Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/954 E. 2018/51 K. 23.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/954 Esas
KARAR NO : 2018/51

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2015
KARAR TARİHİ : 23/01/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; — plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde — numaralı 11.04.2015-2016 vadeli kasko poliçesi ile sigortalı olduğunu, 17.08.2015 tarihinde davalı şirket nezdinde trafik sigortası ile sigortalı — plakalı aracın yasak olduğu halde “U” dönüşü yaparak dava dışı — plakalı aracın sigortalıları — plakalı araca çarparak hasar görmesine neden olduğunu, sigortalı araçta meydana gelen hasarın ödenmesi için müvekkil şirkete başvurulduğunu, yapılan inceleme neticesinde pert işlemi yapılmış olup, rayiç tutarının 18.000,00 TL’sinden sovtaj tutarı 11.850,00 TL’sinin düşülmesi ile kalan 6.150,00 TL tespit edilerek iş bu tutarın —-Ltd.şti.’ye ödenmiş olduğunu, sigortacı müvekkili — Sigorta A.Ş. sigortalısının halefi olduğunu, Trafik kazası tespit tutanağı uyarınca — plakalı aracın 2918 sayılı yasanın 84/f maddesi gereği doğrultu değiştirme manevralarını yanlış yaparak asli kusurlu olduğunu, dava dışı — plakalı aracında dava konusu kazanın meydana gelmesinde kusuru paylaştığını, müvekkil şirket tarafından %25 kusura denk gelen 1.537,50 TL için — – plakalı araç sigortacısı — Sigorta A.Ş.’ye başvuru yapılmış olup tahsil edildiğini, ancak %75 kusura tekabül eden 4.612,50 TL’nin ödenmesi için davalı tarafa başvurulduğunu ancak herhangi bir ödeme yapılmamış olduğunu, açıklanan sebeplerden dolayı dava dışı — plakalı aracın kusur oranının değişmesi ile artması durumunda dahi, sigortalıları araçta oluşan ve karşılanmayan hasarın şimdilik 4.600,00 TL’lik kısmının müştereken ve müteselsilen sorumluluk esasları gereği ödeme tarihi olan 02.10.2015 tarihinden itibaren işleyen ticari faizi ve protokol gereği temerrüdün müeyyidesi olarak 5 puan fazla faizin, masraf ve vekalet ücreti ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacılar tarafından müvekkili şirkete müracaat edildiğini, meydana gelen olayda sigortalı araç üzerinde herhangi bir hasarın bulunmaması nedeniyle bu olaya ilişkin bir yorum kıyaslama yapılamaması dolayısıyla olaya karışan araçların kusur oranları üzerinde anlaşamama nedeniyle sonuçlandırılamadığını, bahsi geçen — plakalı aracın müvekkili şirkete 30.06.2015-2016 tarihleri arası geçerli olan — numaralı KTK Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) sigorta poliçesi ile sigorta olduğunu, bu poliçeden dolayı sorumluluklarının sigortalının kusuru oranında olmak üzere maddi zararlarda araç başına 29.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, — plakalı araç sürücünün %75 oranında kusurlu olduğu iddia edilmiş ise de kusur oranının uzman ehil bilirkişiler tarafından belirlenmesi gerektiğini,bir an için sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğu düşünülse dahi gerçek zararın belirlenmesi gerektiğini, hasar bedelinin uzman ve ehil bilirkişiler kanalıyla incelenmesine, olay haksız fiilden kaynaklandığından, hükmedilecek tazminat bedeline ticari faiz uygulanması talebinin haksız olup reddi gerektiğini, davacının temerrüd faizinin 5 puan fazlasına hükmedilmesine ilişkin talebinin haksız olduğunu, davacının ödeme tarihinden itibaren faiz talebinin haksız olduğunu, KTK 98/1-99/1 maddeleri hükümlerinde sigortacının gerek bedensel gerekse eşyaya gelen zararları ödeme yükümlülüğünün sigortacıya ihtarından itibaren 8 iş gününde ödenmesi gerektiğini, açıklanan nedenlerle tüm delillerin toplanmasını takiben, kusur tespiti için konusunda uzman ehil bir bilirkişiye, gerçek hasar miktarının tespiti için İTÜ veya Trafik İhtisas