Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1254 Esas
KARAR NO : 2019/734
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 21/11/2016
KARAR TARİHİ : 11/06/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ——– duran araca davalı sigorta şirketinde ———nolu poliçe ile ZMMS sigortalı bulunan ——-plakalı aracın 31/08/2015 tarihinde araç sürücüsünün 8/8 kusuru ile çarptığını, müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını ve sürekli malul kaldığını, dava açılmadan önce davalı şirkete başvurulduğunu ancak herhangi bir bilgi alınamadığını ve tazminat ödemesinin yapılamadığını, müvekkilinin güvenlik sistemleri alanında uzman olduğunu ve 20 yıllık iş tecrübesinin bulunduğunu bildirerek şimdilik 1.000,00-TL maddi tazminatın kaza tarihinden işleyecek %12 avans faizi ile birlikte tahsili ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu ——-plakalı aracın müvekkili şirket tarafından Zorunlu Mali Sorumluluk sigorta poliçesi ile teminat altına alındığını, müvekkili şirketin sorumluluğunun trafik poliçesindeki limitler ve sigortalının kusuru ile sınırlı olduğunu, dava konusu iddiaların tespiti açısından adli tıp kurumundan rapor alınmasının gerektiğini, tedavi giderlerinden —- sorumlu olduğunu, temerrüt süresinin delillerin tamamının müvekkili şirkete tebliğ tarihinden itibaren 8 iş günü geçmesi ile başlayacağını,—- rücuya tabi bir ödeme alınıp alınmadığının sorulması ile alınmış ise bu tutarın tazminattan mahsup edilmesi gerektiğini, sigortalı araç sürücüsünün kusurunun tespit edilmesi halinde zarardan kaynaklanan tazminatın hesaplanmasısın aktüer bilirkişi tarafından belirlenmesi gerektiğini belirterek haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile haksız fiilden doğan maddi tazminat istemine ilişkindir. Davacı 31/08/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde ağır şekilde yaralandığını belirterek kazaya karışan —- plaka sayılı aracın trafik sigorta poliçesini düzenleyen davalıdan geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı ile bakıcı giderinin tahsili istemiyle dava açmıştır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmış, yargılama sırasında 28/02/2018 tarihinde kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. Maddesi ile 6102 sayılı T.T.K.’nın 4. Maddesinin 2. Fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.
Davacıya ait hastane dosyaları, davalı sigorta şirketi nezdinde düzenlenen hasar dosyası, İlçe Emniyet Müdürlüğünden sosyal ve ekonomik durum araştırma raporu, İstanbul Anadolu —– Asliye Ceza Mahkemesine ait ceza dosyası getirtilerek dosya içine alınmıştır.
Dosya öncelikle olaydaki kusur durumunun tespitine ilişkin olarak itirazların değerlendirilmesi amacıyla ———— tevdi edilerek rapor alınmış, söz konusu bilirkişi tarafından düzenlenen 11/05/2018 tarihli bilirkişi raporunda davacının kusurunun bulunmadığını, davalı sigorta şirketinin sigortalı —– plakalı araç sürücüsü dava dışı —– emredici trafik kurallarına karşı ortalama bir sürücünün göstermesi gereken dikkat ve özeni göstermediğinden kusurunun %100 oranında olduğu yönünde kanaat bildirilmiştir.
Davacının sürekli ve geçici iş göremezlik ile bakıcı gideri tazminatı taleplerinin değerlendirilmesi bakımından —- Kurumundan11/07/2018 tarihli rapor alınmış, kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre düzenlenen raporda davacının olay tarihindeki yaşına göre %15,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayıldığı ve olay tarihinden itibaren iyileşme süresinin 6 aya kadar uzayabileceği ,bakıcı yardımına ihtiyaç olmadığı belirlenmiştir.
Saptanan kusur durumu ve alınan maluliyet raporu uyarınca hesaplama yapılması için dosya aktüer bilirkişi—- tevdi edilmiş, yapılan hesaplama ile davacının 31/08/2015 tarihli trafik kazası nedeniyle 6.795,99 TL.sı geçici iş göremezlik ve 49.025,43 TL.sı sürekli iş göremezlik,8.363,10 TL’si bakıcı tazminatı olmak üzere toplam 64.184,52 TL tazminat talep edebileceği alınan bilirkişi raporuyla belirlenmiştir. Bilirkişi raporunun tetkik edilmesinde raporda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamakla birlikte daimi iş göremezliğe ilişkin hesap hatası yapıldığı fark edilmiş olup daimi iş göremezlik tazminatının dosyadaki veriler doğrultusunda 85.722,89 TL olduğu hesaplanmış olup mahkememİzce yapılan yanlışlık giderilerek davacının alacağının toplam 100.881,98-TL olduğu tespit edilmiştir.
