Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/79 E. 2020/155 K. 19.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. .Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2014/79 Esas
KARAR NO: 2020/155
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 25/02/2014
KARAR TARİHİ: 19/02/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkillerinin desteğinin de içinde bulunduğu ve müteveffa ——— sevk ve idaresinde bulunan —— plakalı araç ile ———– plakalı aracın çarpışması sonucu ölümlü yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, kazada ——— dahil üç kişinin vefat ettiğini, kazayla ilgili ———-Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ——– soruşturma no.’lu dosyası ile ceza soruşturması başlatıldığını, ——–C.Başsavılığı tarafından yapılan soruşturmada alınan bilirkişi raporuna göre, —— oranında oranında, ———- plakalı kamyon sürücüsü …’ın ise 1/8 oranında tali kusurlu bulunduğunu, kazada vefat eden ——-müvekkilleri ———- kızı olup, davacıların ölenin desteğinden yoksun kaldığını, diğer davacıların da ölenin kardeşleri olup, yaşadıkları üzüntü nedeniyle manevi olarak etkilendiklerini, müvekkillerinin kızlarının ——— bilgisayar programcılığı bölümünde öğrenci olduğunu, geleceğinin çok parlak olduğunu belirterek, müvekkilleri ———ayrı ayrı ——– cenaze gideri,————- destekten yoksunluk maddi tazminatının, sigorta şirketleri yönünden sigorta limit ve kapsamları ile sınırlı olarak temerrüt tarihi olan dava tarihinden, diğer davalılar yönünden kaza tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen, davacılar—– ayrı ayrı ——- manevi tazminat ile —–için ayrı ayrı olmak üzere ——— manevi tazminatın ile zorulu mali mesuliyet sigortacıları hariç diğer davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı ————vekili cevap dilekçesinde; davacılar tarafından davaya konu olaya ilişkin davadan önce müvekkili şirkete sigorta poliçesine dayanılarak herhangi bir müracaat yapılmadığını ve hasar dosyası açtırılmamış olduğunu, dava dilekçesinde bahsi geçen ——- plaka sayılı aracın müvekkilince——– tarihleri arasında geçerli olmak üzere karayolları ————— sigortalı olduğunu, destekten yoksun kalma tazminatı talebinin değerlendirilmesi için kusur oranın tespitinin yapılması gerektiğini, kusur tespiti aşamasında müterafik kusurun değerlendirilmesini, cenaze ve defin masraflarına ilişkin talebin reddine, müvekkili şirketin davanın açılmasına sebebiyet vermediği için yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ———vekili cevap dilekçesinde; müvekkili şirketin söz konusu trafik kazasına neden olan ——— plakalı aracı ——– tarihinde ———– numaralı oto kiralama sözleşmesi ile bir yıllığına ———isimli şahsa kiralamış olduğunu, ——Hukuk Dairesinin ———–sayılı kararında belirtildiği üzere, araç kayıt sahibinin aracı bir yıl süreyle kiralamış olduğundan işleten sıfatını kaybederek aracın yapmış olduğu kazadan sorumlu olmadığını belirterek, müvekkil şirket yönünden davanın reddi gerektiğini, müvekkili şirketin yerleşim adresinin ———— olduğundan yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Davalı ——— vekili cevap dilekçesinde; müvekkili ———– yönetimindeki ——— plaka sayılı kamyonun — istikametinden ——– istikametine seyir halindeyken hava alanı yolunda ———— kullanmakta olduğu ————- plaka sayılı otomobilin çarpışması neticesinde 3 kişinin ölümü ve 3 kişinin de yaralanması ile sonuçlanan kazanın meydana geldiğini, davada —– Hukuk Mahkemesi’nin yetkili olduğunu, bu nedenle yetki itirazında bulunduklarını, kazayla ilgili ——– C.Başsavcılığının ————- soruşturma dosyası bulunduğunu, davada bu soruşturmanın ve dava açılması durumunda dava sonucunun beklenilmesi gerektiğini bildirerek haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ———–vekili cevap dilekçesinde; 6100 sayılı HMK’nın 6. maddesi uyarınca