Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/14 E. 2018/197 K. 21.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İstanbul Anadolu
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/14 Esas
KARAR NO : 2018/197

DAVA : Menfi Tespit(Takibin İptali)
DAVA TARİHİ :15/06/2011
KARAR TARİHİ : 21/02/2018
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 02/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

İSTEM:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının davacı şirkete ait 20.06.2007 vadeli 30.000-TL bedelli çeki gayrikanuni bir biçimde elinde bulundurduğunu, davacı ile davalı arasında çek alışverişini gerektirecek hiçbir şekilde ilişki olmadığını, davalı tarafa çekin iadesi için gönderdikleri ihtarnameden sonuç alamadıklarını bildirmiş, karşılığı olmayan dava konusu çek nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, çekin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde; asıl davada dava konusu edilen aynı çekle ilgili olarak davalının İstanbul —.İcra Müdürlüğü’nün — sayılı dosyasında icra takibine geçtiğini bildirmiş, icra takibinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:
Davalı vekili asıl dosyaya ilişkin sunduğu cevap dilekçesinde; davalının dava konusu çekin meşru hamili olduğunu, davaya konu çekin davacı şirket ortaklarından … ve — tarafından karşılıksız çıkan çeklerine karşılık olarak davalıya verildiğini, davalının davaya konu edilen çekin karşılıksız çıkması üzerine İstanbul —- İcra Müdürlüğü’ nün — sayılı dosyasından davacı aleyhinde icra takibi yaptıklarını, davacının herhangi bir itirazda bulunmadığını, bu çek nedeniyle karşılıksız çek keşide etme suçundan açılan davanın derdest olduğunu bildirmiş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştr.
Birleşen davada davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamıştır.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Asıl dava; icra takibine konu çekten dolayı davacının davalı tarafa borçlu olmadığının tespiti, birleşen davada ise dava; aynı çek nedeniyle yapılan icra takibinin iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda davaya konu çek nedeniyle davacı tarafın davalıya borçlu olmadığının tespiti ile icra takibinin iptaline tazminat isteminin reddine karar verilmiş, temyiz sonrasında karar ispat yükünün davacı tarafta olduğu, aynı çek nedeniyle açılan ikinci davada hukuki yarar bulunmadığı gerekçesi ile bozulmluş, mahkememizce usul ve yasaya uygun görülen bozma ilamına uyalarak yargılama yapılmıştır.
Bozma ilimanda da açıklandığı üzere; menfi tespit davalarında kural olarak ispat yükü davalı alacaklıda olsa da somut olayda; davaya ve takibe konu çekin, yasal unsurlara sahip olması nedeniyle çek niteliğinde olup sebepten mücerret olduğu göz önünde tutulduğunda bu çek nedeniyle borçlu bulunmadığının ispat yükümlülüğü davacıda bulunmaktadır. Gerek bozmadan önce gerekse bozma kararından sonra davacı taraf davaya konu çek nedeniyle borçlu bulunmadığını kanıtlayacak nitelikte ve yeterlilikte delil sunmamıştır. Bu durumda asıl davanın kanıtlanamaması nedeniyle reddine, birleşen davada aynı çek nedeniyle yapılan icra takibinin iptali talep edilmekle aynı taraflar arasında aynı konu da açılan bu davadaki istemin ilk dava da talep konusu olduğu dikkate alındığında birleşin davayı açmada davacı tarafın hukuki yararın bulunmaması nedeniyle HMK’nun 114(1/h) maddesinin yollaması ile HMK’nun 115(2) maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin —Esas sayılı dosyasındaki asıl dava yönünden;
Kanıtlanamayan davanın reddine,
2-Birleşen İstanbul Anadolu —Asliye Ticaret Mahkemesi’nin — Esas sayılı dava yönünden;
Davanın dava şartı yokluğu nedeniyle HMK.nun 115 (2)maddesi uyarınca usulden reddine,
3-Harçlar yasası uyarınca asıl dava yönünden alınması gereken 35,90 TL harcın peşin yatırılan 445,50 TL harçtan indirilmesi ile geriye kalan 409,60 TL harcın isteği halinde davacı şirkete iadesine,
4-Harçlar yasası uyarınca birleşen dava yönünden alınması gereken 35,90 TL harçtan peşin yatırılan 18,40 TL harcın indirilmesi ile geriye kalan 17,50 TL harcın davacı şirketten tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Asıl dava yönünden davalı yararına AAÜT’nin 13(1) maddesi uyarınca takdir edilen 3.600,00 TL vekalet ücretinin davacı şirketten alınarak davalıya verilmesine,
6)Birleşen dava yönünden davalı yararına AAÜT’nin 7(2) maddesi uyarınca takdir edilen 2.180,000 TL vekalet ücretinin davacı şirketten alınarak davalıya verilmesine,
7)Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafça yapılan 22,00 TL bir adet tebligat gideri ile 25,10 TL müzekkere ve posta ücretinden oluşan toplam 47,10 TL yargılama giderinin davacı şirketten alınarak davalıya verilmesine,
9-Taraflarca peşin olarak yatırılan gider avansından artan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren on beş gün içinde Yargıtay yolu açık olmak üzere davacı ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.21/02/2018