Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/713 E. 2018/124 K. 06.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İstanbul Anadolu
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/713 Esas
KARAR NO : 2018/124

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/10/2015
KARAR TARİHİ : 06/02/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 14/11/2014 tarihinde davalı şirkete ücretini peşin olarak ödediği 7 adet kesme kalıp siparişi verdiğini, ancak davalı tarafın ödemeyi almasına rağmen söz konusu ürünleri teslim etmediğini ancak etmemesine rağmen teslim edilmiş gibi fatura ve sevk irsaliyesi düzenlediğini, fatura ve sevk irsaliyelerini müvekkiline gönderdiğini, müvekkiline teslim edilmeyen ürünlere ilişkin fatura ve irsaliyenin Eyüp —. Noterliğinin 16/06/2015 tarih ve —- yevmiye numaralı ihtarnamesiyle iade edildiğini ve avans olarak ödenen sipariş bedeli 15.000,00-TL’nin iadesini talep ettiklerini, söz konusu bedelin iade edilmemesi üzerine İstanbul — İcra Müdürlüğü’nün — Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, başlatılan bu takibe yetki itirazında bulunması nedeniyle dosyanını İstanbul Anadoul —-. İcra Müdürlüğünün —- esas sayılı dosyası ile yeniden ödeme emri gönderildiğini söz konusu takibe davalı tarafın kötü niyetli ve haksız itirazından dolayı takibin durduğunu bu nedenle müvekkilinin zarara uğradığını belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın likit olması sebebiyle davalının % 20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini ayrıca yargılama ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yasal dayanaktan yoksun davanın reddini talep ettiklerini, dava konu talep ve olayların davacının iddia ettiği şekilde gerçekleşmediğini, davacı ile müvekkili şirket arasında kalıp yapımı için bir anlaşma yapıldığını, ancak anlaşmanın yazılı olmadığını, yapılan işin toplam maliyetinin 30.000.00-TL olarak belirlendiğini, davacının işin bedelinin 15.000,00-TL’sini çek ile ödediğini, müvekkili şirketin kalıpların tamamını tamamladıktan sonra davacıdan bakiye 15.000.00-TL sinin de ödenmesini talep ettiğini ve önceden aldığı 15.000,00-TL nin de faturasını keserek davacıya gönderdiğini, davacının kalıpları almadığı gibi önceden ödediği 15.000.00-TL bedeli de talep ettiğini, davacının iddialarını ispat etmesi gerektiğini, bütün bu nedenlerle, davanın reddini, davacının haksız olarak yaptığı icra takibi nedeniyle takip bedelinin %20 si oranında haksız takip tazminatı bedeline hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmilini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; taraflar arasındaki eser sözleşmesine uygun ifa edilmeyen eserdeki ayıp miktarına yönelik başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Dava yazılı yargılama usulüne tabi olup dilekçelerin teatisi tamamlanmış, HMK. 140. maddesi uyarınca ön inceleme duruşmalı olarak uyuşmazlık noktaları tespit edildikten sonra tahkikat aşamasından sonra deliller toplanmak ve taraf iddia ve savunmalarını tartışır ve karşılar bilirkişi raporu alınmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğünün — esas sayılı dosyası celp edilmiş, taraflarca dosyaya sunulan Eyüp — Noterliği’nin 16/06/2015 tarihli — yevmiye numaralı ihtarnamesi, çek bedelinin ödendiğine dair banka dekontu incelenmiş ve incelenmiş, konunun teknik ve uzmanlık gerektiren yönleri olması sebebiyle teknik bilirkişilerde oluşan heyetten rapor ve ek rapor alınmıştır.
İtirazın iptali istemine konu takip dosyası incelendiğinde; İstanbul —- İcra Müdürlüğünün — esas sayılı takip dosyası ile 06/07/2015 tarihinde başlatılan takibin alacaklısının …, borçlusunun —- San.Tic.Ltd.Şti olduğu, takibin Eyüp —-Noterliği’nin 16/06/2015 tarihli —- yevmiye numaralı ihtarnamesine konu —i Bankası—-. Şubesine ait 31.05.205 keşide tarihli — seri nolu 15.000,00 TL bedelli çeke dayandığı, 15.000,00 TL asıl alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; örnek no:7 ödeme emrinin borçluya 24/07/2015 tarihinde tebliğ edildiği; borçlu şirket vekilinin 29/07/2015 havale tarihinde icra dairesinin yetkisiyle birlikte borca ve tüm fer’ilerine yönelik itiraz ettiği, yetkili icra dairelerinin şirket merkezinin bulunduğu İstanbul Anadolu İcra Müdürlükleri olarak gösterdiği, alacaklı vekilinin 10/08/2015 tarihinde yetkiye itirazı kabul ederek dosyanın İstanbul Anadolu İcra Müdürlüklerine gönderilmesini talep ettiği, bu kez İstanbul Anadolu —-İcra Müdürlüğü’nün —– E sayılı dosyası ile davalı borçluya ödeme emri gönderildiği ve borçlu tarafından 24/08/2015 tarihinde borca itiraz edildiği itiraz üzerine 27/08/2015 tarihinde icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği, itirazın davacı alacaklıya tebliğ edilmediği görülmüştür. Dava 28/10/2015 tarihinde açılmış olup itirazın tebliğ edildiğine ilişkin dosya içerisinde herhangi bir belge bulunmadığından davanın İİK.’nın 67. Maddesindeki 1 (bir) yıllık hak düşürücü süre içerinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki hukuki uyuşmazlık teknik incelemeyi gerektirdiğinden dosya mali müşavir ve hukukçu bilirkişilerden oluşan heyete tevdi edilerek rapor alınmış, bilirkişiler mali müşavir —- ile hukukçu —- tarafından verilen 25/07/2016 tarihli rapora davalı tarafça yapılan itirazlarda dikkate alınarak heyete makine mühendisi Prof.Dr.—-‘de eklenerek ek rapor alınmış, söz konusu rapor içerikleri HMK 282. Madde hükmünce serbestçe değerlendirilmiş ve uyuşmazlık konusunun çözümünün hukuki olduğu değerlendirilerek raporların hukuki bilimsellikten uzak sonuç kısımları hükme esas alınmamıştır.
