı iş göremezlik (maluliyet) tazminatının, davalının temerrüde düştüğü başvuru tarihinin 15. gününden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiş olduğu görülmüştür.
SAVUNMA: Davalı vekili tarafından mahkememize gönderilmiş olan cevap dilekçesinde özetle; davacı taraf huzurdaki dava ile — tarihinde davalı şirkete sigortalı —– plaka sayılı aracın asli kusuru ile tek taraflı meydana geldiğini iddia ettiği kaza neticesinde %51 oranında malul kaldığını beyan ile maluliyetinin tazmin edilmesini talep ettiği, davacı tarafça dava dilekçesinde de ikrar edildiği üzere, davacının davalı şirkete başvurusu üzerine —- numaralı hasar dosyası açılmış ve davacı taraftan kaza tespit tutanağı, tedavi evrakları vesait belgeler talep edildiği, ne varki, davalı şirket taleplerine rağmen söz konusu belgeler temin edilmediği, bilindiği üzere —-tarihinde yürürlüğe giren 6704 sayılı kanun 2918 sayılı kanunda bir takım değişiklikler getirdiği, 2018 sayılı KTK 99.maddesine getirilen değişiklik uyarınca Genel şartlar ile belirlenen belgelerin artık sigortacıya sunulması kanuni bir zorunluluk olduğu, araç hasar bedeli isteniyorsa araç ruhsatı, geçici ve sürekli iş görmezlik tazminatı için maluliyet raporu, destekten yoksun kalma tazminatı için desteğin annesi, baba, oğlu, kızı yada eşi olduğunu, bir akrabalık bağı olmasa dahi destek tarafından desteklendiğini gösteren belgeler sunulması gerekiği, hak sahibi tarafından sunulan belgeler sigortacı tarafından yetersiz görülür yada sigortacıyı tatmin etmez ise sigortacı yeni belge sunulmasını isteyebileceği, ancak sigortacının bu talebi ve itirazı haklı olması gerektiği, hak sahibi kazanın oluşuna ait kaza tespit tutanağını, kazadan hemen sonra çekilmiş fotoğrafları sunmuş, kazaya sigortalısının kusurlu hareketi ile sebebiyet verdiğini gösterir kaza tespit tutanağındaki beyanlar ile, ayrıca bu kaza nedeniyle zarara uğradığını sunduğu tespit raporu, hastane raporları, desteğine ait aile nüfus kayıt tablosu, defin ruhsatı gibi belgeleri sunarak ortaya koymuş ise sigortacının sırf tazminat ödemeyi geciktirmek, yada ödememesinin gerekçesi olarak hak sahibinin ulaşamayacağı, sunamayacağı bir belgeyi sunması istenerek temerrüde düşmesini uzatmaya çalışması Türk Medeni Kanunu’nun 2. Maddesinde düzenlenen objektif iyi niyet kuralları ile bağdaşmayacaktır. Açılacak davada hak sahibinin sunduğu belgelerin yeterliliğine karar verilmesi durumunda sigortacının temerrüt tarihi belgeleri sunmasından itibaren 8 günün dolması ile gerçekleşeceği, buna göre davalı şirketçe davacı taraftan kaza tespit tutanağı , kusur raporu ve tedavi evrakları talep edilmesine rağmen davacı tarafın işbu belgeleri ibraz etmekten kaçınarak huzurdaki davayı ikame etmesi yasaya aykırı olduğu, davalı şirket poliçeden doğan sorumluluklarını yasaya uygun şekilde eksiksiz yerine getirmiş ve huzuraki davaya sebebiyet vermediği, bu sebeple haksız ve mesnetsiz davanın reddi gerektiği, Trafik Sigortası Genel Şartları A.1.maddesi uyarınca sigortacı,poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında,bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı,2918 sayılı Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu,zorunlu sigorta limitlerine göre temin eder. Ayrıca A.3.maddede yer alan “m bendi” gereğince dolaylı zararlar nedeniyle yöneltilecek tazminat talepleri sigorta teminatı dışında kaldığı, sigortalı aracın kusurunun bulunması halinde dahi poliçemiz teminatı kapsamında bir sorumluluk doğması için, davacının maluliyet durumu ve sürekli sakatlık oranının adli tıp kurumu veya tam teşekküllü devlet hastanesi tarafından verilecek bir heyet raporu ile tesbit edilmesi gerekmekte ve bu oran üzerinden yapılacak aktüer incelemesi ile tazminat tutarının tesbit edilmesi gerektiği, açıklanan nedenlerle huzurdaki dava öncesi, davalı şirkete yapılan başvuru ile davacı taraftan istenen belgeler 2918 sayılı kanun 99.maddesine aykırı olarak ibraz edilmeksizin, müvekkil aleyhine ikame edilen işbu haksız davanın reddine, herhangi bir kabul beyanı olmamak kayıt ve şartıyla , yukarıda açıklandığı üzere , müvekkil şirkete ait poliçenin —– sorumluluğunun , poliçe teminatı dahilinde ve sigortalısının kusuru ile sınırlı olduğunu talep ettiği görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava davalı —- plaka sayılı aracın tek taraflı kaza yapması sonucu davacının yaralanması neticesinde davacıda iddia edildiği geçici ve kalıcı iş göremezlik zararına ilişkin tazminat davasıdır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmış, yargılama sırasında—– tarihinde kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. maddesi ile 6102 sayılı T.T.K.’nın 4. maddesinin 2. fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.