Dairesine gönderilmesine, temerrüd faizinin 5 puan fazlasının uygulanmasına ilişkin davacının talebinin reddine, davacının ticari faiz talebinin reddine, dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesine, müvekkili şirketin tazminat ödemesine karar verilmesi halinde sorumluluğun azami limit ile sınırlı olacağına, yargılama masrafları ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: dava hukuki niteliği itibariyle, — plaka sayılı davacı şirkete kaskolu aracın 17.08.2015 te yasak olduğu halde yanlış manevra yaparak — plakalı aracın kaza yapmasına sebep olduğundan bahisle hasar miktarının ödenmesinin talep edildiği, davacının başvuru üzerine 6.150-TL ödediğini kanuni halef itibariyle %25 kusur oranı düşürüldükten sonra dava konusu miktarın poliçe limiti ile tahsiline ilişkin alacak davasıdır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde söz konusu kaza ile ilgili başvurunun “tarafların kusur oranları üzerinde mutabakata varılamaması nedeniyle ” uyuşmazlığın sonlandırılamadığını belirtmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla ,ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile , uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi tarafından alınan raporda ,” Kasko Sigortası Genel Şartları 4.3. “Sigorta şirketi ödediği tazminat tutarınca sigortalıya halef olur,” Maddesi gereği sigortalının halefi olması nedeniyle —plakalı aracın %75 kusur oranına isabet eden 4.612,50 TL’yi dava tarihi itibarıyla 98,21 faiz olmak üzere toplam 4.710,71 TL olarak —plakalı aracın sigortacısı —Sigorta A.Ş.’den talep edebileceği , davacının talebi doğrultusunda 02.10.2015 tarihinden itibaren işleyen ticari faizi ve protokol gereği temerrüdün müeyyidesi olarak 5 puan fazla faiz hakkındaki talebinin, uygun olup olmadığı konusunda takdirin mahkemeye ait olduğu” görüş olarak bildirilmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamına , tarafların iddia ve savunmaları , denetlenebilir bilirkişi raporu içeriğine göre, halefiyetten kaynaklı poliçe limiti çerçevesinde talep edilen alacak davasında her iki yanın sigorta şirketi olduğu , özellikle tarafların kusur oranları üzerinde anlaşamadıkları belirlendiğinden kazada kusur oranının belirlenmesi için dosya Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine gönderilerek rapor alınmıştır. 05/05/2017 tarih —sayılı trafik ihtisas dairesinin raporunda dosya içerisinde bulunan önceki raporlarla uyumlu olarak dava dışı sürücü — ‘nın %25 oranında kusurlu , davalı tarafa sigortalı araç sürücüsü — ‘nun %75 kusurlu , davacı tarafa sigortalı — plakalı kamyonet sürücüsü — ‘in kusursuz olduğu rapor edilmiştir. Bu rapor mahkememizce de kabul görmüştür. Kusur raporu çerçevesinde halefiyetten kaynaklı ve kasko sigortası genel şartlarının 4.3 maddesi gereğince sigorta şirketinin ödediği tazminat miktarı tutarınca sigortalıya halef olacağı ilkesi kapsamında — plakalı aracın %75 kusur oranına isabet eden 4.600 TL miktarındaki dava değerini — plakalı aracın sigortacısı davalı .— ‘den talep edebileceği kanaati ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuş, davacı her ne kadar protokol gereği temerrüt müeyyidesi olarak 5 puan fazla faizi ile alacağı talep etmiş ise de yasal olmayan bu talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın KABULÜ ile,
4.600,00 TL alacağın 27/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar harcı 314,23 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 78,56 TL harcın mahsubu ile bakiye 235,67 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 110,36 TL ilk masraf, 156,00 TL tebligat ve müzekkere gideri, 600,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 866,36 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 23/01/2018