Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/882 E. 2018/1222 K. 18.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/882 Esas
KARAR NO : 2018/1222

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 10/12/2015
KARAR TARİHİ : 18/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı firmanın davalı firmadan ——- numaralı hattı satın aldığını, belirli bir süre kullandıktan sonra kapattırdığını, davacı firmanın hattı kapattıktan bir müddet sonra davalının hattı —— yılında üçüncü bir şahsa sattığını, hattın başkasına satılmasına rağmen, söz konusu telefon hattının faturalarının davacının —————, ——numaralı hesabından her ay düzenli olarak otomatik ödeme yolu ile —— ayına kadar tahsil edildiğini, söz konusu durumun davacı firma tarafndan anlaşılması üzerine, davalı firmaya 08.10.2015 tarihli dilekçe ile başvuruda bulunularak usulsüz bir şekilde davacıdan tahsil edilen 2.626.60.TL.’nin davacıya iadesinin istenildiğini, davalı firmanın son altı ayın fatura tutarı olan 1.351,10 TL’yi iade etmiş olmasına rağmen kalan l.325,5 TL’yi iade etmediğini, haksız bir şekilde tahsil edilen fatura bedelinin kalan kısmının iadesi için davalı firma aleyhine İstanbul Anadolu————. icra Müdürlüğümün 20I5/23128 Esas sayılı icra dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, ileri sürerek, davalının vaki itirazının iptaline, itirazlarında haksız ve kötü niyetli olan borçlunun takip miktarının % 20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iptal etmediği otomatik ödeme talimatı ile sonrasında da ekstrelerini kontrol etmediği hesabından başka bir kişiye ait olan fatura ödemelerinin yapıldığını, davacının alacaklı olduğunun, bir sebepsiz zenginleşmenin varlığının tespiti halinde dahi, iddianın muhatabının davalı şirket olmadığını, hattın abonesi olan dava dışı 3. Şahıs olduğunu, davalı şirketin ———– nolu hatta verdiği iletişim hizmetinin karşılığı olan fatura bedelleri için bankadan otomatik olarak yapılan ödemeleri aldığını, hiçbir şekilde haksız ya da sebepsiz zenginleşmenin söz konusu olmadığını, davacının iptal etmediği otomatik ödeme talimatına istinaden yaptığı ödemelere ilişkin talepleri bakımından davalı şirketin pasif husumet ehliyetinin olmadığını, davanın husumet yokluğundan reddi gerektiğini, davalı şirketin zorla, kusurlu ya da hatalı bir işlemi ile davacıdan ödeme almadığını, davacının otomatik ödeme talimatını iptal etmekte ihmali olduğunu, bankacılık işlemlerinin takip ve kontrolünde de özensizlik gösterdiğini, davacının kendi işlerini yürütürken gösterdiği ihmal ve özensizliğin sonuçlarından davalı … sorumlu tutarak, iletişim hizmetinin karşılığı olan haklı fatura tahsilatlarının iadesini talep etmesinin haksız ve yersiz olduğunu, son 6 aylık fatura tutarların iadesine rağmen icra talebine geçilmiş olmasının haksız ve kötü niyetli olduğuna karar verilmesini, davanın 3. şahıs olan …’a ihbarını, davanın reddini, takip tutarın %20 sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatı ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile abonelik sözleşmesinin iptal edilmiş olmasına rağmen tahsil edilen ücretlerin iadesi için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali isteminden ibarettir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmış, yargılama sırasında 28/02/2018 tarihinde kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. Maddesi ile 6102 sayılı T.T.K.’nın 4. Maddesinin 2. Fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.
Davalı vekilinin mahkememizin görevine ve pasif husumete ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu yönündeki itirazları kapsamında yapılan değerlendirmede, her iki tarafın tacir olması ve süresi sona ersede ihtilafın taraflar arasında daha önce mevcut olan abonelik sözleşmesinden kaynaklandığı anlaşılmakla görev ve husumet itirazının reddine karar verilmiştir.
Davalı vekilinin talebi doğrultusunda dava …’a ihbar edilmiştir.
İcra dosyası, abonelik sözleşmesi, fatura suretleri celp edilmiş, dava dışı bankaya ve ———-Kurumu’na yazılan yazı cevapları alınmış ve taraflarca dosyaya sunulan diğer deliller ile birlikte incelenmiştir.
