Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1191 E. 2018/1221 K. 18.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1191 Esas
KARAR NO : 2018/1221

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 03/11/2016
KARAR TARİHİ : 18/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile davalı arasında cari hesap ilişkisi mevcut olduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacı şirket tarafından davalıya mal satışı ve teslimi yapıldığını, davalı tarafça davacı şirkete olan 55.340,76 TL tutarındaki borcun ödenmemesi üzerine davacı tarfaça ————.Noterliğinin 25.10.2015 tarihli ve ——— yevmiye sayılı ihtarnamesinin keşide edilerek davalıya gönderildiğini, davalı ile defalarca yapılan şifahi görüşmelere ve keşide edilen ihtarnameye rağmen borcun halen ödenmemesi üzerine, davacı tarafça İstanbul Anadolu —————–. İcra Müdürlüğünün 2016/3840 esas sayılı dosyası üzerinden davalı aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, takibin dayanağı olan ihtarname ve cari hesap ekstresinde borç miktarı ve dayanağının açıkça gösterildiğini, ihtarname içeriğinde ödenmeyen faturaların dökümünün yapılmış olduğunu, bu alacağın taraflar arasındaki ticari ilişkiye dayanmakta olduğunu, ancak davalı tarafından, alacağın tahsilini uzatmak amacıyla, kötü niyetli olarak takibe ve borca itiraz edildiğini, davalının haksız ve kötü niyetli itirazının iptali amacıyla işbu davayı açma zarureti doğduğunu belirterek, davanın kabulüne, davalının itirazının iptaline ve takibin devamına, alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı taraf usulüne uygun dava dilekçesi tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; mal satışına dayalı kurulan ticari ilişki kapsamında düzenlenen faturalara dayalı oluşan cari hesap alacağı için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmış, yargılama sırasında 28/02/2018 tarihinde kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. Maddesi ile 6102 sayılı T.T.K.’nın 4. Maddesinin 2. Fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.
İcra dosyası ve vergi dairesi kayıtları celp edilmiş, alacağa dayanak fatura suretleri dosya içerisine alınarak incelenmiştir.
Davalının bağlı bulunduğu vergi dairesine yazılan yazı cevabında bilanço esasına göre ama işletme defteri tuttuğu bu nedenle BA formunun yer almadığı belirtildiğinden uyuşmazlığın her iki taraf yönünden (nisbi) ticari dava olduğu değerlendirilerek somut uyuşmazlıkta mahkememizin görevli olduğu anlaşılmıştır.
Davalının bağlı bulunduğu vergi dairesine müzekkere yazılarak 2015 yılına ilişkin BS formları celp edilmiş ve davalı adına 62.425,00 TL tutarında kayıt bulunduğu tespit edilmiştir.
İtirazın iptali istemine konu, İstanbul Anadolu—–. İcra Müdürlüğü’nün 2016/3840 esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; 15/02/2016 tarihinde başlatılan takibin alacaklısının ———–.; borçlusunun … olduğu; takibin cari hesap alacağı dayanak gösterilmek suretiyle 55.340,70 TL asıl alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; —— ödeme emrinin borçluya 17/02/2016 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 22/02/2016 tarihinde sunulan itiraz dilekçesinde borca ve ferilerine itiraz edildiği, icra müdürlüğünce 22/02/2016 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği, huzurdaki davanın 03/11/2016 tarihinde ve yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraf delilleri toplandıktan sonra dosya tarafların tacir olması ve davacı yanca delil olarak ticari defterlerine dayanılması sebebiyle TTK.83-85 ve HMK.222.maddeleri uyarınca tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş ve dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi edilerek rapor alınmış, mali müşavir bilirkişi——- tarafından sunulan 30/01/2018 tarihli rapor içeriği HMK 282. maddesi kapsamında denetime elverişli görülmüş ve hükme esas alınmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; mal satışı sebebiyle kurulan ticari ilişkiye istinaden davacı tarafından düzenlenen faturalara konu borç kapsamında malların davalıya teslim edilip edilmediği, davalı tarafından borcun ödenip ödenmediği, takip tarihi itibariyle takibe konu edilen cari hesap alacağına ilişkin olarak davacının davalıdan muaccel bir alacağının bulunup bulunmadığı, varsa miktarı ile itirazın iptali ile icra inkar tazminatı hüküm koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla bilirkişiden alınan denetime elverişli rapor içeriğine göre, taraflar arasında mal satışına ilişkin yazılı olmayan sözleşme kapsamında ticari ilişki kurulduğu, davacı şirketin 2015-2016 yılları ticari defterlerinin HMK.222 maddesi kapsamında kendi lehine delil teşkil ettiği, davacı şirketin ticari defterlerine göre davacı şirketin takip tarihi itibariyle talebi gibi davalı yandan 55.340,76 -TL alacaklı olduğu, davalı yanın davaya yanıt vermediği gibi duruşmalara da iştirak etmediği ve usulüne uygun defter incelemesi için çıkarılan ihtarat ile belirlenen inceleme gününde defterlerini hazır etmediği dolayısı ile ticari defterlerinin incelenemediği, davanın itirazın iptali davası olması sebebiyle ispat yükünün davacıda olduğu, davacının bağlı bulunduğu vergi dairesinden celp edilen BS kayıtlarında davalı adına 65.425,00-TL kayıt bulunduğu, davacı tarafından takip konusu alacağa konu mal satışına ilişkin fatura ve irsaliyelerin sunulduğu, sunulan fatura ve irsaliyelerde takip tarihi itibari ile 53.185,05 TL fatura yönünden malların teslim edildiğinin ispat edildiği, söz konusu irsaliyelerden ————— tarihli ———- numaralı 1.673,38 TL, 01/09/2015 tarihli —– numaralı 262,99 TL ve 12/06/2015 tarihli—– nolu ——tutarlı faturalara dayanak irsaliyelerde teslim alan kısmında isim ve imzanın bulunmadığı dolayısı ile belirtilen faturalara konu malın davalıya teslim edildiğinin ispat edilemediği, yine takip ile istenen avans faizi talebinin yerinde olduğu değerlendirilerek; davanın kısmen kabulü ile, İstanbul Anadolu ———-İcra Müdürlüğünün 2016/3840 esas sayılı dosyasına, davalı yanca yapılan itirazın 53.185,05-TL yönünden iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, kabul edilen miktar likit ve itiraz haksız bulunduğundan takdiren kabul edilen miktarın %20’si oranında hesaplanan ——– icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacı yanın itirazının iptali isteminin İ.İ.K. 67 maddesi kapsamında değerlendirilmesiyle;
1-Davanın kısmen kabulü ile, İstanbul Anadolu ——–. İcra Müdürlüğünün —– esas sayılı dosyasına, davalı yanca yapılan itirazın 53.185,05-TL yönünden iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Kabul edilen miktar likit ve itiraz haksız bulunduğundan takdiren kabul edilen miktarın %20’si oranında hesaplanan 10.637,00-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli karar harcı 3.633,07 TL’den peşin olarak yatırılan 668,39 TL’nin mahsubu ile 2.694,68 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 668,39 TL peşin harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 33,50 TL ilk dava masrafı, 101,10 TL tebligat ve müzekkere gideri ve 700,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 834,60 TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre(%96 kabul) 802,09 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan 32,51 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan ———uyarınca hesaplanan 6.200,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
İlişkin olarak, davalı tarafın yokluğunda, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.