Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/683 E. 2021/518 K. 25.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/683 Esas
KARAR NO: 2021/518
DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ : 21/10/2015
KARAR TARİHİ : 25/05/2021
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;—– tarihinde kurulduğunu,—- tarafından tanzim edilen hisse devri sözleşmesi ile davalı şirket ortakları —–hissesinin devralındığını, hisse devir bedellerinin ilgili ortaklara eksiksiz ödendiğini,—- görevini üstlendiğini, davalı şirkette ortaklık ve müdürlük görevleri devam ederken şirket —- tarihinde eşi ile birlikte aynı sektörde faaliyet göstermek üzere ——unvanlı ikinci bir şirketi kurduğunu ve davalı şirkete ait ——ile birlikte yeni kurduğu şirkete herhangi bir ortaklar kurulu olmaksızın imza yetkisini kötüye kullanarak bila bedelle satış gibi göstererek devrettiğinin tespit edildiğini, —— ortaklık yükümlülük vc sorumluluğuna aykırı hareketlerinin bunlarla sınırlı kalmadığını, ortaklardan—— davalı şirketteki müdürlük görevini —– numaralı genel kurul toplantısında sahte imzalarla toplanan ortaklar kurulu kararı ile sonlandırdığını, ortak —– davalı şirket banka hesaplarından ve kasasından yasaya ve sözleşmeye aykırı para çektiğinin ve harcamalar yaptığının tespit edildiğini, şirket ortakları —-araçları usulsüz devralan—- numaralı ihtarın keşide edildiğini, —–soruşturma dosyası ile şikayette bulunulduğunu, soruşturma neticesinde —— dosyasından kamu davası açıldığını ve davanın halen derdest olduğunu ileri sürerek —- yazı yazılarak — kayıtlı davalı şirketin ve—- dosyalarının celbine, ortaklık sebebi ile doğmuş ve doğacak olan hak vc borçlarının ihtiyaten durdurulmasına, bu kapsamda —– kayıtlı davalı şirkete ait sicil dosyasında mahkemenin dosyasından izin alınmadan herhangi bir ortaklar kurulu kararının tesciline izin verilmemesine, —–yazı yazılarak davalı şirketin kamu borçları bulunup bulunmadığının sorulmasına, tespiti halinde dava sonuçlanıncaya kadar şahsı adına borçların infazının durdurulmasına,— dosyası ile —- dosyasının celbine, —- plakalı araçların trafik işlem dosyalarının celbine, haklı davanın kabulüne, —– sicilinde kayıtlı——-sonlandırılarak çıkmasına karar verilmesini, ödenmiş sermaye payının işlemiş faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep ettiği görüldü.
SAVUNMA :
Davalı şirkete usulüne uygun tebligat yapıldığı, davaya cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, davacının davalı şirket ortaklığından çıkma ve ödenmiş sermaye payının işlemiş faiz ile tahsili iddiasıyla açılmış ortaklıktan çıkma davasıdır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmış, yargılama sırasında ——– tarihli duruşmada 7251 Sayılı Yasanın 58. maddesi ile TTK’nın 4/2 maddesinde yapılan değişiklik neticesinde yargılamaya basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.
——sayılı dosyasının uyap üzerinden celp edildiği, davalı şirketin ticaret sicil bilgilerinin ilgili —-davalı şirketin ilgili —- beyannamesinin celp edildiği görüldü.
Bilirkişi tarafından düzenlenen —- tarihli kök raporda özetle; TTK Çıkma ve çıkarılma MADDE 638’de ; (1)Şirket sözleşmesi, ortaklara şirketten çıkma hakkım tanıyabilir, bu hakkın kullanılmasını belirti şartlara bağlayabilir. (2) Her ortak, haklı sebeplerin varlığında şirketten çıkmasına karar verilmesi için dava açabilir. Mahkeme istem üzerine, dava süresince, davacının ortaklıktan doğan hak ve borçlarından bazılarının veya tümünün dondurulmasına veya davacı ortağın durumunun teminat altına alınması amacıyla diğer önlemlere karar verebilir. Hüküm altına almıştır. Dosya üzerinde yapılan incelmelerde, ortaklar arasında ihtilaflar olduğu, birlikle çalışmalarının mümkün olamayacağı dikkate alındığında davacı ortağın TTK’nun 638/2 maddesi gereğince haklı sebeple çıkma isteğinin yerinde olacağı görüşüne varılmış olup nihai kararın Mahkeme’nin takdirinde olacağı, şirket mal varlığının rayiç değerler üzerinde hesaplana bilmesi için, öncelikle davalı şirketin dava tarihi itibariyle ticari defterlerinin dayanağı mali verilerin incelenmesi gerektiği, mali verilere göre rayiç değerlerin tespiti için teknik bilirkişilerin rayiç değerleri tespiti gerekeceği, rayiç değerlerin tespiti ile birlikte sermaye payı gözetilerek davacının ayrılma payının hesaplanması mümkün olacağına dair kanaat ve sonucuna ilişkin rapor tanzim edilmiş olduğu görülmüştür.
Bilirkişi tarafından düzenlenen —- tarihli ek raporda özetle; Dosyaya —- tarafından sunulan dairenin —- mükellefi —- incelendiğinde, şirketin — bilanço zararının — olduğu, bilançosunda ise, şirketin kasasında — ve banka kredi borcunun ise —- olduğu beyan edilmiş olduğunun göründüğü, bu durumda şirketin herhangi bir özkaynağı bulunmadığının göründüğü, ayrılma akçesi hesaplanmasının mümkün olmadığına dair tespit ve görüşlerini bildirdiğine dair kanaat ve sonucuna ilişkin rapor tanzim edilmiş olduğu görülmüştür.
Mahkememizde yapılan yargılama sırasında —- tarihli duruşmaya davacı vekilinin 3. kez mazeret bildirdiği ve mesleki toplantıları nedeniyle duruşmalara katılmadığı, bu nedenle mazeretin reddine karar verilerek dosyanın işlemden kaldırıldığı, yenileme işleminden sonra bu kez —- tarihli duruşmaya yine mesleki toplantılar nedeniyle mazeret dilekçesi sunduğu, mazeretin belgelendirilmediği dosyanın sürüncemede kalması nedeniyle mazeretin reddine karar verilerek dosya ikinci kez işlemden kaldırılmış, davacı tarafın yenileme talebinden sonra —-tarihli duruşmada da dosyanın herhangi bir mazeret bildirilmeksizin 3. kez takipsiz bırakılması nedeniyle HMK’nın 150(6) maddesi hükmü uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiştir.
01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK’nun 150/6. maddesinde; işlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve sonradan yenilenmiş olan dava ilk yenilemeden sonra bir defadan fazla takipsiz bırakılamaz. Aksi halde dava açılmamış sayılır hükmünü haizdir. Yine HMK 320/4 maddesinde basit yargılama usulüne tabi davalarda dosyanın yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılması halinde dava açılmamış sayılır yönünde açık hüküm bulunmaktadır. Eldeki dava açıldığı tarih itibariyle yazılı yargılama usulüne tabi olduğundan mahkememizce davacı tarafın yenileme talebinden sonra —– tarihli duruşmada da dosyanın herhangi bir mazeret bildirilmeksizin 3. kez takipsiz bırakılması nedeniyle HMK’nın 150(6) maddesi hükmü uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Usulüne uygun bir şekilde takip edilmeyen davanın HMK 150/6 maddesi gereğince DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Karar harcı 59,30-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 27,70-TL harcın mahsubu ile bakiye 31,6‬0 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde —-Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı karar verildi.25/05/2021