Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/89 E. 2018/492 K. 10.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/785 Esas
KARAR NO : 2018/733

DAVA : Sözleşmenin Feshi Nedeniyle Bedelin İadesi Müspet Zararın Tazmini (Ticari Nitelikteki Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/11/2013
KARAR TARİHİ : 11/07/2018

Mahkememizde görülmekte olan Sözleşmenin Feshi Nedeniyle Bedelin İadesi Müspet Zararın Tazmini (Ticari Nitelikteki Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İSTEM:
Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında deprem anında otomatik gaz akışını kesecek vana üretimi konusunda anlaşma yapıldığını, anlaşma uyarınca ….. belgesinin kurulmasının ardından 5.000 adet ürünün 360.000,00 TL bedel karşılığında davalı tarafından davacıya teslim edileceğinin kararlaştırıldığını, ön protokol yapıldığını, ardından kesin protokolün hazırlandığını, davacının edimini yerine getirerek bedelin tamamını davalı şirkete ödediğini, aradan uzun zaman geçmesine rağmen numune ürünün davalı tarafından teslim edilmediğini, bunun üzerine tarafların bir araya gelerek 10/01/2013 tarihli protokol imzaladıklarını, bu protokole verilen altı aylık sürenin geçmesine rağmen 5.000 ürün teslim edilmediği gibi şahit numunenin de verilmediğini, bunun üzerine davanın 15/05/2013 tarihinde şahit numunenin teslimini talep ettiğini, bu ihtarname üzerine davalının on adet şahit numuneyi teslim ettiğini, davacının ….. işlemleri için başvurduğunu, …. test düzenekleri olmadan teslim yapılamayacağını bildirmesi üzerine durumun davalıya ihtar edildiğini, davalının verdiği cevapta bu görevin davacıya ait olduğunu iddia ettiğini, bunun üzerine davacının sözleşmeyi fesih ettiğini bildirerek bedelin iadesini talep ettiğini, ihtarnamenin tebliğine rağmen davalının bedeli iade etmediğini, davacının ciddi anlamda kar mahrumiyeti ve faiz kaydının meydana geldiğini bildirmiş, 360.000,00 TL bedelin 10/11/02013 tarihinden işleyecek en yüksek ticari avans faizi ile davacıya iadesine, hakde aykırılıktan dolayı davacının mahrum kaldığı karın tespiti ile şimdilik 5.000,00 TL ‘nin dava tarihinden işleyecek en yüksek ticari avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili davalının sözleşmede belirlenen tüm edimlerini eksiksiz bir biçimde yerine getirdiğini, müvekkili tarafından deneysel test işlemleri bütün tadilat ve iyileştirmelerin ve test düzeneğinin de kurulduğunu, bunun sonuncunda 19/10/2010 tarihli fason imalat sözleşmesinin imzalandığını, …belgesi için davacı tarafça başvurulduğunda bu süreçte müvekkili davalının herhangi bir sorumluluk ve müdahalesinin bulunmadığını, yatay olarak talep edilen vananın üretim ve imalatının mümkün olmadığını, buna rağmen davalının üretim için çalışmalar yaptığını, zaman ve maddi kayba uğradığını, ürünü test edebilecek bir makine bulunmadığını, davacının numuneleri davalıya teslim ettiğini, teslimin gecikmesindeki sebebin davacının yanlış talep ve yönlendirmeleri ile imkansız bir üretim talebi olduğunu, bu nedenle davacının davasının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olması nedeniyle kâr mahrumiyeti tazminatı talep edemeyeceğini bildirmiş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, taraflar arasında düzenlenmiş eser sözleşmesinin davalı tarafın sözleşmede belirlenen edimlerini yerine getirmediği iddiası ile feshedilmesine bağlı olarak davalıya ödenen sözleşme bedelinin iadesi ile mahrum kalınan kâr nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
Davalının 5.000 adet vana üretip davacı tarafa teslim etmesi karşılığında bedeli olan 360.000,00 TL’nin davacı tarafça davalıya ödenmesi konusunda kurulan sözleşme ve protokollerin içeriği konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık yoktur. Anlaşma doğrultusunda davacı tarafın davalı tarafa 354.090,78 TL ödemeyi yaptığı da tarafların kabulündedir.
Davacı taraf davalı tarafın ürettiği şahit numunelerle ilgili …. nezdinde yapılacak testler için test düzeneklerinin davalı tarafından yapılması gerekmesine rağmen yapılmadığını, buna karşın davalı taraf ….’deki işlemlerin davacı adına yapıldığını, düzeneklerin davacı tarafça hazırlanacağını iddia etmiş, uyuşmazlığın bu noktada ortaya çıktığı ve davacı tarafın fesih iradesini bu uyuşmazlığa göre bildirdiği anlaşılmıştır.
