Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1000 E. 2020/207 K. 03.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/1000 Esas
KARAR NO: 2020/207
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 09/09/2016
KARAR TARİHİ: 03/03/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ——— tarihinde davalıya bir sipariş formun iletildiğini ve davalının bu sipariş formunu onayladığını, bunun üzerine davalının sipariş formunda olan siparişlerin bir kısmının davalının ——–oluşan şantiyesinde kullanabileceği şekilde ulaştırıldığını, ——– tarihinde de bu mallara ilişkin bir fatura kesildiğini ve faturanın davacı şirketin satış temsilcisi ————– aracılığıyla elden teslim edildiğini, bu süreç içerisinde davalı yanca ayıp bildiriminde bulunulmadığını ve ürün bedellerinin ödenmediğini, bunun üzerine ihtarname gönderildiğini, sonrasında——- İcra Müdürlüğü’nün ——E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını belirtmiş ve haksız itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini vekaleten talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının sözleşmeye konu ürünleri eksik ve yanlış olarak gönderdiğini, bu nedenle projenin eksik olarak yapılabildiğini beyanla haksız davanın reddine, yargılama giderlerinin ve ücreti vekâletin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini vekâleten talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, satış sözleşmesi kapsamında ödenmeye fatura alacağı dayanak gösterilmek suretiyle başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmış, yargılama sırasında ——– tarihinde kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. Maddesi ile 6102 sayılı T.T.K.’nın 4. Maddesinin 2. Fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.
İcra dosyası, —– Asliye Hukuk Mah. —— D.iş sayılı dosyası, ihtarname tebliğ şerhleri ve suretleri celp edilmiş taraflarca dosyaya sunulan teklif, fatura sureti ve diğer deliller ile birlikte incelenmiştir.
——— İcra Müdürlüğü’nün ——— Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine —- TL asıl alacak, ———–TL işlemiş faiz olmak üzere toplam —- TL alacağın tahsili için ——— tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun süresi içerisinde yapmış olduğu itiraz üzerine takibin durduğu ve davanın hak düşürücü süre içeresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin tanığı ——- tarihli duruşmadaki beyanında “davacı üretici firmayı ve davalı alıcıyı uygulayıcı firma olarak yönlendirilemem sebebiyle tanırım. Davalı firma sahibi —- tarafından uygulama yapılması istendi. Söz konusu malzeme dış malzeme ve dekoratif malzemelerden oluşmaktadır. Davalı firmanın hakim ortağı olduğunu bildiğim ———— iki tane villasının olduğunu ve ———–gönderilecek malzemelerin bu villada kullanılmasını söyleyerek ekibimi toplayarak —- gittim bir gece bekledikten sonra —– kamyonu geldi, irsaliyeli malları ben aldım. Eksik olmadığını gördüm ve uygulamayı ben yaptım. Malzemeler irsaliyede belirtildiği gibiydi hatta sonrasında bir sipariş daha verildi çünkü proje değişikliğine gidildi. Ancak ilk siparişin bedeli ödenmemesi sebebiyle hatta biz bir hafta bekledik. Bildiğim bundan ibarettir… ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Konunun incelenmesinin uzmanlık gerektiren yönleri olması ve davacı tarafça delil olarak ticari defterlere dayanılmış olması sebebiyle dosya mali müşavir —————— oluşan heyete tevdi edilerek rapor alınmış, anılan bilirkişi heyeti tarafından sunulan ———- tarihli bilirkişi raporunda; Davacı şirketin ———- yılına ait ticari defterlerinin davacı lehine delil vasfına haiz olduğu, davalının inceleme gününde resmi defter ve belgelerini ibraz etmediği, davacının incelenen resmi defter ve belgelerinde davalıdan ———— alacaklı olduğu, ayıbın bulunmadığı, davalı tarafından “ayıbın önceden davacıya sözlü olarak bildirildiği” iddia edilmesine rağmen dosya kapsamında bu vakıanın HMK m. 194 hükmünce somutlastırılmadığı. ayıp ihbarının yapılmadığı bildirilmiş, söz konusu bilirkişi raporuna yapılan itirazlar neticesinde yine heyette yer alan İnşaat Mühendisi bilirkişinin değiştirilmesi suretiyle ek rapor alınmış ———– tarihli raporda ise; davacının davalıya sattığı yapı malzemelerinin teklife uygun olup olmadığı ve yapı malzemelerinin ayıplı olup olmadığı hususunda teknik açıdan inceleme yapıldığında; tespit isteyen tarafın delil listesinde sunduğu ifade ettiği üzere malzeme kodları belirtilen fotoğrafın dosya içeriğinde görülemediği, ayrıca tespit raporundaki fotoğrafların da görüntü kalitesi bozuk olduğundan ayıbın olup olmadığının tespit edilemediği, yönünde görüş bildirilmiş, söz konusu raporlar HMK 282. Maddesi kapsamında denetime elverişli görülerek hükme esas alınmıştır.
