Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1201 E. 2021/720 K. 06.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/1201 Esas
KARAR NO: 2021/720
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 07/11/2016
KARAR TARİHİ: 06/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı firma tarafından davacı şirket aleyhine —- dosyasıyla icra takibi başladığı, yasal süresi içerisinde, yetkiye itiraz edildiği ancak, işbu takibe konu olan borca itiraz edilmediğini, dava kapsamında davacı şirket ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılacak incelemeler neticesinde tespit olunacağı üzere, davalı firmanın davacı şirket nezdinde herhangi bir alacağı bulunmadığının açıkça görüleceğini, davacı ——— günümüze kadar sektöründe öncü bir konumda faaliyet gösterdiğini, davacı firma medical cihazları ve —– ithalatçı olarak tedarik ederek, bunların doğrudan hastanelere satışını gerçekleştirdiğini, davalı firma ile davacı şirket arasından——– bedeli—– imzalandığı, işbu sözleşme kapsamında;——–bedelli çek ile işbu ürünlerin ödemesini yapacağı kararlaştırıldığı, bu doğrultuda davacı şirket, bahsi geçen çeki karşı tarafa teslim ettiği, taraflar arasında işbu sözleşmeye ek olarak —- tarihli sözleşme ekinin imza edildiği, sözleşme eki ile taraflar ——- tarihine erteleme konusunda anlaştıklarını, davacının satın almış olduğu ürün toplam bedeli olan — tutarı, ödeme günü hesaplanıp, ortaya çıkacak faiz farkı da eklenip,” ——efektif satış kuruna göre karşı tarafa ödenecektir” şeklindeki düzenleme ile yeni bedelin kararlaştırıldığı, davalı, davacı şirkete, bu son sözleşme kapsamında toplam —- bedelli faturalar ile birlikte, —– farkı faturası tanzim ettiği, işbu sözleşme ve faturalara istinaden; davacı şirket ödeme tarihi —— bedelli çeki, ödeyemediği, güven esasına dayalı olarak işbu çeki davalı şirketten, daha sonra iade almak kaydıyla, aynı borç için —— tutarında senetin davalı firmaya teslim edildiği, davacı şirket, davalıdan bir set ürün aldığı, ancak bunun karşılığında verdiği çeki vadesinde ödeyemeyeceğini evvelden ihbar ederek, davalının rızası ile ödeme vadesini ileri tarihe aldırdığı, bunun karşılığında vade farkı ödemeye razı olduğu, bu bakımdan;—— bedelli çeke rağmen, aynı borç için mükerrer şekilde düzenleyip teslim ettiği ——senet de davalı firmanın elinde bulunduğunu, sonra sırası ile yine aynı ilk borcun ötelenmesine binaen, tarafların ortak iradesi ve anlaşması doğrultusunda; — tutarında senet, — tutarında senet ve nihai olarak yine bu ilk —–çekin davalıya teslim edildiği, davacı şirketçe davalı firmaya teslim edilen işbu kıymetli evrakların, bir sonraki borcun yenilenmesi dönemlerinde güven ilişkisine dayalı olarak davalıdan teslim alınmadığı, dolayısı ile davalı elinde, alacak bedelini —– karşılayan kıymetli evrakın bulunduğunu, davalı firma tarafından; söz konusu alım satım ilişkisinden doğan borca binaen —- bedelli —– vadeli senedin icraya konulduğu, iş bu icra dosyasından söz konusu borcun tahsil edilmiş olduğu, dosyanın kapandığı, işbu icra dosyasından tahsil edilen ödemeler neticesinde ve davacı şirketin, bankadan havale yolu ile davalıya yaptığı ödemeler sonucuna; davalı firmanın davacı şirket nezdinde herhangi bir alacağının kalmadığı, ancak ilk sözleşme döneminde davalıya teslim edilen kıymetli evraka ilişkin tahsilat gerçekleşmiş olmasına rağmen, davalı firmanın, mükerrer olarak kendisinde bulunan—– bedelli senedi,—– dosyası ile davacı şirket aleyhine icra takibine konu ettiğini, işbu icra takibine, tarafınca yetki itirazında bulunulduğunu, —- yetki itirazımızın kabulüne ile, —– icra dairelerinin yetkili olduğunu tespit ederek davacı şirket lehine karar verildiği, davalı yanın bu kararı temyiz ettiğini,—- dosyasının halen —-olduğu, dönüşünün beklendiği, davalı firma ile davacı şirketin alacak-borç ilişkisinin bahsi geçen icra dosyasına yapılan ödemeler ile sona erdiğini, davacı şirketin, davalı ile tüm iletişim ve taleplerine rağmen, davalı firmanın ısrarla tahsil edilenden daha fazla alacaklı olduğunu iddia ettiği ve kıymetli evrakları davacıya iade etmediği, bu doğrultuda davalıya —– nolu, ihtarnamesinin gönderildiği, iş bu ihtarname kapsamında; davalı firma —- davacıya ait kıymetli evrakların tarafımıza iade yönünde davalının ihtar edildiği, işbu ihtarnameye davalı tarafça; —– tarihli