genel kural olarak davalının ikametgahı mahkemesinin yetkili olduğunu, dava dilekçesinin gerçekleri yansıtmaktan uzak olduğunu, kazaya karıştığı ileri sürülen vekili bulunduğu şirketin sürücüsü olan diğer davalı ———- kazada açık bir şekilde kusursuz olduğunu, C.Başsavcılığının hazırlık dosyasındaki aleyhe olan bilgi ve belgeleri kabul etmediklerini, davacıların çocuğu olana —– içinde bulundugu otomobilin sürücüsü olan ——– %112 promil alkollü olduğunu, kazanın dava dışı otomobil sürücüsü ——— tam kusurlu eyleminden kayanaklandığından müvekkilinin zarardan sorumlu olmayacağını belirterek, yetki itirazlarının kabulü ile dosyanın —- Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesini, esasa girildiğinde davacının davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ————–vekili cevap dilekçesinde; davacıların dava hakkı olmadığını, kazaya ilişikin evaklar incelendiğinde dava konusu kazanın meydana gelmesinde davacıların murisinin de içinde bulunduğu araç sürücüsünün tam kusurlu olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğunu, bu durumun kaza tespit tutanağı ile sabit olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olması olması nedeniyle müvekkili şirket hakkındaki davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
——— daha sonra ünvan değişikliğine giderek ———- adını aldığı görüldüğünden davalı ———– kabul edilmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dava .———Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılmış, mahkemece dilekçeler teatisi tamamlandıktan sonra ——- tarih ————sayılı görevsizlik kararı verilmiş, kesinleşen görevsizlik kararı üzerine mahkememize gönderilen dosyanın yukarıda yazılı esas sırasına kaydı yapılarak yargılaması yapılmıştır.
Davalı … şirketleri nezdinde düzenlenen hasar dosyaları, —— Ağır Ceza Mahkemesi’nin —- esas ve ——- Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ———-esas sayılı dosyalarında verilen kararlar ve alınan ——————raporu, taraflara ait sosyal ekonomik durum araştırma raporları,———————– yazı cevabı getirtilerek dosya içine alınmıştır.
Davalı ————yerleşim yeri, mahkememizin yargı çevresi içinde bulunduğundan, 2918 Sayılı Yasanın 110/2 ve 6100 saılı HMK 7/1 maddesi uyarınca, bir kısım davalılarca yapılan yetki ilk itirazının reddine karar verilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Karayolları Trafik Kanun 85 ve devamı maddelerinde bir motorlu aracın işletilmesi esnasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet verilmiş ise, motorlu aracın sürücüsünün ve trafik kaydında maliki olarak görünen kişilerin oluşan zarardan birlikte sorumlu olacakları hüküm altına alınmıştır.
Bir insanın ölümü hukukî anlamda bir zarar olmamakla beraber, bu yüzden yine de bazı zararlar meydana gelmiş olabilir. İşte 6098 sayılı TBK 53. maddesinin öngörmüş olduğu hal, ölüm sonucu vukua gelen bir kısım zararların tazminini hükme bağlamaktadır. Bu hükme göre, ölenin yardımından faydalananlar, bu yüzden yoksun kaldıkları faydayı, tazminat olarak, sorumludan isteyebilirler. Buna “destekten yoksun (muinden mahrum) kalma tazminatı” denir. Yasa metninden de anlaşılacağı gibi destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir. Yani haksız bir eylem sonucu desteğini yitiren kimse TBK’nın 53/3. maddesine dayanarak uğradığı zararın ödetilmesini isteyebilir. Yine ayrıca aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca da cenaze giderleri de ölüm halinde uğranılan zararlar arasında sayılmış bulunmaktadır. Destekten yoksunluk zararının hesabında müteveffanın gelirinin belirlenmesi tazminatın doğru tespitinde önemli bir yer tutmaktadır. Bu doğrultuda müteveffanın henüz yüksekokul öğrencisi olduğu belirtilmekle öğrenciliğine ilişkin kayıtlar ve bölüm itibariyle muhtemel kazanç düzeyine ilişkin araştırmalar yapılmıştır.
