Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1052 E. 2019/625 K. 16.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1138 Esas
KARAR NO : 2019/606

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/10/2016
KARAR TARİHİ : 14/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilleri ——— eşi ve diğer davacılar —– babaları müteveffa —————-19/06/2015 tarihinde davalı sigorta şirketine kasko sigorta poliçesi ile sigortalı ———- plakalı çekici ve buna bağlı —- plakalı ——– ile yolda seyrederken direksiyon hakimiyetini kaybederek tam kusuru ile meydana gelen tek taraflı trafik kazasında vefat ettiğini, Yargıtay kararları gereğince bu halde dahi desteğinden mahrum kalan eşi ve çocuklarını manevi zararının kasko sigorta poliçesi kapsamında olduğunu, dava öncesinde davalı sigorta şirketine yapılan başvuruya rağmen bugüne kadar taraflarına herhangi bir ödeme yapılmadığını belirterek davacı———- için 150.000 TL kızı ————– 50.000 TL ve kızı —- taze için yine 50.000 TL olmak üzere toplam 250.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinde yürürlükte bulunan kasko sigortası poliçe teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkillerine verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili sigorta şirketinin kaza yapan aracın kasko sigorta poliçesini tanzim eden şirket olduğunu ve Karayolları Trafik Kanunu 91. maddesi uyarınca sigortalısının kusuru ile üçüncü şahıslara verdiği zararı poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere tazmin etmekle mükellef olduğunu kusuru oranının tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu’na gönderilmesi gerektiğini davacı tarafın dava dilekçesindeki iddialarının soyut olduğunu ve manevi tazminat talebinin fahiş olduğunu bir an için davalının haklı olduğu varsayılırsa bile müvekkili şirketin faizden sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını mahkeme aksi kanatta ise dava tarihinden itibaren yasal faiz ile sorumlu tutulması gerektiğini ayrıca talebin zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, tek taraflı trafik kazasında vefat eden müteveffanın desteği davacıların uğradıkları manevi zararın aracın kasko sigortası poliçesini düzenleyen sigorta şirketinden tahsiline için açılan tazminat davasıdır.
Dava yazılı yargılama usulüne tabi olup, dilekçeler teatisi tamamlandıktan sonra usulüne uygun ön inceleme duruşması yapılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlendikten sonra bilirkişi raporu alınmış ve tahkikat usulüne uygun şekilde bitirilerek yargılama sonuçlandırılmıştır.
Hasar dosyası ve poliçe sureti, Erzin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ——— Sor.nolu dosyası aslı, davacıların sosyal ve ekonomik durumunu gösterir bilgiler ve müteveffanın gelir durumuna ilişkin bilgiler ilgili ———- celp edilmiş ve nüfus kayıt örneği uyap sisteminden çıkarılarak dosya içerisine alınmış ve incelenmiştir.
Sigorta poliçesinin incelenmesinde; dava dışı ———–plakalı çekici ve buna bağlı — plakalı —- nolu kasko poliçesi ile—– tarihleri arasında sigortaladığı ve teminatlar arasında ihtiyari mesuliyet teminatının —-olduğu görülmüştür.
Belirlenen hukuki ihtilaf noktalarının çözümü teknik değerlendirme gerektirdiği için dosya sigortacı bilirkişi —–tevdi edilerek rapor alınmış; anılan bilirkişi tarafından sunulan 24/09/2018 tarihli raporda dava konusu manevi tazminatın sigorta poliçesi kapsamında ihtiyari mali sorumluluk teminatı kapsamında olduğu yönündeki değerlendirme kasko sigortası genel şartlarına ve dosya kapsamına uygun bulunmayarak bilirkişinin görüşüne itibar edilmemiştir.
Dava konusu uyuşmazlık; davacıların desteği müteveffa ——- 19/06/2015 tarihinde meydane gelen tek taraflı trafik kazasında vefat etmesi sebebiyle davacıların müteveffanın desteğinden yoksun kalanlar olarak manevi zarara uğrayıp uğramadıkları, miktarı ve davalının bu zarardan sorumlu olup olmadığı sorumlu ise miktarı noktalarında toplanmaktadır.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, toplanan deliller kapsamında; davacıların murisinin 19/06/2015 tarihinde kendi sevk ve idaresindeki araç ile yapmış olduğu tek taraflı trafik kazasında vefat ettiği, davalının söz konusu aracı kaza tarihini kapsar şekilde kasko sigorta poliçesi ile sigortaladığı ve poliçede 250.000,00 TL teminat miktarında ihtiyari mali sorumluluk teminatının bulunduğu, davacıların söz konusu ölüm sebebiyle destekten yoksun kaldıkları iddiasıyla ve uğradıkları manevi zararın bu teminat kapsamında olduğunu belirterek huzurdaki davayı açtıkları, ihtiyari mali sorumluluk sigortası ile sigortacı, aracın işletenine terettüp eden hukuki sorumluluğu ve teminat kapsamında olmak şartıyla Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası hadlerinin üzerinde kalan kısmını, poliçede yazılı hadlere kadar temin etmekle yükümlü olduğu, manevi tazminat taleplerinin de bu poliçe ile teminat kapsamına alınabileceği, ancak teminat dışında kalan haller başlık 3.c. maddesine göre “İşletenin veya aracı sevk edenin eşinin, usul ve füruunun (kendisi ile evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların) ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin uğrayacağı zararlar dolayısıyla ileri sürülen talepler” teminat dışında bırakıldığı, bu noktada, yaşanan ölüm neticesi olarak davacılar müteveffanın yardımından mahrum kaldıkları ve bu sebeple manevi zararlarının oluştuğunu iddia etmişlerse de bu zararın ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı tarafından teminat altına alınmadığı ve sorumluluğunun bulunmadığı kanaatine varılarak davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Harçlar yasası gereğince alınması gereken 44,40 TL dava red harcından peşin yatırılan 29,20 TL harcın indirilmesi ile geriye kalan 15,20 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —– deki esaslara göre belirlenen 20.950,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.