ihtarnamesi ile cevap verildiği; göndermiş olduğukları ihtarname içeriğini kabul etmediklerini bildirdiklerini, ayrıca —- sayılı dosyası ile —- bedelli senet borcunun icra dairesinde tahsil edildiğini davalı tarafça ikrar edildiğini, davalı tarafın, haksız ve hukuki dayanaklardan yoksun şekilde davaya konu olan —— dosyasından, davacının üçüncü şahıslardaki alacaklardan haciz koymakta ve tahsilat yaptığını, bu hususun davacının ticari itibarına büyük zarar verdiğini, davacının zaten tahsilatı yapılmış olan bir borcu, iş bu icra dosyası dolayısı ile tekrar ödemek durumunda bırakıldığını, işbu dava kapsamında davacı şirket ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılacak incelemeler neticesinde tespit olunacağı üzere, davalı firmanın davacı şirket nezdinde herhangi bir alacağı bulunmadığını, açıklanan nedenlerle ve icra iflas kanunun 72. Maddesi uyarınca öncelikle davacı şirket adına icra dosyasına yatırılacak paranın, davalıya ödememesi için %15 oranında teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararı verilmesinin, yapılacak yargılama sonucunda davacı şirketin icra takibine konu senet nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitini ve takibini iptalini ve davalı firmanın söz konusu mükerrer icra takibinde kötü niyetli olması sebebiyle —– kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı —- vekilinin dava dilekçesinde özetle ; Dosyada davacı ödeyemediği ancak bu çeke karşılık — miktarlı çeki, vadesinde ödeyemediği ancak bu çeke karşılık —- çek icra dosyasına ödendiği ancak — senedin de icra takibi yapıldığı, bu senetten dolayı borçlu olmadıklarını iddia ederek —-miktarlı senet ile ilgili menfi tespit davası açtıklarını, evvel emirde davanın yanlış yerde açıldığı, davalının ikametgahının — olduğu, yetkili mahkemenin—-mahkemeleri olduğu, davanın —açılması gerektiği, dosyanın yetkili — gönderilmesi gerektiği, davalıya verilen — miktarlı çekin ödenmediği ve karşılığında — senet verildiği, bu senede icra takibi yapıldığı, ödemelerin icra dosyasına yapıldığı, hakimliğe dava konusu edilen —miktarlı senedin borçlunun başka bir borcundan dolayı verilmiş bir senet olduğu, işbu senedin önceki çek ve senetlerle bir ilgisi olmadığı, zira —-miktarlı senetleri imzalayanların farklı olduğu, ilk bakışta dahi farklı insanlar tarafından düzenlendiğinin görüleceği, davalının fiili karine veya kanuni karineden yararlandığı, davaya konu — miktarlı senet, icra takibine konu yapılıp borçluya tebligat çıkarıldığında borçlunun bedelsizlik yönünden herhangi bir itirazı olmadığını, takip tarihinin üzerinden çok uzun bir zaman geçmesine rağmen borçlunun bedelsizlik defi ile ilgili bir iddiasının olmadığı, davacının bu iddiasını resmi delillerle ispat etmesi gerektiği, davacının iddia ettiği davaya konu senedin borçludan teminat olarak alındığı, menfi tespit davasının şartlarının oluşmadığı, davacı şirketin tedbirli ve dikkatli bir iş adamının göstereceği dikkate ve özeni gösteren bir şirket olduğu, ihalelere girerek iş yapan bir şirketin borcuna karşılık birden fazla evrak vermesi ve verilen bu teminat mukabili senetlerin teminat olduğu konusunda belge almamasının hayatın olağan akışına aykırı olacağı, —- adından ciddi olarak söz ettiren bir firma olduğu, davacının dilekçesinde belirttiği ihtiyati tedbir konusunda Menfi Tespit davası icra takibinden sonra açıldığı,.—- asıl alacak miktarının yanında —– teminat da yatırılarak —— tedbir kararı aldırabileceği, açıklanan nedenlerle; öncelikle, yetki itirazının kabulü ile dosyanın yetkili —- gönderilmesine, açılan davanın reddine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmişleridir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, davalı tarafça takip konusu yapılan senedin aynı sözleşmeden kaynaklanan aynı borç ilişkisi için verilip verilmediği, davaya ve icra takibine konu senet nedeniyle davacı tarafın davalıya borçlu olup olmadığının tespitine ilişkin olduğu tespit davasıdır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmış, yargılama sırasında—- yapılan değişiklik neticesinde yargılamaya basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.
— dosyasında yapılan incelemesinde; alacaklı—- vekili tarafından borçlu— aleyhine—- alacağın tahsili talepli icra takibine geçildiği, takibin dayanağının —- olduğu anlaşılmıştır.