Mahkememizce 4 nolu celse ara kararı ile resen seçilen kusur uzmanı makine mühendisi———-aktüerya hesap uzmanı ——ve sigorta hukukçusu ———— oluşan 3 kişilik bilirkişi kurulu eliyle bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi heyeti mahkememize sunduğu raporunda; kusur değerlendirmesi yönünden; dava dosyasına sunulu bulunan tüm belgelerin dikkate alınması sureti ile yapmış oldukları incelemeler neticesinde, davaya konu edilen trafik kazasının meydana gelişinde; dosyada mevcut ————- No. lu “Adli Rapor’unda———-kaza tarihi olan ——- saat ————-protokol no.’lu muayenesinde % ——tespit edildiği, kaza tutanağında bu şekilde meydana geldiği açıklanan trafik kazasında, sürücü ——– KTK’nun 57/a maddesiyle belirtilen kavşakta geçiş hakkına sahip olan araca öncelik tanıma kuralını ihlal ettiği gerekçesi ile asli ve tam kusur atfedildiği, sürücü …’a kusur atfedilmediği, belirtilen bilirkişi raporunda, olay yerinde çekilen çeşitli durum fotografları da eklenerek, yukarıdaki şekilde meydana geldiği açıklanan trafik kazasında sürücü ———– kavşaklarda geçiş hakkı önceliğine sahip diğer araca öncelik tanımayarak kavşağa girdiği ve % 112 promil değerinde alkollü olarak araç kullandığı gerekçesi ile asli derecede ve 7/8 oranında kusurlu olduğu, sürücü —————KTK 52/1-a maddesinde belirtilen kavşaklara yaklaşırken sür’atini azaltma kuralını ihlal ettiği gerekçesi ile ikinci derecede ve 1/8 oranında kusurlu olduğu, talep ve dava edilen tazminat yönünden; meydana gelen trafik kazasında——– vefatı dolayısıyla; davacı (annesi) …’ün destekten yoksun kalma zararının ——-davacı (babası) …’ın destekten yoksun kalma zararının ——————tutarında hesaplandığı; dava, müşterek/müteselsil sorumluluk esasına göre açılmış olmakla, meydana gelen hadisede müteveffanın kusuru bulunmadığından, hesaplamada ayrıca kusur durumunun dikkate alınmadığı, ancak nihaî takdiri mahkemeye ait olmak üzere müteveffa —— sürücü ——— alkollü olduğunu bildiği halde araca bindiğinin somut verilerle ispat edilmesi halinde hesaplanacak olan tazminat tutarından mahkemece takdir edilecek bir oranda indirim yapılmasının söz konusu olabileceği mütalaa edilmiştir.
Mahkememizce taraf vekillerinin beyan ve itirazları değerlendirilmek ve ek rapor düzenlenmek üzere dosya yeniden bilirkişi heyetine tevdi edilmiştir.
Bilirkişi heyeti mahkememize sunduğu ek raporunda; ———– tarihli kök raporu tekrar ettiklerini, gerek kusur, gerekse de hesap miktarı yönünden yapılan değerlendirmelerde bir değişiklik olmadığını beyan etmişlerdir.
Davacı vekilince ek rapora sunulan itiraz dilekçesi üzerine dosya yeniden bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti 2. ek raporunda; kusur durumuna ilişkin tespitler, dosyada mübrez tüm belgelerin incelenmesi neticesinde yapılmış olduğundan kusur durumu yönünden heyetin kanaatinde herhangi bir değişiklik olmadığı, müteveffanın vefat ettiği tarihte —- yaşında, bekar ve çocuksuz olduğu, ———- verilerine göre———-yılı için —- yaşayan kadınların ortalama evlenme yaşı —- olarak tespit edildiğinden müteveffanın ortalama ———- yaşında evleneceği, evliliğinden iki yıl sonra bir çocuğu, izleyen iki yıl sonra 2. çocuğu olacağı varsayılacak; bekar iken gelirinden kendisine 2, anne ve babasına 1’er pay, evlendikten sonra kendine ve eşine 2, devamında çocuklarına ve anne-babasına 1’er pay ayrılmış ve azalan bir destek dağıtımı benimsenmesi gerektiği, ———— tarihli bilirkişi raporunun 3. ila 4. sayfalarında her ne kadar yüzdelik dilimler üzerinden destek payları belirlenmiş ise de; hesaplama tablosunun incelenmesi sonucunda davacılara ayrılan payların kademeli olarak azaltılıp arttırılmadığı tespit edildiğinden davacı vekilinin işbu itirazı yerinde görülmüş olmakla, Yargıtay’ın güncel kararları uyarınca işbu ek raporda yeniden hesaplama yapılacağı, davacı anne …’ün yoksun kaldığı desteğe ilişkin teminat limiti dahilindeki maddi zararının —– olduğu, davacı baba …’ın yoksun kaldığı desteğe ilişkin teminat limiti dahilindeki maddi zararının ———- olduğu sonuç ve kanaatine vardıklarını mütalaa etmişlerdir.