Davacı vekili sunduğu 07/03/2019 tarihli talep arttırım dilekçesiyle, bilirkişi raporu uyarınca dava değerini 99.881,98 arttırılarak toplamda 100.881,98-TL’ye yükselttiklerini beyan ederek , tamamlama harcını yatırmıştır. Talep arttırım dilekçesinde davacı vekili hükmedilecek tutara kaza tarihinden itibaren işleyecek %12 ve artan oranlarda avans faiz yürütülmesi isteminde bulunmuştur. Talep arttırım dilekçesi davalı sigorta şirketine tebliğ edilerek beyan ve itirazları alınmıştır. Her ne kadar davalı vekili tarafından bakıcı zararına ilişkin itirazda bulunulmuş ve ———– bakıcıya ihtiyaç duyulmayacağı belirtilmiş ise de davacının kaza tarihinde ki yaşı, yaralanmanın niteliği ve kazadan sonra 6 ay gibi bir süre iyileşme süresinin olduğu göz önünde bulundurulduğunda bakıcıya ihtiyaç duyacağı ve davacının aile birliği içerisinde bakılacağı hususu değerlendirilmeden aile bireylerine böyle bir yükümlülük yüklemenin hakkaniyetle bağdaşmayacağı kanaatiyle, dışarıdan bir bakıcı tutulmuş olsa idi ne kadar zararının olduğu belirlenerek hesaplanan tazminattan indirim yapılmamıştır.
Yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporlarıyla meydana gelen trafik kazası neticesinde davacının olay tarihindeki yaşına göre % 15,2 oranında meslekte kazanma gücünü kaybettiği ve iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 6 aya kadar uzayabileceği, davalı tarafından Z.M.M.S poliçesi düzenlenen ———- plaka sayılı aracın sürücüsünün olayın meydana gelmesinde % 100 oranında kusurlu olduğu, sigorta poliçesinin dava konusu olayı kapsadığı, dolayısıyla davalı sigorta şirketinin meydana gelen zarardan sorumlu olduğu, davacının trafik kazası nedeniyle maluliyet oranına isabet eden tazminat tutarının 85.722,89 TL geçici iş göremezlik tazminatı tutarının 6.795,99 TL bakıcı zararının ise 8.363,10 TL olarak hesaplandığı, yapılan hesaplamanın gerekçeli ve denetlenebilir nitelikte olduğu mahkememizce kabul edilmiş, bu miktarlar üzerinden davanın arttırılan haliyle kabulüne karar verilmiştir.
Davacı taraf mahkememizde HMK 107 kapsamında açtığı davada kaza tarihinden itibaren % 12 ve değişen orunlarda avans faizi yürütülmesi talebinde bulunmuştur. Meydana gelen kazadan sonra davacının davalı sigorta şirketine 28/09/2016 tebliğ tarihinde başvurduğu anlaşılmıştır. Tebliğden itibaren 8 iş gününün ilavesi ile davalının temerrüdünün 11/10/2016 tarihinde oluştuğunun kabulüyle davalı bu tarihten itibaren faizle sorumlu kılınmış, kazaya karışan araçların ticari nitelikte olmadığı, hususi araç olduğu gözetilerek temerrüt tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmek suretiyle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın maddi tazminat istemi yönünden kabulü ile;
6.795,99-TL Geçici İş göremezlik Tazminatı, 85.722,89-TL Sürekli İş göremezlik Tazminatı ve 8.363,10-TL Bakıcı Gideri Tazminatı olmak üzere Toplam 100.881,98-TL maddi tazminatın davalı sigorta şirketinin poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere, 11.10.2016 temerrüt tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar harcı 6.891,25-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 29,20-TL harç ve tamamlama harcı 400,00-TL’nin mahsubu ile bakiye 6.462,05-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 29,20-TL başvurma harcı, 29,20-TL peşin nispi harç, 400,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 458,40-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 251,70-TL tebligat, müzekkere ve fotokopi gideri, 1.250,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.501,70-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konu hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
6–Davanın kabul edilen kısmı yönünden karar tarihinde geçerli ———- deki esaslara göre belirlenen (madde 13) 10.820,56 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan gider avansından harcanmayan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı