Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/124 E. 2018/205 K. 22.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/124 Esas
KARAR NO : 2018/205

DAVA : Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ : 24/06/2011
KARAR TARİHİ : 22/02/2018

Mahkememizde görülmekte olan Kayıt Kabul davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili idari tarafından ihale olunan —- karşılığı gelir paylaşımı inşaatı işini Ankara — Noterliğince tanzim 13/04/2007 tarih — yevmiye nolu devir sözleşmesi ile 22/012/2006 tarihli mutabakat metni I ve 22/03/2007 tarihli mutabakat metni II hükümleri çerçevesinde Müflis şirkete verildiğini, Müflis firmanın yüklendiği işi süresinde sözleşme şartlarına uygun bir şekilde yerine getirmediğini, 28/03/2008 tarihine göre işin %77.69 olması gerekirken fiziki ilerlemenin %2.25 olduğunu, yaklaşık %75.44 oranında işin geri kaldığını, bu kapsamda şirketin Ankara—-Noterliğince tanzim 03/04/2008 tarih —-yevmiye no ile ihtar edildiğini, daha sonra devir sözleşmesinin 28. Maddesi gereği 12/05/2008 tarih 2327 sayılı Başkanlık oluru ile sözleşmenin feshedilerek Ankara —- Noterliğince tanzim 14/05/2008 tarih —-yevmiye nolu ihtarname gönderildiğini, şirketin Kadıköy — Ticaret Mahkemesinin —- sayılı dosyası üzerinden iflasına karar verildiğini, söz konusu projeden konut alan alanların müflis şirkete ödedikleri satış bedellerinin tahsili için idare aleyhine tazminat davaları açtıklarını, müflis şirketin satış bedellerini idare adına açılacak hesaba yatırması gerekirken kendi bireysel hesabına yatırdığını, yine satış vaadi sözleşmesinin 6-22 maddelerine göre konut alıcıları tarafından yöneltilecek tazminat taleplerinin tek başına müflis firmanın sorumlu olacağının hüküm altına alındığını, dava dışı —tarafından İstanbul — Tüketici Mahkemesinin — esas sayılı dosyasından firmaya ödediği satış bedellerinin tarafına ödenmesi için aleyhlerine dava açıldığını, söz konusu davanın aleyhlerine sonuçlandığını, ödeminin yapılması halinde rucü alacağının doğacağı sebebi ile, Kadıköy iflas müdürlüğüne kayıt kabul talebinde bulunduklarını, taleplerinin 183 sıraya kaydının yapılarak reddine karar verildiğini belirterek alacaklarının iflas masasına kaydına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 02/05/2012 havale tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini arttırarak 24.472,49 TL üzerinden alacaklarının masaya kaydına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA : Davalı İflas İdaresi vekili cevap dilekçesinde özetle; Müflis şirketin iflas tasfiyesinin 2009/26 sayılı dosya üzerinden yürütüldüğünü, 2. Alacaklar toplantısının 06/04/2011 tarihinde yapıldığını, İstanbul —Tüketici Mahkemesinin kararının kesinleşmediğini, davacı tarafından herhangi bir ödeme de yapılmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, davacının Müflis —- San. Ltd. Şti. ‘den olan alacağının iflas masasına kayıt ve kabulü istemine yönelik davadır.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda 06/11/2013 tarih — esas — sayılı karar ile ; davacı ile müflis şirket arasında 13.04.2007 tarihinde devir sözleşmesi imzalandığı, müflis şirketin yükümlendiği inşaat işini zamanında ikmal edemediği, dava dışı —isimli şahsın proje üzerinden müflis şirketten daire satın aldığı ve sözleşme çerçevesinde ödemelerini gerçekleştirdiği, sonrasında davalı şirketin iflası üzerine davacı idare aleyhine alacak davası açtığı, dava sonucunda davacı idarenin —-‘a 24.472,49 TL ödemede bulunduğu, böylece davacının ödediği miktarı müflis şirkete rücu hakkının doğduğu, dava dışı — tarafından yapılan ödemelerin toplamının 16.200,00 TL olduğu, bu miktarın faizi ile birlikte davacı tarafından ödendiği gerekçesiyle, davanın kabulü ile 24.472,49 TL’nin iflas masasına kayıt ve kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, müflis davalı şirket iflas idaresi vekilinin temyizi üzerine, “Davacı, 02.05.2012 tarihli harcı yatırılmış ıslah dilekçesiyle talebini artırmış olup, mahkemece ıslah edilen kısım da gözetilerek davanın kabulüne karar verilmiş ise de, İİK’nın 235. maddesine göre kayıt kabul davaları onbeş günlük yasal süre içinde açılması gereken davalardan olup, bu sürenin geçmesinden sonra ıslah yoluyla talebin artırılmasına hukuki geçerli sonuç bağlanamaz. Dairemizin 05.02.2013 tarih ve 2012/6948 E., 2013/549 K., 31.10.2013 tarih ve 5028 E., 6683 K. sayılı ilamları bu yöndedir. Somut olayda, davacı tarafça 24.453,00 TL’nin kaydı için davalı iflas idaresine başvurulduğu, başvuru sırasında tebliğ gideri verildiği ve sıra cetvelinin davacı vekiline 11.06.2011 tarihinde tebliğ olunduğu ancak davanın 19.955,43 TL’nin masaya kayıt ve kabulü için tebliğden itibaren başlayan yasal 15 günlük süre içerisinde 24.06.2011 tarihinde açıldığı, davacının ıslah talebinin ise yasal 15 günlük süre geçtikten sonra 02.05.2012 tarihinde yapıldığı anlaşıldığına göre, mahkemece kayıt kabul davasında bu şekilde ıslahın mümkün olmadığı hususu dikkate alınarak 19.955,43 TL’nin masaya kayıt ve kabulüne karar verilmesi gerekirken, ıslah edilen kısmın da kabulü suretiyle yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır. Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına bozulmasına ” karar verilmiştir.
Usul ve yasaya uygun bulunan Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 12/09/2014 tarih 2014/902 esas – 2014/5561 sayılı bozma ilamına uyularak , yapılan yargılama neticesinde , davacı ile müflis şirket arasında 13.04.2007 tarihinde devir sözleşmesi imzalandığı, bu devir sözleşmesine göre müflis şirketin üstlendiği inşaat işini zamanında yerine getirmediği, dava dışı — isimli şahsın proje üzerinden müflis şirketten daire satın aldığı ve sözleşme çerçevesinde ödemelerini gerçekleştirdiği, sonrasında davalı şirketin iflası üzerine davacı idare aleyhine alacak davası açtığı, dava sonucunda davacı idarenin —‘a 24.472,49 TL ödemede bulunduğu, bu itibarla ödenen miktar açısından müflis şirkete rücu hakkının doğduğu, 15 günlük süre içerisinde açılan davada talep miktarına göre davanın kısmen kabulü ile 19.955,43 TL’nin iflas masasına kayıt ve kabulüne, ıslah ile arttırılan miktarın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın KISMEN KABULÜ ile,
19.955,43 TL’nin iflas masasına kayıt ve kabulüne,
Islah ile arttırılan miktarın REDDİNE,
2-Karar harcı 35,90 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 24,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 11,60 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 45,60 TL ilk masraf, 217,55 TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 263,15 TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 214,58 TL sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmaıdğından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ve İflas idaresi vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 10 günlük yasal süre içinde Yargıtay yolu açık olmak üzere karar verildi. 22/02/2018