Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1253 E. 2021/404 K. 06.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1253 Esas
KARAR NO : 2021/404
DAVA: Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı)
DAVA TARİHİ : 19/11/2016
KARAR TARİHİ : 06/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, —— kooperatife üye olmuş olduğunu ve kooparatife yükümlü olduğu tüm ödemelerini yapmış olduğunu, davalı Kooperatifin ise; üyelerin yaptığı ödemelerle inşaat yaparak daire teslim etme yükümlülüğüne aykırı davranarak, müvekkiline tahsis edilen———- adresinde kain taşınmaza ilişkin tapu devrini gerçekleştirmemiş olduğunu, müvekkilinin; ———- olduğunu, ayrıca dairenin ince işlerini de kendisi yapmış olduğunu, davalı kooperatife borcu kalmamış olduğunu, ödemelerle ilgili makbuzlar mevcut olduğunu, müvekkilinin davalıdan adına tahsis edilen taşınmazın kendi adına tescil edilmesini, defalarca şifaen talep etmiş olduğunu ve———Yevmiye Numaralı ihtarname göndermiş olduğunu ve iş bu ihtarnamaye rağmen davalının tapu devrini gerçekleştirmemiş olduğunu, davalı kooperatifin yönetim kurulunun aldığı kararlarla üyelere bazı daireleri tahsis etmiş bazı üyelerin tapu devirlerini gerçekleştirmiş olduğunu, ancak müvekkili açısından tahsis edilen daire müvekkiline fiili olarak teslim edilmiş olduğunu, ancak dairenin mülkiyeti resmi olarak devir edilmemiş olduğunu, kısaca; —–halen aynı adreste —– nolu dairede ikamet etmekte olmasına rağmen kendisine dairenin tapu devri yapılmamakta olduğunu, izah edildiği üzere müvekkilinin, kooperatife yapmış olduğu ödemelere rağmen kendisine tahsis edilen dairenin tapu devrini alamamış olduğunu, kooperatifin devirden kaçındığı göz önüne alındığında huzurdaki davanın açılmış olması hasebiyle müvekkilinin ileride zarara uğramasını ve ileride doğabilecek haklarının zayi olmasını engellemek adına daha da mağdur olmaması için teminatsız olarak veya sayın mahkemenizin uygun gördüğü makul teminat mukabilinde 3. kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için ihtiyati tedbir konulmasını, yargılama neticesinde kooperatif adına kayıtlı dairenin tapu kaydının iptali ile dairenin müvekkil adına tescilini, mümkün olmadığı halde denkleştirici adalet ilkesi uyarınca güncel rayici üzerinden tespit edilecek bedellerinin dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte iadesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalıya yapılan usulüne uygun tebliğe rağmen davaya yanıt vermediği anlaşılmıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle dava konusu taşınmazın mümkünse tapuda davacı adına tescili, bu mümkün değilse rayiç bedelinin davalıdan tahsiline yönelik açılan alacak davasıdır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmış, yargılama sırasında kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. Maddesi ile 6102 sayılı T.T.K.’nın 4. Maddesinin 2. Fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.
——– ihtarname sureti celp edilmiş, davacı tarafça dosyaya sunulan diğer deliller ile birlikte incelenmiştir.
Konunun incelenmesinin uzmanlık gerektiren yönleri olması sebebiyle dosya alanında uzman inşaat bilirkişisi —– tevdi rapor alınmış rapor alınmış, anılan bilirkişi tarafından sunulan — tarihli bilirkişi raporunda; dava konusu taşınmazın rayiç bedelinin —— olarak hesaplandığı yönünde rapor tanzim edilmiş, mahkememizce —- tarihli duruşmanın 1 nolu ara kararı gereği ve davacının talepleri yönünde bu kez dosya kooperatif hukuku alanında uzman bilirkişi —- tevdi edilerek rapor alınmış anılan bilirkişi tarafından sunulan — tarihli bilirkişi raporunda; davacının yaptığı ödemelerin ——–ulaşmış olması durumunda dairenin tapusunun iptal ve tescilini talep edebileceği, davacının bedel talep etmesi halinde——— talep edebileceği yönünde görüş bildirilmiş, söz konusu bilirkişi raporlarının ilgili kısımları HMK 282. Maddesi kapsamında denetime elverişli görülerek hükme esas alınmıştır.
Dava konusu uyuşmazlık, taraflar arasında davacının davalı kooperatife üye olarak yükümlülüklerini yerine getirip getirmediği, getirdiyse aynı şekilde davalının dava konusu daireyi davacıya tapu kaydında devretme yükümlülüğü olup olmadığı, bu kapsamda taşınmaz kaydının iptali ve davacıya tescilinin yasal koşullarının oluşup oluşmadığı, oluştu ise ve kaydın davacı adına tescili mümkün değilse raiç bedelinin miktarı ve davacı tarafa iadesinin mümkün olup olmadığı hususlarında noktalarında toplanmaktadır.
Tüm dosya kapsamına göre, davacının davalı kooperatifin üyesi olduğu, dosya kapsamı itibari ile sabit bedelli üye olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı, davalı kooperatifin —- tarihli genel kurulunda ödemesi ——– ulaşan kooperatif üyelerine tapuların tahsis edileceği kararı alındığı, bilirkişi raporunda yapılan tespit ve hesaplama ile davacının bu tarih itibari ile davalı kooperatife toplam—–ödeme yaptığı, alınan karar ve yapılan ödemeye oranının—- olduğu, gayrimenkulün dava tarihindeki değeri olan — olduğu dikkate alındığında davacının yaptığı ödemenin tutarının — olduğu, davacı taraf her ne kadar bakiye bedel olan —–mahkeme veznesine depo etmeye hazır olduğunu ve terditli taleplerinden gayrimenkulün adına tescilini talep etmiş ise de söz konusu bedeli karar tarihine kadar depo etmediği gibi söz konusu gayrimenkul üzerinde takyidatların bulunduğu, takdiyatsız tesciline karar verilemeyeceği dolayısı ile davacının terditli taleplerinden ödediği bedelin gayrimenkulün dava tarihindeki değeri nisbetine uyarlanmış halini davalıdan talep edebileceği kanaatine varılarak davanın kabulü ile —– tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile; —— itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar harcı 19.859,76-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 4.986,62 harcın mahsubu ile bakiye 14.873,14-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 5.241,92 TL ilk masraf, 399,30-TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.100,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 6.741,22‬-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli …Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 28.801,10 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak; davalının yokluğunda, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ———– Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 06/04/2021