Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1045 E. 2022/511 K. 09.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/1045 Esas
KARAR NO: 2022/511
DAVA: Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ : 22/01/2010
KARAR TARİHİ: 09/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan Kayıt Kabul davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin —– tarihleri arasında iflas eden şirket bünyesinde satış ve proje yöneticisi olarak çalıştığını, müflis şirket yetkililerinin müvekkiline karşı takındıkları tutum, davranış ve hakaretleri sonucu ayrıca müvekkilinin hak ettiği ücret ve kazançların geç ödenmesi, —eksik ödenmesi, müvekkiline ödenen benzin ve —- ödenmeyeceğinin bildirilmesi üzerine sözleşmenin müvekkili açısından çekilmez bir hale geldiğini, bu sebeple iş akdini—- nolu ihtarnamesi ile feshettiğini, işçilik alacaklarının ödenmemesi üzerine —- sayılı dosyalarında alacak ve tespit davası açtıklarını, davalı şirketin iflas etmesi üzerine —- toplam alacaklarının masaya kaydı için müracaat ettiklerini, taleplerinin — ise reddine karara verildiğini belirterek — tazminatı, — ödenmeyen maaş alacağı, — fazla mesai alacağı,—izin ücreti alacağı, — hafta sonu ve bayram tatili çalışma ücreti alacağı, — masraflarına yönelik— tarihleri arasında işlemiş faiz olan——- masaya kaydına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Tasfiye işlemlerinin ——- sırasında yürütüldüğünü, davaya konu alacakların özel giderler olup, kıdem ve ihbar tazminatının ne şekilde hesaplandığının belli olmaması, ayrıca faizin ne şekilde işletildiğinin de tespit edilememesi sebebi ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, İİK 235 .maddesi uyarınca açılan kayıt kabul davasıdır.
Davacı vekili, müvekkilinin —–tarihleri arasında——–olarak çalıştığını, sözleşmenin müvekkili açısından çekilmez bir hale geldiğini, bu sebeple iş akdini —- yevmiye no’lu ihtarnamesi ile feshettiğini, işçilik alacaklarının ödenmemesi üzerine —- sayılı dosyalarında alacak ve tespit davası açtıklarını, davalı şirketin iflas etmesi üzerine — toplam alacaklarının masaya kaydı için müracaat ettiklerini, taleplerinin — reddine karar verildiğini ileri sürerek, toplamda —-masaya kaydına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davaya konu alacakların özel giderler olup, kıdem ve ihbar tazminatının ne şekilde hesaplandığının belli olmadığını, faizin ne şekilde işletildiğinin tespit edilemediğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Yapılan yargılama sonucunda mahkememizin —- Davacının davasının kısmen kabulü ile;—- dosyasında tasfiye işlemleri yürütülen —- alacaklı olduğu anlaşılmakla bu miktarın sıra cetvelinin 1. Sırasında davacı alacağı olarak kayıt ve kabulüne, 2- Fazlaya ilişkin talebin Reddine…” karar verilmiştir.
Davacı vekili tarafından mahkememiz kararının temyiz edilmesi üzerinde dosya —- gönderilmiş ve yapılan temyiz incelemesi sonucunda——— aleyhine açtığı davada kıdem tazminatı, maaş, fazla mesai, izin ücreti, hafta sonu ve bayram dönemi çalışma ücreti ve şirket adına yapılan harcamalardan dolayı oluştuğunu ileri sürdüğü alacak ve tazminatların tahsilini istemiş, davalının iflası üzerine mahkemece birleştirme kararı verilerek dosya —- gönderilmiştir. Mevcut mahkeme ise birleşen dava hakkında olumlu veya olumsuz herhangi bir karar vermemiştir. Oysa iş mahkemelerinde görülen davanın, davalının iflas etmesi üzerine kayıt kabul davasına dönüştüğü kabul edilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, bu husus gözden kaçırılarak daha sonra açılan mevcut dava ile birleştirme kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. Bu itibarla, birleşen —– dosyasının tefriki ile mahkemesine gönderilmesi ve bilahare yapılacak işlemlerin sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde sonuca varılması yerinde görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. 2-Bozma nedenine göre, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda——– numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA,..” şeklinde bozulmuştur. Bozma sonrasında dosya mahkememizin —— karar sayılı bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Bozma ilamı sonrasında yapılan yargılama sonucunda;
—- dosyalarının gerekçeli karar ve kesinleşme şerhlerinin —– üzerinden celp edildiği görülmüş, mahkememizin — tarihli celsesinde —- sayılı bozma ilamı gereğince —- dosyasının mahkememizce resen tefrikine karar verilmiş, tefrik edilen dosya—- sayılı numaraya kaydı yapılmış, görevsizlik kararı verilmiş, —— davalı şirketin ticari sicil kayıtları celp edilmiş, davalı şirket hakkında verilen iflas kararının kapatılması sebebiyle davalı şirketin temsil edilmesi ve taraf teşkilinin sağlanması için davalı şirket hakkında ihya davası açmak üzere davacı vekiline süre verilmiş, davacı tarafından——-sayılı dosyası ile ihya davası açılmış, davalı şirketin ihyasına karar verilmiş, buna ilişkin—- dosyası gerekçeli karar ve kesinleşme şerhi ——- üzerinden celp edilmiş, taraf teşkili sağlanmış ve yargılamaya devam edilmiştir.
