Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/601 E. 2022/421 K. 18.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2015/601 Esas
KARAR NO: 2022/421
DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ: 18/08/2015
KARAR TARİHİ: 18/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; — tarihinde — karar verilen —- kullandığı teminat mektubu ile ilgili kredinin kefili olduğunu , —— evini ipotek verdiğini, —— müflis şirketin ödenmeyen borçlarını tahsit için icra takibine başladığı, bu kapsamda gayrimenkulun satışını istemiştir. Asıl borçlu — yaptığı —— teminat mektubunu tazmin etmek ilgili bankaya müracaat etmiştir. Bu talep üzerine yetkili ——- aldığı karar ve bankaya yaptığı bildirim ite iflas tarihinden itibaren —- her türlü temsil ve karar yetkisinin kendinde olduğunu, söz konusu teminat mektubunun süresinin —– tarihinde sona erdiğini, uzatılması için —– talep ve onayının olmadığı ve mektup nakde çevirme işleminin yapılmamasını bildirmiş banka bu karar üzerine tazmin talebini reddetmiştir.Ancak muhatap —- Mahkemesine müracaat ile ———–ödeme yapılmaması şeklinde bir karar veremeyeceğini ve tedbir kararını oncak yetkili mahkemenin vermesi gerektiğini bildirerek şikayette bulunduğunu, bunun üzerine usul ve yetki nedeniyle ödenmeme kararı kaldırılmış ve — buna dayanarak— mektup bedelini tahsil ettiğini, teminat mektubu vadeli olup vadesi —— tarihinde sona erdiğini, teminat mektubunun nakde çevrilme konusunun incelenerek, teminat mektubunun temdit işleminin ve talebinin yetkili makamlar tarafından yapılmadığını ilamsız geçersiz olduğunu ve ———— süresinin dolmmuş ve yok hükmünde olduğunun tespit edilmesini, teminat mektubuna konu olan —— yapılmış ve bitmiş olduğunun tespit edilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; —- karar verilen dava dışı müflis şirket müflis —-olduğu — olarak müvekkil —– tarafından muhatap —– bedelli kesin teminat mektubu, muhatap tarafından — tarihinde tazmin ettiğini, söz konusu teminat mektubu——–lehine verildiğinden söz konusu teminat mektubu ile ilgili taleplerin/davaların TİK.nun 226. Md. uyarınca müflis şirketin kanuni temsilcisi olan——– açılması gerektiğinden davacı——– huzurdaki davanın sıfat husumet) yokluğundan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, dava dışı hakkında——— kararı verilen —— davalı banka nezdinde bulunan teminat mektubu nedeniyle kefil olmasından dolayı, verilen teminat mektubunun yetkili makamların imzasını taşımaması nedeniyle yok hükmünde olduğunun tespiti, ardından davacı tarafından davanın tamamen ıslahı yoluyla teminat senedinden dolayı—- sayılı dosyası nedeniyle menfi tespit davası olarak ıslah edilmiştir.
Uyuşmazlık; —-tarihinde hakkında ——– verilen —- kefili olarak davacı tarafından dava dışı —- muhatap olarak verilen—— vadeli kesin teminat mektubunun nakde çevrilmesi için müracaat edildiği sırada dava dışı —– hakkında —-kararı olması nedeniyle söz konusu teminat mektubunun —- tarihinde süresinin sona ermesine rağmen iflas idaresi tarafından usulüne uygun olarak teminat mektubunun uzatılma talebi olup olmadığı ve bu sırada dava dışı muhatap —-tarafından teminat mektubunun tahsil edilmesi nedeniyle davacının borçlu olup olmadığı hususlarıdır.
Dava dışı asıl borçlu— davalı banka arasında — tarihli —- limitli —-düzenlenmiş, davacının da kefil sıfatıyla bahse konu kredi sözleşmesine imza attığı, ardından yine dava dışı müflis —- vadeli—- düzenlenerek verildiği görülmüştür. Ardından —- dava dışı borçlu—- süre uzatım talebine istinaden ——- tarihine kadar uzatıldığı tespit edilmekle bu uzatma kararının dava dışı şirketin iflas etmesi ve tüm yetkilerin iflas masasında olmasına rağmen süre uzatım talebinin usulüne uygun olup olmadığı incelenmiştir.
Dava dışı müflis — dosyası uyarınca İİK’nun 179/b maddesi uyarınca —– günü iflasına karar verilmiştir.
