Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/660 E. 2019/1039 K. 24.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2015/660 Esas
KARAR NO: 2019/1039
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 03/09/2015
KARAR TARİHİ : 24/09/2019
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, box tipi fırın ve bu fırının beşik sisteminin yapılmasını hususunda davalı ile anlaştıklarım, makinanın ——— tarihinde davacının işyerine getirilerek kurulduğunu, makine kullanıma uygun olmadığından davacının talebi ile ———– günü davalı tarafından makine çalıştırıldığında makinanın hatalı ürün bastığının davalı tarafça da beyan edildiğini, eksikliğin giderilmesi sözü verildiğini ancak yerine getirilmediğini, makinanın çalışabilmesi için millerin henüz deneme aşamasında kırıldığını, kaplinlere verdiği zarardan sonra makinanın otomasyon sisteminin deneme aşamasında çalışmaz hale gediğini, yaklaşık —— kg.lık fırın kapağının düştüğünü, davalı tarafa bildirilmesine rağmen ilgilenilmediğini, davalıdan istenen tüm iyileştirmelerin davacı tarafından işçilerin güvenliği için ekstra ücret ile yapıldığını, umulan ürünün alınamadığını, davalının telefonlara, mesajlara, maillerine cevap vermediğini, makinanın çalışmamasından dolayı maddi zarara uğradığını, tamir edileceği beyan edilmesine rağmen davalının bir işlem yapmadığını, davalının makinayı iade alacağını mail yolu ile bildirmesine rağmen davacıdan kendilerine iadenin yapılmasını, makine bedelinin müvekkile iadesini ise ancak makinanın yeni bir alıcıya satışından sonra gerçekleştirebileceklerini belirttiklerini, bunun davacı tarafından kabul görmediğini, bakiye kısım için davalının İstanbul Anadolu 6. İcra Müd.———E. sayılı takip başlattığını belirtmiş ve davalıya borcunun bulunmadığının tespitine ve diğer talepleri yönünde karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı ile davalı arasında ——– yılında satım sözleşmesi imzalandığını, ticari satım olduğunu, davacının satım bedelini ödemediğini, makinanın ayıplı olduğunun TTK uyarınca davalıya ihbar edilmediğini, ayıp süresinin geçmesinden ve kesin ihbar şartlarının gerçekleştirilmemesinden dolayı icra takibinin hukuka uygun olduğunu belirtmiş ve davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, İAA 6. İcra Müd. ——– esas sayılı dosyasında davacının imalat yapmak için gerekli olan sistemin kurulması için davalı ile anlaştığı, bu çerçevede ——— tarihinde dava konusu fırın ve beşik sisteminin oluştuğu, makinenin kurulduğu, ancak hatalı ürün bastığından dolayı makinenin istenilen evsafta çalışmadığı, parça değiştirip bakımı yapılmasına rağmen umulan faydanın sağlanamadığı, bakiye miktarın talep edildiği, satılan makinenin arızasına rağmen davalının icra takibine giriştiğinden bahisle açılan menfi tespit davasıdır.
İstanbul Anadolu İAA 6. İcra Müd. ——– Esas sayılı takip dosyası getirtilip incelenmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmış, konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi heyetinden alınan rapor içeriğine göre; dava konusu box tipi frının gizli ayıplı olarak imal edildiği ve kullanılamaz durumda olduğu, TTK m. 19 hükmü uyarınca tarafların tacir oldukları, yapılan satış işleminin de bu kapsamda ticari iş niteliğinde olduğu kabul edilir ise alıcı davacının, ayıba karşı tekeffül hükümlerinden yararlanabilmesi için TBK m. 223 ve TTK m. 18(3) hükümlerinde gizli ayıplar için öngörülen yasal sürelere ve ihbar şeklinde uyması şart iken TTK m. 18(3) hükmünde anılan şekillerden biri ile ayıp ihbarında bulunmadığı, şöyle ki davacının TTK m. 18(3) hükmündeki “güvenli elektronik imza kullanılarak” kayıtlı elektronik posta sistemi ile ihbarda bulunmadığı, dolayısıyla satılanı ayıpla birlikte kabul etmiş sayıldığı” yönünde görüş bildirilmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve denetlenebilir bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasında davacının iş yerinde imalat yapmak için gerekli olan box tipi fırın ve beşik sisteminin yapılması hususunda davalı imalatçı şirket ile anlaşma yapıldığı, bu anlaşma çerçevesinde makinenin —— tarihinde davacının iş yerinde kurulumunun yapıldığı, makinenin bedeli konusuna her hangi bir uyuşmazlık bulunmadığı, davacı yanın açtığı menfi tespit davasında davalının kurduğu makinenin gizli ayıplı olduğundan girişilen icra takibinde borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmesi hususunda ibaret olduğu anlaşılmıştır. Mahallinde uzman bilirkişi vasıtası ile ——– günü yapılan tespit ve incelemede dava konusu fırının atıl vaziyette kullanılmadığı belirlenmiş, söz konusu makinenin gizli ayıplı olarak imal edilerek kullanılmaz durumda olduğu belirlenmiştir. Belirlenen uyuşmazlık konusuna göre satım konusu makinenin ayıplı olduğundan bahisle davacının bakiye satım bedelinden dolayı borçlu olmadığının tespiti istenmektedir. Bilindiği üzere TTK gereğince tacirler arasında malın ayıplı olduğu iddiası var ise bunun süresi içerisinde ihbar edilmesi gerekir. Ticari iş niteliğinde satış işleminde ihtarların noter aracılığı ile, taahhütlü mektup ile, telgraf ile veya güvenli elektronik imza kullanılarak kayıtlı elektronik posta sistemi ile yapılması gerekir. Yine TTK 23/c maddesinde malın ayıplı olduğu, teslim sırasında açıkça belli ise 2 gün içerisinde, belli değil ise alıcının malı teslim aldıktan sonra 8 gün içerisinde incelemek veya incelettirmek ile ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkar ise bu durumu satıcıya ihbar ile yükümlü olduğu belirtilmiştir. Dava konusu fırının gizli ayıplı olduğu belirlenmiştir ancak davacının bu gizli ayıp için öngörülen yasal süreler dahilinde TTK 18/3 madde hükmünde ayıp ihbarında bulunmadığı tespit edilip bu konuda kanaate ulaşılmış bulunduğundan açılan Menfi Tespit davasının reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 44,40 TL’nin başlangıçta yatırılan 132,71 TL mahsubu ile 88,31 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde avansı yatıran tarafa veya ahzu kabza yetkili vekillerine iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilininin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/09/2019