Dava konusu uyuşmazlık, taraflar arasında davacının davalıya satımını yaptığı yapı malzemelerinin teklife uygun olup olmadığı, ayıplı olup olmadığı, davalının usulüne uygun ayıp ihbarında bulunup bulunmadığı, takip tarihi itibariyle davacının faturalara dayalı alacağının olup olmadığı, varsa alacağı miktarı, davalıyı temerrüte düşürüp düşürmediği bu kapsamda işlemiş faiz ve inkar tazminatına hükmedilip hükmedilmeyeceği ile takibe itirazın iptali koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmalarına göre, taraflar arasında yazılı sipariş formu ve teklife dayalı olarak kurulan sözleşme kapsamında mal satışına ilişkin ticari ilişki kurulduğu, davacının incelenen ——-yılı ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfını haiz olduğu ve takip tarihi itibari ile davalıdan ———- alacaklı olduğu, davalının inceleme gününde defterlerini hazır etmediği için inceleme yapılamadığı, uyuşmazlığın satışa konu malların sonradan değiştirildiği hususu kapsamında davalının ilk teklife uygun olmayan teslime dayalı süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunup bulunmadığı noktasında toplandığı, TTK 23 maddeleri gereğince tacirler arasında malın ayıplı olduğu iddiası var ise malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı — gün içinde durumun satıcıya ihbar ile açıkça belli değil ise alıcı malı teslim aldıktan sonra — gün içerisinde incelemek ve incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğunun ortaya çıkması halinde bu süre içerisinde durumu satıcıya ihbar ile yükümlü olduğu, diğer durumlarda ise Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanununun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrası uygulanacağı, TBK 223/2 maddesinde ise satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde ise durumu hemen satıcıya bildirilmesi gerektiği, aksi halde satılanı bu ayıpla birlikte kabul etmiş olacağının düzenlendiği, —— Asliye Hukuk Mah. ———– D.iş sayılı dosyasında alınan raporda teklif formunda yazılı malların kullanılması suretiyle malzeme, işçilik ve mevcut malzemenin sökülmesi üzerine rapor alındığı, dosyamızdan alınan bilirkişi kök raporunda ayıbın bulunmadığı ek raporda ise teknik bilirkişi tarafından sunulan deliller kapsamında ayıbın tespit edilemediği, malzeme kodlarını gösterir fotoğrafın içeriğinin görüntülenemediğinin belirtildiği, somut dosya kapsamında bilirkişi her ne kadar satılanda ayıp olduğunu tespit edememiş ise de toplanan delille kapsamında ayıbın teklifte yazılı olmayan malların teslimine ilişkin olduğu savunması kapsamında olduğu bu hali ile açık ayıp niteliğinde olduğu; davalının cevap dilekçesinde ayıbı sözlü olarak ilettiğini belirttiği ve ihtarnamesindeki ifadelerinde bu hususu teyit eder nitelilikte olduğu, bir an için davalının —– tarihinde keşide ettiği ihtar içeriğinin ayıp bildirmi niteliğinde olduğu düşünülse dahi ———- tarihinde teslim edildiği konusunda ihtilaf bulunmayan mallar ile ilgili ayıp bildirim süresinin aşıldığı dolayısı ile davalının savunmalarına itibar edilemeyeceği, davacının keşide ettiği ihtarnamede davalıya fatura bedellerini ödemesi için -günlük süre verdiği ihtarnamenin —— tarihinde tebliğ edildiği, davalının TBK 90 ve 117 maddeleri uyarınca —- tarihi itibariyle temerrüte düştüğü, bu tarihten takip tarihine kadar talep edilen faiz tutarına ilişkin hesaplamanın ————-uygun olduğu, toplanan deliller kapsamında davacının iddiasını ispat ettiği kanaatine varılarak davanın kabulü ile ——- İcra Müdürlüğü’nün —— E sayılı dosyasına davalı yanca yapılan itirazın iptaline, takibin asıl alacağa takip tarihinden itibaren ——————– değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle devamına, alacak likit ve itiraz haksız bulunduğundan takdiren alacağın —- oranında hesaplanan ——- TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile———– İcra Müdürlüğü’nün —— Esas sayılı dosyasına davalı yanca yapılan itirazın iptaline, takibin asıl alacağa takip tarihinden itibaren ———– değişen oranlarda avans faizi uygulanmak sureti ile devamına,
2-Alacak likit ve itiraz haksız bulunduğundan kabul edilen alacağın takdiren ——– oranında hesaplanan 3.543,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 1.221,54-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 305,39 -TL harcın mahsubu ile bakiye 916,15-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 334,59-TL ilk masraf, 240,70 TL tebligat ve müzekkere gideri, 2.100,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.675,29 -TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderleri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli …Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 3.400,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ———-Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 03/03/2020