Hasar dosyası ve poliçe ile —— —– sayılı dosyası sureti ile hastane evrakları celp edilmiş, taraflarca dosyaya sunulan diğer deliller incelenmiştir.
—— raporunda; kişinin olay tarihindeki yaşa göre maluliyetinin %22 oranında olduğu, sol kulakta işitme kaybı %100 olduğunun kabulü halinde maluliyet tespiti işlemleri yönetmeliğine göre kişinin maluliyet oranının %200 olması gerektiği, yapılan muayeneler ve testler sonucunda kişinin sol kulaktaki işitme kaybı oranı %36 olarak hesaplanmış olup bu durumda kişinin sol kulaktaki maluliyet oranının —- olduğu, vasküler, enfeksiyon, entoksikasyon veya travmaya bağlı denge bozuklukları,— yaşa göre maluliyet oranı — olay tarihindeki yaşı — olduğundan kişinin olay tarihyindeki yaşa göre maluliyetinin — oranında olduğu, yüz arızaları, arıza ağırlık ölçüsü — yaşa göre maluliyet oranı— olay tarihindeki yaşı — kişinin olay tarihindeki yaşa göre maluliyetinin — oranında olduğu, kişinin olay tarihli kaza sonrası yaralanmalarının yaşına göre maluliyet oranının %5.6 olduğu kanaatini bildirir rapor tanzim edildiği görülmüştür.
Meydana gelen olay nedeniyle olaydaki maluliyet oranın tespiti için — tarihli raporunda özetle; —- tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının,—– yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle —– oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme — süresinin olay tarihinden itibaren —–aya kadar uzayabileceğine dair rapor tanzim edilmiş olduğu görülmüştür.
Belirlenen hukuki ihtilaf noktalarının uzmanlık gerektirmesi sebebiyle dosyanın ilk olarak mahkemece kusur bilirkişisi ve Aktüerya bilirkişisine tevdi edildiği ve anılan bilirkişi tarafından sunlan rapor içeriğine göre; davalı tarafa sigortalı — plaka sayılı — sürücüsü dava dışı —- % 100 (Yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, davacı yolcu —- park halindeki —– plaka sayılı minibüste yolcu konumunda bulunduğu anlaşılmakla, olayın oluşumunda ve kendi yaralanmasında kusursuz olduğu, — sonrası— oranında daimi maluliyete —- sigortalı araç sürücüsünün kazanın oluşumundaki %I00 kusur oranı üzerinden, —– uygun olarak,—- esasına göre, hesaplanan toplam sürekli sakatlık maddi — olduğu,—- tazminatı,— süre esas alınarak—- olarak hesaplandığının tanzim edilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edildiği davacı vekili tarafından rapora karşı beyan ve itiraz dilekçesi gönderildiği, hesaplama yönünden—- için asgari ücrette yüksek miktarda değişiklik yapıldığı gözetilerek hesaplanan rakamların güncellenmesi gerektiğinden ek rapor alınmasını talep ettiği, —– tarihinde dosyanın hesap uzmanı bilirkişiye tevdi edilerek ek rapor düzenlendiği, aktüer bilirkişi tarafından — tarihinde düzenlenen ek raporda özetle;—- uygun olarak ——- göre, hesaplanan toplam sürekli sakatlık maddi tazminatının—- olduğu,— için geçici iş göremezlik tazminatı, —–süre esas alınarak —-olarak hesaplandığının tanzim edilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia, savunmaları ile alınan bilirkişi raporları hep birlikte değerlendirildiğinde; davaya konu kaza sebebiyle davacının yaralandığı, —- tarihli raporuna göre davacının — tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, —– göre yapılan hesaplamada — oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren — aya kadar uzayabileceğine dair rapor tanzim edilmiş olduğu, aldırılan kusur raporuna göre davaya konu kazada davalı tarafa sigortalı— sürücüsü dava dışı —- oranında kusurlu olduğu, davacı yolcu—- park halindeki —–plaka sayılı —- yolcu konumunda bulunduğu dolayısıyla olayın oluşumunda ve kendi yaralanmasında kusursuz olduğu ve meydana gelen zararın artmasında da müterafik kusurunun bulunmadığı, sigorta poliçesinin dava konusu olayı kapsadığı, dolayısıyla davalı —- meydana gelen zarardan, sürücünün kusuru oranında sorumlu olduğu, mahkememizce hükme ve denetime elverişli olduğu değerlendirilen bilirkişi raporunda da belirlendiği üzere davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik zararının — ve geçici iş göremezlik zararının ise —– olduğu ve davacı vekili tarafından da ıslah dilekçesi ile talebinin bu yönde olduğu görülmekle, davacının davasının ıslah edilen hali ile kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Davanın KABULÜ ile,
—- sürekli iş göremezlik ve —- gecici iş göremezlik olmak üzere toplam — maddi tazminatın davalı—— tarihinden tahsil tarihne kadar işleyecek yasal faiz ile birlikte alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar harcı — davacı tarafça peşin olarak yatırılan —sonradan yatırılan — harcın harcın mahsubu ile bakiye — harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan — peşin ve tamamlama harcı — tebligat ve posta gideri, — bilirkişi ücreti olmak üzere toplam —- yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderleri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 13.657,48 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde——–Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı…08/12/2020