Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/557 E. 2018/948 K. 09.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/557 Esas
KARAR NO : 2018/948
DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 05/08/2015
KARAR TARİHİ : 09/10/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigorta edilen ——— plaka sayılı aracın karıştığı 26/08/2014 tarihinde meydana gelen kazada ———— plakalı araçlarda tam kusurlu olarak maddi hasar meydana getirdiğini, yaptırılan ekspertiz sonucunda müvekkili tarafından anılan araç sahiplerine ve sigorta şirketlerine (—— Sigorta A.Ş.) hasar bedeli olarak 12.699,00 TL ödendiğini, davalıya 3 adet iadeli taahhütlü mektup gönderilerek söz konusu bedelin ödenmesinin talep edildiğini ancak ödeme yapılmadığını, müvekkiline sigortalı aracın ehliyetsiz sürücü tarafından kullanılması sebebiyle Trafik Sigortası Genel Şartları 4/C maddesi uyarınca ödediği bedeli sigortalı araç maliki davalıdan ödediği tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini, söz konusu aracın 3. Kişilere devrinin önlenmesi için teminatsız olarak tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu taleplerin zamanaşımına uğradığını, dava dilekçesinde bildirilen delillerin kendilerine tebliğ edilmediğini, davacının iddiasının aksine kazadaki tam kusurlu olanın kendiler olmadığını,
davacının poliçe teminatı kapsamında taahhüt etmiş olduğu teminat kapsamında dava konusu hasar bedelini tazminle sorumlu olduğunu, sürücü Muhammet Emin KARAMAN’ın müvekkilin oğlu olduğunu ve özel motorlu araç sertifikasına sahip olduğunu, ehliyetsiz araç kullanımının söz konusu olmadığını, talep edilen bedelin oluşan zarar ile ortaya çıkan zarardan fazla olduğunu, müvekkiline bilgi verilmediğini, dava açılması nedeniyle müvekkilinin vekalet ücreti ve yargılama gideri de olmak üzere daha fazla ücret ödemek zorunda bırakıldığını, talep edilen bedelden çok daha az bir bedel ile zararın giderilmesi mümkün iken davacı tarafından daha yüksek bedel ödendiğini, talep edilen faizin yasal faiz olması gerektiğini faizin başlangıç tarihinin de dava tarihi olması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibari ile, zorunlu mali sorumluluk sigortacısı tarafından sigortalısının sebebiyet verdiği trafik kazasında üçüncü kişinin uğradığı zarara ilişkin yapılan ödemenin teminat dışında olduğu iddiasına dayalı sigortalı aleyhine açılan rücuen tazminat davasıdır.
Dava yazılı yargılama usulüne tabi olup dilekçelerin teatisi tamamlandıktan sonra, HMK.140.maddesi uyarınca ön inceleme duruşmalı yapılıp uyuşmazlık noktaları tespit edilmiş, tahkikat aşamasında deliller toplanıp bilirkişi raporu alınmış ve 28/02/2018 tarihinde kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. Maddesiyle 6102 sayılı T.T.K. nın 4. Maddesinin 2. Fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle usul hukuku hükümlerinin yürürlüğe girdiği andan itibaren uygulanacağına dair hükümler dolayısıyla huzurdaki davanın miktar itibariyle basit yargılama usulüne tabi olduğu, bundan sonraki süreçte HMK 316 vd. maddelerinde düzenlenen basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilerek dava sonuçlandırılmıştır.
Davacı yanın tedbir talebi, mahkememizce 05/08/2015 tarihinde verilen ara karar ile kısmen kabul edilmiş ve % 15 teminat yatırılması halinde davalıya ait aracın dava sonuçlanan kadar 3. Kişilere devrinin önlenmesine karar verilmiştir.
Hasar dosyaları ve poliçe, trafik tescil şube müdürlüğünden araç malik kayıtları ile ödemelere ilişkin banka kayıtları celp edilmiş, taraflarca dosyaya sunulan ekspertiz raporu, kaza tutanağı ve alkol raporları ile ödeme dekont örnekleri incelenmiştir.
Dava konusu sigorta poliçesinin incelenmesinde, davacı sigorta şirketinin———-sayılı zorunlu mali (sorumluluk) trafik sigortası poliçesiyle davalıya ait ———plakalı kamyonet vasfındaki ticari aracı, kazanın meydana geldiği tarihi de kapsayacak şekilde, 24/04/2014-15 tarihleri arasında araç başına 26.800 TL teminat limiti ile sigorta teminatı altına aldığı görülmüştür.
——– Bankası’nın 13/06/2016 tarihli 386 sayı nolu yazısından davacı tarafından 04/11/2014 tarihinde ——— plakalı araç sürücüsü——— 1.503,00 TL ödeme yapıldığı, ——- Sigorta’ya yazıya verilen cevapta ise 08/12/2014 tarihinde ——- plakalı araç için davacı tarafından 8.629,00 TL’nin ödeme yapıldığının bildirildiği, yine ———– plaka sayılı aracın sigortacısı ———. ye de 26/11/2014 tarihinde 2.567.00 TL kaza nedeniyle ödeme yapıldığı anlaşılmıştır.