Taraflarca bildirilen tüm deliller toplandıktan sonra bilirkişi incelemesi yapılmış, ilk bilirkişi kurulu rapor ve ek raporlarında on adet şahit numunenin teslimine kadar taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığını, ….n davacıya gönderdiği yazıda numunelerin test edilmediğini bildirdiğini, kontrol ve test makinesinin tasarlanmasının ve ihmalinin vanaların üretiminden daha büyük maliyetli bir iş olduğunu, davalının kontrol ve test cihazını ihmal ettiğini beyan ederek inceleme sırasında hazır ettiğini, test makinesininde resmi bir kurum tarafından test edilmesinin gerekmesi nedeniyle vanaların test sonuçlarının olum ya da olumsuz olacağı konusunda beyanda bulunmalarının mümkün olmadığını, …. deprem vanasını kontrol edecek sisteminin bulunmadığını, davacının vanaları piyasaya sürememesi nedeniyle fırsat kaçırdığı için zarar ettiğini, aynı zararın davalı içinde söz konusu olduğunu, bu nedenle oluşan zararları birlikte paylaşmaları gerektiğini, davacı tarafından davalı tarafa 354.090,78 TL ödeme yapıldığını, davalının 144.427,50 TL tutarında üretim için malzeme satın aldığını, ancak masrafının yalnız bundan ibaret olmayıp malzeme bedelinden daha fazla tasarım ve mühendislik hizmeti verdiğini, davalı tarafından yapılan test makinesinin davalıda on tane şahit numunenin ise davacıda kaldığını, karın ve zararın birlikte paylaşılması esasına göre her iki yanın bedelinin 180.000,00 TL’lik üstlenmesi gerektiğini, davacının yaptığı ödemeden bu bedelin düşülmesi halinde davalının 174.090,78 TL’lik bedeli davacıya iade etmesi gerektiğini, davalının 144.427,50 TL malzeme ve 35.572,50 TL mühendislik hizmeti verdiğinin kabulünün gerektiğini, on adet test numunesinin davacıda test makinesininde davalıda kalması suretiyle zararlar ve varlıkların bu şekilde paylaşılmış olacağını, sonuç olarak davalı yanın sözleşme konusu edimini kısmen yerine getirdiğini, bu sebeple davalı tarafından 174.090,78 TL tazminatın davacıya ödenmesi gerektiğini bildirmişler, tarafların itirazı sonrasında düzenledikleri ek raporda ana rapordaki görüşlerini korumuşlardır.
Tarafların itirazları nedeniyle ve ilk bilirkişi raporunun hüküm vermeye yeterli ve tarafların düzenledikleri protokol hükümlerine uygun olarak yorumlanmaması, soyut ve dosyaya uygun düşmeyen gerekçe ile zararın ve kârın taraflar arasında paylaştırılmış olması nedeniyle ikinci bilirkişi kurulu raporu alınması yoluna gidilmiş, ikinci bilirkişi kurulu tarafından verilen 06/04/2018 tarihli raporda taraflar arasında eser sözleşmesine dayalı bir akdi ilişki bulunduğu, sözleşme ve protokollere göre davalı tarafın numunenin üretiminden sonraki bütün deneysel test işlemlerini gerekli bütün tadilat ve iyileştirmeleri yapmayı ve test düzeneği kurmayı üstlendiği, uyuşmazlığın sözleşmenin hükümlerine farklı anlam vermeden kaynaklandığı, on adet numunenin tesliminden sonra … test cihazlarının hazırlanmaması nedeniyle numuneleri iade ettiği, uyuşmazlığın davalının test cihazlarını imal etme borcu adı altına girip girmediği konusunda oluştuğu, 01/10/2010 tarihli protokolde test düzeneğini kurma yükümlülüğünün davalıya ait olduğunun kararlaştırıldığı, bu hüküm gereği davalının test düzeneğini kurmak zorunda olduğu, davalı tarafın test cihazlarını imal etmeyeceğini bildirmesi ile bu borcunun ifada temerrüte düştüğü, davacının geçmişi etkili şekilde sözleşmeden dönme hakkına sahip olduğu ve 05/11/2013 tarihli ihtarname ile sözleşmeden döndüğü, ödediği bedelin tamamını talep etmeye hak kazandığı, davacının yalnız menfi zararlarının tazmini talep edebileceğinden dava konusu ettiği müspet zararının tazminini talep edemeyeceği bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, tarafların iddia ve savunmaları her iki bilirkişi kurulu raporu, defter ve kayıtların incelenmesi yönünden ilk bilirkişi kurulu raporu, sözleşmenin ve tarafların yükümlülüklerinin değerlendirilmesi ve teknik inceleme yönünden ikinci bilirkişi kurulu raporu hükme esas alınarak; taraflar arasında 5.000 adet vana üretimi ve bedelin ödenmesi konusunda eser sözleşmesi niteliğinde bir akdi ilişkinin kurulduğu, bu konuda protokol ve ek protokoller yapıldığı, davacı tarafın sözleşme bedeli olan 354.090,78 TL ‘yi davalı tarafa ödediği, on adet numune vananın üretilmesinden sonra test için …. davacı tarafından