2004 sayılı İcra İflas Kanunun 235.maddesinin üst başlığı “Sıra Cetveline İtiraz ve Neticeleri”‘dir. 235/1.fıkrasında; sıra cetveline itiraz edenlerin, cetvelin ilanından itibaren on beş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki Ticaret Mahkemesine dava açmaya mecbur oldukları düzenlenmiştir. İİK’nın 233.maddesinde; reddedilen alacaklılar düzenlenmiştir. Sıra cetveline alacak kaydı için talepte bulunmuş olan alacaklının alacağı iflas idaresi tarafından tamamen veya kısmen reddedilmiş ise bu alacaklı tarafından iflas masası muhatap tutularak dava açılacaktır. Sıra cetvelinin iptali için dava açma hakkı daima sıra cetveline geçmiş olan veya geçirilmesi gereken alacaklılara aittir.
Bir iflas alacaklısının, sıra cetveline yazılmasını talep ettiği alacağı iflas idaresi tarafından tamamen ya da kısmen reddedilmesi durumumda——- aleyhine kayıt kabul davası açılabilmektedir.
İflas masasına iflas tarihi itibariyle mevcut olan alacaklıların kaydı yapılabilir. İflas tarihinden sonra doğan alacaklar için sıra cetveline itiraz davası açılamaz——-
İİK nun 235 .maddesine dayalı olarak açılan kayıt kabul davaları en son ilan tarihinden itibaren 15 gün içinde açılmalıdır. İş bu süre hak düşürücü niteliktedir. İflas masasına alacak yazdırılırken tebliğe elverişli adres gösterilmesi ve tebligat giderleri de peşin ödenmek suretiyle, iflas idaresince alınacak kararların kendilerine tebliği talep edilmiş olan alacaklılara ise , alacağın kabul veya reddediliği ayrıca tebliğ edilir. Bu halde, sıra cetveline itiraz davası açama süresi, ilan tarihinden itibaren değil, İİK 223/3 maddesi uyarınca tebligatın yapıldığı günden itibaren başlar.
—-tarihli cevabi yazısına göre red kararının—— tarihinde davacı vekiline tebliğ edildiği, davanın ise —- tarihinde açıldığı böylece süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi — tarihli raporunu dosyaya ibraz etmiş, bilirkişi raporuna itiraz edilmesi üzerine, aynı bilirkişiden ek rapor alınmış,—– tarihli bilirkişi raporu dosya içeriğine uygun ve denetlenmeye müsait olduğundan hükme esas alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; ——–sayılı ilamı ile iflasına karar verildiği, kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiği, iflas işlemlerinin —-dosyasından yürütüldüğü, davacı işçi alacağını masaya kayıt ettirmek için müracaatta bulunduğu, talebin — kabulü ile — reddine karar verildiği, reddedilen kısım yönünden iş bu davanın açıldığı, —- sayılı dosyasının gerekçe kısmında davacının taban ücret üzerinden çalıştığına yönelik tespit kararı verildiği, kararın gerekçe kısmında davacının son aylık ücretinin —-olduğunun ispat edilememesi sebebi ile taban ücret esas alınmak sureti ile tespit kararı verildiği, bu kararın — denetiminden geçerek kesinleştiği, dolayısı ile — tarihli raporun dosya içeriğine daha uygun olduğu, aldırılan bilirkişi raporuna göre davacının —- tarihinden —tarihine kadar iflas eden şirket bünyesinde çalıştığı, böylece davacının—- hizmet verdiği, bu süre zarfında davacının —– harcamaları ile benzin masrafının iflas eden şirket tarafından karşılandığının ispat edilemediği, dolayısı ile bilirkişice kıdem tazminatı, ücret alacağı, fazla mesai alacağı, izin ücreti ve hafta sonu çalışma ücretine yönelik yaptığı hesaplamanın dosya içeriğine uygun olduğu, bu kapsamda davacının davalıdan işlemiş faiz de dahil olmak üzere —-alacaklı olduğu, bu miktarın ——- zaten masaya kaydının yapıldığı anlaşılmakla, bakiye kalan kısım yönünden davanın kısmen kabulüne, Davacının,—- dosyasında tasfiye işlemleri yürütülen —— olduğu anlaşılmakla bu miktarın sıra cetvelinin —– Sırasında davacı alacağı olarak kayıt ve kabulüne, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Yargılama gideri, vekalet ücreti ve harçlar yönünden ;
Yargılama gideri, vekalet ücreti ve harçlar yönünden; Kayıt kabul davaları alacağın iflas masasına kaydı istemine ilişkin olup, belirli bir miktarın tahsiline yönelik olmadığından, alacağın iflas masasına kaydına karar vermekle yetinilir. Alacağın ödenmesi ancak tasfiye sonunda masa mevcudunun sıra cetveline uygun biçimde dağıtımı aşamasında gerçekleşir ve alacakların tam olarak ödenip ödenmeyeceği ancak bu aşamada anlaşılabilir. Yine kayıt kabul davaları, alacağın iflas masasına kaydı istemine ilişkin olup, belirli bir miktarın ödenmesine yönelik bulunmadığından, bu tür davalarda vekalet ücreti ve harcın maktu olarak belirlenmesi gerekir ——– Bu kapsamda harç ve vekalet ücreti maktu olarak hesaplanmış, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-Davacının,—– dosyasında tasfiye işlemleri yürütülen ——- olduğu anlaşılmakla bu miktarın sıra cetvelinin ——- Sırasında davacı alacağı olarak KAYIT VE KABULÜNE,
2-Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3-Karar harcı 80,70-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 17,15-TL harcın mahsubu ile bakiye 63,55‬-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 17,15-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından tarafından yapılan 17,15-TL başvuru harcı, 2,75-TL vekalet harcı, 573,50-TL tebligat ve müzekkere gideri, 400,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 994,40-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 70,36-TL sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davanın kabul edilen kısmı için davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13. maddesindeki esaslara göre belirlenen 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davanın reddedilen kısmı için davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13. maddesindeki esaslara göre belirlenen 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 15 günlük yasal süre içerisinde ——— Temyiz kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/06/2022