Teminat mektubu niteliği gereği —-veren olarak banka tarafından muhatap olarak —-alana karşı üçüncü kişi lehine verilen fiili bir taahhüttür. Vadeli bir teminat mektubunda — veren banka —- muhatap arasında bir sözleşme bulunduğundan vade, ancak sözleşme taraflar arasında yani ——- veren banka ile muhatap arasında yapılacak bir değişiklikle geçerli olur. Temel ilişkinin tarafın olan lehtar ve muhatap aralarında anlaşarak teminat mektubunun süresinin uzatılmasına karar veremezler. Bankalar uygulamada lehtarın yazılı muvafakati ile genelde teminat mektuplarının vadelerini uzatmaktadırlar, uzatma talebininde TBK’nun 110/2 maddesi uyarınca süresi içerisinde yani vadesi bitmeden önce uzatılması gerekmektedir.
Somut olayda, dava dışı —– tarihinde —-etmiş olup——– açılması ile birlikte müflisin haczi kabil bütün malları masa teşkil edilerek alacaklıların ödenmesine tahsis olunur ve iflasın kapanmasına kadar müflis şirket bünyesinde bulunan bütün mallarda İİK’nun 184. Madde uyarınca masaya geçer. Borçlunun iflas açıldıktan sonra masaya ait mallar üzerinde her türlü tasarruf hakkı da alacaklılara karşı hükümsüz hale gelir. ——- müflisin alacakları tahsil olunur ve masaya dahil edilir. Masaya dahil edilen mallar satılıp bedelleri tahsil edilerek alacaklılar için sıra cetveli oluşturulup, kesinleşen sıra cetveli uyarınca alacaklılara ödeme yapılır. Paraların dağıtılmasından sonra alacağın tamamını alamayan alacaklı hakkında ise aciz vesikası düzenlenir. Dava dışı— tarihinde —— hakkında iflas kararı verildiğinden müflis şirketin yönetim yetkisi iflas masasına geçmiş olup bu tarihten sonra müflis şirket hakkında yapılacak işlemler ne müflis şirketi ne de iflas masasını bağlamayacaktır. Dava dışı müflis —– muhatap —— vadeli kesin teminat mektubu bu tarihte tüm hak ve yetkiler iflas masasına geçmesine rağmen müflis şirketi temsil yetkesi bulunmayan kişi tarafından verilen süre uzatım talebi ile—– tarihine kadar uzatılmış ve sonuç olarak teminat mektubu muhatap tarafından—–tarihinde tanzim edilmiştir. —- tarihinden sonra tüm hak ve yetkilerin iflas masasında olmasına rağmen, teminat mektubunun süresinin usulsüz olarak uzatıldığı ve ardından —- tarihinde muhatap tarafından tanzim edildiği anlaşılmakla bu tarihlerde asıl borçlu dava dışı müflis ——- hakkında iflas kararı verildiğinden ve bahse konu teminat mektubuna davacı tarafından kefil sıfatıyla imza atıldığından, usulsüz olarak uzatılan teminat mektubu sonucu davacının borçlu olmadığının tespitine, davalının kötü niyeti ispat edilemediğinden kötü niyet tazminatının reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
Davacının —- vadeli Kesin Teminat Mektubu nedeniyle BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
2- Kötüniyet Tazminatının REDDİNE,
3-Alınması gereken 60.454,35 TL karar harcına karşılık olarak, dava açılırken peşin alınan 27,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 60.426,65 TL harcın davalıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
4-Yargılama Giderleri;
A)Davacı tarafından yapılan; 1.000,00 TL bilirkişi gideri ve 210,90 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.210,90 TL’nin davanın kabul edilen kısmına isabet eden 807,27 TL’si ile dava açılırken yatırılan 55,40 TL harç gideri toplamı olan 862,67 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
B)Davalı tarafından yargılama gideri yapılmadığından, bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
C)Adli yardım kapsamında, suçüstü ödeneğinden karşılanan; 800,00 TL bilirkişi gideri ve 182,00 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 982,00 TL’nin haklılık oranına göre;
– 327,33 TL’sinin davacıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
– 654,67 TL’sinin davalıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
5-Vekâlet Ücretleri;
A)Davanın kabul edilen kısmı üzerinden davacı lehine AAÜT uyarınca takdir edilen 61.300,00 TL nispi vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
B)Davanın reddedilen kısmı üzerinden davalı lehine AAÜT uyarınca takdir edilen 39.175,00 TL nispi vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Bakiye gider avanslarının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
İlişkin olarak taraf vekillerinin vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ——- Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.18/05/2022