Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/256 E. 2018/671 K. 29.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/256 Esas
KARAR NO : 2018/671

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 25/05/2015
KARAR TARİHİ : 29/06/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 01/10/2014 tarihinde ….yakınlarında meydana gelen trafik kazasında , davalı sigorta şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı bulunan ve davalılardan … adına kayıtlı olan … plakalı motorsiklet sürücüsü diğer davalı … ‘in 8/8 kusuru sonucunda yoldan karşıdan karşıya geçmekte olan müvekkilinin daimi malul olacak şekilde yaralandığını, açıklanan nedenlerle fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere şimdilik 1.000 TL maddi tazminatın tüm davalılardan %9 yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, 50.000 TL manevi tazminatın faizi ile birlikte davalılar … ve … ‘den tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı … Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkil şirketin sorumluğunun poliçe limiti ile ve araç sürücüsünün kusuru nispetinde sorumlu olduğunu, davacının maluliyet oranının tespiti için adli tıp kurumuna sevki gerektiğini, faiz taleplerinin haksız olduğunu , müvekkil şirketin temerrüde düşmediğini, müvekkilinin dava açılmasına sebebiyet vermediğini, bu nedenle haksız açılan davanın reddini talep etmiştir.
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle , kazanın meydana geldiği yerin Ankara olduğunu, bu nedenle öncelikle yetkisizlik itirazları olduğunu, mahkeme aksi kanaatte olursa müvekkillerinin kazada kusuru olmadığını, davacı tarafın taleplerini kabul etmediklerini, haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, trafik kazası nedeniyle sakat kaldığı iddia olunan davacı için davalılardan maddi ve manevi tazminat istemine yönelik davadır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla ,ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile , uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan adli tıp incelemesi yaptırılmıştır.
……… Tıp Fakültesi Dekanlığı Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığının 30/10/2017 tarih ve …sayılı raporunda ,…. 03/04/1983 doğumlu … ‘ın 01/10/2014 tarihli yaralanması neticesinde , vücut genel çalışma gücünden %26,2 oranında kaybettiği, 1 ay süre ile iş göremezlik halinde kaldığı yönünde “görüş bildirilmiştir.
Soruşturma dosyasında trafik bilirkişisinin raporunda , motorsiklet sürücüsü … ‘in tam kusurlu (%100) olduğu rapor edilmiş, kazanın meydana geliş şekline göre ve KTK nun ilgili yönetmeliğine göre davalı sürücü mahkememizce de tam kusurlu kabul edilmiştir.
Davacı vekilinin 22/12/2016 tarihli duruşmadaki beyanında , davalı … Sigorta ile maddi tazminat talepleri yönünden sulh olduklarını, manevi tazminat talepleri hakkında karar verilmesini talep ettiği görüldü.
Maddi tazminat yönünden; davacı vekilinin feragatı nedeniyle bu yönden açılan davanın reddine, Manevi tazminat yönünden talep değerlendirildiğinde; kazanın oluşu, kabul edilen tarafların kusur oranı, dosyaya yansıyan …….araştırmaları, tıbbi ve adli raporlar (davacının maluliyet raporu) ve TMK’nun 4. Maddesi ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde talebin kısmen kabulü ile 30.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Maddi tazminat yönünden; davacı vekilinin feragatı nedeniyle bu yönden açılan davanın REDDİNE,
2-Manevi tazminat yönünden talep değerlendirildiğinde; kazanın oluşu, tarafların kusur oranı, dosyaya yansıyan ….araştırmaları, tıbbi ve adli raporlar ve TMK’nun 4. Maddesi ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde talebin KISMEN KABULÜ ile,
30.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3-Karar harcı 2.049,30 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 174,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.875,10 TL harcın davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 206,00 TL ilk masraf, 317,10 TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 523,10 TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 313,86 TL sinin davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Manevi tazminat yönünden davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli … deki esaslara göre belirlenen 3.600,00 TL nispi vekalet ücretinin davalılar … ve … ‘den alınarak davacıya verilmesine,
7-Maddi tazminat yönünden davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli … deki esaslara göre belirlenen 1.000,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
8-Manevi tazminat yönünden davalılar … ve … kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli … deki esaslara göre belirlenen 2.400,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ve davalılar vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. .