Her ne kadar taraf vekillerinin davanın esasına ilişkin beyanlarında bulunmaları nedeniyle ——– tarihli duruşmada sözlü yargılama ve karar duruşmasına geçilmesine karar verilmiş ise de; mahkememizce alınan tüm raporlarda davalı …’ın davaya konu kazada %10 orarında kusurlu olduğu kusur bilirkişisi tarafından belirlenmesine rağmen——— Ağır ceza mahkemesinin —– esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonunda davalı …’ın kusursuzluğu nedeniyle beraatına karar verildiği, karara esas kusur raporunun ———verildiği, … hakkındaki kararın ——– tarihinde kesinleştiği, buna göre davaya konu aynı kaza ile ilgili mahkememizce alınan kusur raporu ile———-kusur raporunun birbiri ile çeliştiği, davanın niteliği itibariyle davalılardan …’ın hangi oranda kusurlu olursa olsun kusurlu bulunması halinde davaya konu maddi ve manevi tazminat istemlerinde kusurlu olan diğer davalılarla birlikte müteselsilen sorumluluğunun bulunduğu, kusursuz kabul edilmesi halinde sorumlu tutulamayacağı, TBK.’nın 74. maddesi hükmü gereği hukuk hakiminin beraat kararı ile bağlı olmadığı gibi, ceza hakiminin kusurun değerlendirilmesi ve zararın belirlenmesine ilişkin kararı ile de bağlı bulunmadığından, her iki rapor arasındaki çelişkinin giderilmesi amacıyla oluşturulacak heyetten yeni bir kusur raporunun alınması zorunlu bulunmakla; mahkememizce—————- seçilecek üç kişilik bilirkişi kuruluna dosyanın tevdi edilerek toplanan tüm deliller göz önünde tutularak ve çelişkili raporlar da dikkate alınarak raporlar arasındaki çelişkiyi giderecek şekilde, davaya konu kazada davacıların desteği ölene her hangi bir kusur yüklemeden kazaya karışan sürücülerin kusurlu olup olmadıkları, kusurlu iseler hangi oranda kusurlu bulundukları konusunda rapor alınmasına karar verilmiştir.
Belirtilen ara kararı doğrultusunda ————– üyelerinden oluşturulan üç kişilik bilirkişi heyetinin mahkememize sundukları raporunda ayrıntılı olarak belirttikleri değerlendirmeler uyarınca, sürücü ————— birinci derecede asli ve %100 kusurlu olduğu, sürücü …’ın ise kusurunun olmadığı mütalaa etmişlerdir.
Davacılar vekili ıslah dilekçesi ile bilirkişi heyetince tespit edilen destekten yoksunluk zarar miktarına göre davasını ıslah etmiş, harcını da ikmal etmiştir.
Dava, trafik kazasında hayatını kaybeden————- annesi … ile babası … tarafından destekten yoksunluk tazminatı, yine bunun yanında manevi zararları için de tazminat talepleri ile müteveffanın kardeşleri olan diğer davalılarca manevi zararlarının tazmini için açtıkları davadır.
Yapılan yargılama, kaza tespit tutanağı, bilirkişi raporları, dava dosyası içine delil olarak giren ceza yargılamasına ilişkin belgeler ile tüm dosya kapsamına göre; müteveffanın davacılardan ———-kızları, diğerlerinin ise kardeşi olduğu, olayın, müteveffanın da içerisinde yolcu olarak bulunduğu—– palakalı otomobil ile —- plakalı kamyonun—-kodlu bölünmüş karayolunun ——- sınırları içerisinde kalan ———– kavşağında meydana geldiği, müteveffanın içinde bulunduğu ———plakalı aracın sürücüsü ———- promil alkollü olduğu, kazanın oluşumunda —–%100 oranında kusurlu olup, —– plakalı araç sürücüsü …’ın kusursuz olduğu anlaşılmış bulunmaktadır.
