Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/148 E. 2018/468 K. 08.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/148 Esas
KARAR NO : 2018/468
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/03/2015
KARAR TARİHİ : 08/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin Anadolu 15. İcra Dairesi’nin …… Esas sayılı icra takibine istinaden yapılan ihtiyati haciz işlemlerinin bariz hukuka aykırılık teşkil ettiğini, takibe dayanak 6 adet senedin müvekkili davacı şirket tarafından davalı şirket ödenmiş olduğunu, davalı şirket tarafından ….” ibaresi düşülerek cari dökümü oluşturulmuş olduğunu, ancak senederin taraflarına iade edilmediği açıkça görüldüğünü, müvekkili şirketin ihtiyati haciz karan olması sebebiyle durumu haciz esnasında öğrenmiş olduğunu, malların muhafaza altına alınması korkusu ve tehdidi ile 31.500,00 TL olan borç miktarım ödemiş olduğunu, açıklanan nedenlerle müvekkilinin davalıya borcu olmadığının tespit edilmesine, icra takibinin yargılama sonuna kadar durdurulmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı cevap dilekçesinde özetle; söz konusu menfi tespit davasının icra takibinden sonra açılmış olduğunu, bu durumda icra dosyası hakkında teminatsız ihtiyati tedbir karan verilemeyeceğini, mahkeme tarafından teminatsız olarak verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılması gerektiğini, dava dilekçesinde belirtilen ve ekinde sunulan cari hesap ekstresinin gerçeği yansıtmadığını, halen davacı şirketin davalı şirkete borcu bulunduğunu, davacı şirketin davak şirketten işlerinde kullanmak üzere makinalar satın almış olduğunu, bu makinalar karşılığında davacı şirketin davak şirkete 11 adet senet vermiş olduğunu, davak şirket tarafından ödeme günü gelen ve ödenen senetlerin davacı şirkete iade edilmekte olduğunu, ancak 6 adet senedin iade edildiği iddia edilerek dilekçe ekinde cari hesap ekstresinde iade şeklinde işlenmişse de bu hususun maddi gerçeği yansıtmadığım, davacı şirket ile davak şirket arasında fason üretim sözleşmesi yapılmış olduğunu, bu sözleşmeye göre davacı şirketin belidi ürünleri davalı şirket için fason olarak yapmış olduğunu, üretilen bu fason ürünlerin imalatında ve ürünlerin sonraki kullanımlarındaki tüm sorumluluk üretimi yapan davacı şirkete ait olduğunu, davacı şirket tarafından fason üretilen mallardan İsrail ve Irak’a gönderilen bazı ürünlerin sözleşmeye aykırı olarak koşulları sağlamadığı için kabul edilmeyerek iade edilmiş olduğunu, bazılarında kimyasal testlerde eksiklikler tespit edilmiş olduğunu, bu hususta müvekkik şirketin zarar ziyan faturası kesmiş olduğunu, icra takibine konulan 6 adet senedin davak şirketin zararım tam olarak karşılamadığım, davacı vekilinin dilekçe ekinde sunduğu mail çıktıları, davacı şirketin bizzat hazırlayıp davak şirket gönderdiği mailler olup, bu maillere davacı şirket tarafından verilen her hangi bir yanıt bulunmadığını, bu mailin gönderilmiş olması borcun ispatlandığını göstermemekte olduğunu, bu nedenle davacı tarafından açılan haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, kötü niyetli davacı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücret vekaletin davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, Anadolu 15. İcra Dairesi’nin …. Esas sayılı icra takibine konu 6 adet senet nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti istemine yönelik olduğu, davacının 6 adet senedi davalı şirkete ödediğini davalı şirket tarafından da senet iade ibaresi düşülerek cari hesap dökümü oluşturulduğunu, bu haliyle davalıdan alacaklı duruma geçtiklerini belirterek davalıya borçlu olmadığının tespiti istemlidir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla ,ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile , uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmıştır.
İstanbul Anadolu 15.icra dairesinin ….. esas sayılı dosyasında davalı alacaklı 25/02/2015 tarihinde davacı menfi tespit isteyen aleyhine 5 adet senetten kaynaklı toplam 32.861,55 TL alacak üzerinden takibe geçtiği görülmüştür.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi heyeti tarafından alınan 09/03/2016 tarihli raporda ,” dava açıldıktan sonra 27/05/2015 tarihinde davalının 7.926,75 TL ödeyerek dosya borcunun kapandığı, dava açılmadan önce ödenmiş olan 31.500,00 TL miktarın da tespiti ile talebin İİK 72 hükmüne göre kendiliğinden istirdat davasına dönüştüğünün değerlendirilebileceği , ancak davadan önce ödeme konusunda hukuki menfaat yokluğunun da değerlendirilmesi gerektiği , yanlar arasında TTK hükümlerine göre geçerli bir cari hesap sözleşmesi bulunmadığından bu hükümlerin uygulanamayacağını belirterek davacı takip borçlusunun, İstanbul Anadolu 15. İcra Müdürlüğü’nün ……. esas sayılı dosyasından başlatılan kambiyo senederine mahsus takipte, takip dayanağı bonolardan dolayı davalı takip alacaklısına borçlu olmadığı yönünde ” görüş bildirilmiştir.
Bilirkişi heyeti tarafından alınan 06/06/2017 tarihli ek raporda ,” kök raporda bir değişiklik yapılmasına yer olmadığına yönünde “görüş bildirilmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamına , tarafların iddia ve savunmaları , denetlenebilir bilirkişi raporu içeriğine göre, taraflar arasında ticari ilişkiden kaynaklı cari hesap alacağı bulunduğu, yine 22/11/2013 tarihli fason üretim anlaşması yaptıkları , davacının usulüne uygun tutulan ticari defter ve belgelerinde davalı şirketten 31.709,98 TL alacaklı olduğunun belirlendiği, davalı şirketin 2013 ve 2014 yılları ticari defterlerine göre davalı şirketin davacı şirkete 31.710,09 TL borçlu olduğunun anlaşıldığı, 2015 yılında düzenlenen faturalara göre 2 adet düzenlenen faturanın davacı şirket kayıtlarında yer almadığı ve bu faturaların davacı alacağından düşüldüğünde 18.073,40 TL davalı şirketin davacı şirketten alacaklı duruma geçtiği , ancak 2015 yılı ticari defterlerinin davalı şirket tarafından yazdırılmadığı ve kendi lehine delil niteliğinde bulunmadığının görüldüğü ; İstanbul Anadolu 15.icra dairesinin …. esas sayılı dosyasında 6 adet bonoya dayanılarak başlatılan kambiyo senedine mahsus takipte davacının 31.500,00 TL miktarı davalıya ödemiş olduğu , ödenen bu miktar açısından davanın istirdat davasına dönüştüğü gözönüne alındığında takibe dayalı bonolardan dolayı davacının davalıya borcunun bulunmadığının tespiti ile bu tespit çerçevesinde; davanın kısmen kabulü ile 31.500,00 TL alacağın icra dosyasına yatırıldığı, ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
31.500,00 TL alacağın icra dosyasına yatırıldığı, ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Karar harcı 2.151,77 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 561,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.590,57 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 593,00 TL ilk masraf, 145,00 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.200,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.938,00 TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 1.857,70 TL sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 612,25 TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 25,37 TL sinin davacı taraftan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davalı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 3.780,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 08/05/2018