verildiğinde ….. test düzeneği talebinde bulunduğu, davacı tarafından davalı taraftan test makinesi ve düzeneğinin sunulmasını talep etmesi üzerine davalı tarafın bu yükümlüğün davacıya ait olduğunu bildirmesinden sonra taraflar arasında uyuşmazlığın ortaya çıktığı, bunun üzerine davacı tarafın davalı tarafa gönderdiği 05/11/2013 tarihli ihtarname ile sözleşmeyi feshederek ödediği bedelin iadesini talep ettiği, taraflar arasındaki 01/10/2010 tarihli protokolde test düzeneğini kurma yükümlüğünün davalıya ait olduğunun açıkça kararlaştırıldığı, bu yükümlülüğüne rağmen davalının test işlemini gerçekleştirebilecek nitelikte test düzeneğini kurmaması nedeniyle sözleşmeye aykırı davrandığı ve edimini süresinde yerine getirmediği, her ne kadar davalı taraf ilk bilirkişi kurulunun inceleme yapması sırasında bir test düzeneği hazırladığını bildirerek hazır bulundurmuş ise de bu test düzeneği davacı tarafın ihtarname ile talep ettiği süre içinde davacı tarafa teslim edilmediği gibi ilk bilirkişi kurulu raporunda da belirlendiği üzere davaya konu vanaların testini yapabilecek nitelikte bir düzenek olmadığının bilirkişilerce belirlenmesi karşısında davalının sözleşmede belirlenen uygun ve sonuç alır nitelikteki test düzeneğini hazırlayıp sunma konusundaki sözleşmedeki edimini yerine getirmediği, bu edimin sözleşmenin bütününü etkiler esaslı nitelikte bulunması nedeniyle buna göre davacının sözleşmeyi geçmişe dönük olarak feshetme konusunda haklı olup ödediği bedelin iadesini davalıdan talep edebileceği, her ne kadar davacı tarafça müspet zarar niteliğindeki kar mahrumiyeti tespit edilerek tazmini talep edilmiş ise de sözleşmeden dönme halinde ancak menfi zararını talep edebileceği, müspet zararın tazmininin talep edilemeyeceği, davacı taraf sözleşme bedeli olarak 360.000,00 TL ödediğini iddia etmiş ise de yapılan bilirkişi incelemesi ile ödemenin 354.090,78 TL olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne, 354.090,78 TL sözleşme bedelinin davacıya iadesine, davacı tarafça davalı tarafa bedelin iadesi için gönderilen 05/11/2013 ihtarnamenin davalı tarafa 06/11/2013 tarihinde tebliğ edilmesi ve ihtarnamede bedelin ödenmesi konusunda üç gün süre verilmesi nedeniyle davacının 09/11/2013 tarihinden itibaren temerrüte düşen davalıdan faiz talebinde bulunabileceği dikkate alınarak bu tarihten itibaren tarafların tacir olması nedeniyle avans faizi işletilmesine, davacı tarafın ödenen bedel yönünden fazlaya ilişkin 5.909,22 TL’lik istemi ile kar mahrumiyetinden kaynaklanan tazminat isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile; 354.090,78 TL alacağın 09/11/2013 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacı tarafın kar mahrumiyetine yönelik tazminat istemi ile bedelin iadesi yönünden fazlaya ilişkin 5.909,22 TL lik isteminin reddine,
3-Harçlar yasası gereğince alınması gereken 24.187,94 TL harçtan peşin yatırılan 6.233,30 harcın indirilmesiyle geriye kalan 17.954,64 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça peşin yatırılan 6.233,30 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davanın kabul edilen bölümü için davacı yararına ….’nin 13(1) mad. uyarınca takdir edilen 27.195,45 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davanın reddedilen bölümü için davalı yararına…..’nin 13(1) mad. uyarınca takdir edilen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davanın kısmen kabulüne karar verilmesi nedeniyle davacı tarafından yapılan 24,30 TL başvurma harcı, 0,60 TL dosya masrafı, 194,50 TL yirmi adet tebligat gideri ve 7.050,00 TL bilirkişi giderinden oluşan toplam 7.269,40 TL yargılama giderinden 29/30’unun karşılığı olan 7.027,09 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 1/30’unun karşılığı olan 242,31 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davanın kısmen reddine karar verilmesi nedeniyle davalı tarafından yapılan ve beş tebligat giderinden oluşan 50,00 TL yargılama giderinden 1/30’unun karşılığı olan 1,66 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 29/30’unun karşılığı olan 48,34 TL yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
9-Taraflarca peşin olarak yatırılan gider avansından artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere davacı ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.