Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1256 E. 2018/1173 K. 06.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1256 Esas
KARAR NO : 2018/1173

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/11/2016
KARAR TARİHİ : 06/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalıya eklendiği cari hesap ekstresine konu faturalarda belirtilen malların satışının yapıldığını. işbu satışlarla ilgili olarak müvekkili şirketin tüm yükümlülüklerini-edimlerini yerine getirdiğini, müvekkili şirketin yukarıda belirtilen satışlarla ilgili olarak edim ve yükümlülüklerini yerine getirmesine rağmen, davalının işbu mal satışları karşılığı düzenlenen faturalara karşılık takip tarihi itibariyle 38.128,61 TL borcunu ödemediğini. davalı borcunu ödemediğinden işbu alacağa istinaden İstanbul Anadolu ————.icra Müdürlüğü’nün 2016/13441 sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, ancak davalı tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durduğunu.davalı/borçlunun itirazlarının yersiz olduğunu. zira, müvekkili şirketin ekli cari hesap ekstresine konu faturalarda belirtilen malların satışından kaynaklanan takip tarihi itibariyle 38.128,61 TL alacağının bulunduğunu belirterek açıklanan bu nedenlerle; davalının, İstanbul Anadolu ————.icra müd.’nün 2016/13441 sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile icra takibinin asıl alacak ve tüm takip fer’ileri île birlikte devamına, davalının en az %20 inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap di(faiz-masraf- harç-vekalet ücreti vs.) île birlikte devamına, davalının en az %20 inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklanan, davaya konu icra takibine de konu olan borca karşılık olarak davalıya ——— Nolu 20.000 TL bedelli çek verildiğini, söz konusu çekin müvekkilce, yapmış oldukları iş karşılığında ———–n müşteri çeki olarak alındığını, sonrasında müvekkilince cirolanarak davacı şirkete verildiğini, ilgili çekin karşılıksız çıkmasıyla davacı şirketin, müvekkile karşı Bursa ———- İcra Müdürlüğü’nün 2016/10122 Esas saydı dosyasıyla kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlattığın, Bursa——-. İcra Müdürlüğünün 2016/10122 Esas sayılı dosyasıyla başlatılan icra takibinde 28/07/2016 tarihinde İstanbul Anadolu ———. İcra Müdürlüğümün 2016/1293 Tal. Sayılı dosyasından müvekkil şirketin menkul mallarının haczi için adresine gidildiğini, haciz esnasında 5.000 TL tahsilat sağlandığını, yapılan tahsilat söz konusu icra dosyası celb edildiğinde ve haciz tutanağın incelendiğinde görüleceğini, 29/07/2016 tarihinde müvekkilce 5.000 TL daha ödeme yapıldığını. Sonrasında davacı şirket ve vekilleri ile yapılan görüşmeler sonucunda dosyadaki tutarın tamamı ödenmiş olup dosyanın kapatıldığını, davacı şirketin başlatmış olduğu İstanbul Anadolu ———-. İcra Dairesi’nin 2016/13441 Esas sayılı dosyasına konu borcun zaten Bursa ———-. İcra Müdürlüğümün 2016/10122 Esas sayılı dosyasına konu olmuş ve söz konusu borç ödenerek dosya kapatılmış olduğunu, İcra dosyaları celbedilip incelendiğinde tüm iddialarının sabit olacağını, davalı şirketin müvekkili şirketten başkaca hak ve alacağının bulunmadığını ifade ederek; açıklanan bu nedenlerle davacının itirazın iptali talebinin reddi ile kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin, vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, İstanbul Anadolu —-.İcra Müdürlüğünün 2016/13441 E sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla ,ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile , uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmıştır.
İstanbul Anadolu —– İcra Müdürlüğünün 2016/13441 E sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde davacı alacaklının davalı borçlu aleyhine kaynaklı icra takibine giriştiği, davalı borçlunun borcunun bulunmadığından dolayı itiraz ettiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Talimat mahkemesi aracılığı ile alınan 28/11/2017 tarihli bilirkişi raporunda ,”Davacı tarafından İbraz edilen 2015 ve 2016 yıllarına ait tüm defterlerin açılış tasdiklerinin yasal sürelerinde yaptırıldığı yevmiye defterlerinin kapanış tasdiklerinin de yasal süreleri içinde yaptırıldığı, defterlerin birbirleri ile uyumlu tutulmuş olup, muhasebe ilkeleri ve tek düzen hesap planına uygun tutuldukları, tespit edildiği, davacı tarafından 20/05/2016 tarihinde İstanbul Anadolu ——–.icra Müdürlüğü’nün 2016/13441 sayılı dosyası ile 38,1528,61-TL asıl alacak üzerinden takip başlatılıp davalı vekilinin 29/06/2016 tarihinde yapmış olduğu itiraz üzerine takibin durdurulduğu, davalı vekili itiraz dilekçesinde müvekkilinin böyle bir borcunun bulunmadığını, talep edilen alacak miktarının gerçek ve mevcut olmadığını belirterek itiraz etmiş ve takip masraflarının davacıya yükletilmesini talep ettiği, davacı defterlerindeki kayıtlara göre davalının 38.128.61-TL borcunun bulunmadığı, davalı 2015 yılında toplam 6 fatura ile 32.567.22-TL tutarında mal satın aldığını, 2016 yılı ocak şubat aylarında da 4 fatura ile toplam 58.696.49-TL mal alınmış alınan mal tutarı toplam 91.263.71-TL olduğu, bu alımlara karşılık davalı tarafından 21.01.2015 tarihinde 30.06.2016 vadeli 20.000.00-TL tutarlı müşteri çeki verildiği, karşılıksız çıkan bu çek ile ilgili olarak davacı tarafından icra takibi başlatıldığı, Bursa———-.icra müdürlüğünün 2016/10122 esas sayılı doyası ile yapılan takip neticesinde çek tutarının tahsil edildiği, davalının bu çekin ödendiğini ama hesaplamada dikkate alınmadığını, çek hesaplara ters bakiye ile borç olarak geri alınmış, ancak yapılan çek karşılığı 20.000 TL ödemenin hesaptan düşüldüğü, davalının iddiasının geçerli olmadığı, keza dosya içeriği evraklar içinde bulunan davalı tarafından davacıya gönderilen 07/11/2016 tarihli mutabakat, mektubunda davalı firma muhasebesi davacı firmaya 38.128,61 TL borçlarının bulunduğu bildirmekle mutabakat istendiği, sonuç olarak davacı davalıdan 38.128,61 TL alacaklıdır ” şeklinde rapor tanzim etmiştir.