—-Talimat sayılı dosyasında bir mali müşavir bilirkişi tarafından davalının işletmesine ait defter ve kayıtlar üzerinde bir inceleme günü belirlenerek bilirkişi kişi eşliğinde inceleme yapılarak bilirkişi raporu hazırlandığı, —- yıllarına ait ticari defterlerinin —-mevcut olduğu yasal süresinde yapıldığı, ticari defterlerin birbirleriyle uyumlu olduğu ve delil niteliğini taşıdığı, davacı ile davalı arasında imzalanan — tarihli sözleşme ile davacı şirket toplamda — tutarında çek ile ödeme yapılacağı, ancak—tarihli sözleşme ekinde ise davacının davalıya vermiş olduğu — tarihine kadar ertelendiği, ürün toplam bedeli olan —-ödeme günü hesaplanarak ortaya çıkacak farkın— —- göre — karşı tarafa ödeneceğine dair karşılıklı imza altına alındığı,
-Davalı şirketin —kayıtlarının incelenmesinde; Davacı şirket ile davalı arasında ticari bir ilişkinin mevcut olduğu, — hesabından dolayı —alacağının olduğu, davaya konu olan —- tutarındaki senetlerin davacı şirket tarafından davalıya verildiği, — tutarındaki senedi— dosya ile icra takibi yapılarak tahsil ettiğini,—- sayılı dosya ile icra takibinde olduğu, davaya konu olan davacı şirketin davalıya vermiş olduğu — tutarındaki senetlerin davalının —- ticari defter kayıtlarında mevcut olmadığının tespit edildiğine ilişkin rapor tanzim edildiği görüldü.
— Talimat numarası alındığı; yazılan talimat doğrultusunda davalı —– yemini yaptırılıp, ifadesi alınmış olup talimat mahkememize iade edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ile savunmaları, toplanan tüm deliller, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı şirketin taraflar arasındaki alım satım ilişkisinden doğan borca binaen ——— vadeli senedin icraya konulduğu, iş bu icra dosyasından söz konusu borcun tahsil edilmiş olduğu, dosyanın kapandığı, işbu icra dosyasından tahsil edilen ödemeler neticesinde ve davacı şirketin, bankadan havale yolu ile davalıya yaptığı ödemeler sonucuna; davalı firmanın davacı şirket nezdinde herhangi bir alacağının kalmadığı, ancak ilk sözleşme döneminde davalıya teslim edilen kıymetli evraka ilişkin tahsilat gerçekleşmiş olmasına rağmen, davalı firmanın, mükerrer olarak kendisinde bulunan —- bedelli senedi—- dosyası ile davacı şirket aleyhine icra takibine konu ettiğini, davalı firma ile davacı şirketin alacak-borç ilişkisinin bahsi geçen icra dosyasına yapılan ödemeler ile sona erdiğini, davacı şirketin, davalı ile tüm iletişim ve taleplerine rağmen, davalı firmanın ısrarla tahsil edilenden daha fazla alacaklı olduğunu iddia ettiği ve kıymetli evrakları davacıya iade etmediği, bu doğrultuda davalıya —–nolu, ihtarnamesinin gönderildiği, iş bu ihtarname kapsamında; davalı firma yedindeki, davacıya ait kıymetli evrakların tarafımıza iade yönünde davalının ihtar edildiği, işbu ihtarnameye davalı tarafça;—- ihtarnamesi ile cevap verildiği; göndermiş oldukları ihtarname içeriğini kabul etmediklerini bildirdiklerini, davalı firmanın davacı şirket nezdinde herhangi bir alacağı bulunmadığı iddiası ile dava ve takibe konu —- bedelli senet yönünden borçlu olmadığının tespiti noktasında mahkememizde iş bu davayı açtığı, yapılan yargılamada davalı şirketin — ticari defter kayıtlarının incelenmesinde davacı şirket ile davalı arasında ticari bir ilişkinin mevcut olduğu, — davacı —- alacağının olduğu, davaya konu olan — tutarındaki senetlerin davacı şirket tarafından davalıya verildiği, —-tutarındaki senedi—dosya ile icra takibi yapılarak tahsil ettiğini,—sayılı dosya ile icra takibinde olduğu, davaya konu olan davacı şirketin davalıya vermiş olduğu —– ticari defter kayıtlarında mevcut olmadığının tespit edildiği, kambiyo senedinden kaynaklı menfi tespit davasında, ispat yükünün davacı tarafta olduğu, davacının senet borcunu ödediği, senedin bedelsiz kaldığı ve dava konusu senet yönünden borcunun kalmadığına ilişkin iddiasını yemin dahil yasal, yazılı delillerle ispatlaması gerektiği, davacının davalıya yemin teklifinde bulunması ve davalı tarafça yeminin eda edilmesi karşısında davacının davasını ispatlayamadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İspatlanamayan davanın REDDİNE;
2-Karar harcı—– harcın karar kesinleştiğinde ve talep halide davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen —- nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde—- Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı..06/07/2021