Mahkemece belirlenen hukuki ihtilaf noktalarında konunun kusur, hasar bedeli ve kazanın dava dışı sürücünün ehliyetsiz araç sürmesine bağlı gerçekleştiği iddiası kapsamında incelenmesinin uzmanlık gerektirdiği değerlendirilmiş ve bu nedenle bilirkişi heyeti oluşturulmak suretiyle rapor alınmıştır.
Dosya, trafik kusur ve hasar uzmanı Makine Mühendisi——– ile sigortacı bilirkişi ———- oluşan heyete tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından sunulan 29/08/2016 tarihli raporda; kazaya karışan ve hasar bedeli ödenen diğer araç sürücülerinin kusurlu olmadıkları, tüm kusurun davalıya ait araç sürücüsü ———-olduğu, kaza tutanağında sürücü sertifikasını ehliyete dönüştürmediği için ehliyetsiz araç kullanmaktan dolayı ceza kesildiği, KTK 42. Maddesi uyarınca sürücü sertifikalarının sınıfına uygun sürücü belgelerine dönüştürülmedikçe sahibine karayolunda araç kullanma yetkisi vermeyeceğini, bu kapsamda dava dışı sürücü ———– sürücü belgesiz araç kullandığının anlaşıldığı, davacı tarafından kazada hasar gören ——-plakalı araç için 2.566,80 TL, ———- plaka sayılı araç için 1.503,00 TL ödendiğini, söz konusu bedellerin hasar ile uyumlu olduğu, toplam 4.069,80 TL yi davacının davalıdan ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini isteyebileceği belirtilmiş, söz konusu rapora davacı vekili tarafından yapılan itirazlar kapsamında dava dışı sigorta şirketine yazı yazılarak ——— plaka sayılı araç ile ilgili yapılan ödemeler talep edilmiş ise de gelen yazı cevabında yapılan ödemenin—— plaka sayılı araç ile olduğu belirtilmiş ve gönderilen belgeler ile aynı heyetten 06/07/2018 tarihli ek rapor alınmış; söz konusu raporlar HMK.282. madde hükmü kapsamında dosya kapsamına uygun yeterli ve gerekçeli olduğu için denetime elverişli görülmüş ve hükme esas alınmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalıya ait ve davacı tarafından ZMMS kapsamında sigorta edilen ———–plaka numaralı aracın dava dışı şahıs tarafından ehliyetsiz olarak kullanmakta iken meydana gelen trafik kazası sonucunda davacının üçüncü şahıslara ödediğini iddia ettiği bedelleri oluşan hasarın poliçe sınırları dışında olması sebebiyle davalıdan rücuen tazminini talep edip edemeyeceği noktalarında toplanmaktadır.
Tüm dosya kapsamında ve alınan bilirkişi raporunda yapılan tespitlere göre; davacı tarafından davalıya ait ———–plaka sayılı aracın zorunlu mali sorumluluk sigortası teminatı altında iken 26/08/2014 tarihinde dava dışı şahıs kullanımındayken kaza meydana geldiği ve ———–plakalı araçlarda hasara sebebiyet verdiği, alınan bilirkişi raporunda belirtildiği üzere, kazaya karışan ve hasar bedeli ödenen diğer araç sürücülerinin kusurlu olmadıkları, tüm kusurun davalıya ait araç sürücüsü ———-olduğu ve kendisine sürücü sertifikasını ehliyete dönüştürmediği için ehliyetsiz araç kullanmaktan dolayı ceza kesildiği, KTK 42. Maddesi uyarınca sürücü sertifikalarının sınıfına uygun sürücü belgelerine dönüştürülmedikçe sahibine karayolunda araç kullanma yetkisi vermeyeceğini, bu kapsamda dava dışı sürücü———– sürücü belgesiz araç kullandığının sabit olduğu, zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları 4/C maddesi uyarınca ehliyetsiz araç kullanmanın anılan sigortanın teminatı dışında olduğu, dosyada bulunan sigorta eksper raporları kapsamında ödenen hasar bedellerinin kadri maruf olduğu, dava dışı şahsın ehliyetsiz araç kullanımı sebebiyle 2918 Sayılı kanunun m. 36 madde hükmü ve Poliçe Genel Şartlarının “Zarar Görenlerin Haklarının Saklı Tutulması ve Sigortacının İşletene Rücu Hakkı “ başlıklı B.4.d maddeleri uyarınca sigorta sözleşmesine aykırı davranış sebebiyle davacının ödediği bedelleri davalı sigorta ettirene rücu hakkı bulunduğu, sigortalı aracın kamyonet vasfında ticari sınıf bir araç olduğu dikkate alındığında davacının ödeme tarihleri itibariyle avans faizi talebinin uygun olduğu kanaatine varılmış ve davanın kabulü ile 12.699,00-TL’nin (2.566,80-TL yönünden 26/11/2014; 1.503,00-TL yönünden 04/11/2014 ve 8.629,20-TL yönünden ise 08/12/2014 tarihinden itibaren) ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile 12.699,00-TL’nin (2.566,80-TL yönünden 26/11/2014 1.503,00-TL yönünden 04/11/2014 ve 8.629,20-TL yönünden ise 08/12/2014 tarihinden itibaren) ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine,
2-Karar harcı 867,47-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 216,87-TL harcın mahsubu ile bakiye 650,60-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına, –
3-Davacı tarafından yapılan 399,57-TL ilk masraf, 155-TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.800,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.354,57-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.180,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak, davalı vekilinin yokluğunda, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/10/2018