Mali müşavir bilirkişi tarafından mahkememiz aracılığı ile alınan 04/05/2018 tarihli bilirkişi raporunda, ” davalı yanın sunduğu ticari defterlerin TTK hükümlerine göre gerekli açılış ve kapanış onayına sahip olduğu, davalı defterlerinin HMK 222’ye göre delil niteliğinde olup olmadığı hususunun mahkemenin takdirinde bulunduğu, davalı yanın ticari defteri üzerinde yapılan incelemede, davacı yana 31.12.2016 tarihi itibarı ile kaydi olarak 38.128,56 TL borçlu göründüğü, davalı yan tarafından, davacı yana ciro edilen ve icra safhasında ödenen çekin, davacı cari hesabından mahsup edildiği, işbu mahsup işlemi sonucunda, davalı yandan 38,128,56 TL alacağının göründüğü, davacı yanın ticari defterlerinde talimat yolu ile yapılan incelemede; davalı yandan kaydi olarak 38.128,56 TL alacaklı göründüğü, dolayısı ile tarafların ticari defterlerinin birbirini teyit ettiği, başka bir deyişle davalı yanın kendi ticari defterlerinde de davacı yanın takibine esas olan borcun kaydi olarak mevcut olduğu, bu nedenle davalı yanın savunmasında belirttiği “ödeme yaptığına dair” beyanın belgesel olarak izaha ve ispata muhtaç göründüğü, davacı yanın davalı yanı takiple temerrüde düşürdüğü, bu nedenle ödeme tarihine göre çıkacak faiz yönünden hesabı infaz anında icra müdürlüğünün yapacağı, davacı yanın talep ettiği İcra inkar tazminatı hakkında takdirin mahkemeye ait olduğu ” yönünde görüş bildirilmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamına , tarafların iddia ve savunmaları , denetlenebilir bilirkişi raporları içeriğine göre, İİK’nun 67 md kapsamında cari hesap ve faturalara dayalı davacı alacaklının davalı borçlu aleyhine giriştiği icra takibine davalının borcun bulunmadığına yönelik itirazın iptaline yönelik dava da; davalı savunmasında, ticari ilişkiyi kabul etmiş, borcun yapılan icra takiplerinde kısmen icra dosyasına kısmen elden ödendiğini ve borcun kapatıldığını belirtmiştir. Taraflar arasında davalı tarafından davacıya gönderilen 07/11/2016 tarihli mutabakat mektubunda davacı firmaya 38.126,61 TL borçlarının bulunduğu belirtilerek mutabakat istenmiştir.
Davacı şirketin faaliyet adresine göre talimat yolu ile yaptırılan ticari defter ve belge incelemelerinde davacının davalı firmadan 38.128,61 TL alacaklı olduğunun rapor edildiği, davalı firmanın ticari defterlerinde ise yine kaydi olarak bu borcun gözüktüğü ve her iki ticari defterlerin birbirlerini teyit ettiği, davalının ödeme yaptığına dair iddiasının incelenmesinde ise; yapılan ödemelerin dava konusu cari hesap ve faturalara ilişkin olduğunun ispat edilemediği ve bu yönde delil sunulmadığı da gözönüne alındığında; davanın kabulü ile, İstanbul Anadolu ——-. İcra Müdürlüğünün 2016/13441 sayılı takip dosyasında; davalının 38.128,61-TL asıl alacak yönelik itirazının iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, asıl alacak 38.128,61-TL ye takip tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine, alacağın likit olduğu gözönüne alındığında kabul edilen asıl alacak üzerinden hesaplanan %20 İcra inkar tazminatı tutarı 7.625,72-TL nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
İAA —————. İcra Müdürlüğünün 2016/13441 sayılı takip dosyasında;
Davalının 38.128,61-TL asıl alacak yönelik itirazının iptali ile takibin bu miktar üzerinden DEVAMINA,
Asıl alacak 38.128,61-TL ye takip tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alacağın likit olduğu gözönüne alındığında kabul edilen asıl alacak üzerinden hesaplanan %20 İcra inkar tazminatı tutarı 7.625,72-TL nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Karar harcı 2.604,57 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 651,15 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.953,42 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 684,65 TL ilk masraf, 205,30 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.200,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.089,95 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ———- deki esaslara göre belirlenen 4.544,15 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; davalı tarafın yokluğunda, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.