Taraflar arasında kalıp konusunda anlaşma yapıldığı ve davacı tarafça bu anlaşmaya karşılık ifa uğruna edim niteliğinde çek ile 15.000,00 TL ödendiği konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yapılan sözleşme kapsamında davacı tarafça ödemesinin yapılmasına rağmen davalının mal teslimini yapıp yapmadığı, malların davacı tarafça teslim alınıp alınmadığı, davalı tarafça düzenlenen sevk irsaliyesi ve faturanın geçerli olup olmadığı, kararlaştırılan bedelin ne olduğu, tarafların kanundan doğan külfet ve yükümlülüklerini yerine getirip getirmedikleri, davacı tarafın ödemiş olduğu bedelin iadesini isteyip isteyemeyeceği bu kapsamda başlatılan takibe itirazın iptali şartlarının doğup doğmadığı icra inkar ve kötü niyet tazminatı hüküm koşullarının bulunup bulunmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Yukarıda arz ve izah edilen nedenler, bilirkişi raporları içerikleri ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde taraflar arasında kalıp basımı konusunda sözlü şekilde geçerli olarak eser sözleşmesinin kurulduğu, ancak sözleşmenin yazılı yapılmaması sebebiyle esaslı noktalarından olan bedel ile ilgili farklı iddiaların olduğu, davacı tarafça 7 adet kesme kalıp için 15.000,00TL. bedelle anlaşıldığı iddia edilmekteyse de davalı tarafça söz konusu eser bedelinin 30.000,00TL olarak kararlaştırıldığının iddia edildiği, davacı tarafça 15.000,00TL’nin, —- Bankası —- Şubesi’ne ait 31.05.2015 keşide tarihli, — seri nolu aynı tutarlı çeki ile ödendiğinin her iki tarafında kabulünde olduğu, çekin davalı tarafça 31.05.2015 tarihinde tahsil edildiğinin sabit olduğu, davacı tarafın incelenen ticari defterlerine göre de söz konusu bedelin ödendiğinin açık olduğu, davalının iddiasının ise kalıpları üretmesine rağmen davacı tarafından kalıpların teslim alınmadığı noktasında olduğu, bu kapsamda malların teslim edilmesine yönelik ispat yükünün davalı da olduğu, ancak bilirkişi incelemesi için usulüne uygun ihtaratın kendisine yapılmış olmasına rağmen inceleme günü ticari defterlerini sunmadığı gibi kalıpların yapıldığı ve davacıya teslim edildiği veya davacı alacaklı tarafından teslim alınmadığı yönündeki iddiasını ispat edecek irsaliye veya ihtar mahiyetinde bir delili de dosyaya sunmadığı, dolayısıyla davalı tarafın sözleşme bedelinin 30.000,00TL. olduğu ve malın teslim edilmek istendiği yönündeki iddialarına itibar edilemeyeceği, kaldı ki bir şeyin teslim edilmesine ilişkin edimlerde alacaklının temerrüdü hükümlerinin düzenlendiği TBK’nın “tevdi hakkı” başlıklı 107. Maddesi gereğince davalının “külfet” niteliğindeki tevdi etme hakkını yerine getirmediği, dolayısıyla yüklenici davalının teslim edeceği şeyi tevdi ederek borcundan kurtulmadığı, hala borçlu olduğu, davacı tarafın ödemiş olduğu bedelin iadesi talebine yönelik başlattığı icra takibi TBK m. 19 hükmünce yorumlandığında, buradaki irade beyanının sözleşmenin sonlandırılması yönünde bozucu yenilik doğuran haklardan (ve borçlunun temerrüdünden doğan seçimlik haklardan biri) olan “sözleşmeden dönme” olduğu, borçlu olmaya devam eden yüklenici davalının tutumundan süre verilmesini gerektirmeyen bir hal bulunduğu anlaşılmakla, eser sözleşmesi iki tarafa borç yükleyen bir sözleşme olmakla davacı yanın bu irade beyanı neticesinde TBK m. 125/son, c. 1 hükmünce “daha önce ifa ettiği edimleri geri istediği”, yani ödediği bedelin TBK m. 77/son “sebebin ortadan kalması” dolayısıyla sebepsiz zenginleşme hükümlerince iadesinin talep edildiği anlaşılmakta olup bilirkişi heyetince sunulan ek rapordaki taraf beyanlarına dayanan değerlendirmeler bilimsellikten uzak ve yukarıda yazılan ve emredici nitelikteki yasa hükümlerine aykırı bulunduğundan ek raporun sonuç kısmına itibar edilmemiş bu nedenle davanın kabulü ile, İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğü’nün — esas sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, alacak likit ve itiraz haksız bulunduğundan takdiren alacağın %20’si oranında belirlenen 3.000,00TL. icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine şeklinde karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile, İstanbul Anadolu—- İcra Müdürlüğünün —- esas sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına,
2-Alacak likit olduğundan ve itiraz haksız bulunduğundan takdiren asıl alacağın %20’si oranında belirlenen 3.000,00-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 1.024,65-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 256,17-TL harcın mahsubu ile bakiye 768,48-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 283,87-TL ilk masraf, 97,00-TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.200,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.580,87-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.180,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 06/02/2018