Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/917 E. 2019/344 K. 13.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1387 Esas
KARAR NO : 2019/153
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 20/12/2017
KARAR TARİHİ: 14/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Borçlu aleyhine 19.543,75 TL tutarındaki alacaktan ötürü, İstanbul Anadolu 4. İcra Dairesi nezdinde ———–Esas sayılı takip dosyası ile icra takibine başlatığını, borçluya ödeme emri gönderildiğini, Ödeme emrini tebliğ alan borçlunun, hakkında yapılan icra takibine itiraz ettiğini, Davalının takibe itirazının haksız ve kötüniyetli olduğunu, tahsilini sürüncemede bırakmak amacı taşıdığını, Davalıya karşı başlatılan takibe dayanak yapılan faturadan ve günlük çalışma tutanaklarında belirtilen vinç hizmetini verildiğini, buna ilişkin fatura düzenlenerek davalıya teslim edildiğini, Müvekkilinin fatura konusu edimleri eksiksiz yerine getiriğini beyan ederek Davalının haksız ve mesnetsiz itirazının iptali ile İstanbul Anadolu 4. İcra Müdürlüğü ———sayılı dosyası üzerinden başlatılan takibin devamına ve alacağa icra takibi tarihinden itibaren ticari faiz işletilmesine, Alacağın likit olduğundan davalı aleyhine % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, Yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya yüklenmesine, Karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı kendisine usulüne uygun yapılan tebligata rağmen Dava dilekçesine cevap vermemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, hizmet ilişkisine dayalı olarak kurulan ticari ilişki kapsamında düzenlenen faturadan kaynaklanan alacak için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmış, İcra dosyası celp edilmiş, alacağa dayanak fatura suretleri dosya içerisine alınarak incelenmiştir.
İtirazın iptali istemine konu, İstanbul Anadolu 4. İcra Müdürlüğünün ———- esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; 13.12.2017 tarihinde başlatılan takibin alacaklısının ———– Borçlusunun———– takibin 15.05.2017 tarihli 19.543,75 TL bedelli faturadan kaynaklı asıl alacak ile 11.096,32 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 20.640,07 TL alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; ödeme emrinin borçluya 15.12.2017 tarihinde tebliğ edildiği; borçlu vekili tarafından verilen 15.12.2017 tarihli itiraz dilekçesinde Borca, İşlemiş faize ve borcun tüm ferilerine, zamanaşımına itiraz edildiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği icra müdürlüğünce 20.12.2017 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği, huzurdaki davanın 20.12.2017 tarihinde ve yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraf delilleri toplanmış, davacı vekilinin talebi doğrultusunda ilgili vergi dairelerinden taraf şirketlere ait BA/BS formları celp edilmiş, dosya daha sonra tarafların tacir olması ve davacı yanca delil olarak ticari defterlerine dayanılması sebebiyle TTK.83-85 ve HMK.222.maddeleri uyarınca tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiştir. İnceleme gün ve saati her iki tarafa da tebliğ edilmiş , gerekli ihtarlar yapılmış, davacı tarafından inceleme gün ve saatinde defterler sunulmakla birlikte davalı taraf defterlerini ibraz etmemiş herhangi bir mazeret de bildirmemiştir. Davacı defterleri ile tüm dosya kapsamı üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış , Bilirkişi Mali Müşavir — tarafından 28/01/2019 tarihli rapor düzenlenmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişilerden alınan hükme ve denetime elverişli rapor içeriğine göre, davacı şirket tarafından ibraz edilen 2017 yılına ait ticari defterlerin; T.T.K m.64,66 ve V.U.K. m.220-226’ya göre açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı, kayıt nizamı bakımından V.U.K. m. 215-219 hükümleri ile Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğlerine uygun olduğu, davacı şirket tarafından davalı adına düzenlenen davaya konu A seri —- sıra nolu —– tarihli KDV dâhil 19.543,75-TL faturanın davacı defterlerinde kayıtlı olduğu ve davacı tarafından 2017 yılı Form BS ile Gelir İdaresi Başkanlığına beyan ettiği, davalı şirket … Tarafından da davaya konu faturanın 2017 yılı Form BA ile Gelir İdaresi Başkanlığına beyan edildiği, davacının düzenlemiş olduğu davaya konu 75503 sıra nolu faturaya ilişkin davalı şirketin herhangi bir iade faturası da düzenlemediği, davacı şirketin davalı şirketten takip tarihi itibari ile 19.543,75 TL alacaklı bulunduğu , davacı tarafından işlemiş faiz talebinden feragat edilmesi sebebiyle hesaplamaya dahil edilmediği tespit edilmiş olup , davacının ticari defterleri ile dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde düzenlenen rapor denetime elverişli görülerek hükme esas alınmıştır.
Her ne kadar davalı vekili tarafından rapora itiraz dilekçesi ile taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığı, varsa bunun yazılı delil ile ispat edilmesi gerektiği yalnızca faturaların malların teslimini ispata yeterli olmayacağı belirtilerek davanın reddi talep edilmiş ise de taraflar arasında teslimi gerektirecek mal alım satımından kaynaklı bir ticari ilişki olmayıp hizmet sözleşmesinden kaynaklı ticari ilişki mevcut olduğu, Davacı şirket tarafından davalı tarafa Vinç/ operatörlük Hizmeti verilmiş olup bu hizmete ilişkin dava dilekçesine ek olarak işçilerin çalışma tutanaklarının da dosyaya sunulmuş olduğu , Taraflara ait BA/BS formlarının incelenmesinde de davalı tarafından davaya konu faturanın vergi dairesine beyan edildiği , faturaya yönelik bir iade faturasının da düzenlenmediği , Yargıtay 23 Hukuk Dairesi’nin 2016/3846 E/ 2018/5911K sayılı kararın da arada hizmet ilişkisi olması ve davalı tarafın ihtara rağmen defterlerini ibraz etmemesi durumunda davacı defterlerindeki kayıtlar doğrultusunda davacının davasının sabit olduğu hususunun kabul edildiği, Nitekim İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi’nin 2018/450 E. / 2019/211 K. Sayılı kararında da ”… Takibe ve davaya konu faturaların davalı ticari defterlerinde kayıtlı olması halinde veya davalının bağlı olduğu vergi dairesi müdürlüğüne BA formları ile bildirilmiş olması halinde fatura içeriği malların/hizmetlerin davalıya teslim edildiğinin kabulü gerekir. ————açıkça bu hususun belirtildiği görülmekle , davalı vekilinin itirazlarının yerinde olmadığı anlaşılmakla , hükme ve denetime esas Yargıtay ve Bölge Adliye Mahkemesi içtihatlarına uygun rapor esas alınarak dava sonuçlandırılmıştır.
Davaya konu alacağın faturadan kaynaklı olması sebebiyle likit bir alacak söz konusu olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek gerekmiş davacının usul ve yasaya uygun görünen takip talebindeki faiz talebi doğrultusunda aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,
Davalının İstanbul Anadolu 4.İcra Dairesinin ———— esas sayılı icra dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin 19.543,75 TL asıl alacak üzerinden devamına,
Asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar takip talebinde belirtilen nitelikte faiz işletilmesine,
Hükmedilen asıl alacağın %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar harcı 1.335,03 -TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 230,56-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.104,47-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvurma harcı, 230,56 TL peşin nispi harc olmak üzere toplam 261,96 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine
4-Davacı tarafından yapılan 4,60 TL vekalet harcı gideri, 127,00-TL tebligat ve müzekkere gideri, 600,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 731,6 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.725,00-TL maktu/ nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.14/02/2019