Mahkememizce kusur yöünden aldırılan ilk rapor ile ——–Ağır Ceza Mahkemesince aldırılan raporlar arasında mevcut çelişkinin giderilmesine ilişkin olarak mahkememizce aldırılan ikinci bilirkişi heyeti olan —————-oluşan bilirkişi heyetinin sunduğu rapor uyarınca, …’ın kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığı, bu nedenle davacıların zararlarından sorumlu tutulamayacağı, yine bu sürücünün kullandığı kamyonun malikinin de sorumluluğu işleten sıfatıyla KTK 85/5 maddesi uyarınca sürücünün kusuruna bağlı olduğundan işleten ————- zarardan sorumluluğunun olmadığı, bu kapsamda işletenin sorumluluğunu üstlenen —————- de zarardan sorumlu olmadığı anlaşıldığından bu davalılar aleyhine açılan maddi tazminat davası ile sigorta şirketi dışındaki sürücü ve işletene yönelik açılan manevi tazminat davasının da reddine karar verilmiştir.
Davaya konu kazanın yukarıda da belirtildiği üzere; —— plakalı otomobil sürücüsü müteveffa ———– %100 kusurlu sürüşü nedeniyle meydana geldiği anlaşılmakla; bu nedenle doğan zararlardan araç maliki ———- KTK 85 maddesi uyarınca sorumlu olduğu,————- de, bu aracın ———– poliçesi ile sigortalayan olarak işletenin sorumluluğunu üstlendiğinden zarardan sorumlu bulunmaktadır.
Her ne kadar davalı ———- vekilince cevap dilekçesinde, aracın bir yıl süreli olarak ———– isimli kişiye kiralandığı, işleten sıfatlarının bulunmadığı savunulmuş ise de; sunulan kiralama sözleşmesinin, kaza tarihinden henüz 5-6 gün kadar önce düzenlendiği, kiralamış görünen kiralama şirketine ise davalı tarafından ne şekilde intikal ettiğinin belli olmadığı, öncelikle davalı şirket tarafından kiralama firmasına intikalin hukuki niteliğinin açıklanamadığı, kaldıki kiralamada ücretin dahi alınmamış olduğu görüldüğünden kiralama savunmasına itibar edilmemiş, davalının ——– plakalı aracın işleteni olduğu kanaatine varılmıştır.
Davacılardan, müteveffanın annesi …’ün yoksun kaldığı destek zararının ———-baba …’ın yoksun kaldığı destek zararının———— olduğu, bu zarar miktarlarının teminat limiti dahilinde olduğu anlaşılmış, ancak müteveffa ——- yolculuk yaptığı araçta arkadaşlık ilişkisi içerisinde yolculuk yaptığından gerek hatır taşıması, gerekse alkollü olduğunu bilerek müteveffa sürücünün aracında yolculuk yapması nedeniyle müterafik kusurlu olduğundan, yukarıda sorumluluklarının olduğu belirtilen davalılardan belirtilen tazminat tutarından %20’şer oranında ayrı ayrı müterafik kusur ve hatır taşıması indirimi yapılmak sureti ile bu davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş, keza yine belirtilen davacılar, cenaze gideri de talep ettikleri ve talep konusu cenaze gideri miktarı, toplumda yapılan cenaze ve defin işlemleri değerlendirildiğinde makul düzeyde olmakla bu taleplerin de kabulüne karar verilmiştir.