İtirazın iptali istemine konu, İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü’nün 2015/23128 esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; 16/11/2015 tarihinde başlatılan takibin alacaklısının ——–; borçlusunun —–. olduğu; takibin alacaklı tarafından iptal edilen ———— numaralı hattın borçlu tarafından başkasının kullanımına verilmiş olmasına rağmen alacaklıdan tahsil edilen bedel dayanak gösterilmek suretiyle 1.325,50-TL asıl alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; örnek no:7 ödeme emrinin borçluya 24/11/2015 tarihinde tebliği edildiği, borçlu vekili tarafından 30/11/2015 tarihinde borca ve ferilerine itiraz edildiği, icra müdürlüğü tarafından aynı tarihte takibin durdurulmasına karar verildiği, huzurdaki davanın 10/12/2015 tarihinde ve İİK 67. Maddesinde yazılı yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraf delilleri toplandıktan sonra taraf iddia ve savunmalarının incelenmesi teknik değerlendirmeyi gerektirdiğinden dosya Elektronik ve Haberleşme Mühendisi bilirkişi———- tevdi edilerek rapor alınmış anılan bilirkişi tarafından sunulan 21/05/2018 tarihli rapor HMK 282. Maddesi kapsamında denetime elverişli görülerek hükme esas alınmıştır.
Dava konusu uyuşmazlık, davalı tarafça davacı kullanımına tahsis edilen hattın kapatılmasına ve üçüncü bir şahsa tanımlanmış olmasına rağmen davacıdan otomatik ödeme talimatına istinaden tahsil edilen fatura bedellerini davasının davalıdan talep edip edemeyeceği, söz konusu fatura bedellerinin tahsilinin haksız olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, toplanan deliller ve hükme esas alınan bilirkişi rapor içeriğine göre, taraflar arasında —— numaralı hattın kullanımına ilişkin olarak 20/02/1995 tarihli abonelik sözleşmesi imza edildiği, davacının söz konusu hattın fatura bedellerinin ödenmesi için——- otomatik ödeme talimatı verdiği, söz konusu hattın davacı tarafından 13/09/2001 tarihinde iptal edildiği ve 29/06/2013 tarihine kadar davalı tarafından farklı bir kişinin kullanımına verilmediği, bu tarihte ise davanın ihbar edildiği …’a yine abonelik sözleşmesi kapsamında verildiği, celp edilen banka kayıtlarına göre, davacı şirketin aboneliğini iptal ettirmesine rağmen otomatik ödeme talimatını uzun bir süre iptal ettirmediği ve hesabından tahsilatların yapıldığını öğrenmesinden sonra 08/10/2015 tarihinde talimatını iptal ettirdiği, bu tarihe kadar hesaptan tahsilatların yapılmaya devam ettiği, davacı hesabından 2.676,60 TL’nin tahsil edildiği, takip öncesinde tahsil edilen bedelin iadesi talep edilmiş ise de davalı tarafından müşteri memnuniyeti kapsamında sadece 1.351,10 TL’nin davacıya iade edildiği, 1.325,50 TL’nin iadesinin yapılmadığı, bilirkişi incelemesi ile tespit edildiği üzere davalı tarafından alacağa dayanak edilen ve ödenmeyen faturaların dava dışı … adına borç olarak kaydedildiği, söz konusu hattın iptal edilmesinden 12 yıl sonra bir başkası kullanımına verilerek oluşan borcun davacıdan tahsil edilmesinin haksız olduğu ve davacının otomatik ödeme talimatını geri çekmemiş olmasının bu sonucu değiştirmeyeceği, ————- yazılan yazıya verilen cevapta da otomatik ödeme talimatının iptal edilmemesi sebebiyle tahsil edilen bedellerin sebepsiz zenginleşme hükümleri kapsamında davacıya iade edilmesi gerektiği yönünde görüş bildirildiği, dolayısı ile davalının ödemeler sebebiyle menfaat sağlayanın dava dışı … olduğu ve kendisine husumet yöneltilemeyeceği yönündeki itirazının da düzenleyici ve denetleyici kurum uygulamasına uygun olmadığı, davalının TBK.m.77 kapsamında sebebin ortadan kalkması suretiyle sebepsiz zenginleştiği ve TBK.m.79 hükmü kapsamında aldığını geri vermekle yükümlü olduğu kanaatine varılarak davanın kabulü ile İstanbul Anadolu ——. İcra Müdürlüğü’nün 2015/23128 esas sayılı dosyasına davalı yanca yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, itiraz haksız ve alacak likit bulunduğundan takdiren alacağın %20’si oranında hesaplanan 265,00-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarı da açıklandığı üzere :
Davacı yanın itirazın iptali isteminin İ.İ.K. 67 maddesi kapsamında değerlendirilmesiyle,
1-Davanın kabulü ile, İstanbul Anadolu ——-. İcra Müdürlüğünün 2015/23128 esas sayılı dosyasına davalı yanca yapılan itirazın iptaline, takibin devamına,
2-İtiraz haksız ve alacak likit bulunduğundan takdiren alacağın %20’si oranında hesaplanan 265,00-Tl icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 90,54 TL karar harcından başlangıçta yatırılan 27,70 TL harcın mahsubu ile 62,84 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 27,70 TL peşin harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 32,55 TL ilk dava masrafı, 196,90 TL tebligat ve müzekkere gideri, 500,00 TL bilirkişi gideri olmak üzere toplam 729,45 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan ——– uyarınca 1.325,50 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
İlişkin olarak taraf vekillerinin yüzlerine karşı miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.