Davacıların manevi tazminat talepleri yönünden; 6098 sayılı TBK m. 56 ile, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine bir miktar paranın ödenmesine karar verebileceği, ağır bedensel zarar veya ölüm halinde, zarara uğrayanın veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak bir miktar paranın ödenemesine karar verilebileceği açıklanmış olup, verilecek bu para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
Belirlenen bu ilkeler kapsamnıda; davacılardan ———– müteveffanın anne ve babası, diğerlerinin de kardeşleri oldukları, ölümle müteveffanın yakınları olan bu kişilerin duydukları acı ve elem, müteveffanın yaşı ve eğitim düzeyi, tarafların sosyal ve ekonomik düzeyleri, olayın oluş biçimi tümüyle değerlendirildiğinde anne ile babaya ——kardeşlere ise ———– tutarında manevi tazminat takdirinin hakkaniyete uygun olacağı vicdani kanaatine varılarak, tüm bu değerlendirmeler sonucu aşağıdaki doğrultuda hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacılar————- davalılar ————–aleyhlerine açılan maddi tazminat davasının reddine,
2- Tüm davacıların, davalılar—————— hakkındaki manevi tazminat davasının reddine,
3-Davacılar ————— aleyhlerine açılan maddi tazminat davasının, bilirkişiler tarafından hesaplanan tazminat hesabı üzerinden %20’şer oranında ayrı ayrı müterafik kusur ve hatır taşıması indirimi yapılmak sureti ile tespit edilen tutar üzerinden kısmen kabulü ile;
—için ————–TL destekten yoksun kalma tazminatının, davalı ———- yönünden ———— yönünden —————— tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte anılan davalılardan müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine,
Fazlaya dair talebin reddine,
4-Davacılar ———cenaze ve defin giderleri olarak yapılan taleplerinin ayrı ayrı kabulü ile;
——— olmak üzere toplam —– cenaze defin gideri tazminatının davalı ———yönünden ————— yönünden ———— tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte anılan davalılardan müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine,
5-Davacıların davalılar——————- aleyhine açmış oldukları manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile;
——————
—————-
—————
——— manevi tazminatın, davalı ————– tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili ile davacılara verilmesine,
Fazlaya dair manevi tazminat talebinin reddine,
6-Karar harcı ———- davacı tarafça peşin olarak yatırılan ——– harcın (ıslah harcı ve peşin harç) mahsubu ile bakiye ——- harcın —– davalılar ———– müteselsilen (maddi tazminat hükmüne karşılık gelen), bakiye kısmı olan ————– (manevi tazminat hükmüne karşılık gelen) tahsili ile hazine adına irad kaydına,
7-Davacı tarafından yapılan 1.268,00-TL tebligat ve müzekkere gideri, 4.750,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 6.018,00 TL yargılama giderinin maddi ve manevi tazminat taleplerinin toplamı yönünden kabul edilen kısım dikkate alınarak 2.736,87 TL’sinin davalılar —————- tahsili ile davacılara ödenmesine, bakiyesinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
8-Davacılar tarafından yapılan 1.899,25 TL’lik ilk masrafın (başvurma harcı, peşin harç ve ıslah harcı) davalı———– alınarak davacılara ödenmesine,
9-Davalı —– tarafından yapılan 30,00 TL yargılama giderinden, davanın kabul ve ret oranına göre hesap edilen 10,76 TL’sinin davacılardan alınarak bu davalıya verilmesine, bakiyesinin bu davalı üzerinde bırakılmasına,
10-Davalı ————– tarafından yapılan ——– yargılama giderinin davacılardan alınarak bu davalıya verilmesine,
11-Maddi tazminat davasının kabul edilen kısmı yönünden; davacılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’deki esaslara göre belirlenen —– vekalet ücretinin davalılar ————alınarak davacı … ve …’a verilmesine,
12-Maddi tazminat davasının reddedilen kısmı yönünden; davalı ———— kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden, karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’deki esaslara göre belirlenen 12.394,45 TL vekalet ücretinin davacılar … ve …’ten alınarak bu davalılara verilmesine,
13-Manevi tazminat davasının kabul edilen kısmı yönünden; davacılar kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden; karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’deki esaslara göre belirlenen 12.500,00 TL vekalet ücretinin davalı ———— alınarak davacılara verilmesine,
14-Aleyhlerine açılan maddi tazminat davası reddedilen davalılar —————– kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden; karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’nin 13/4 maddesi uyarınca 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacılar ———–alınarak bu davalılara verilmesine,
15-Manevi tazminat davasının reddedilen kısmı yönünden; davalı————- kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’deki esaslara göre belirlenen 12.500,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak bu davalıya verilmesine,
16-Aleyhlerine açılan manevi tazminat davası reddedilen davalılar ————-kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden; karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’nin 10/3 maddesi uyarınca 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak bu davalılara verilmesine,
17-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak davacılar ve davalı … vekilinin yüzüne karşı diğer davalıların yokluğunda verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde —————- Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 19/02/2020